MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Türkiye’nin makroekonomik istikrar problemi…

ANA SAYFAKÖŞE YAZILARITürkiye’nin makroekonomik istikrar problemi…
Türkiye’nin makroekonomik istikrar problemi…

Türkiye’nin makroekonomik istikrar problemi…

17 Ocak, 2024, Çarşamba 21:45
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış
yazı içi reklam
Türkiye makroekonomik sorunlarının üstesinden gelmeden, ekonomik istikrar sağlayamaz, nitekim şu anda Türkiye ekonomisi, tedavi altında ve kemoterapi (faiz politikası) almaktadır. Türkiye ekonomisinin bağışıklık sistemini güçlendirmek için, içsel ve dışsal etkenler dikkate alınarak bir politika seti oluşturulmalıdır. Türkiye ekonomisinin temel makroekonomik sorunları; işsizlik, enflasyon, reel ekonomik büyüme, gelir dağılımı adaletsizliği, bütçe açığı, tasarruf açığı, cari açık, döviz yetersizliği, dışa bağımlılık problemi…vb. Bu sorunlar birbirinden bağımsız değildir. Aksine, birbirini besleyen sorunlardır.Makroekonomik problemlerle mücadele etmek için oluşturulan ekonomi politikaları, tek yönlü olmamalıdır. Çünkü makroekonomik problemler çoklu faktörden beslenmektedir. Bu faktörleri içsel faktörler ve dışsal faktörler olarak iki başlıkta ele alabiliriz.Türkiye özelinde, makroekonomik problemlerin bazı içsel faktörlerini şöyle sıralayabiliriz;
  • Sosyal ve ticari ilişkileri düzenleyen hukuk sistemi, üretim için özgür ve güvenilir bir yatırım ortamı sağlar.
  • Bir ülkenin varlığını oluşturan vatandaşların her bireyinin erişebildiği kaliteli bir eğitim sistemi, üretim için yeni fikirlerin doğmasını, verimlilikte artış için yetenekli bireylerin yetişmesini sağlar.
  • Kaliteli bir eğitim sisteminin kurgulanması ve başarılı bir şekilde uygulanabilmesi de yetişkin eğitimine bağlıdır. Bu nedenle, yaşam boyu sürekli eğitim programlarının geniş halk kitlelerine açılması gerekmektedir.
  • Türkiye’de ekonomi tamamen özel sektörün faaliyetlerine bırakılmıştır, ancak firmaların yapılanması ve kurumsallaşmasına yönelik tecrübeler yetersizdir. Bu nedenle, birçok firma ülke ekonomisi için bir yük hâline gelebilmektedir. Firmaların kurumsallaşmasına yönelik kamu otoritesinin yönlendirmesi gereklidir.
  • Türkiye’de finansal sistemi oluşturan kurumların, ticari ve kâr ilişkileri çerçevesinde, hareket etmeleri anlaşılabilir bir durumdur. Ancak, asli görevlerinin reel sektörün işleyişi ve ülkenin finansal bağımsızlığını korumak olduğu da unutulmamalıdır. Finansal sistemdeki kurumlar yüksek kârlar elde ederken, firmaların faaliyetlerini sürdürmeleri ve bireylerin zorunlu (konut, eğitim, evlilik gibi) ihtiyaçları için gerekli olan finansa ulaşamamaları makroekonomik problemlere yol açar. Bu nedenle, finansal sistemin yeniden kurgulanması gerekmektedir.
  • Makro ekonomik problemlerin en önemli boyutu da verimliliğe dayalı olmayan üretim yapısıdır. Verimlilik, sadece teknik bir kavram değildir, aynı zamanda üretim ilişkilerinde yer alan her bireyin motivasyonudur. Son üç yıllık zaman zarfında, kıdem ve kariyer basamakları arasındaki ücret dengesizliği artmıştır. Bu durum sosyal ilişkileri ve üretim sürecindeki motivasyonu negatif etkilemektedir. İşletme yönetiminin insan kaynağına yönelik yaklaşımlarına yönelik kamu otoritesinin eğitim programlarıyla yönlendirmesine ve kriz dönemlerinde çalışanların korunmasına yönelik işletme bünyesinde özel bir fon ayrılması zorunlu hale getirilmesine ihtiyaç vardır.
Türkiye’de ekonomi tamamen özel sektörün faaliyetlerine bırakılmıştır, ancak firmaların yapılanması ve kurumsallaşmasına yönelik tecrübeler yetersizdir. Bu nedenle, birçok firma ülke ekonomisi için bir yük hâline gelebilmektedir. Firmaların kurumsallaşmasına yönelik kamu otoritesinin yönlendirmesi gereklidir.
Türkiye özelinde, makroekonomik problemlerin bazı dışsal faktörlerini şöyle sıralayabiliriz;
  • Küresel ekonomik sorunların devam ettiği bir dönemdeyiz. Bu durum, Türkiye’nin ihracatı, turizmi ve yabancı yatırımcılar açısından olumsuz değerlendirilebilir. Böylece, ihracata dayalı büyümenin, dışa bağımlılığı yüksek bir ekonomi hâline gelen Türkiye için, yurtiçi kaynaklara yönelmesini ve dış ticaret partnerlerinde çeşitlendirmeye gitmesini gerektirmektedir.
  • Türkiye’nin yükselen Hindistan ekonomisini gözardı etmemesi gerekmektedir. Hindistan ve Çin ekonomisi önümüzdeki yüzyılda hem Pazar bakımından hem de üretim merkezleri olma konusundaki üstünlüklerini koruyacaklardır. Avrupa ile Asya arasındaki köprü konumundan yeterince yararlanabilmesi için, dış ticaretin yönü iyi okunması ve yurtiçi firmaların küresel gelişmeler konusunda eğitilmesi gerekmektedir.
  • Asya ülkelerindeki ekonomik yükselme, AB ve ABD firmalarına rağmen değil, tam tersine batı ülkelerinin firmalarının katkılarıyla olmaktadır. Her ne kadar Asya – ABD- AB arasında ticaret savaşları yaşanıyor olsa da rasyonel siyasi bakış açısı; güç dengelenmeleri sağlayacaktır.
  • Batının ekonomik gücünü ve stratejik üslerini güçlendirmek üzere, 2000 yılından sonra başlattığı vekâlet savaşlarını sürdüreceği ve böylece Ortadoğu da İran’ın konumunu da zayıflatmaya yönelik istikrarsızlığa neden olma politikalarını sürdürecektir. Türkiye’nin bu durumda, denge politikasına önem vermesi ve tarafsızlığını koruması gerekmektedir.
  • Türkiye’nin enerji, tarım ve hayvancılık politikasında dışa olan bağımlılığını bitirmesi gerekmektedir. Çünkü önümüzdeki yıllar, gıda ve enerji güvenliği büyük bir önem arz edecektir. Bu konuda kamunun yurtiçi firmalarla iş birliği yaparak, arz – talep dengesine bırakılmadan, bu sektörlerin stratejik sektör olarak ele alınması gerekmektedir. Çünkü uluslararası dengede, birincil sorun olarak, gıda krizi kapıdadır.
Sonuç olarak, Türkiye makroekonomik sorunlarının üstesinden gelmeden, ekonomik istikrar sağlayamaz, nitekim şuan da Türkiye ekonomisi, tedavi altında ve kemoterapi (faiz politikası) almaktadır. Türkiye ekonomisinin bağışıklık sistemini güçlendirmek için, içsel ve dışsal etkenler dikkate alınarak bir politika seti oluşturulmalıdır.
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz CHP’nin direniş maratonu ve Türkiye’nin yol ayrımı
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Parti değiştiren başkan, başkanlığı da bırakmalıdır!
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy CHP yönetiminin hiç mi suçu yok?
    Hasan Çetin
    Hasan Çetin Bunsen Komite Raporu: David Koridoru ve Suriye’de Adem-i Merkeziyet
    Sema Erder
    Sema Erder Yolsuzluktan isyana: Devlet-Toplum ilişkilerinde meşruiyetin sorgulanması*
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Voleybol, basketbol, futbol, Ali Koç, liyakat, rekabet
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş 6-7 Eylül Sergisi’ne yapılan saldırı kendisini nasıl deşifre etti?
    Akın Özçer
    Akın Özçer Yanlışta ısrar
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık 12 Eylül’ü yenersek, geleceği kazanırız
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beleş darının güvercini çok olur!
    Çağhan Uyar
    Çağhan Uyar Kemal Bey’e açık mektup
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi
    Reha Çamuroğlu
    Reha Çamuroğlu Değişen savaşlar, değişen insanlar
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı  “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (3)
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Karşı-Devrimci hafızanın intikamcı tarih anlatısı
    Mustafa Ergen
    Mustafa Ergen Yeni Aracılar Çağı: Reklamdan akademiye, Agentic Web ve ArXiv’in yükselişi
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı