MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Yol Haritası: Yatay düzleme yayılma, görünürlük, mükerrerlik, müzakere gücü 

Ana SayfaSi̇yasetYol Haritası: Yatay düzleme yayılma, görünürlük, mükerrerlik, müzakere gücü 
Yol Haritası: Yatay düzleme yayılma, görünürlük, mükerrerlik, müzakere gücü 

Sorumluluk ve cevap verebilirlik etiğini unutmamamız gerekiyor. Protestolarla ilgili düşünen insanların iktidara karşı en temel farkı bu. Muhalefetin elinden geldiğince sorumluluk etiğiyle davrandığını görebiliyoruz. Anayasal protesto hakkını tahakkuk ettirmek için son derece organik ve otantik bir şekilde sokaklarda olan vatandaşların da böyle davrandığını görebiliyoruz.

27 Mart, 2025, Perşembe 07:55
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Onur Tuğrul Karabıçak
Onur Tuğrul Karabıçak

Maliyet ödeyeceğiz, herkes ödeyebileceği maliyet kadar görünmeli. Rubicon geçilmiş gözüküyor, iki taraf da artık path-dependent. Vakıf ve Özel üniversitelere de kayyum atanacaktır. Müzakere düzlemi kazanmadan bundan kurtulmanın yolu yok. 

19 Mart’tan itibaren şimdiden tarihe geçen bir halk hareketine dönüşen protestoların belirsizlikle imtihanı sürüyor. Protestoların katılımı ve görünürlüğü arttıkça iktidarın baskısının şiddeti ve gözaltılar arttı ancak iktidarın açıklamaları halkın ve muhalefetin kısıtlayıcı güç olmaya başladığını gösteriyor. Sokak eylemlerini konuşurken iktidar kendi seçmeni üzerinde başka bir gerçeklik üretmeye devam ediyor. Bu sırada muhalefet ve protesto birbiriyle bağlı iki ayrı güç olarak büyüyor, iktidarın kitlesini koparma tehdidi git gide daha gerçek görünüyor ve bu iktidara karşı kısıtlayıcı güç yaratıyor. İktidar fişliyor, vuruyor ama karşı hamle üretemiyor. Bazı sınırların aşıldığı, direniş için artık geri adım atılamaz bir noktaya gelindiği aşikâr. Bu sebepten korku ve cesaret birbirinden ayrılmıyor, ikisini de bir arada yaşıyoruz ve böylece yaratıcı bir güç ortaya çıkıyor. Fakat bu enerjiyi nasıl devam ettirmeli, nasıl bir yol izlenmeli?

 Saraçhane’den Sonra Ne Yapalım?

Amacım bugünlerde asıl maliyet ödeyen ve risk alan insanlara akıl vermek değil. Öyleyse başlayalım:

1. Yatay düzlem: Siyasal gerçeklik yatay bir düzlemde, her şeyin birbirine yatay olarak eklendiği, geniş bir meydandaki insanlara benzer. Hiyerarşik yapılar ise iktidarların pazarladığı bir modeldir, yapaydır, fakat bu gibi temel (devletleşmiş) hükümet-vatandaş çatışmalarında hâlâ daha hiyerarşiyi üst üste bir piramit misali zannetmek iktidara hata yaptırır, yaptırıyor da. Bu bakış açısı aynı zamanda şiddet doğurur, nitekim doğuruyor. O yüzden protestolar yayılıyor. Muhalefetin en büyük lütfu, insan kaynağı. Protestoların özgün olmasından öte protestonun şeklinin de özgün gözükebilmesi bu insan kaynağından kaynaklanıyor. Vatandaşlarımız bir araya geldiğinde ve motive olduğunda ortaya çok yaratıcı işler çıkıyor. Bir aktör olarak muhalefet de yayılmalı. Boykot aracılığıyla protestolar sermaye boyutuna da yayıldı. Burada topyekûn boykot etmek yerine, iktidarın rıza üretimini engelleyen ve muhalefetin görünürlüğünü arttıran boykotları zaman ve mekana yaymak gerekiyor.

a. Gösterilecek olan:

i. Protestoculara: Protesto tek bir merkezden gelen emir ve komutlarla gerçekleşmiyor, CHP her şehirde aynı derecede nüfuza ve organizasyon kabiliyetine de sahip değil. Protestonun birkaç farklı sahnede devam ettiğini unutmamız gerekiyor: Ekranlar, sokaklar, iller, kampüsler. Hepsi birbirinden farklı gerçeklikleri yaşıyor.İktidar dünyayı olduğu gibi yatay göremiyor, her şeyin amaçlara bağlı olduğu, düzenli hiyerarşik yapılar görüyor ve bunu böyle gösteriyor. Muhalif liderler protestonun ve protestocuların yatay bir düzlemde olduğunu kabul edip göstermeli. İnce’nin yaptığı halkın arasına inmek tekrar edilmeli. Mikrofonun kontrolü sürekli Özel’de olmamalı, bu tip sahnelerle protestocular daha çok karşılaşmalı. Protestocuların paylaşımları muhalif liderler tarafından (protestocuların güvenliğini tehlikeye atmadan) paylaşılmalı.

ii. Evdeki muhaliflere: Herkes sokağa çıkamayabilirve bunun çeşitli sebepleri vardır; apolitik kitle bundan ayrı tutulabilir. Muhalif liderler ise onlara onların da aynı yatay düzlemde olduğunu hatırlatması gerekiyor. Bu yüzden tüm hakikate hâkim değiliz, görebildiğimiz ve göremediklerimiz var.

iii. Evdeki kararsız ya da kararsız olabilecek kitlelere: Muhalefet aslında tek bir merkezden oluşmuyor, kitleler komutlarla yönetilmiyor. Onlara gençlerin CHP elitiyle yaptığı müzakerenin videolarını göstermek gerekiyor, gençlerin kendi kendilerine organize oldukları hatırlatılmalı. Bu kitleye en iyi ulaşabilen ekranlar da futbol medyasının ekranları. Bu ekranların çok nüfuzlu olmasını da İletişim Başkanlığı’nın futbol tartışmasında kitlenin birbirine düşmesine izin vermesi oldu. Muhalif kaynaklar bunu kullanabilir ancak futbol medyasına açık çağrı yetmez, birebir insanlardan talepte bulunmak gerekiyor.

Unutmamak gerek, makul olmak ve makul olmayı iddia etmek zorundayız; makullük tamamen yöntemle alakalı bir şey, ideolojik olarak merkeze gelmekle alakalı değil. Muhalefet makulü talep ve tekrar etmeli. Yöntemler üzerine sık elenip sık dokunduğunu tekrar tekrar üç halk kitlesine de göstermeli. 

Nasıl? 

Araç: Sosyal medya videoları, Whatsapp grupları, Youtube’daki spor medyasının kaynaklarının kullanımı ve halkın tükettiği popüler kültür içeriklerinin muhalif söylemle tersine çevrilmesiyle.

2. Mükerrerlik Esası: Tekrar ve yeniden üretim iktidarın propaganda makinesinin (ben buna reklam/ekran devletinin gerçeklik yaratma makinesi diyorum) çalışma şekli. Gerçeklik tekrar tekrar üretilerek yapılarak, sürdürülerek yayılıyor ya da yaratılıyor. Bunun içinse zaman, sabır ve insanların kendilerini değerli hissettirmek gerekiyor. 

3. Tersine Çevirme: İletişim Başkanı bir tersine çevirme(inversion)uzmanı. İktidar kendisinin şikâyet edildiği bir şeyi başkasına yönelttiğinde oluyor. Ekremİmamoğlu’na yöneltilen suçlama ve iddianamelerdeki usulsüzlük bu ifşa ediyor. Suçlamalar yukarıda saydığım şekillerde ve yöntemlerde tersine çevrilmeli, eşitsizliklere maruz kalan vatandaşın gözünden bir çerçeve verilmeli. Kimlik tartışmasına hiç girmeden, iktidar baskısının devleti tasfiye ettiğinin vurgulanması gerekiyor. Örneğin, bugün ortaya çıkan istikrarsızlığın sebebi hükümetin baskısı, muhalefetin insanları sokağa davet etmesi değil.

4. Kısa Devre: Kısa devre, iktidar kendi yöntemlerini kendisi ifşa etmesi; örneğin büyük reklam şirketlerinin insanları tüketime sürüklediklerini ve onlarda ihtiyaç yarattıklarını kabul ettikleri reklamlar yapması. İktidar bunu 2010’lu yıllarda “Çalıyor ama yapıyor” ile sağlamıştı. 2000’lerde Erdoğan’ın takas (ticaret) uzmanı olmasıyla yapıyordu. Son dönemde ise bu takası kendi imgesi ve devlet imgesi arasında yaptı ve bugün bunun sonuçlarını çekiyoruz. Muhalefet kısa devreyi suçlamalar için yapmalı, aslında bazı sosyal medya hesapları İmamoğlu iddianamesiyle ilgili bunu yaptı ancak bu yeteri kadar mükerrer olmadı. 

5. Müzakere: Muhalefetin buradaki müzakeresi iki uçlu: İmamoğlu’nun serbestliği ve hükümet istifası. Bunlar bürokrasi ve kolluk güçlerinde kendine sırt çeviren bir moda girilmediği sürece Erdoğan’ın sağlayabileceği talepler değil. Bunun üzerine baskı yapılmaya devam edilmeli, bu olmadan müzakere alanı çok küçülecektir. Asıl müzakere alanı ise erken seçim talebi. Muhalefet bugün sokaktaki kitleleri tek bir merkezden yönetmiyor ancak Özgür Özel, Mansur Yavaş ve Muharrem İnce bu enstrümanı kendisi çalıyormuş gibi göstermeye çalışmak zorunda, aksi hâlde müzakere aktörü olarak kendilerini inşa edemezler. Unutmamak gerek, makul olmak ve makul olmayı iddia etmek zorundayız; makullük tamamen yöntemle alakalı bir şey, ideolojik olarak merkeze gelmekle alakalı değil. Muhalefet makulü talep ve tekrar etmeli. Yöntemler üzerine sık elenip sık dokunduğunu tekrar tekrar üç halk kitlesine de göstermeli.

Sorumluluk ve cevap verebilirlik etiğini unutmamamız gerekiyor. Protestolarla ilgili düşünen insanların iktidara karşı en temel farkı bu. Muhalefetin elinden geldiğince sorumluluk etiğiyle davrandığını görebiliyoruz. Anayasal protesto hakkını tahakkuk ettirmek için son derece organik ve otantik bir şekilde sokaklarda olan vatandaşların da böyle davrandığını görebiliyoruz. Yine de tekrar etmekte fayda var. Bu yüzden ben de kimseyi sokağa çağırmıyorum, ancak protestoların nasıl idare edileceğine dair tüm bildiklerimi anlaşılabilir düzlemde ancak temellendirerek anlatmaya çalışıyorum.

Görünmeyen Siyaset Bilimcilere Bilkent Türkçesiyle Bir Açık Çağrı

Maliyet ödeyeceğiz, herkes ödeyebileceği maliyet kadar görünmeli.Rubicon geçilmiş gözüküyor, iki taraf da artık path-dependent. Vakıf ve Özel üniversitelere de kayyum atanacaktır. Müzakere düzlemi kazanmadan bundan kurtulmanın yolu yok. Siyasetinin bilimini yapmak istiyorsak, the ethicsof responsibility çizgisinde kalmaya devam ederek, şiddetin ise dinmeyeceğini bilerek, şiddetin meşruiyetini tersine çevirebiliriz. Siyaset tanımlarının değiştiği, Alain Badiou’nun hadise (event) ânını yaşıyoruz, şu an siyaset yeniden tanımlanıyor. Kendi verdiğim debate derslerimde öğrenci arkadaşlarımı sınıf dışında zaten hükümet baskısı ve self-censorship yüzünden susuyoruz, bari burada konuşun diye yüreklendiriyorum. 

Aynı zamanda sınıftaki öğrenciler beni takmazsa bu bir ders olmaktan, ben bir hoca olmaktan çıkarım. Dolayısıyla piramit (ya da amfi) hiyerarşisi gibi simüle ettiğimiz sınıf aslında tamamen yatay bir düzlemden oluşuyor (Rob Walker’ın Inside/Outside’ını okuyabilirsiniz). Bir siyasetçi için ya da birisini tehlikeye atmak için de değil; propaganda makinesi tersine çevirmek ve ona kısa devre yaptırmak için kavramlarınızı kamusallaştırarak, kendi agency’niz çerçevesinde konuşabilirsiniz. İktidara karşı çıkanların varlığını kabul edip onları çalışarak ve makul muhalefeti kilit kılarak bunu yapabilirsiniz. İşin kötüsü, susarsak bir kişinin iktidarına otomatik olarak yardım etmiş oluyoruz. Ben siz siyaset bilimci hocalarımın saygılı bir öğrencisi oldum, şimdiyse lafı dolandırmadan yazıyorum: Görünün. 

 

  • 19 Mart protestolarında muhalefetin insanları yönlendirmesi gereken noktalar 19 Mart protestolarında muhalefetin insanları yönlendirmesi gereken noktalar
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
KayyumMüzakereRubiconRob WalkerInside/Outside

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Onur Tuğrul Karabıçak
    Onur Tuğrul Karabıçak

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    Hakan Şahin
    Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
    Buse Ayazma
    Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
    Mesut Balcan
    Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı