Özet
Bu makale, Türk-Kürt meselesinde mevcut süreçte tarafların dile getirdiği somut talepleri ve bu taleplere ilişkin Türk ve Kürt toplum kesimlerindeki onay düzeylerini karşılaştırmalı biçimde analiz etmektedir. Önceki yazıda incelenen söylemsel farkların, bu kez toplumsal destek oranlarına nasıl yansıdığı gösterilmektedir. Yazar, güncel kamuoyu araştırmalarıyla kendi gözlemlerini birleştirerek güven arttırıcı önlemlerden negatif ve pozitif barış taleplerine uzanan geniş bir tablo oluşturmuştur. Bulgular, Kürt toplum kesiminde hemen bütün taleplere çok yüksek destek, Türk kesiminde ise yalnızca demokratikleşme ve güven arttırıcı adımlara kısmi destek olduğunu göstermektedir. İki taraf arasında en yüksek mutabakat noktası, PKK’nin silah bırakması talebidir. Makale, kalıcı barışın yalnızca siyasal değil, söylemsel ve duygusal bir dönüşüm gerektirdiğini; bu dönüşümün ise kapsamlı bir Hakikat ve Adalet Komisyonu benzeri yüzleşme süreciyle mümkün olabileceğini savunmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Türk-Kürt meselesi, barış süreci, toplumsal destek, negatif barış, pozitif barış, demokratikleşme, Hakikat ve Adalet Komisyonu
xxx
Giriş
Bir önceki makalede (Paker, 2025, 5 Ekim) süreçte Türk ve Kürt taraflarındaki hâkim söylemleri tartışmış, bu iki hâkim söylem arasındaki çok geniş açı nedeniyle, bu söylemler kısmen de olsa dönüştürülmeden ve yeni-ortak (üçüncü) bir söylem geliştirilip toplumun önemli bir kesimi tarafından sahiplenilmeden ne negatif ne de pozitif barış süreçlerinde ilerlemenin pek mümkün olamayacağını öne sürmüştüm. Bu makalede ise, süreçte sözü edilen, akla gelen, dolaşımda olan çeşitli talepleri ve bu taleplerin Türk ve Kürt toplum kesimlerinde ne derece desteklendiğini ele alacağım.
Süreçte Sözü Edilen Talepler ve Muhtemel Destek Oranları
Aşağıdaki tabloda süreçte sözü edilen talepleri ilk kolonda kendime göre bazı kategorilere ayırdım:
- Çoğu mevcut anayasaya ve yasalara uyum çerçevesinde olan, güven arttırıcı önlemler/önkoşullar başlığı altında değerlendirilebilecek talepler
- Negatif barış (şiddete son verme, silahsızlanma) için gerekli olan talepler
- Pozitif barış (demokratikleşme, eşitlik, sosyal adalet temelinde barış) için gerekli olan talepler
- Genel demokratikleşme talepleri
- Kürt meselesine özgü talepler
- Mevcut süreçte sözü edilmeyen, maksimalist talepler
Mevcut süreçle ilgili yapılan kamuoyu yoklamalarının hepsini elden geçirdim.[1] Bu kamuoyu yoklamalarından yararlanarak, ama çoğu talep bu araştırmalarda sorgulanmadığı için büyük ölçüde kendi gözlemlerime dayanarak, ikinci ve üçüncü kolonlarda Türk ve Kürt toplum kesimlerinde her bir talep için destek düzeylerine dair tahminlerimi verdim. Dördüncü kolonda ağırlıklı genel toplum ortalaması var. Bu ağırlıklı ortalama için de güvenilir bir araştırmaya (KONDA, 2021) dayanarak Türkleri %77, Kürtleri ise %19 oranında aldım. Son kolonda ise Kürt ve Türk toplum kesimleri arasındaki destek farkını gösterdim. Tekrarlayayım, bu tablodaki ikinci ve üçüncü kolonlardaki destek oranları benim tahminlerim. Şimdiye kadar hiçbir yerde bu talepleri böylesi bir liste halinde derli toplu bir şekilde görmedim. Bu liste tabii ki eksik olabilir, eksikler benim eksikliğimdir. Ancak şimdiye kadar bu tür talep listelerinin hazırlanıp kamuoyunun tartışmasına sunulmamış olmasını da tarafların ciddi bir eksikliği olarak görmek mümkün. Aşağıdaki liste, eksiklerinin tamamlanması kaydıyla ve burada yapacağım tartışmanın dışında iki fayda daha sağlayabilir:
- “Bu Kürtler de ne istiyorlar, Türklerin yapıp, sahip olup da onların yapamadığı, sahip olamadığı neler var?” diye soran geniş toplum kesimleri için özlü ve somut bir cevap sunabilir.
- Kamuoyu araştırma kuruluşlarına mevcut süreçteki taleplere toplumsal desteğin gerçek düzeyini ölçme konusunda ayrıntılı bir liste sunabilir.
Şimdi tabloya geçelim, sonra da oradaki destek oranlarının bize gösterdiklerini tartışalım.
Mevcut "Süreçte" Türkiyeli Türkler ve Kürtlerin Sözü Edilen Taleplere Yönelik Destek Oranlarına Dair Tahminlerim | ||||
Talepler | % Türkler (%77) | % Kürtler (%19) | % Ağırlıklı Toplam | % Kürt-Türk Farkı |
A. Güven arttırıcı önlemler/önkoşullar | ||||
Anayasanın gereği olarak AYM ve AİHM kararlarına uyulması (Demirtaş, Kavala, Atalay gibi siyasi tutsakların tahliye edilmesi) | 55 | 90 | 62 | 35 |
Belediyelere kayyum uygulamalarına son verilmesi ve haklarında kesinleşmiş bir yargı hükmü olmamasına rağmen yerlerine kayyum atanmış belediye başkanlarının görevlerine iade edilmesi | 60 | 90 | 66 | 30 |
Öcalan dahil bütün hükümlülerin yasal mevzuat çerçevesinde avukat ve akrabalarıyla görüşmelerine sınırlama getirilmemesi | 25 | 90 | 38 | 65 |
Barış sürecinde görev alacak siyasilerin, bu süreçte yapacakları faaliyetler nedeniyle sonradan yargılanmayacaklarına dair yasal güvence sağlanması | 40 | 95 | 51 | 55 |
| ||||
B. Negatif barışa yönelik talepler | % Türkler (%77) | % Kürtler (%19) | % Ağırlıklı Toplam | % Kürt-Türk Farkı |
PKK'nin silahlarını bırakması ve silahlı mücadeleye son vermesi | 95 | 90 | 94 | -5 |
İleri derecede hasta tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin cezaevi sistemi dışında yapılmasına imkân tanınması | 25 | 80 | 36 | 55 |
Başta Öcalan olmak üzere "umut hakkı" çerçevesinde cezaevinde 20-25 yılını tamamlamış olan hükümlülerin ev hapsine çıkabilmesi | 20 | 85 | 33 | 65 |
Başta Öcalan olmak üzere "umut hakkı" çerçevesinde cezaevinde 20-25 yılını tamamlamış olan hükümlülerin serbest bırakılması ve isterlerse siyasete katılması | 10 | 65 | 21 | 55 |
PKK üyelerinden suça karışmamış olanların affedilmesi ve yurda dönüp isterlerse siyasete katılabilmeleri | 20 | 85 | 33 | 65 |
PKK üyelerinden suça karışmış olanlara ciddi ceza indirimleri uygulanması ve serbest kalanların TR'de isterlerse siyasete katılması | 15 | 75 | 27 | 60 |
Genel af çıkartılması | 20 | 70 | 30 | 50 |
PKK üyelerinden topluma entegre olmak isteyenlere yönelik destek programlarının uygulanması | 20 | 90 | 34 | 70 |
| ||||
C. Pozitif barışa yönelik talepler |
|
|
|
|
C1. Genel demokratikleşme talepleri | % Türkler (%77) | % Kürtler (%19) | % Ağırlıklı Toplam | % Kürt-Türk Farkı |
Yansızlığı ve bağımsızlığı iyice aşınmış olan Yargı'nın yansızlığının ve bağımsızlığının sağlanarak evrensel demokratik standartlar seviyesine çıkartılması | 65 | 95 | 71 | 30 |
Terörle Mücadele Kanunu'ndaki "terör" tanımının netleştirilip daraltılarak, evrensel demokratik standartlar düzeyine getirilmesi | 55 | 90 | 62 | 35 |
Düşünceyi ifade, örgütlenme ve gösteri yapma vb. özgürlüklerini kısıtlayan yasaların elden geçirilerek evrensel demokratik standartlar seviyesine çıkartılması | 50 | 95 | 59 | 45 |
Yerel yönetimlerin yetkilerinin AB standartları düzeyinde arttırılması | 60 | 90 | 66 | 30 |
| ||||
C2. Kürt meselesine özgü talepler | % Türkler (%77) | % Kürtler (%19) | % Ağırlıklı Toplam | % Kürt-Türk Farkı |
TBMM'nde milletvekillerinden ve dışarından katılacak uzmanlardan oluşan, Türk-Kürt meselesinin köken nedenlerini ve bu mesele bağlamında Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan hak ihlallerini araştırıp raporlayacak bir Hakikat ve Adalet Komisyonu kurulması | 20 | 90 | 34 | 70 |
Anayasa Madde 66'nın değiştirilerek bütün T.C. yurttaşlarının "Türk" sayılmasından vazgeçilmesi | 15 | 90 | 30 | 75 |
Anayasa Madde 42'nin değiştirilerek, anadil olarak Kürtçe (ve talep olduğu takdirde diğer anadillerde) eğitim hakkına imkân tanınması | 20 | 95 | 35 | 75 |
İl-ilçe düzeyinde belli bir talep yoğunluğu olduğu takdirde o yerel birimde Türkçeye ek olarak talep edilen dillerin de yerel resmi dil olarak kabul edilmesi ve o yerelde eğitim dahil tüm kamu hizmetlerinin o dillerde de verilmesi | 15 | 95 | 31 | 80 |
Özel sektörde istenen her dilde eğitim, yayın, sanat, kültür faaliyetleri yapılmasının önündeki tüm engellerin kaldırılması | 25 | 95 | 39 | 70 |
Ülkedeki farklı kimlik, kültür, dil gruplarının kültürlerini-dillerini yaşatabilmeleri-geliştirebilmeleri için oransal olarak kamu bütçesinden kaynak ayrılması | 25 | 95 | 39 | 70 |
Cumhuriyet tarihi boyunca yerel halka sorulmadan değiştirilmiş olan coğrafi yer isimlerinin ne olacağına o yerel birimdeki halkın karar vermesine imkân tanınması | 15 | 95 | 31 | 80 |
Okullarda okutulan tarih kitaplarında sadece etnik Türklerin tarihine değil, ülkedeki bütün kültürel grupların tarihine yer verilmesi | 15 | 95 | 31 | 80 |
Bolca kullanılan ve sadece "etnik Türkleri" işaret eden "soydaş" kavramının terkedilmesi veya ülkedeki bütün etnik grupların yurtdışındaki akraba topluluklarını kapsayacak şekilde genişletilmesi | 15 | 95 | 31 | 80 |
Anayasa ve yasalarda Türklük dışındaki etnik grupların ve Türkçe dışındaki anadillerin eşitliğini engelleyen ve ayrımcılığa neden olan maddelerin değiştirilmesi ve bunlara bağlı uygulamaların düzeltilmesi | 15 | 95 | 31 | 80 |
D. Mevcut "süreçte" masada olmayan, maksimalist talepler | % Türkler (%77) | % Kürtler (%19) | % Ağırlıklı Toplam | % Kürt-Türk Farkı |
Kürtçenin ulusal düzeyde ikinci resmi dil olması | 10 | 60 | 20 | 50 |
Kürtlerin ağırlıkta olduğu il-ilçelerin TC'den ayrılıp bağımsız bir Kürdistan'ın kurulması | 1 | 10 | 3 | 9 |
Hâkim söylemlerin değişmesi de mevcut Komisyon çalışmalarıyla olamaz. Toplumsal destek, oy oranları, yeniden seçilme baskısı altındaki siyasetçiler ve siyasi partiler, söz konusu taleplere destek oranları bu düzeydeyken kendileri için çok riskli adımlar atamazlar veya atarlarsa zaten tetikte bekleyen daha faşizan bir tepkiselliği kışkırtabilirler.
Destek Oranlarının Değerlendirmesi
Mevcut süreçte zaten masada olmayan, sözü edilmeyen (ya da sadece süreci baltalamak isteyenler tarafından sözü edilen) tablonun en sonundaki maksimalist talepleri bir kenara bırakırsak, listedeki bütün taleplere Kürtlerin çok yüksek oranda, Türklerinse çok daha düşük oranda destek veriyor olmaları ilk dikkat çeken gözlemdir. Bunun tek istisnası, her iki kesimin de PKK’nin silah bırakmasına çok yüksek oranda destek veriyor olmasıdır.
Türk tarafının destek düzeyinin görece yükselip Kürt tarafına biraz daha yaklaştığı talep grupları güven arttırıcı önlemler (A) ve genel demokratikleşme (C1) başlığı altındaki taleplerdir. Bu iki grup talep için Türkiye toplumunun tümü düşünüldüğünde oldukça geniş bir onay olmasına rağmen iktidarın adım atmadığı ve atma umudu da vermediği görülmektedir. Bu, kendi başına gayet manidar bir durumdur.
Öte yandan, iktidarın Kürt tarafıyla birlikte Meclis’teki Komisyon aracılığıyla birtakım adımlar atmaya hazırlandığı talepler tabloda negatif barış (B) başlığı altında toplanmış olan taleplerdir. Bu talepler açısından bakıldığında, PKK’nin silahsızlanması hariç diğer bütün taleplerde Türk ve Kürt toplum kesimlerinin destek oranları arasında uçurum olduğu görülmektedir. Destek oranları bu düzeyde kaldıkça bu konularda nasıl adım atılacağı meçhuldür. Türklerde hâkim olan söylem ve bu söylemin duygusal bagajı (Paker, 2025, 5 Ekim) bu taleplere daha yüksek düzeyde onay vermeye engeldir ve bu söylemin değişmesi için şimdiye kadar yapılan ciddi bir girişim yoktur.
Türk-Kürt meselesini demokratikleşme-eşitlik ve sosyal adalet çerçevesinde kalıcı olarak çözebilmek için gerekli olan ve tabloda Kürt meselesine özgü talepler (C2) başlığı altında toparlanan talepler için ise Türk tarafının hiç hazır olmadığı çok açıktır. Kürt tarafının pozitif barış yönünde bazı umutları olsa bile iktidar cenahından şimdiye kadar bu yönde bir perspektif paylaşılmamıştır. Giderek otokratikleşen bir iktidarın mevcut koşullarda bu konuda sadece sınırlı bir negatif barış peşinde olduğunu düşünmemiz için yeterince nedenimiz var (Paker, 2025, 6 Mayıs).
İktidar bloğu, otokratik yapısı gereği, toplumun büyük ölçüde onay verdiği taleplerden uzak durarak, bunun yerine (Türk tarafının) hiç hazır olmadığı bazı konularda adım atacakmış gibi yaparak (veya sahiden atmaya hazırlanarak) negatif barışa (“terörsüz Türkiye”) ulaşabileceğini sanıyor olabilir. Ancak bu konudaki hâkim söylemler değişmeden Türk tarafındaki destek oranları negatif barış talepleri için bile pek artamayacaktır. O hâkim söylemlerin değişmesi de mevcut Komisyon çalışmalarıyla olamaz. Toplumsal destek, oy oranları, yeniden seçilme baskısı altındaki siyasetçiler ve siyasi partiler, söz konusu taleplere destek oranları bu düzeydeyken kendileri için çok riskli adımlar atamazlar veya atarlarsa zaten tetikte bekleyen daha faşizan bir tepkiselliği kışkırtabilirler.
Bu düğümü çözmenin tek yolu, sistematik bir çabayla, örneğin kapsamlı ve resmi bir Hakikat ve Adalet Komisyonu ile, Türk-Kürt meselesinin köken nedenlerinin ve yüzyıl boyunca yapılan hak ihlallerinin raporlaştırılması, topluma etkin bir şekilde anlatılması ve başta siyasi liderler olmak üzere her yol kullanılarak bu konuda yeni bir söylemin hâkim kılınmasıdır. Böylesi bir çaba, demokratikleşme ve pozitif barış dinamiklerini de besleyeceği için iktidar bloğu tarafından tercih edilmemektedir. Mevcut süreçle ilgili önümüzdeki en büyük açmazlardan biri budur.
Kaynakça
KONDA Araştırma ve Danışmanlık (2021). Türkiye 100 Kişi Olsaydı. KONDA Araştırma ve Danışmanlık.
Paker, M. (2025, 6 Mayıs). Alaturka ve AlaKürdi barış işleri. Yeni Arayış.
Paker, M. (2025, 5 Ekim). “Süreçte” Üç Farklı Söylem Dairesi. Yeni Arayış.
[1] Süreçle ilgili yapılmış kamuoyu yoklamaları:
Ağırdır, B. (2025, 28 Temmuz). Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar?T24.
Asal Araştırma. (2025, 17 Nisan). Terörsüz Türkiye” projesine vatandaşların desteği anketi. Onedio.
Bianet. (2025, 23 Haziran). Yeni sürecin ilk anketi: Kürt meselesinde toplumun algı, kanaat ve tutumları. Bianet.
Bianet. (2025, 3 Temmuz). Kürt Meselesinde Çözüm Algısı” araştırması: Çözüm demokrasinin kapısını açar. Bianet.
Gazete Duvar. (2025, 17 Şubat). 22 ilde araştırma: Kürtlerin yüzde 97,8’i anadilde eğitim istiyor . Gazete Duvar.
Gündemar Araştırma. (2025, Temmuz). Terörsüz Türkiye” söylemine toplumsal güvensizlik: Temmuz 2025 araştırma raporu. Gündemar Araştırma.
İHD (İnsan Hakları Derneği). (2025, 7 Temmuz). Kürt Meselesinde Çözüm Algısı. İHD.
KONDA & İHD (İnsan Hakları Derneği). (2025, Mayıs). Kürt Meselesinde Çözüm Algısı Araştırması. KONDA-İHD.
Research İstanbul. (2025, 28–31 Temmuz). Terörsüz Türkiye” süreci algı ve beklentileri anketi. Yetkin Report, 11 Ağustos 2025.
Rudaw. (2025, 17 Ağustos). 23 kentte dev anket: Kürtlerin yüzde 97,9’u okullarda Kürtçenin eğitim dili olmasını istiyor. Rudaw.

Yorum Yazın