MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Viyana sandığında kimlik savaşı: Göçmen oyları ve aşırı sağın gölgesi

ANA SAYFADIŞ POLİTİKAViyana sandığında kimlik savaşı: Göçmen oyları ve aşırı sağın gölgesi
Viyana sandığında kimlik savaşı: Göçmen oyları ve aşırı sağın gölgesi

27 Nisan 2025. Takvim yaprakları sıradan bir bahar gününü gösteriyor olabilir. Ama Viyana için o gün, bir kentin kaderinin ötesinde, bir kıtanın siyasal yönünü tayin edebilecek bir eşik.

25 Nisan, 2025, Cuma 06:00
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Ali Kılıç
Ali Kılıç

Göçmenler, sandığın görünmeyen kahramanları olacak. Onların tercihi, yalnızca yaşadıkları sokakları değil, yaşamak istedikleri değerler bütününü belirleyecek.

Ve belki de bu bahar günü, ileride tarih kitaplarına şu cümleyle geçecek: “Viyana’da bir seçim oldu ve Avrupa’nın yönü yeniden çizildi.”

27 Nisan 2025. Takvim yaprakları sıradan bir bahar gününü gösteriyor olabilir. Ama Viyana için o gün, bir kentin kaderinin ötesinde, bir kıtanın siyasal yönünü tayin edebilecek bir eşik. SPÖ lideri ve Viyana Belediye Başkanı Michael Ludwig’in öne çektiği bu seçim, sadece partiler ya da projeler arasında değil; kimlikler, gelecek tahayyülleri ve korkular arasında bir tercihe dönüşüyor.

Aşırı sağcı FPÖ’nün Avusturya genelinde birinci parti hâline gelmesi, Viyana’yı ayakta tutan değerler sistemini tehdit ederken, Ludwig’in erken seçim kararı bu tehdide karşı bir savunma hattı inşası anlamına geliyor. Ama bu hat ne betonla örülmüş bir sınır ne de afişlere yansıyan sloganlardan ibaret. Bu hat, sandığa gidecek milyonlarca insanın vicdanı, hafızası ve aidiyet duygusu üzerine kuruluyor. Ve bu noktada kilit taşı: Göçmen seçmen.

Göçmen Oyları: Arada Kalanların Anahtarı

Türkler, Boşnaklar, Arnavutlar, Sırplar, Iraklılar, Suriyeliler… Viyana sokaklarında yankılanan çok dilli sohbetler sadece kültürel çeşitlilik değil, aynı zamanda siyasi potansiyelin de göstergesi. Özellikle Türkiye kökenli seçmenlerin SPÖ’ye olan geleneksel yakınlığı, Ludwig için bir avantaj gibi görünüyor. Fakat bu sadakat mutlak değil. Genç kuşak, partilerden ziyade değerler üzerinden oy kullanmaya meyilli; göçmenlik geçmişiyle barışık, eşitlikçi ve adaletçi politikalar artık sadece vaat değil, eylem bekliyor.

FPÖ’nün göçmen karşıtı dili, bu seçmenlerin sandığa gitmesini neredeyse bir zorunluluk hâline getiriyor. Oy vermek, bu kitle için bir siyasi hak olmanın ötesinde bir direniş biçimine dönüşüyor. Ludwig bunu biliyor. Onun seçim stratejisinde, mahalle toplantılarında sarf ettiği “birlikte yaşamak” vurgusu, salt politik doğruculuk değil; gerçek bir sosyal barış çağrısı.

Ancak Ludwig’in kazanması için göçmen seçmenlerin sadece “karşı oy” kullanması yetmeyecek. Onların aktif, görünür ve örgütlü olması, Avusturya siyasetinde eşit yurttaşlık tartışmalarının yeniden masaya gelmesini sağlayabilir. Viyana sandığında, göçmenler yalnızca oy değil, tarih yazabilir.

Avrupa’nın Aşırı Sağ Haritasında Yeni Merkez: Viyana mı?

Şimdi fotoğrafı biraz daha büyütelim. Paris’ten Budapeşte’ye, Berlin’den Stockholm’e dek Avrupa’nın birçok başkentinde aşırı sağ dalgalar yükseliyor. Bu dalgaların taşıdığı kumlar artık sadece sembolik değil; yönetim koltuklarına kadar ulaşıyor. Ve Avusturya, bu siyasal depremin merkez üssü hâline geliyor.

Viyana gibi çok kültürlü, entelektüel ve sosyal adalet geleneğiyle öne çıkan bir şehirde aşırı sağın ciddi oy alması, Avrupa için sembolik bir kırılma anlamına gelir. Bu sadece Avusturya’nın değil, kıtanın demokrasi sınavıdır.

Dominik Nepp liderliğindeki FPÖ, göç, güvenlik ve yaşam maliyeti ekseninde bir panik havası yaratıyor. Ve bu panik, seçimleri sadece bugünü değil, yarını da belirleyecek bir “duygu savaşına” dönüştürüyor. Eğer bu duygular galip gelirse, Viyana da Budapeşte gibi bir siyasal dönüşüme sahne olabilir. Aksi hâlde, şehir bir kez daha “Avrupa’nın aklı” olma iddiasını sürdürebilir.

Sandık Bir Ölçü Aleti Değil, Bir Pusula

Bu seçimde oy pusulaları, sadece partileri değil, Viyana’nın ruhunu tartacak. Michael Ludwig, tarihi bir sınav veriyor. FPÖ ise bu seçimi, Avrupa genelinde meşruiyet kazanmak için bir sıçrama tahtası olarak görüyor.

Göçmenler, sandığın görünmeyen kahramanları olacak. Onların tercihi, yalnızca yaşadıkları sokakları değil, yaşamak istedikleri değerler bütününü belirleyecek.

Ve belki de bu bahar günü, ileride tarih kitaplarına şu cümleyle geçecek: “Viyana’da bir seçim oldu ve Avrupa’nın yönü yeniden çizildi.”

  • Türkistan yolunda Avrupalı yolcular Türkistan yolunda Avrupalı yolcular
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
AvusturyaViyanaViyana Belediye Başkanı Michael Ludwig

Yorum Yazın

Ali Kılıç
Ali Kılıç

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel Yoksulluk tırmanıyor
Murat Aksoy
Murat Aksoy Meydan siyaseti, promter/mesaj siyasetine karşı
Tunay Şendal
Tunay Şendal Türkiye’nin sosyo-kültürel sınıf çizgileri
Deniz Tarım
Deniz Tarım Öğretme ve öğrenme üzerine...
Osman Erden
Osman Erden Almanya- İsrail ilişkileri ve kültür sanat alanında ifade özgürlüğü (2)
Seda Aktaş
Seda Aktaş Hegemonik söylem altında kadın emeği: Ekonomik gerçeklikten ideolojik kurguya
Bilal Sambur
Bilal Sambur İnsanlığın güruhlaşması ve küresel ahmaklık
Burak Can Çelik
Burak Can Çelik Kızıldeniz’de perde arkası güç kayması: Çin ve Rusya Batı’ya meydan okuyor
Deniz Nas
Deniz Nas Liberal demokrasinin sonu mu: İttifakların gölgesinde liberaller
Aydan Bakan
Aydan Bakan Yazının şeytanı
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Provokasyonların sigortası sürecin toplumsallaşması
Gönen Orhan
Gönen Orhan CHP'li Belediyelere operasyon neden kaçınılmaz?
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş Farklı bir kamusal alan deneyimi açısından Yetimhane eşi benzeri olmayan bir fırsat
Başak Yağmur Eray
Başak Yağmur Eray Sovyetler’den AKP’ye: Çöküş mü, kontrol mü?
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan Konut hayalleri borsada: 25 santimetre karelik umutlar
Tuğba Muslu
Tuğba Muslu Tahakkümün iki yüzü: Doğa ve Kadın
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya Çocuklar ne zaman yalan söylemeli?
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı