MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Cam tavanları yıkan kadınlar

ANA SAYFAPSİKOLOJİCam tavanları yıkan kadınlar
Cam tavanları yıkan kadınlar

İşte cam tavanları kıran kadınlar tam da bunu yapıyor: Hem dışarıdaki hem de içerideki duvarları yıkıyorlar. “Hak ettim mi?” diye sormayı bırakıp, “Evet, buradayım ve bunu aldım” diyerek ilerliyorlar. En önemlisi, kendi başarılarını sahipleniyorlar. Çünkü bilirler ki, bu savaşı yalnızca kendileri için değil, kendilerinden sonra gelen tüm kadınlar için veriyorlar.

19 Şubat, 2025, Çarşamba 06:45
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan
yazı içi reklam

Psikolog Carol Dweck’in dediği gibi: “Kadınların karşılaştıkları en büyük engellerden biri, kendi yeterliliklerine duydukları güvensizliktir. Bunu toplum inşa etti, ama yıkacak olan da biziz.” İşte cam tavanları kıran kadınlar tam da bunu yapıyor: Hem dışarıdaki hem de içerideki duvarları yıkıyorlar.

Kadın olmak, iş dünyasında sürekli bir kendini ispat etme sınavıdır. Odaya girdiğinde önce ciddiye alınman gerekir, sonra da ciddiye alınmanın şans eseri olmadığını defalarca kanıtlaman. Aynı yetenek, aynı deneyim, aynı başarı… Ama iş unvanlara, terfilere ya da maaşlara geldiğinde hep bir adım geriden başlamak.

Cam tavan, iş görüşmesinde sana yöneltilen “Yakın zamanda çocuk sahibi olmayı düşünüyor musunuz?” sorusudur. Aynı iş için başvuran bir erkeğe asla sorulmaz, çünkü onun ebeveyn olması iş hayatına engel olarak görülmez. Cam tavan, toplantılarda fikrini söylediğinde kimsenin tepki vermeyip, birkaç dakika sonra bir erkek meslektaşının aynı şeyi söylediğinde “Harika bir öneri!” diye alkışlanmasıdır. Cam tavan, “Çok başarılı ama biraz fazla duygusal”, “Harika bir çalışan ama yeterince otoriter değil” gibi cümlelerle yoluna taş konulmasıdır.

İşin en zorlu kısmı, cam tavanın dışarıdan olduğu kadar içeriden de işlemesidir. Çünkü bu görünmez engel, zamanla insanın zihnine de sızar. “Bu terfiyi gerçekten hak ettim mi?”, “Belki biraz daha deneyim kazanmam lazım” gibi düşünceler kadınların içine işleyen sessiz şüphelerdir. Psikolog Carol Dweck’in dediği gibi: “Kadınların karşılaştıkları en büyük engellerden biri, kendi yeterliliklerine duydukları güvensizliktir. Bunu toplum inşa etti, ama yıkacak olan da biziz.”

İşte cam tavanları kıran kadınlar tam da bunu yapıyor: Hem dışarıdaki hem de içerideki duvarları yıkıyorlar. “Hak ettim mi?” diye sormayı bırakıp, “Evet, buradayım ve bunu aldım” diyerek ilerliyorlar. En önemlisi, kendi başarılarını sahipleniyorlar. Çünkü bilirler ki, bu savaşı yalnızca kendileri için değil, kendilerinden sonra gelen tüm kadınlar için veriyorlar.

Ve bir gün, iş hayatında kadın olmanın sonsuz bir kendini ispat çabası olmadığını anladığımızda, cam tavanlar tamamen tarih olacak. Ama o zamana kadar, her küçük zaferde, her kazanılan terfide, her sesini yükselttiğinde unutma: Bir çatlaktan ışık sızar ve en sert cam bile yeterince baskıyla kırılır.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Cam TavanKadın İstihdamıCarol Dweck

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz CHP’nin direniş maratonu ve Türkiye’nin yol ayrımı
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu Parti değiştiren başkan, başkanlığı da bırakmalıdır!
Murat Aksoy
Murat Aksoy CHP yönetiminin hiç mi suçu yok?
Hasan Çetin
Hasan Çetin Bunsen Komite Raporu: David Koridoru ve Suriye’de Adem-i Merkeziyet
Sema Erder
Sema Erder Yolsuzluktan isyana: Devlet-Toplum ilişkilerinde meşruiyetin sorgulanması*
Eser Karakaş
Eser Karakaş Voleybol, basketbol, futbol, Ali Koç, liyakat, rekabet
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş 6-7 Eylül Sergisi’ne yapılan saldırı kendisini nasıl deşifre etti?
Akın Özçer
Akın Özçer Yanlışta ısrar
Yüksel Işık
Yüksel Işık 12 Eylül’ü yenersek, geleceği kazanırız
Murat Kartalkaya
Murat Kartalkaya Beleş darının güvercini çok olur!
Çağhan Uyar
Çağhan Uyar Kemal Bey’e açık mektup
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi
Reha Çamuroğlu
Reha Çamuroğlu Değişen savaşlar, değişen insanlar
Fahri Bakırcı
Fahri Bakırcı  “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (3)
Tunay Şendal
Tunay Şendal Karşı-Devrimci hafızanın intikamcı tarih anlatısı
Mustafa Ergen
Mustafa Ergen Yeni Aracılar Çağı: Reklamdan akademiye, Agentic Web ve ArXiv’in yükselişi
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı