MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Sonucu belirleyen siyasal umut değil, iktidara tepki

Ana SayfaKöşe YazilariSonucu belirleyen siyasal umut değil, iktidara tepki
Sonucu belirleyen siyasal umut değil, iktidara tepki

Sonucu belirleyen siyasal umut değil, iktidara tepki

11 Nisan, 2024, Perşembe 21:30
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış
AK Parti’nin 22 yıl gibi çok uzun bir dönem birinci parti olmasının sonu olan yerel seçimlerin tartışmayı gerektiren çok fazla başlığı var. Bunları seçmen davranışlarını araştıran saha çalışmalarının karşılaştırmalı verilerine dayanarak analiz etmek gerek. Sağlıklı olan ve doğru çıkarımlar yapılmasını sağlayacak olan, bu bilimsel sosyal veriler olabilir. 31 Mart Yerel seçim sonuçları üzerine süren tartışmaların odak noktasına artık muhalefet partilerinin seçimsiz dört yıl ne yapacaklarını yerleştirmek gerek. Ve esas olarak da “CHP, bu seçimlerdeki sıçrayışını ve yükselişini yönetebilecek mi” sorusu, en hayati soru olsa gerek.Hiç kuşkusuz ki, AK Parti’nin 22 yıl gibi çok uzun bir dönem birinci parti olmasının sonu olan yerel seçimlerin tartışmayı gerektiren çok daha fazla başlığı var. Bunları seçmen davranışlarını araştıran saha çalışmalarının karşılaştırmalı verilerine dayanarak analiz etmek gerek. Sağlıklı olan ve doğru çıkarımlar yapılmasını sağlayacak olan, bu bilimsel sosyal veriler olabilir.Siyasi gözlem olarak ise Türkiye’de ciddi bir siyasal değişim arzusu var. Bu dalga her gün daha da büyüyor. Sadece seçimlerde değil çok farklı toplumsal sorunlar, konular etrafında değişik davranış biçimleri olarak kendini dışa vuruyor, gösteriyor.
CHP’de gerçekleşen yönetim değişimi, toplumda alttan alta biriken siyasal değişim arzusunun 31 Mart seçimlerinde seçmen davranışı olarak sandığa yansımasının önünü açtı. Hiç kuşkusuz bunun zemini oluşturan Kemal Kılıçdaroğlu döneminde adım adım inşa edilen helalleşme ve kutuplaştırma karşıtı politikaları oldu. 

CHP’DEKİ DEĞİŞİM, TOPLUMDAKİ DEĞİŞİM İSTEĞİNİN ÖNÜNÜ AÇTI

Bunlardan birisi de farklı duyarlılıklardan gençlerin, İsrail’in soykırımına karşı İstiklal caddesinde düzenledikleri, “İsrail ile ticaretin kesilmesini” talep ettikleri gösteriydi.2023 Mayıs seçimlerinden sonra CHP’de gerçekleşen yönetim değişimi, toplumda alttan alta biriken siyasal değişim arzusunun 31 Mart seçimlerinde seçmen davranışı olarak sandığa yansımasının önünü açtı, kolaylaştırdı söylenebilir. Hiç kuşkusuz bunun zemini oluşturan Kemal Kılıçdaroğlu döneminde adım adım inşa edilen helalleşme ve kutuplaştırma karşıtı politikaları oldu.Türkiye’nin 30 büyükşehrinden 14’ünü, 51 il belediyesinin 21’ini, 973 ilçe belediyesinin 337’sini ve 390 belde belediyesinin 61’ini kazanması, seçmenin siyasal değişim arzusunun  bir sonucu.  Mevcut iktidarın politikalarına karşı birikmiş tepki ve iktidarın yorgunluğu seçim sonuçlarında etkili oldu.Başka bir ifade ile 2024 Mart seçimlerinde seçmen davranışını belirleyenin seçmenin muhalefette gördüğü ciddi siyasal umuttan daha çok, seçmenin iktidara siyasal tepkisi, uyarma arzusu ve iktidarın yorgunluğu olduğunu söyleyebiliriz. Bir anlamda iktidarın yanlışlarının seçmenin tahammül sınır fazlasıyla zorlamasının bir sonucu.AK Parti seçmeninin yüksek oranda sandığa gitmemesi, İYİ Parti’nin ve altılı masanın diğer partilerinin seçmenlerinin, hatta Batı illerindeki Kürt seçmenin büyük ölçüde CHP adaylarını tercih etmiş olması, CHP için büyük bir fırsattır.Bu fırsatı değerlendirmek için iki noktada radikal demokratik değişime ihtiyaç var. İlki, 31 Mart seçimlerindeki başarının önünü açan, yüzde 25’lik klasik seçmen sınırının aşılmasında etkili olan, 10 ay önce yapılan yönetim değişikliğini programatik, düşünsel değişim ve dönüşümle taçlandırmak.Bunun için sağlam siyasal, sosyal temeller üzerinde yükselmeyen seçim başarısının cazibesine kapılmadan, 31 Mart seçimlerinin muhasebesinin etraflıca yapılması elzem bir sorundur.Seçim sonuçlarının belirlenmesinde seküler milliyetçilikle, muhafazakâr milletçilik etkili oldu. Bu gerçekten hareketle, CHP yönetimi, seküler milliyetçi çizgide, evrensel insancıl hukuk ve değerler iç tutarlılığına sahip bir siyasal değişim ve toplumsal dönüşümü başarmalıdır. Eğer bu başarılırsa, Türkiye’de AK Parti otoriter yönetiminin ve Cumhurbaşkanı Hükümet Sisteminin ürettiği siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik sorunlar; kalıcı hukuk, eşitlik ve özgürlükler temelinde çözüme kavuşturulmasının zemini inşa edilebilir.
Ekonomik krizin, sosyal çöküşün en önemli başlıklarından olan barınma, beslenme, eğitim, sağlık, sosyal hizmetler, kültürel hizmetler, ulaşım gibi alanlarda kamucu bir anlayış ortaya konulmalıdır. Kent ve kır yoksullarını koruyan, etnik, din/mezhep, göçmenlik, yerellik ve hayat tarzı gibi kimlikler üzerinden kapsayıcı olan, çoğulcu ve özgürlükçü bir Türkiye toplumunun yaratılmasına ihtiyaç var. 

KRİZİN YOL AÇTIĞI ÇÖKÜŞE KARŞI KAMUCU BİR ANLAYIŞA İHTİYAÇ VAR

Diğer taraftan 31 Mart 2024 seçimleriyle, 2019 yerel seçimlerinden sonra merkezi ve yerel yönetim arasında ortaya çıkan gerilim ve çatışmanın alanı daha bir genişlemiştir. Türkiye nüfusunun ve ekonomisinin çok büyük bir bölümünün yerel yönetimi CHP’nin (buna DEM Partiyi de eklemek gerek) altında.Bu, CHP ve muhalefete 2028 seçimlerine etkili hazırlanma, yerel seçimlerde yakalanan politik fırsatın kalıcı toplumsal siyasal değişimin ve dönüşüm çok zengin fırsatlarını ve zeminlerini sunacaktır.Bu da 2019 sonrası hayata geçirilen yerel yönetimlerin yanlışlarının, eksikliklerinin bilançosunun çıkarılmasını ve belirgin bir biçimde toplumda farkındalık yaratan yerel yönetim anlayışının ve uygulanmasının yaygınlaştırılmasını gerektirir.Hizmette, rantta mahalle değişikliği ile kendi seçmeninden memnuniyet testi yaklaşımlarıyla yapılacak siyasal algıyla yakalan seçim başarısı, rüzgâr gibi gelip geçici olmanın ötesine geçmeyecektir. Bunun da mevcut iktidarın işini kolaylaştırıcı olacağından hiç kuşku yok.Ekonomik krizin, sosyal çöküşün en önemli başlıklarından olan barınma, beslenme, eğitim, sağlık, sosyal hizmetler, kültürel hizmetler, ulaşım gibi alanlarda kamucu bir anlayış ortaya konulmalıdır. Kent ve kır yoksullarını koruyan, etnik, din/mezhep, göçmenlik, yerellik ve hayat tarzı gibi kimlikler üzerinden kapsayıcı olan, çoğulcu ve özgürlükçü bir Türkiye toplumunun yaratılmasına ihtiyaç var.Yeni bir demokratik Türkiye hikâyesi yaratılmalıdır. Bunun için fırsatlar çoğaldı. Bu hikâyede; ırkçılar, göçmen karşıtları, rantçılar, evrensel değerlere ve insancıl hukuka ilk fırsatta veya en ufak sorunda sırtını dönebilenler kendilerine özgürce yer bulamamalıdır. Buna cesaret edemeyen CHP ülkeyi mevcut iktidara veya benzerlerine mahkûm etmiş olacak.
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Siyasal dönüşüm ve muhalefet
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy CHP’nin CHP’lilerle sınavı
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Savaşın gölgesinde: Madenler, hafıza ve satranç
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Yenilikçi Sınıf Projesi: Vizyoner bir başlangıç mı, ileriye taşınması gereken bir deneme mi?
    Özgür Çoban
    Özgür Çoban Aşırı sağın gölgesinde Alman yargısı 
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Duvarların ardına saklanan siyaset
    Emir Berke Yaşar
    Emir Berke Yaşar İthal bir şey: Homofobi
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Toplumun dışına düşenler, buraya!
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Geliyor gelmekte olan 
    Onur Saatlı
    Onur Saatlı Aşırı değerli TL, yüksek enflasyon ve Türkiye Turizmi: Ekonomi politikalarının sektörel etkiler
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Görünmez olmak: Hiçleşmek mi, hükmetmek mi?
    Gökhan Bozkurt
    Gökhan Bozkurt David Hume ve Epikuros Türkiye Futbol Ligi’ni izleseydi…
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı