MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

“Hayır” diyebilmek ya da istemediğiniz bir şeye kaç kez “evet” dediniz?

ANA SAYFAEĞİTİM“Hayır” diyebilmek ya da istemediğiniz bir şeye kaç kez “evet” dediniz?
“Hayır” diyebilmek ya da istemediğiniz bir şeye kaç kez “evet” dediniz?

Hayır diyebilmek; psikolojik sağlamlığın, öz saygının, ilişkilerde denge kurmanın ve toplumsal bilincin temelidir. Bu beceri, çocukluktan itibaren öğrenilmeli ve desteklenmelidir. Unutmayalım: “Hayır” demek, bazen en güçlü “evet”tir.

27 Mart, 2025, Perşembe 07:20
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya
yazı içi reklam

Hayır diyebilmek; psikolojik sağlamlığın, özsaygının, ilişkilerde denge kurmanın ve toplumsal bilincin temelidir. Bu beceri, çocukluktan itibaren öğrenilmeli ve desteklenmelidir. Unutmayalım:“Hayır” demek, bazen en güçlü “evet”tir.

Şu cümleyi çok duymuşsunuzdur, belki siz de çok söylemişsinizdir: “Hayır diyemiyorum… Ne yapayım, çok yufka yürekliyim.” Günlük yaşamda birçok insan, aslında istemediği taleplere “evet” demek zorunda hisseder. Peki neden?

Başkalarını kırmaktan çekinmek, dışlanma korkusu, reddedilme endişesi ya da suçluluk duygusu… Tüm bu duygular, bireyin kendi sınırlarını çizememesine neden olur.

Oysa "hayır" diyebilmek, sadece kişisel bir beceri değil; aynı zamanda psikolojik dayanıklılığın, toplumsal dengenin ve demokratik bilincin temel taşıdır.
Araştırmalar, hayır diyememenin uzun vadede stres, tükenmişlik ve özsaygı kaybına yol açtığını ortaya koyuyor.

Hayır diyebilmek öğrenilebilen bir beceridir. Eğer çocuklukta bu beceriniz geliştirilseydi, yani ebeveynlerimiz “hayır demeyi öğretmek” için bilinçli adımlar atsaydı, bugün bireylerin kendi sınırlarını daha net çizebildiği, toplumsal ilişkilerin daha dengeli kurulduğu bir kültürde yaşıyor olabilirdik.

Hayır Diyememenin Psikolojik Bedeli

1. Artan Stres ve Tükenmişlik: University of California’da yapılan bir araştırma, kişisel sınırlarını koruyamayan bireylerin daha yüksek kortizol (stres hormonu) düzeylerine sahip olduğunu göstermiştir. Sürekli başkalarının isteklerine göre hareket etmek, kişinin fiziksel ve zihinsel kaynaklarını tüketir.  Duygusal yorgunluk ve tükenmişlik kaçınılmaz hale gelir.

2. Özsaygı Kaybı ve Benlik Algısında Bozulma: Kişi sürekli kendinden ödün verdiğinde, kendi ihtiyaçlarını değersizleştirir. Bu durum, özgüven kaybına ve değersizlik hissine yol açar. 

3. İlişkilerde Dengesizlik: Hayır diyemeyen bireyler, ilişkilerde “her şeyi yapan ama karşılık göremeyen” konumuna itilebilir. Bu durum, hem istismara hem de pasif öfke birikmesine neden olabilir. Sağlıklı ilişkiler, karşılıklı sınırların farkında olunmasıyla başlar.

Nasıl Hayır Diyebiliriz?

Hayır diyebilmek, doğuştan gelen bir özellik değil, öğrenilebilir bir beceridir. 

1. Değerlerinizi Netleştirin: “Bu istek benim önceliklerimle uyumlu mu?” sorusunu sormak, hayır demeyi kolaylaştırır. 

2. Nazik Ama Kararlı Olun: Hayır demek kaba olmak anlamına gelmez. “Şu an buna zamanım yok ama daha sonra görüşebiliriz” gibi ifadeler, hem sınır çizer hem de ilişkiyi korur. Nazik reddetme ilişkileri zedelemez.

3. Suçluluk Duygusunu Tanıyın ve Yönetin: Hayır dediğimizde hissettiğimiz suçluluk genellikle toplumsal olarak öğrenilmiş bir reflekstir. Bilişsel davranışçı terapiler, bu otomatik düşünce kalıplarını değiştirme konusunda oldukça etkilidir. Bu konuda yardım almak belki işinizi kolaylaştırabilir. 

4. Pratik Yapın: Küçük adımlarla başlamak, hayır deme becerisini pekiştirir. Örneğin, küçük bir ricayı nazikçe reddetmek, özgüveni artırır ve daha zor durumlar için zemin hazırlar.

Çocuklara “Hayır” Demeyi Öğretmek

Çocuklara hayır demeyi öğretmek, onları bencil yapmaz; aksine duygusal zekâlarını, öz farkındalıklarını ve empati becerilerini geliştirir. 

1. Model Olun: Çocuklar ebeveynlerini taklit eder. Siz kendi sınırlarınızı net şekilde çizerseniz, onlar da bunu öğrenir.

2. Hayır Demeyi Normalleştirin: “Bazen hayır demek en doğru olandır.” gibi cümlelerle, çocukların bu davranışı içselleştirmeleri sağlanabilir.

3. Rol Oyunlarıyla Pekiştirin: “Bir arkadaşın senden kalemini istese ama sen vermek istemesen ne dersin?” gibi basit senaryolar, çocuklara hayır demeyi öğretme sürecinde çok işe yarayabilir. 

4. Duygularını Onaylayın: “Hayır dediğin için kötü hissedebilirsin, bu normal.” gibi açıklamalar, çocuğun kendi duygularını anlamlandırmasını kolaylaştırır.

Toplumsal, Ekonomik ve Siyasal Bağlamda “Hayır” Demek

1. Ekonomik Zorluklar ve Boyun Eğme: Birçok insan, ekonomik bağımlılık nedeniyle istemediği koşullara hayır diyemez. İş yerinde fazla mesaiye, düşük ücrete veya adaletsiz uygulamalara sessiz kalmak zorunda hisseder. Bu durum, bireysel tükenmişliğe yol açar.

2. Kültürel Normlar ve İtaat Kültürü: Özellikle kadınlara, çocuklara ve gençlere “uyumlu olma” rolü biçilen toplumlarda hayır demek neredeyse ayıplanan bir davranıştır.  Bu da uzun vadede itaat kültürünü derinleştirir, sorgulayıcı bireyler yerine uyum gösteren kitleler yaratır.

3. Demokratik Toplumlarda Hayır Diyebilme: Siyasal sistemlerde, bireyin ve toplumun hayır diyebilme hakkı, demokrasi için temel bir göstergedir. Protesto, eleştiri gibi kavramlar,  “hayır” diyebilme becerisinin kolektif ifadesidir. Bu hak bastırıldığında toplumlarda otoriterlik artar, ifade özgürlüğü azalır.

4. Tüketim Kültürü ve Pazarlama Stratejileri: Modern dünyada bireyler sürekli “evet” demeye teşvik edilir. Bilinçli tüketici olmanın ilk adımı, “hayır” diyebilmektir. Öncelikle kendimize şunu sormamız gerekir: Alacağım şey “ihtiyaç mı, istek mi?” ya da bir diğer ifade ile “güzel mi, lazım mı?” “Bunu almazsam hayatımda ne değişir?” Bu sorulara vereceğiniz cevaplar sizin tüketim alışkanlıklarınızı kökünden değiştirebilir. 

Hayır Demek, Kendimize Evet Demektir!

Hayır diyebilmek; psikolojik sağlamlığın, öz saygının, ilişkilerde denge kurmanın ve toplumsal bilincin temelidir. Bu beceri, çocukluktan itibaren öğrenilmeli ve desteklenmelidir. Unutmayalım: “Hayır” demek, bazen en güçlü “evet”tir.

  • Çocuklar neden yalan söyler? Çocuklar neden yalan söyler?
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
HayırEvetÖzsaygı

Yorumlar

yorum avatar

Muhteşem ve yol gösterici bir paylaşım olmuş. Değerli Burcu, emeklerin ve yol göstericiliğine sağlık?❣️

Ayla Varlı

27-03-2025 20:04

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz CHP’nin direniş maratonu ve Türkiye’nin yol ayrımı
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Parti değiştiren başkan, başkanlığı da bırakmalıdır!
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy CHP yönetiminin hiç mi suçu yok?
    Hasan Çetin
    Hasan Çetin Bunsen Komite Raporu: David Koridoru ve Suriye’de Adem-i Merkeziyet
    Sema Erder
    Sema Erder Yolsuzluktan isyana: Devlet-Toplum ilişkilerinde meşruiyetin sorgulanması*
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Voleybol, basketbol, futbol, Ali Koç, liyakat, rekabet
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş 6-7 Eylül Sergisi’ne yapılan saldırı kendisini nasıl deşifre etti?
    Akın Özçer
    Akın Özçer Yanlışta ısrar
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık 12 Eylül’ü yenersek, geleceği kazanırız
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beleş darının güvercini çok olur!
    Çağhan Uyar
    Çağhan Uyar Kemal Bey’e açık mektup
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi
    Reha Çamuroğlu
    Reha Çamuroğlu Değişen savaşlar, değişen insanlar
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı  “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (3)
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Karşı-Devrimci hafızanın intikamcı tarih anlatısı
    Mustafa Ergen
    Mustafa Ergen Yeni Aracılar Çağı: Reklamdan akademiye, Agentic Web ve ArXiv’in yükselişi
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı