MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Patinaj

Ana SayfaGenelPatinaj
Patinaj
15 Eylül, 2024, Pazar 08:13
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu

Türkiye, eğitimde nitelik reformu yaparak dünya ile rekabet eden, yenilikçi bireyler yetiştiren bir ülke haline gelmeli. Bir de iyi yetişen ve zaten sınırlı olan genç kaynağını başka ülkelere kaptırmamalı. Yoksa bugün olduğu gibi çamurlu yola saplanıp kalmış, gaza basan ama patinaj yapıp duran arabalara benzemekten kurtulamaz.

Okullar açıldı, yeni bir eğitim dönemi başladı. Eğitim belki de toplum hayatının en can alıcı konusu. Dünya, her geçen gün daha hızlı gelişen teknolojiyle birlikte değişiyor ve bu değişime ayak uydurabilen toplumlar ekonomik, bilimsel ve kültürel alanlarda daha fazla söz sahibi oluyor. Türkiye gibi genç ve dinamik bir nüfusa sahip ülkeler için bu değişimin anahtarı, analitik düşünebilen, yaratıcı ve sorun çözme yeteneği gelişmiş bireyler yetiştirmekte yatıyor. Ancak bu hedefe ulaşmak için mevcut eğitim sistemimizin yeniden gözden geçirilmesi şart. Ezberci, sıradan ve öğrenciyi pasif bir alıcı konumunda bırakan bir eğitim sistemi, ne bireylerin potansiyelini ortaya çıkarabilir ne de Türkiye’yi küresel rekabette öne taşıyabilir.

Türkiye’de eğitim sisteminin en büyük sorunlarından biri, ezbere dayalı öğrenme modeli. Öğrenciler, bilgiyi anlamadan, sorgulamadan, analiz etmeden, sadece sınavda doğru cevabı vermek için çalışıyorlar. Bu model, gençlerin zihinsel yeteneklerini geliştirmek yerine onları kalıplaşmış bilgiyle sınırlandırıyor. OECD’nin eğitim raporlarına göre Türkiye’de gençlerin eğitim düzeyi, diğer ülkelerle karşılaştırıldığında hala geride kalıyor. Özellikle, üniversite mezunlarının iş bulma oranlarının düşük olması, eğitim sistemindeki bu ezberci yaklaşımın sonuçlarından birine işaret ediyor. Yaratıcılığı ve eleştirel düşünmeyi teşvik etmeyen bir eğitim sistemi, iş dünyasında da rekabet edemeyen bireyler yetiştiriyor.

Finlandiya, Singapur ve Güney Kore gibi eğitimde büyük başarı yakalamış ülkeler, öğrencilerine problem çözme, yenilik yapma ve eleştirel düşünme yeteneklerini kazandırmaya odaklanıyorlar. Sonuç olarak, bu ülkelerden çıkan mezunlar, inovasyonalanında dünya çapında projelere imza atıyor ve küresel ekonomiye yön veriyorlar.

EĞİTİMDE BÜYÜK BAŞARI YAKALAMIŞ ÜLKELER

Günümüzde küresel arenada öne çıkan ülkeler, eğitimde yaratıcılık ve analitik düşünme becerilerini ön planda tutuyor. Finlandiya, Singapur ve Güney Kore gibi eğitimde büyük başarı yakalamış ülkeler, öğrencilerine problem çözme, yenilik yapma ve eleştirel düşünme yeteneklerini kazandırmaya odaklanıyorlar. Bu ülkeler, eğitim sistemlerini sadece bilgi aktarmaya dayalı değil, aynı zamanda öğrencilerin o bilgiyi nasıl kullanacağına odaklanan bir modele dönüştürdü. Sonuç olarak, bu ülkelerden çıkan mezunlar, inovasyon alanında dünya çapında projelere imza atıyor ve küresel ekonomiye yön veriyorlar.

Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artırmak istiyorsa, benzer bir yaklaşımı benimsemesi gerekiyor. Sadece bilgiyi depolayan değil, o bilgiyi analiz eden, sorgulayan ve yeni bilgiler üretebilen nesiller yetiştirmek zorundayız. Bu, ekonomiden bilime, teknolojiden kültürel alanına kadar her sektörde Türkiye’nin dünyada lider ülkeler arasında yer alabilmesinin anahtarı. Yoksa vasat insanlar yetiştiren, orta gelir tuzağından çıkamayan bir ülke olmaya mahkum oluruz. Eğitimsiz işgücünün verimliliği de düşük kalıyor.

İşgücü verimliliği çalışan başına düşen gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) ile ölçülür ve bu, Türkiye’nin gelişmiş ekonomilere göre geride kaldığı bir alan. Uluslararası karşılaştırmalar için, genellikle OECD, Dünya Bankası gibi kurumların verileri kullanılır. OECD'nin son raporlarına göre, Türkiye, çalışan kişi başına GSYH açısından OECD ülkeleri arasında en alt sıralarda yer alıyor, işgücü verimliliği düşük olduğu için bu sıralama genellikle 25. ve 35. sıralar arasında değişiyor. Türkiye’nin işgücü verimliliğini artırabilmesi için daha fazla yatırım, eğitim, dijital dönüşüm ve teknoloji kullanımı gibi alanlarda iyileştirmeler yapması gerekiyor.

Bugün Türkiye’de üniversite mezunları, yalnızca diploma sahibi olmakla yetinmek zorunda kalıyorlar çünkü üniversitelerde verilen eğitim, onları analitik düşünmeye, yaratıcı çözümler üretmeye yeterince teşvik etmiyor. 

TÜRKİYE’DE EĞİTİM SİSTEMİ ANALİTİK DÜŞÜNMEYE TEŞVİK ETMİYOR

Türkiye’de eğitim, nicel anlamda bazı ilerlemeler kaydetti. Örneğin, 2016 yılında %45 olan lise mezunu dahi olmayan 25-34 yaş aralığındaki gençlerin oranı 2023’te %30’a geriledi. Ancak bu gelişme, eğitimin niteliği ile ilgili sorunları gölgelememeli. Eğitimde nicel artışlar tek başına yeterli değil; önemli olan, eğitimin kalitesini artırmak ve gençlere gerekli yetkinlikleri kazandırmaktır. Üniversite mezunlarının dörtte birinin iş bulamaması, eğitim sisteminin iş dünyasının ihtiyaçlarına yanıt veremediğinin en büyük göstergesi.

Bugün Türkiye’de üniversite mezunları, yalnızca diploma sahibi olmakla yetinmek zorunda kalıyorlar çünkü üniversitelerde verilen eğitim, onları analitik düşünmeye, yaratıcı çözümler üretmeye yeterince teşvik etmiyor. Oysa dünya, bilgi çağından inovasyon çağına geçerken, bireylerin yaratıcılık, eleştirel düşünme ve problem çözme yeteneklerine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyor. Türkiye’nin eğitim sisteminin de bu doğrultuda bir dönüşüm geçirmesi şart.

Eğitimde reform yapmak, yalnızca sınıf ortamını değiştirmekle sınırlı kalmamalı. Aynı zamanda öğretmenlerin de analitik düşünmeyi teşvik eden, öğrencilere ilham veren bir yaklaşımla eğitim vermesi sağlanmalı. OECD verilerine göre Türkiye’deki öğretmenlerin maaşları, birçok gelişmiş ülkeye kıyasla oldukça düşük. Bu da öğretmenlerin motivasyonunu etkileyen önemli bir faktördür. Eğitimde başarıyı yakalamak için sadece öğrencilerin değil, öğretmenlerin de desteklenmesi ve mesleklerinin onurlandırılması gerekiyor.

Ayrıca, eğitim yatırımları Türkiye’nin ekonomik geleceği açısından hayati bir öneme sahip. Öğrenci başına düşen eğitim harcaması, Türkiye’de 5.425 dolar iken, OECD ortalaması 14.209 dolardır. Bu büyük fark, eğitimin kalitesinin neden düşük kaldığını açıklıyor. Eğitimde yapılan harcamaların artırılması, daha iyi bir gelecek için yapılacak en önemli yatırım.

Analitik düşünebilen ve yaratıcı bireyler yetiştirmek, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artırmak için en büyük şansı. Ancak bu hedefe ulaşmak için ezberci eğitim sisteminden vazgeçilmeli, öğrencilerin zihinsel yeteneklerini geliştiren, onları özgür düşünen bireyler haline getiren bir eğitim anlayışı benimsenmeli. Dünya ile rekabet etmek, sadece ekonomik göstergelere bağlı değil; aynı zamanda o ekonomik göstergeleri değiştirecek insanı yetiştirecek eğitimin niteliğine bağlı. Türkiye, eğitimde nitelik reformu yaparak dünya ile rekabet eden, yenilikçi bireyler yetiştiren bir ülke haline gelmeli. Bir de iyi yetişen ve zaten sınırlı olan genç kaynağını başka ülkelere kaptırmamalı. Yoksa bugün olduğu gibi çamurlu yola saplanıp kalmış, gaza basan ama patinaj yapıp duran arabalara benzemekten kurtulamaz.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorumlar

yorum avatar

Sevgili Yoldaşım, uzun zamandır bu kadar akılcı bir yazı okumamıştım. Yazılamaya devam. Bilgi paylaşıldıkça yerini bulur . Teşekkürler.

Özgür Karasar

15-09-2024 22:53

yorum avatar

Sayın yazar ülkede eğitimin , sağlığın, adaletin yok olduğu bir ortamda bu tavsiyeleriniz asla uygulanmayacaktır. Muhalefet, iktidar partisine anladığım kadarı ile bir toparlanma süreci için zaman tanıyor. Yerel seçimde başarı kazanmış bir yapı hala neyi bekler , erken seçim için. Umarım tavsiyeleriniz ve iktisadi önerilerinizi CHP iyice anlar ve bir gün iktidar olduğunda uygular. Dedem göremedi, babamda göremedi sanırım bende göremeyeceğim ama evlatlarımız bir gün CHP nin iktidar olduğunu görür. Ellerinize sağlık

Gürsoy Taşdemir

15-09-2024 18:03

Yorum Yazın

Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    İlter Turan
    İlter Turan Türkiye’yi Lübnanlaştırma hevesleri yersizdir
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Alevi Açılımı
    Osman Erden
    Osman Erden Almanya- İsrail ilişkileri ve kültür sanat alanında ifade özgürlüğü (1)
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Unutmanın teolojisi: Kronos, Antigone ve küller arasında zamanın bedenini aramak
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Komisyon oturumları canlı yayınlansın
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Komisyon kuruluyor sorular çoğalıyor
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy İktidarın Kürtlerle sınavı
    Özgür Öğütcen
    Özgür Öğütcen Gündelik Hayattaki Şiddet Üzerine
    Çağhan Uyar
    Çağhan Uyar Kılıç, kalkan ve ümmet: Türkiye'yi geçmiş nostaljisiyle yönetmek
    M. Coşkun Cangöz
    M. Coşkun Cangöz Yaz sıcakları Hazine’yi de vurdu: Borçlanma yakıyor!
    Murat Paker
    Murat Paker “Süreçte” üç farklı kimlik vizyonu
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş İdari soruşturmalar komedyası ve Devlet-i âlimiz
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Kimlik değil, liyakat
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Türkiye ekonomisi neden durmuyor?
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı