Veriye dayalı karar alma, yalnızca sayıların diliyle konuşmak anlamına gelmiyor. Aynı zamanda vatandaşların deneyimlerini, yerel bilgi birikimini, sosyal medyadan gelen sinyalleri ve küçük ölçekli deneyleri de karar süreçlerine dahil etmek demek. Kısacası, hem veriye hem de topluma kulak vermek gerekiyor. Güvenilir veri ve güçlü katılım, yalnızca merkezi hükümetlerin değil, kentlerin de demokrasiye katkı sunmasının etkili bir yolu.
Bir belediyenin şehir içi otobüs saatlerini düzenlemesi, bir mahallede sosyal hizmetleri artırması ya da orman yangınlarına karşı erken uyarı sistemi kurması... Tüm bu kararlar, basit görünen ama toplumsal etkisi büyük hamleler. Bu kararların, sezgisel ya da siyasi önceliklerden ziyade, gerçekten ihtiyaçları gösteren güvenilir verilere dayandırılması hem kent yaşamının kalitesini hem de kamu kaynaklarının verimli kullanımını belirliyor.
Veriye dayalı karar alma (EBDM) yaklaşımı, dünya genelinde kamu yönetiminde etkili hizmet sunumu ve kaynak kullanımını sağlamak için giderek daha fazla benimseniyor. Bu yaklaşıma dair başarılı örnekler, şehir yönetimlerinden eğitim sistemlerine ve davranışsal ekonomi temelli kamu politikalarına kadar birçok alanda uygulanıyor.
Dünya genelinde, veriye dayalı karar alma yaklaşımının uygulandığı çok sayıda yenilikçi örnek bulmak mümkün. Örneğin, 2003’ten bu yana New York City, vatandaşlardan gelen taleplerin toplandığı 311 hattı üzerinden hizmet ihtiyaçlarını analiz ederek, çöp toplama gibi temel hizmetleri daha adil şekilde planlamak için çalışıyor. Finlandiya, eğitim sistemini sürekli veri ve değerlendirme ile şekillendirerek dünyanın en kapsayıcı ve başarılı bulunan eğitim modellerinden birini inşa etti. Model sadece başarı testlerine değil; öğrenci refahı, öğretmen özerkliği ve uzun vadeli istihdam verilerine dayalı düzenli değerlendirmelere dayanıyor. Bu sistematik ve kanıta dayalı yaklaşım sayesinde reformlar aceleci siyasi baskılardan uzak, uzun vadeli verilerle şekilleniyor. Birleşik Krallık’taki Nudge Unit, küçük davranış değişikliklerinin etkisini test ederek, rastgele kontrollü deneyleri kamu politikalarında standart hale getirdi. Kanada, evsizlikle mücadele için veri altyapısına dayanan bir model ortaya koydu. HIFIS (Homeless Individuals and Families Information System)adlı ortak veri platformu barınaklar ve sosyal hizmetlerin daha iyi koordine edilebilmesini, bireylerin kalıcı konutlara daha kolay yönlendirilmesini amaçlıyor.
Türkiye’de de stratejik planlama ve performansa dayalı bütçeleme gibi alanlarda güçlü yasal çerçevelere sahip. Ancak bu çerçevenin yerel düzeyde ne kadar hayata geçtiği halen tartışmalı. OECD’nin 2023 verilerine göre Türkiye, düzenleme süreçlerinde paydaş katılımında OECD ortalamasının oldukça gerisinde kalıyor. Belediyelerde açık veri sistemleri ise birkaç il dışında yaygın değil, fakat uygulamaya geçmiş öncü örnekler de var. Örneğin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, açık veri portalı üzerinden sunduğu ulaşım, hava kalitesi ve kentsel hizmet verilerini kamuoyuna açarak, veri temelli şeffaf yönetim konusunda adımlar attı. Eskişehir Belediyesi, Bi’fikirle ile katılımcı bütçeleme sürecinde vatandaş anketlerinden elde ettiği sonuçları dikkate alarak, kaynakları halkın önceliklerine göre yönlendirmeyi amaçladı. Konya Büyükşehir Belediyesi, 2023–2025 yıllarını kapsayan Açık Veri Stratejisini yayımlayarak, şehir yönetiminde katılım ve veri temelli karar alma kültürünü kurumsallaştırma yönünde adımlar attı.
Belediyelerin çoğunda veriler hâlâ departmanlar arasında parçalı duruyor ya da karar süreçlerine entegre edilemiyor. Bu uygulamaların yaygınlaşmasındaki önemli zorluklardan biri. Oysa kamuda güvenin azaldığı, kaynakların daraldığı ve krizlerin arttığı dönemde, yerel yönetimlerin daha akıllı, daha adil ve daha esnek hale gelmesi kritik.
Veriye dayalı karar alma, yalnızca sayıların diliyle konuşmak anlamına gelmiyor. Aynı zamanda vatandaşların deneyimlerini, yerel bilgi birikimini, sosyal medyadan gelen sinyalleri ve küçük ölçekli deneyleri de karar süreçlerine dahil etmek demek. Kısacası, hem veriye hem de topluma kulak vermek gerekiyor. Güvenilir veri ve güçlü katılım, yalnızca merkezi hükümetlerin değil, kentlerin de demokrasiye katkı sunmasının etkili bir yolu.
----
Kaynaklar:
Employment and Social Development Canada (ESDC). (2023). Homeless Individuals and Families Information System (HIFIS). Government of Canada. Retrieved from:
https://www.canada.ca/en/employment-social-development/programs/homelessness/hifis.html
Gaetz, S., Dej, E., Richter, T., & Redman, M. (2016). The State of Homelessness in Canada 2016. Canadian Observatory on Homelessness Press. Retrieved from:
https://www.homelesshub.ca/SOHC2016
Wiseman, J. (2015). Can 311 Call Centers Improve Service Delivery? Lessons from New York and Chicago. Inter-American Development Bank. Retrieved from https://publications.iadb.org/publications/english/document/Can-311-Call-Centers-Improve-Service-Delivery.pdf
Hussey, D., & Yan, J. (2025). Principles for Open Data Curation: A Case Study with the NYC 311 Service Request Data. arXiv. https://arxiv.org/abs/2502.08649
Finnish Education Evaluation Centre. (n.d.). About FINEEC. Retrieved from https://karvi.fi/en/
İstanbul Büyükşehir Belediyesi. (n.d.). İBB Açık Veri Portalı. https://data.ibb.gov.tr/dataset/
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi. (n.d.). Bir Fikirle – Katılımcı Bütçe Platformu. https://bifikirle.eskisehir.bel.tr/
Konya Büyükşehir Belediyesi. (2023, Temmuz 11). Konya Büyükşehir 2023–2025 Açık Veri Stratejisini Hazırladı. https://www.konya.bel.tr/haber/konya-buyuksehir-2023-2025-acik-veri-stratejisini-hazirladi
Sahlberg, P. (2011). PISA in Finland: An Education Miracle or an Obstacle to Change? CEPS Journal. Retrieved from https://pasisahlberg.com/wp-content/uploads/2013/01/PISA-in-Finland-CEPS-2011.pdf
Halpern, D., & Sanders, M. (2017). Nudging by Government: Progress, Impact, and Lessons Learnt. Behavioral Policy Report. https://behavioralpolicy.org/wp-content/uploads/2017/06/Sanders-web.pdf

Yorum Yazın