MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Mahkeme kadıya mülk değil

Ana SayfaGenelMahkeme kadıya mülk değil
Mahkeme kadıya mülk değil
28 Temmuz, 2024, Pazar 07:10
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel

Hızla gelişen yargılama sürecinde olayla ilgileri öne sürülen, MHP’nin bazı yöneticilerinin avukatları, mahkemeye başvurdular. Aralarında medya mensupları ile bazı siyasetçilerin yer aldığı 154 kişinin partilerine komplo kurduklarını iddia ettiler.

Mahkemeye çağrılmalarını talep ettiler. Mahkeme isteği geri çevirince, listedeki kişilerle yargıda hesaplaşacaklarını açıkladılar.

MHP’nin en üst düzeyde dile getirdiği bu açıklama, hesaplaşılacak kişi sayısı bakımından, tam yüzyıl öncesinde Genç Cumhuriyetin, Lozan Barış Anlaşmasının ardından sürgüne gönderdiği, "Yüzellilikler" dosyasını anımsattı.

Ankara’da işlenen bir cinayet; Başkent siyasal çevrelerini karıştırmakla kalmadı. Ana Muhalefet Partisi üst yönetiminden, Cumhurbaşkanlığına kadar en üst düzeyde gündem yarattı…Henüz karar aşamasına gelinmeden hayatını kaybeden kişinin eşi, küçük kızları ve kızkardeşi; başta Cumhurbaşkanı, ardından muhalefet mensubu siyasetçilerden adil yargılama istiyorlar. Kısaca; adalet.

Hızla gelişen yargılama sürecinde olayla ilgileri öne sürülen, MHP’nin bazı yöneticilerinin avukatları, mahkemeye başvurdular. Aralarında medya mensupları ile bazı siyasetçilerin yer aldığı 154 kişinin partilerine komplo kurduklarını iddia ettiler. Mahkemeye çağrılmalarını talep ettiler. Ellerinde deliller bulunduğunu öne sürdüler.Mahkeme isteği geri çevirince, basın toplantısıyla listedeki kişilerle yargıda hesaplaşacaklarını açıkladılar. MHP’nin en üst düzeyde dile getirdiği bu açıklama, hesaplaşılacak kişi sayısı bakımından, tam yüzyıl öncesinde Genç Cumhuriyetin, Lozan Barış Anlaşmasının ardından sürgüne gönderdiği, “Yüzellilikler” dosyasını anımsattı.

Batılı Devletler genel affın Saray yanlıları ve Milli Mücadeleye karşı çıkanları da kapsamasında, ısrarcıydılar. İsmet Paşa; 3 Ocak 1923’te Rauf Bey’e bu görüşü iletirken, 150 kişinin ülkeye girmemek ve emvali tasfiye edilmek şartıyla, af kapsamı dışında kalacaklarını bildirdi. Lozan’da genel affa ilişkin kararın protokole bağlanarak açıklanması ve 150 kişinin af dışı bırakılacağının resmen duyurulması kararlaştırıldı.

LOZAN’DA 150 KİŞİNİN AF DIŞI BIRAKILMASI KARARI

"Millî Mücadele; Millet Meclisi Ordularının zaferi ile sonuçlanınca, Mustafa Kemal Paşa İzmir’de İsmet, Fevzi ve Kâzım Paşalar ile Ali Fethi, Yusuf Kemal, İhsan ve Seyyit Beyler’ in de katıldıkları bir toplantı düzenledi.

Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal Bey’in; uluslararası barış antlaşmalarında genel affın yer alacağını hatırlatması, kapsam dışında tutulacak kişilerin belirlenmesini gündeme getirdi. İtilaf Devletlerinin temsilcileri; 20 Kasım 1922’de başlayan Lozan görüşmelerinde; işbirlikçilerini kurtarabilmenin yollarını arıyorlardı. Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları af dışı bırakılacakları belirleyerek, yurt dışındakilerin ülkeye girişlerine engel olunmasını kararlaştırdılar. Lord Curzon’un 12 Aralık 1922’de Türkiye ve Yunanistan’a "çok geniş genel af ilan etme" önerisini, İsmet Paşa 14 Aralık’ta "Türkiye genel bir af ilan edecektir" diyerek yanıtladı.

Başbakan Rauf Beye 15 Aralık’ta genel affı kabul ettiğini bildirdi. Askerî ve siyasî tüm suçluları kapsam dışında bırakacak bir aftan yana olan Ankara, "vatana ihanet edenleri" kapsam dışı bırakma eğilimindeydi.

Batılı Devletler genel affın Saray yanlıları ve Milli Mücadeleye karşı çıkanları da kapsamasında, ısrarcıydılar. İsmet Paşa; 3 Ocak 1923’te Rauf Bey’e bu görüşü iletirken, 150 kişinin ülkeye girmemek ve emvali tasfiye edilmek şartıyla, af kapsamı dışında kalacaklarını bildirdi. Lozan’da genel affa ilişkin kararın protokole bağlanarak açıklanması ve 150 kişinin af dışı bırakılacağının resmen duyurulması kararlaştırıldı. 22/23 Nisan 1924’te isim listesi Millet Meclisinde Genel Kurul’un onayına sundu. 1 Haziran 1924 günü onaylandı.

MHP Üst Yönetiminin bu tavrı sadece sayıların yakınlığı bakımından, yüz yıl öncesini anımsatıyor. Ancak etkili iktidar ortağı konumundaki bir partiye, gündem değiştirmek amaçlı algı yönetimi olmanın ötesinde katkı yapacağı kuşkulu. Listelerinde benim adım da bulunuyor. Bu yüzden rahatlıkla öne sürülen iddialar ile hiçbir ilgim olmadığını ifade edebilirim.

YÜZ YIL ÖNCESİNİ ANIMSATIYOR

Hanedanın tasfiyesiyle sonuçlanan Kurtuluş Savaşının ardından, eski rejimin önde gelenlerinin affedilmeleri yerine, sürgüne gönderilmeleri anlaşılabilir bir tutumdu. Atatürk’ün ölümünden kısa bir süre önce bu sürgün cezası da kaldırıldı.

MHP Üst Yönetiminin bu tavrı sadece sayıların yakınlığı bakımından, yüz yıl öncesini anımsatıyor. Ancak etkili iktidar ortağı konumundaki bir partiye, gündem değiştirmek amaçlı algı yönetimi olmanın ötesinde katkı yapacağı kuşkulu.

Listelerinde benim adım da bulunuyor.Bu yüzden rahatlıkla öne sürülen iddialar ile hiçbir ilgim olmadığını ifade edebilirim. Aslında Cumhur İttifakı adı verilen bu ortaklığın, iktidarı kaybetmeleri için komplo teorilerine ihtiyaç duyulmayacağı çok açık. Salt ülke ekonomisini getirdikleri duruma bakmak yeterli. Halkoyunun karşısında durulamayacağını sonunda fark etmiş olmalılar.

Öyle olmasaydı büyük ortakları; Belediyelerin kendi dönemlerinde birikmiş borçlarını, CHP kazandıktan sonra tahsil etmeye çalışmazdı.

Güneydoğu’da kaybettikleri belediyelerde; kayyum sistemine geri dönüşün yollarını aramazlar, Esad’ın kapısını çalmazlardı.Muhalefetin kararsızlığı yüzünden 22 yıldır süren iktidarlarının, sonuna geldiklerinin onlar da farkındalar.

Eskilerin dedikleri gibi; "mahkeme kadıya mülk değildir"…

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    Hakan Şahin
    Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
    Buse Ayazma
    Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
    Mesut Balcan
    Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı