Türkiye ekonomisi nefes almaya devam ediyor. Bence en önemli nedeni yastık altı paralar ve gayri resmi cirolar. Son yıllarda faturasız ticaretin toplam ticaretin önemli bir kısmını oluşturduğunu düşünüyorum. Son altı aydır Türkiye’yi geziyorum. Faturasız işlerin yoğun olduğu bölgelerde ticaret oldukça hareketli; fatura ağırlıklı bölgelerde ise ticaret durma noktasında. Gayri resmi ticaret inanılmaz artmış
Dünyadan; Trump’ın vergi düzenlemelerinde Japonya ile anlaşmaya varması ve AB ile %15 vergi üzerinde anlaşmaya yakın olduğunun söylentisi küresel piyasalardaki iyimserliğin korunmasına sebep oldu. Trump’ın ticaret savaşının sonuçları kime yarayacak belli değil ama ABD den gelen veriler şimdilik bu işten ABD şirketlerinin ve tüketicilerinin zarar göreceğini gösteriyor.
Trump ve ekibinin, Powell üstündeki baskısı devam etti. Bu hafta FED in faizi düşüreceğini düşünüyorum. Verilerden bağımsız, Powell’ın bu baskıya daha fazla dayanabileceğini sanmıyorum.
TCMB ise faiz indirdi; Geçen hafta “ECB faizi sabit tutacak; bizim MB ise bu haftaki toplantısında 300- 400 puan arası faiz indirecek” tahmininde bulunmuştum. ECB yedi toplantıda indirim yaptıktan sonra bu ay pas geçti; TCMB ise 300 baz indirdi. Gösterge faiz artık %43.
TCMB 2025 yıl sonu enflasyon tahminleri halen %30 civarında. Ben %27 civarında olacağını düşünüyorum çok ciddi siyasi bir dalgalanma olmazsa. Temmuz dahil yılın geri kalan aylarında her ay enflasyon %1,5 gelse bile enflasyon %27,5 civarında kalır. TÜİK bence %1 altında açıklar ama %1,5 üstünde açıklamaz. Yılsonu Usd/TL 45 lira civarında beklenildiğine göre son altı ayda Dolar, TL enflasyona göre % 5 civarında gelir getirecek demektir.
Önce Kürt açılımı geldi. Ardından Cumhurbaşkanımızın; “Türkiye olarak AB üyeliğine hazırız. AB ile üyelik müzakerelerinin canlandırılması için 1 gün bile beklenmemeli” söylemi geldi. AKP yi iktidara taşıyıp 2015 yılına kadar iktidarda kalmasını sağlayan söylemlere geri dönüldü. Ardından Moodys, Türkiye'nin kredi notunu 1 kademe yükselterek B1'den Ba3'e çıkardı. Şimdilik TÜİK in hedefini tutturması kolay görünüyor.
Ceza ve vergi yağmuru; Bütçe açığını kapatabilmek için vergi artışları devam ediyor. Otomotiv sektöründe ÖTV oranları artırıldı. Emlak vergisi rayiç bedelleri artırıldı. 2025 bütçesine 245.4 milyar TL ceza geliri hedefi konmuş iken yılın ilk yarısında bu rakam 921 milyar TL oldu. Vergi, zam ve ceza ile ekonomiyi düzlüğe çıkaracağına inanan, tarım ve sanayiye önem vermeyen bir zihniyet.
Türkiye ekonomisi neden durmuyor? ABD’li ekonomist Laffer’in doktrinine göre “Vergi oranları çok yüksekse yatırım ve tüketim gibi faaliyetleri caydırır; çok düşükse hükümetler yeterli gelir elde edemez” İktidar sürekli ceza, vergi ve zam ile yatırım ve tüketim faaliyetlerini dibe indirdi.
Orta Çağ’da biliyorsunuz devletin vergi toplama memurları vardı. Ne üretebildiğine bakmadan gidip buğday, koyun ne varsa vergi diye alıyorlardı. Bunları bulamazlarsa kadınları, çocukları, erkekleri vergi borcuna karşılık çalıştırmak üzere alıp götürüyorlardı. Günümüzde bu uygulama olamaz; olsa olsa Türkiye’deki vergi ve ceza sistemi olabilir.
Buna rağmen Türkiye ekonomisi nefes almaya devam ediyor. Bence en önemli nedeni yastık altı paralar ve gayri resmi cirolar. Son yıllarda faturasız ticaretin toplam ticaretin önemli bir kısmını oluşturduğunu düşünüyorum. Son altı aydır Türkiye’yi geziyorum. Faturasız işlerin yoğun olduğu bölgelerde ticaret oldukça hareketli; fatura ağırlıklı bölgelerde ise ticaret durma noktasında. Gayri resmi ticaret inanılmaz artmış.
Döviz açığı büyüyor; TCMB Mayıs 2025 verilerine göre finansal olmayan şirketlerin döviz açığı 176,2 milyar dolar. 2018 yılından bu yana en yüksek seviye. Döviz kredisi çekip TL üründen gelir elde etmek amacıyla yapılmış olan işlemlerde var ama, çoğunluk TL kredi faizleri çok yüksek olduğu için şirketlerin döviz kredisine yönelmesi. Türkiye gibi ülkelerde çok ciddi bir risktir döviz riski ama, şirketler çaresiz.
Döviz kredilerindeki büyümeyi durdurmak için geçen hafta yurtiçi yabancı para kredilere anapara tutarı üzerinden %1 oranında KKDF yükümlülüğü getirildi. Yangına bir bardak su.
18.07.2025 BDDK ve TCMB verilerine göre;
Yabancı Portföy; ilgili hafta 209,4 milyon dolar hissede alış var. 11 Nisan 2025 tarihinden beri bir hafta hariç her hafta aldılar. 2024 yılını hissede 2,7 milyar dolar ekside kapatmışlardı; bu yıl ilgili haftaya kadar toplamda 1,4 milyar dolar aldılar. 36 milyon dolar tahvilde alış var. Yılbaşından ilgili haftaya kadar toplamda 1,4 milyar satışları var. İlave portföy girişi yok da tahvilden hisseye geçiş var gibi görünüyor.
TCMB rezerv ve DTH; İlgili hafta MB her üç rezervinde de 2 ile 3 milyar dolar arasında artış var. DTH hesapları sakin.
Krediler; ilgili hafta kredi kullanımı yine sakin. Üçüncü sakin haftası. Artık hareketlenme haftasına geldik. Ortalama bireysel kredi faizlerinde 1,5 puan gevşeme varken, üç aylık mevduat faizleri ve ticari kredi faizlerinde kayda değer değişiklik yok. Bir önceki haftanın tam tersi yani.
PİYASALAR
Dünya emtia endeksi; Üç hafta önce; “104 direnç, 102 puan destek aralığında bir müddet dinlenecek gibi” tahmininde bulunmuştum ama bir önceki hafta 105 puanın üstüne çıkmıştı. Geçen hafta 103,47 puana geri geldi.
Dolar/TL; Bu hafta sanırım 40,55 destek yapacak. 41,05 direnç. Bebek adımı yükselişini bir üst banda taşımak isteyebilir. Yıl sonu hedefi 43 ile 45 lira arası diyor kurumlar ve uzmanlar.
Eur/Usd; 1,1575 destek, 1,1830 direnç. FED faiz indirimine giderse 1.14 seviyesine gevşeyebilir.
ABD 10 yr tahvil; Bir ay önce; “ %4,51 ile %4,30 arasında sıkışmaya devam edecek gibi” tahmininde bulunmuştum. Geçen haftayı yine %4,39 dan kapadı. Fed faiz indirimi %4,30 desteğini aşağı yönlü kırabilir.
Dolar endeksi; 96,90 destek, 99,50 direnç.
Bist100; Nihayet 10300 direncini kırdı. Moody’s haberi ile 10900 puan üstünü deneyebilir. Yabancılar 2024 yılını 2,7 milyar dolar ekside kapatmışlardı. Bu yıl Nisan ortasına kadar da satmaya devam ettiler. Nisan’ın ikinci yarısından beri alıyorlar. Bu yıl toplam alışları 1.4 milyar doları buldu. 2,40 dolar civarından alış; 2,80 dolara yaklaştıkça kar satışları geliyor. 2,80 doları kırıp bir hafta üstünde kalırsa yükseliş hızlanabilir. 3 dolar ve 3,40 dolar dirençleri var ama bence hedef 3,80 dolar civarı olur.
ABD, Avrupa ve Asya borsalarıda yukarı taşınmaya, en azından mevcut zirvelerini korumaya devam ediyor. Türkiye borsası halen primsiz nadir borsalardan.
Altın ons; Bir aydır 3450 dolar ile 3230 dolar arasında sıkışmış gözüküyor. Bu hafta ilk destek 3350 dolar. 3350 ve 3230 dolar kırılır ve altında haftalık kapanış yaparsa düzeltme gelebilir. Fed faiz kararı yön verecektir.
Gümüş; Bu hafta 38,20 ve 37,40 destek. 39,40 dolar direnç.

Yorum Yazın