MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Hayırlı olsun!

Ana SayfaSi̇yasetHayırlı olsun!
Hayırlı olsun!

Tekrar edelim bu ülkede yalnızca Türkler yaşamıyor. Türk olmayanlar da var. Lazlar, Çerkezler, Gürcüler, Araplar, Boşnaklar, Arnavutlar, Ermeniler ve azalmış olsalar da Rumlar da var. Hristiyan, Yahudi ve Müslümanlar da var.

13 Mayıs, 2025, Salı 07:50
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu

Eğer bir toplumda farklı etnik gruplar varsa, bu gruplar kendi içlerinde “homojenleşmiş” ama kendi aralarında “yabancılaşmışlarsa” bu türden toplumlarda çatışma kaçınılmaz hale gelir. İşte Türkiye’deki Kürt sorununun özeti bu cümlede saklıdır. 

Bu sabah itibariyle beklenen açıklama geldi ve PKK aldığı kongre kararlarını kamuoyuyla paylaştı. Paylaşır paylaşmaz da sanki köşede bekleyen milliyetçi kafalar hemen itirazlara başladılar. PKK’nın bu kararlarına “sözde” diyerek, vay efendim, açıklamada “Türk Milleti” yerine “Türkiye halkı” deniyor, vay efendim “Lozan anlaşmasına” referans veriyor, yok efendim “24 Anayasasını inkarın başlangıcı” olarak görüyor vs. diyerek rahatsızlıklarını sıralıyorlar.

Ama aralarında PKK’nın kuruluşunda devletin Kürtlere yönelik yaptıklarının rolünü tartışacak bir babayiğit yok! 

PKK şiddet içeren politikaları, hadi onların jargonunu kullanalım “terörü” isteyerek mi kullandı sizce? Mesela Diyarbakır Hapishanesi’nde tutuklu Kürt gençlerine yönelik yapılan işkenceleri, bok yedirmeleri, ev ve köy yakmaları, sürgünleri ve tabii yargısız infazları konuşmadan her şeyden PKK’yı ve Kürtleri sorumlu tutmak vicdani bir tutum olur mu?

“Türkiye’de Kürt yoktur” cümlesinden başlayarak yaygınlaştırılmaya çalışılan bir halkın inkarı, hala bugün bile Meclis’te kullanılan Kürtçe bir kelimenin ya da ifadenin, “bilinmeyen bir dil” olarak nitelenmesi, eğer Türklere yapılsaydı Türkler kabul ederler miydi?

Tekrar edelim bu ülkede yalnızca Türkler yaşamıyor. Türk olmayanlar da var. Lazlar, Çerkezler, Gürcüler, Araplar, Boşnaklar, Arnavutlar, Ermeniler ve azalmış olsalar da Rumlar da var. Hristiyan, Yahudi ve Müslümanlar da var. Kısacası Türkiye toplumu, çok-kimlikli Osmanlı İmparatorluğu’nun bakiyesi bir toplumdur.

Bundan rahatsız olup da “herkesin Türk” olmasını istemek, belki dün daha anlaşılabilirdi ama bugün bunun olması mümkün değildir, doğru da değildir. Aksine bütün bu farklılıkların ortak yaşama katacakları sonsuz sayıda imkan ve güzellik vardır. Bu bana hep Fenerbahçeli taraftarların “Birgün herkes Fenerbahçeli olacak!” sloganını hatırlatır. Bu düşünceyi ortaya atan arkadaşlar bilmem düşünmüşler midir ama bir gün herkes Fenerbahçeli olduğunda futbol diye de bir şey kalmayacaktır. Oysa Türkiye böyle güzeldir! Farklılıklarıyla birlikte güzeldir. 

Ama ne var ki Türkiye’yi 100 yıldır yöneten akıl başlangıçtan itibaren Kürtleri görmemekte ısrar etti. Ara-sıra Kürtlerin isyanı sayılabilecek olaylar olduğunda askeri olarak bastırmayı yeğledi. Son olarak bulduğu formül de “PKK terör örgütüdür” ifadesini toplumun her katında yaygınlaştırarak Kürtlerin taleplerinin görmemezlikten gelinmesini sağladı. Devlet açısından PKK, terör örgütü olunca, devletin yaptığı ya da yapmadığı her şey de “meşru” hale geldi. (Tabii Kürtlerin söylediği her şey de gayri-meşru oldu). Böylelikle geniş halk yığınları Kürt mahallesindeki sorunlara, Kürtlerin sorunlarına yabancılaştı. Bir tür, onları toplumdan “dışladı”. 

Eğer bir toplumda farklı etnik gruplar varsa, bu gruplar kendi içlerinde “homojenleşmiş” ama kendi aralarında “yabancılaşmışlarsa” bu türden toplumlarda çatışma kaçınılmaz hale gelir. İşte Türkiye’deki Kürt sorununun özeti bu cümlede saklıdır. Bu cümlede sorunun çözümü de ifade edilmiştir aslında. Yani toplumdaki farklı kimlik gruplarını homojenleştirmektense onların farklılıklarına saygı göstermek, onları “dışlayıp” birbirlerine yabancı hale getirmektense birbirleriyle konuşmalarını sağlamak ve aralarında köprüler oluşturmak huzurlu, özgür ve demokrat bir toplum kurmak için yapılması gerekenlerdir.  

Ben de bu çerçevede PKK’nın aldığı kararların memleket için hayırlı olmasını diler, insanların ölmediği, öldürülmediği ve herkesin kendi dili ve kültürüyle yaşama imkanı bulabildiği yeni bir Türkiye’nin tohumlarının atılacağı umuduyla yazımı bitireyim.

  • PKK neden kurulmuştu?  PKK neden kurulmuştu? 
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
TürkKürtLozan AnlaşmasıPKK

Yorum Yazın

Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman 27 Mayıs 1960 Darbesine Yeni Bakışlar (3)
    Reha Çamuroğlu
    Reha Çamuroğlu Yine mi CHP?
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Zenginliğin illüzyonu 
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Kılıçdaroğlu CHP’yi “devlet”le barıştırmak istiyor olabilir mi?
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı CHP’de parti disiplini üzerine
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Butlan, hırs ve meşruiyet: Bir siyasi müdahale anatomisi
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Bölgedeki gelişmeler ve CHP üzerindeki baskı
    Buse Ayazma
    Buse Ayazma Ama kafası nasıl güzel (!)
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik Hindistan’ın Orta Doğu’daki diplomatik yükselişi
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Muhalefetin ontolojik ve pratik rolü
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Yolda olmak: Türkiye’den İsveç’e bisikletin sosyolojisi
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Düşünmek olarak ‘din’
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Dante bugün Türkiye’de olsaydı: Cehennem katmanları ve Araf’ta bekleyenler
    Tuğba Arslan
    Tuğba Arslan Yaşar Kemal’in Anadolu sarısı
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy Deneme türünün doğuşu - Montaigne'in hikayesi
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Bir beyitin gölgesinde
    Devrim Barış Çelik
    Devrim Barış Çelik Genel başkanlık makamı ve siyasal terbiye üzerine
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Olumlama yap senin de olsun
    Tuğba Yıldırım
    Tuğba Yıldırım Büyükada’nın iki yüzü: Huzurun gölgesinde kalabalık
    Ahmet T. Kuru
    Ahmet T. Kuru Genç siyaset: Mamdani, ABD ve Türkiye
    Şahin Eroğlu
    Şahin Eroğlu Tanınmanın Hapishanesi: Kimlik politikalarının varoluşsal tıkanışı
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz TBMM’de ‘çözüm komisyonu’
    Emir Berke Yaşar
    Emir Berke Yaşar Türkiye gençleri, Netflix izlediği sürece Türkiye Demokrasisi için umut var
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı