Geçen hafta sonu itibariyle brent ve ham petrol fiyatları iki yıl öncesi fiyatlara geri yükseldi. Bu yükseliş ve devam ederse bundan sonraki yükseliş Türkiye’yi kötü etkiler. Şimşek kadar iyimser olamıyorum doğrusu. Şimşek’in söylediğine inandığını da sanmıyorum.
Haftaya umutlu başladı dünya. ABD – Çin anlaşma görüşmeleri İngiltere’de başlamıştı, Trump İran için iyimser konuşuyordu, ABD’nin AB’ye uygulayacağı vergi artışında yumuşama olasılığı artmıştı, Rusya- Ukrayna savaşı sakindi. Eh! Bunlar olunca küresel iştah da oldukça ılımlıydı.
En büyük dert Trump ile Musk arasındaki sevgi kriziydi. Birbirlerinin sosyal medya üstünden kalplerini kırmışlardı. Diğer olumsuzluk, Trump’ın göçmenleri sınır dışı kararı sonrası başlayan protestolara güvenlik güçlerinin sert müdahalesiydi. Haftanın ikinci yarısı Trump ile Musk arasındaki aşkın yeniden alevleneceğine dair karşılıklı mesajlar geldi. Gece kafayı çekip birbirlerine mesaj atmışlar, sabah ayılınca pişman olmuşlardı. Karşılıklı nazlar söz konusuydu. Olur böyle şeyler. Beyaz Saray’da aşk başkadır tabi.
Pembe başlayıp kara bitirmek; Haftanın son günlerinde ise İsrail bir gece ansızın İran’ı vurdu. Hani derler ya “yapacak olan, konuşmaz yapar”. Adamlar “bir gece ansızın gelebiliriz” filan demeden gitti harbiden. İlk görüntü Trump’ın istememesine karşı yapılan bir harekattı. Sonrasında Trump, İsrail’in yanındaki yerini aldı. Ilımlı küresel piyasalar bir anda fırtınaya döndü. Kasırgaya döner mi, yavaş yavaş durulur mu göreceğiz? Son beş yılda, “kesin bu sefer dünya savaşı çıkar” dediğimiz o kadar çok olay kısa bir süre sonra sıradanlığa döndü ki; piyasalar şimdilik fırtına kıvamında o yüzden.
Ey FED, indir faizi; ABD Mayıs ayı TÜFE ve ÜFE verileri yine beklentiler altında kaldı. Hemen tüm ekonomistler Trump’ın ticaret savaşı ve tarifeler ile yarattığı kaosun dönüp ABD de enflasyonu yukarı iteceğini yazıp söylüyordu. Dört aydır yukarı itmek şöyle dursun enflasyon gevşemeye devam ediyor. Doğal olarak Trump yanlıları FED in faizi düşürmesi için baskılarını artırdılar. “FED, görevini kötüye kullanıyor” demecine kadar geldi konu. “Bunlar vatan haini” söyleminin bir adım gerisindeyiz.
Türkiye’de pembe söylemlere devam; Şimşek; “Enflasyon bu yılı 20'li rakamlarda tamamlayacak. Yıl sonunda enflasyonda TCMB hedef aralığını tutturacağız, bu konuda çok rahatız.”
Müneccim olsan bile fazla iddialı değil mi bu söylem? Son üç yıldır dünyada başta enerji, emtia fiyatları artmıyor. Türkiye’nin deli menfaatine bir durum. Türkiye ithalatının %40 civarı enerji. İran – İsrail savaşı akaryakıt ve doğalgaz fiyatlarını resmen zıplattı. Bu iş uzarsa hatta İran, Hürmüz boğazını kapatırsa enerji fiyatları hızla yukarı gidebilir.
Yıllardır dünyada enerji fiyatları artmamasına karşın Türkiye’de devamlı arttı. Temmuz 2023 ayından 6 Haziran 2025 tarihine kadar fiyatları gözden geçirdim. İki yılda dünyada dolar bazında, ham petrol fiyatları %4, brent petrol fiyatları %13 düşmüş. Aynı süre içinde Türkiye’de benzin fiyatları %67, mazot fiyatları %76 artmış. Dolarda TL karşısında %50 değerlenmiş. Aradaki fark mı? Umarım bütçe açığı kapamaya gitmiştir. Geçen hafta sonu itibariyle brent ve ham petrol fiyatları iki yıl öncesi fiyatlara geri yükseldi. Bu yükseliş ve devam ederse bundan sonraki yükseliş Türkiye’yi kötü etkiler. Şimşek kadar iyimser olamıyorum doğrusu. Şimşek’in söylediğine inandığını da sanmıyorum.
05.06.2025 BDDK ve TCMB verilerine göre;
Yabancı Portföy; ilgili hafta 51 milyon dolar hissede alış var. 1,6 milyar dolar tahvilde satış var. DİBS satışının geçen haftada devam ettiğini düşünüyorum. TCMB nın geçen hafta 100 milyar liralık haftalık repo ihalesi açmasını, “MB Haziran ayında faiz indirecek” diye yorumluyorlar ama o zaman yabancı neden tahvil satıyor. Haziran ayında faiz indirimi gelir mi emin değilim ama veriler ne olursa olsun Temmuz ayında kesin gelir.
Krediler; Tahmin etttiğim gibi bayram sonrası hafta kredi kartları ve krediler yine durdu. Bu fiyatlarla kredi kullanmak için mangal gibi yüreğe gerek var. Aslında özellikle eşit taksitli kredi kullananlar büyük olasılık gerçek maliyetlerini tam algılayamıyorlar.
Bireysel kredi faizi aylık %3,95. Bir yıl kredi kullansam ne öderim bir yılın sonunda diye bakıyor.100 bin TL çekse bir yıl sonra toplam 136,500 TL ödeyecek. %36,5 faiz çok da pahalı gelmiyor. En iyi şartlarda %30 enflasyon olsa, başabaş. Oysa 100 bin lira için her ay 11,500 Tl civarında kredi ödüyor. Her ay aldığı kredinin ana parası azalıyor. Böyle bakarsan bu kredinin yıllık maliyeti %82 üstünde. Enflasyon %30 olacaksa bu maliyete niye katlansın. Ama vatandaş biliyor ki hiç bir zaman 100 bin TL si olmayacak, o yüzden zorunlu kaldığı zaman bu maliyete katlanıyor. Ama çok zorda kaldığı zaman.
Aynı durum ticari kredilerde de geçerli. Ticari kredilerde aylık faiz %5 civarında. 100 bin TL kredi ile ürün alsa aylık %5 faizden bir yıl sonra ödeyeceği toplam paraya bakıyor, 137,500 TL. %37,5 yıllık faiz ödüyor. Aylık ödediği 11,500 lira taksitleri dikkate alırsa kredinin bileşik toplam maliyeti %84 üstünde. Üretim maliyetleri ve üretim süresini hiç dikkate almadan bu işi yapanın komisyoncu olduğunu varsayalım. %30 kar marjı ile bu kredi ile aldığı malı yılda dört defa çevirdiğini ve her defasında karını sermayesine eklediğini düşünelim. Bir yıl sonra bileşik kazancı %50 olur. %84 maliyet, %50 kar. Dikkat ederseniz hesaplamada dükkan kirası, enerji, ssk, vergi, üretim süresi, stok süresi gibi pek çok girdi dahil edilmeden bu durum çıkıyor ortaya.
Dünya emtia endeksi; 100 puan ile 103 puan arasında oyalanacak gibi duran endeks İsrail’in İran’ı vurması sonucu altın, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarının zıplaması ile 105 puan üstüne tırmandı. 107 puanda direnç var. Burayı kırar haftayı 106 puan üstünde bitirse piyasalar fırtınadan kasırgaya dönüyor demektir.
OECD’nin üretim artışına giderse petrol fiyatlarının daha da düşeceği bekleniyordu ki İsrail petrol yatırımcılarına deli para kazandırdı. Brent petrol 76 doların üstünde kalırsa bir anda 88 doları görüveririz.
Dolar/TL; Geçen hafta;“Sıkışarak bebek adımları ile yukarıya devam edecek gibi duruyor. Bu hafta 39.05 destek, 39,90 direnç. Destek ve direnç seviyelerini görür mü bilemiyorum ama haftayı 39,35 civarından kapama olasılığı yüksek” tahmininde bulunmuştum. Dünya yandı, USD/TL istifini bozmadı. Haftayı 39,40 seviyesinden kapadı. Dolar endeksi %1,6 gevşedi. USD/TL bebek adımı yükselişini devam ettirdi.
Bu hafta da 39,20 ile 40 lira arasında kalacak, haftayı büyük olasılık 39,55 lira civarında kapatacak.
Eur/Usd; Geçen hafta; “Şimdi de 1,14 var. Onun üstüne atamıyor iki aydır. 1,1425 üstünde kalabilirse 1,1675 direk hedefte” tahmininde bulunmuştum. 1,1632 görüp haftayı 1,1551 den kapadı. 1,1675 üstüne çıkıp kalması çok ilginç hedefleri ortaya çıkarır.
ABD 10 yr tahvil; İki hafta önce; “ %4,50 ile %4,38 arasında sıkışacak gibi” tahmininde bulunmuştum, bu kanalda kaldı. Bu haftada %4,51 ile %4,30 arasında sıkışmaya devam edecek gibi. İsrail karışıklığına rağmen bu batta kaldı.
Dolar endeksi; Geçen hafta; “99,60 puan üstüne yine atamadı. 97 ve 95 puan hedefleri güçleniyor” tahmininde bulunmuştum. 97,60 puanı gördü. Devam.
Bist100; 2,40 dolar direncini zorluyordu ki, İsrail’e denk geldi Yine de 2,25 dolarda tutundu. Kim mal satacak ki zaten! Zaten üç beş kişide hisseler; kendi ayaklarına mı sıkacaklar.
Altın ons; Tam “SAT” a dönüyordu ki, ortaya İsrail çıktı. 3500 dolar direnç. Haziran ayını 3400 dolar üstünde kapatırsa düzeltme yapamadan tekrar yukarıya çevirir yönünü.
Gümüş; İki hafta 35,30 dolar altına gelmezse gümüş günleri başlayabilir.

Yorum Yazın