MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Ortadoğu'daki gelişmeler Türkiye'yi nasıl etkiler?

ANA SAYFAGÜNDEMOrtadoğu'daki gelişmeler Türkiye'yi nasıl etkiler?
Ortadoğu'daki gelişmeler Türkiye'yi nasıl etkiler?

İsrail-Lübnan-İran hattındaki gelişmeler Türkiye'yi nasıl etkileyebilir?

07 Ekim, 2024, Pazartesi 19:43
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'de düzenlediği saldırılar. İsrail'in Gazze'de büyük yıkıma yol açan askeri harekatı. Hamas'ın siyasi lideri İsmail Haniye'nin İran'da, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın Lübnan'da İsrail tarafından hedef alınıp öldürülmeleri. İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırıları. Ve Hizbullah'la çatışmalar sonrası İsrail'in bir kez daha Lübnan'ı işgale başlaması.

BBC Türkçe'den Merve Kara Kaşka'nın haberine göre; İsrail-Hamas savaşının birinci yılı yaklaşırken Orta Doğu daha büyük bir bölgesel savaşa çok uzun süredir olmadığı kadar yakın görünüyor. Böylesi bir bölgesel savaşın yeni bir dünya savaşına yol açabileceğini düşünenler de var. Son bir haftada İsrail Lübnan'daki saldırılarını yoğunlaştırdı, İran'ın İsrail'i hedef aldı. Lübnan'ın başkenti Beyrut'u da bombalayan İsrail, ülkenin güneyinde 30'dan fazla köyde yaşayanlara, tahliye çağrısı yaptı.

İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney ise 4 yıl sonra ilk kez Cuma hutbesi verdi, hutbeye elinde tüfekle çıktı, "Füze saldırıları meşru müdafaaydı" dedi.

İsrail, 2006'dan bu yana Gazze'yi yöneten Filistin İslami Direniş Hareketi'nin (Hamas) ardından, Lübnan'da İran'ın "direniş ekseni" adını verdiği güçlerin en önemli unsurlarından Hizbullah ile de bir kez daha karşı karşıya. İsrail, son bir yılda Hizbullah'ın en az 19 üst düzey yöneticisini öldürdü. Hizbullah üyelerinin çağrı cihazlarının 17 ve 18 Eylül'de patlatılması sonucu ikisi çocuk en az 32 kişi öldü, binlerce kişi de yaralandı. 27 Eylül'de ise 30 yıldan uzun süre Hizbullah'ı yöneten Hasan Nasrallah, en az 80 sığınak delici bombanın kullanıldığı saldırıda öldü.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Nasrallah bölgenin önemli figürüydü. Lübnan için önemli bir figürdü. Onun yokluğunun bıraktığı boşluğun zor doldurulacağını ben açıkçası düşünüyorum" dedi. Fidan, Nasrallah ile Gazze'de savaş başladıktan 10 gün sonra Lübnan'da görüştüklerini söyledi.

Erdoğan: İsrail’e 'Dur' denilmeli

İsrail'in Lübnan'a saldırılarını kınayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nasrallah'ın ölümüyle ile ilgili doğrudan bir açıklama yapmadı.

Erdoğan, 28 Eylül'de X hesabından yaptığı paylaşımda, "İsrail’in, Gazze ve Ramallah’ta uyguladığı cinnet siyasetini Lübnan’a ve diğer bölge ülkelerine yayma girişimlerine artık “dur” denilmelidir" ifadelerini kullandı. Uzmanlar Türkiye'nin Nasrallah'ın öldürülmesi sonrası benimsediği yaklaşımı, Orta Doğu'daki sorunlara ilişkin yaklaşımlarında geçmişten bu yana Hizbullah'la çoğunlukla "karşıt sayfalarda" olmasına bağlıyor.

Orta Doğu'da istikrarsızlıktan "en çok zarar görecek" ülkelerden birinin Türkiye olacağını tahmin eden uzmanlar, Türk yetkililerin kamuoyunda İsrail karşıtı söylemleri devam etse de, İran'ın İsrail’e karşı "temkinli tutumunu korumasını" tercih edeceğini söylüyor. Türkiye, Hamas'ın siyasi lideri Haniye'nin 31 Temmuz'da İran'ın başkenti Tahran'da öldürülmesini ise sert bir dille kınamıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Daha önce Şeyh Ahmed Yasin’e, Abdülaziz El Rantisi’ye ve daha pek çok Gazzeli siyasi isme yapılan menfur saldırıların amacı ne ise, İsmail Heniye kardeşime yönelik düzenlenen suikastın amacı da odur" demişti.

Erdoğan ayrıca "siyonist barbarlığın bugüne kadar olduğu gibi emellerine yine ulaşamayacağını" söylemişti. Haniye suikastı sonrası Erdoğan'ın imzaladığı kararla Türkiye'de 2 Ağustos'ta milli yas ilan edilmiş, birçok muhalefet partisi kararı eleştirmişti.

"Suikastlara tepki farkı, Türkiye-İran rekabetinin yansıması"

Peki Türkiye'nin Haniye ve Nasrallah suikastlarına verdiği tepkiler nasıl yorumlanmalı?

Uzmanlara göre tepki farkının temel nedeni Türkiye ve İran'ın Orta Doğu'da tarihsel olarak rakip ülkeler olarak konumlanmaları, dolayısıyla da Türkiye'nin İran ve Hizbullah ile bölgede genellikle karşı saflarda olması.

Londra Üniversitesi Oryantal ve Afrika Çalışmaları Okulu'nda (SOAS) Araştırma Görevlisi Dr. Karabekir Akkoyunlu, "Ankara, Hamas ve diğer Müslüman Kardeşler kökenli örgütlerle olan ilişkisinin aksine, Hizbullah ile hiçbir zaman yakın bir bağlantı içinde bulunmadı" diyor. Akkoyunlu, "İran’ın nüfuz alanında olan Hizbullah, özellikle Suriye’de Türkiye’nin desteklediği Sünni gruplarla sık sık karşı karşıya geldi" diye de ekliyor. Hizbullah, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın sadık müttefiki olarak, ülkede 2011'de başlayan iç savaşta, binlerce savaşçısını Esad için savaşmak üzere Suriye’ye göndermişti.

PanoramaTR Araştırma Direktörü ve Karar gazetesi yazarı Osman Sert'e göre de, "Türkiye-İran rekabeti bölgenin jeopolitiğini dokuyan en önemli hususlardan bir tanesi". Osman Sert, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı (2009-2014) ve Başbakanlığı (2014-2016) sırasında basın danışmanlığını yapmıştı. Sert, "Bu rekabet sadece Suriye'de, Lübnan'da, Irak'ta değil...Rekabet Kafkasya'da, Azerbaycan-Ermenistan çatışması bağlamında da aşikar" diyor.

"Olası bir istikrarsızlığın kaybedeni Türkiye olur"

Akkoyunlu'ya göre İran’ın Orta Doğu’da gücünün sınırlanmasına yol açacak gelişmelerin "Ankara’da sessiz bir memnuniyet ile karşılanacağını söylemek yanlış olmaz." İran, İsrail'in Hizbullah'a karşı artan operasyonlarının ardından 1 Ekim'de İsrail’e misilleme saldırıyla yanıt verdi. İran'dan fırlatılan 200'den fazla füzenin bir kısmı İsrail topraklarına düştü. Bu, Nisan ayında İsrail’e yüzlerce füze ve insansız hava aracı gönderen İran’ın bu yıl İsrail’e karşı ikinci doğrudan saldırısı oldu.

Türkiye bu saldırılarla ilgili açıklama yapmazken, Cumhurbaşkanı Erdoğan 1 Ekim'de Meclis'te yaptığı konuşmada "İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır" dedi. Uzmanlara göre Orta Doğu'da daha geniş bir savaşa sürüklenmek istemeyen Türkiye, bu olasılıktan en çok zarar görecek ülkelerden biri olabilir.

Dr. Akkoyunlu, "Türkiye aynı zamanda bölgesel bir savaşa sürüklenmekten de kaçınmak istiyor. Dolayısıyla, Türk yetkililer kamuoyunda İsrail karşıtı söylemleri sürdürecek olsa da, Tahran’ın İsrail’e karşı temkinli tutumunu korumasını tercih edecektir" diye ekliyor. Bölgede olası bir istikrarsızlığın Türkiye'nin ticari ilişkilerini de riske atacağı düşünülüyor.

Gazeteci Ayşe Karabat, "Türkiye ticaretle geçinen bir ülke. Ticaret yollarının açık olması, çatışmanın olmaması Türkiye'nin her şeyden önce ekonomisi için faydalı" diyor. Geçmişte uzun süre Filistin ve Lübnan'da görev yapan Karabat, diğer yandan İran'da "mevcut rejimin sarsılmasının, Türkiye'ye gelen Suriyeli mülteci sayısı kadar İranlının da göç etmek zorunda kalması" anlamına gelebileceğini söylüyor.

Osman Sert ise bölgede bir barış ortamı olduğunda, bütün aktörlerle konuşabilen tek aktörün Türkiye olduğunu savunuyor.

Sert'e göre Türkiye bu nedenle, "Olası bir istikrarsızlığın da kaybedeni olacak."

  • İran İsrail'e hava saldırısı düzenledi: Dün gece neler yaşandı? İran İsrail'e hava saldırısı düzenledi: Dün gece neler yaşandı?
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

İlgili Makale

Mehmet Akif Koç
Mehmet Akif Koç

İran’ın Ortadoğu’daki geleceği ve Türkiye’nin önündeki kritik süreç

İranİsrailTürkiyeLübnanHizbullahFilistinHamasOrtadoğu

Yorum Yazın

Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı “Yeter söz milletindir” sloganı üzerine (1)
    Mehmet Akif Koç
    Mehmet Akif Koç Zengezur Koridoru ya da “Turan Yolu”ndan “Trump Yolu”na
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu De te fabula narratur!
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Yol haritasını kim belirleyecek?
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Atı alan bir kez daha Üsküdar’ı geçer mi?
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Tarikatlar ve İktidar
    Deniz Nas
    Deniz Nas Yeni Sol: Bireyin kimliğinin politiğe taşınması
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Ahlaki ve yapısal krizlerin aşındırdığı toplumsal güven
    Ekrem İmamoğlu
    Ekrem İmamoğlu Türkiye’de iç barış ve dış itibar nasıl sağlanır?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş İstanbul’da ilk rasathane nasıl kuruldu?
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Homo Criminalis: Suçun Kurduğu Düzen
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Sahte diploma, sahte insandır
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Jane Austen hayatımı mahvetti: Aşkın ve anlamın yolculuğu
    Emir Berke Yaşar
    Emir Berke Yaşar Hayat Hanım’ı yeniden okumak
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Yeni çözüm sürecinde Meclis’te ilk güçlü adım
    Ahmet Öztopkara
    Ahmet Öztopkara Arendt ve fikri mülkiyet: Yaratıcı eylemin sınırları
    Gönen Orhan
    Gönen Orhan Tüketiyorum, o halde VARIM!
    Bora Şahin
    Bora Şahin Makyajla yazılan manifesto
    Bilgehan Uçak
    Bilgehan Uçak Simi’den
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı