MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Marmara Depremi’nin 25. Yılı ve orman yangınları

Ana SayfaGenelMarmara Depremi’nin 25. Yılı ve orman yangınları
Marmara Depremi’nin 25. Yılı ve orman yangınları
18 Ağustos, 2024, Pazar 06:40
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel

Dronlarla 24 saat havadan gözlem yapılması, yangına karşı bölgesel erken uyarı sistemi kurulması, yerde alınan önlemlerin sonuç vermesine olumlu katkı yapardı. Hava kuvvetlerinin envanterindeki, yüksek kapasiteli tanker uçaklardan bazılarının yangın söndürme operasyonlarında kullanılacak şekilde tasarlanmaları kesinlikle gündeme alınmalıydı. Yangına karşı silahlı kuvvetlerden yararlanmanın, Türkiye’nin sınırlarını korumak kadar önemli olduğunu unutmayalım.

Dün çeyrek yüzyıl önce yaşadığımız karabasanın; Marmara Depreminin yıl dönümüydü. İstanbul’un batısında -Avcılar- yol açtığı yıkım, ülkenin en büyük kentinin geleceğine yönelik, ciddiye alınması gereken bir uyarıydı.

Deprem İzmit -Adapazarı ekseninde Türkiye’nin sanayi üretiminin yoğun olduğu merkezleri vurdu. En önemlisi; deniz kuvvetlerinin ana üssünün bulunduğu, Gölcük’te ağır kayıplara yol açtı. Yalova’yı eskilerin deyimiyle yer ile yeksan etti. Rant odaklı; yeterli incelemeler yapılmadan, çıkar karşılığı verilen, inşaat izinleriyle yükselen çoğu konutlar, sahiplerinin mezarlarına dönüştüler.

Asıl önemlisi; böyle bir felakete karşı hazırlığımızın olmadığının ortaya çıkışıydı. Gelen yardım malzemeleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırılamadı. Yıkıntılar arasında canlarını arayanların, kaybettiklerine ağıt yakanların, sesleri hala belleklerimizde yankılanıyor.

25.Yılında Marmara Depremi ile başlayan ve son K.Maraş-Hatay Depremi ile yüreklerimizi sızlatan, kayıplarımızı bir kez daha anarken, yaklaşan bir başka tehlikeyi unutmayalım. Son yıllarda küresel ısınma nedeniyle, her yaz sezonunda orman varlığımızın önemli bölümlerini kaybediyoruz.

HER YAZ ORMAN VARLIĞIMIZIN ÖNEMLİ BÖLÜMLERİNİ KAYBEDİYORUZ

Marmara Depreminin -17 Ağustos 1999- ardından Düzce ve son olarak Kahramanmaraş-Antakya hattında, çok şiddetli bir deprem daha yaşadık. Antakya’nın merkezi yüzlerce yıl öncesinde olduğu gibi toprağa gömüldü. Bir kez daha anlaşıldı ki, yönetim sistemimiz doğal felaket karşısında yetersiz ve donanımsızdı.

25.Yılında Marmara Depremi ile başlayan ve son K.Maraş-Hatay Depremi ile yüreklerimizi sızlatan, kayıplarımızı bir kez daha anarken, yaklaşan bir başka tehlikeyi unutmayalım.

Son yıllarda küresel ısınma nedeniyle, her yaz sezonunda orman varlığımızın önemli bölümlerini kaybediyoruz. Doğa ile yapsatçı imar lobisi başta orman varlığımızı yok etme yarışındalar. Ayrıcalıklı kamu müteahhitleri ile onlara katılan, bir Bakanımız da kıyı bandındaki arazilerde, turizm amacının ardına saklanarak, yapsatçılardan geri kalmadığı izlenimi veriyor.

Yaz sezon boyunca en ürkütücü gelişme olan, orman yangınları karşısında depremdeki gibi önceden tasarlanmış ve sonuç alıcı önlemlerden hala söz edilemiyor. Yönetimin temel kurgusu; yangın çıktıktan sonra kısa sürede müdahale üzerine bir takım önlemlerle sınırlı.

Örneğin veri analizleri yardımıyla, yangına en duyarlı dönemleri içeren bölgesel eylem planlarının hazırlanması öncelenmiyor. Felaketi kısa sürede önlemenin ötesinde, müdahale edecek ekiplerin, uyum içinde çalışmalarını da kolaylaştıracağı pek düşünülmüyor.

Duyarlı alanlara giriş-çıkışların belirli süreyle  yasaklanması, bu anlamda güvenlik güçlerinin denetimlerinin arttırılması, çevredeki köylerde yaşayanlardan yeterli insan kaynağı sağlanarak, yangın ile mücadele eğitimleri verilmesi gündemde yok.

Dronlarla 24 saat havadan gözlem yapılması, yangına karşı bölgesel erken uyarı sistemi kurulması, yerde alınan  önlemlerin sonuç vermesine olumlu katkı yapardı.

Son dönemde sık gündeme getirilen, yangın söndürme uçaklarının hangi kuruluşlardan kimlerin aracılığıyla kiralandıkları ya da satın alındıklarını bir yana bırakalım.

Hava kuvvetlerinin envanterindeki, yüksek kapasiteli tanker uçaklardan bazılarının yangın söndürme operasyonlarında kullanılacak şekilde tasarlanmaları kesinlikle gündeme alınmalıydı.

Yangına karşı silahlı kuvvetlerden yararlanmanın, Türkiye’nin sınırlarını korumak kadar önemli olduğunu unutmayalım.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    Hakan Şahin
    Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
    Buse Ayazma
    Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
    Mesut Balcan
    Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı