MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Kamuoyu desteğinin süresi var mıdır?

ANA SAYFASİYASETKamuoyu desteğinin süresi var mıdır?
Kamuoyu desteğinin süresi var mıdır?

İmamoğlu İBB Yönetimini elinde tutarken, iktidarın başlattığı soruşturmalara karşı denge sağlamak amacıyla, CB adaylığına giden yolu hazırladı. Kuşkusuz iktidar  bu gelişmeleri yakından izliyordu.

17 Ağustos, 2025, Pazar 00:30
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel

Tek aday çevresinde şekillenen bu son yapılanma modeli, iktidarın kamuoyuna onaylamadığı hiçbir seçim sonucunun, kabul edilmeyeceği mesajının verilmesini engelleyemedi. Tam tersine objektif hukuk kurallarına aykırı uygulamalar yapıldı. CHP’nin seçimlerde kazandığı belediyeler elinden alındı.

Merhum Demirel, “Eski Türkiye’nin” önemli siyasetçilerindendi. Toplumun nabzını ustalıkla tuttuğu söylenirdi. Kamuoyu desteğinin nasıl sürdürüleceğine ilişkin bir soruyu, “taze meyve” örneği ile yanıtladığını anımsıyorum.. Demirel’e göre; “iletişimde yapılacak bir zamanlama hatası, kamuoyu desteğinin yitirilmesine neden olurdu”.  Bu olguyu; gününde tüketilmeyen taze meyve ya da sebzenin çürümesine, benzetmişti. 

CHP son yerel seçimlerde iktidarın 20 yılı aşkın süreyle kullandığı, kamu kaynaklı güce karşın başarıyla birinci parti çıktı. Parti yönetimi; halk desteğini yitiren “Cumhur İttifakının”, kısa sürede seçime gitmek zorunda kalacağı beklentisine girdi. Seçimlerden 4 yıl önce başlatılan erken seçim kampanyası için uygulanan stratejinin çıkmazı, Demirel’in yukarıdaki benzetmesini anımsatıyor.

Yerel seçimlerde sağlanan üstünlük, olağan siyasal koşulların geçerli olduğu demokratik bir ülkede, iktidara giden yolun başlangıcı sayılabilirdi. Oysa kısa sürede  AKP-MHP Ortaklığının  koltuğu bırakmak niyetinde olmadıkları ortaya çıktı. Üstelik BOP kapsamında ortaya çıkan gelişmeler, Cumhur İttifakının -başta ABD- dış desteğinin hala güçlü olduğunu gösterdi.

AKP’nin 2002 genel seçimlerini kazanmasıyla, Türkiye’de ve Bölgemizde yeni bir dönem başlamıştı. Çeyrek yüzyıla yaklaşan iktidar; Bölgede çıkarları çatışan güçlü ülkelerin, -başta ABD- Ortadoğu’da siyasal sınırları yeniden tasarladıkları ve uygulamaya koydukları döneme rastladı. Körfez Savaşının ardından-1990-, Ortadoğu’da  siyasal sınırların yeniden çizilme olasılığı, salt CHP değil AKP dışındaki diğer partilerin de  gündemlerinde yer almadı. Türkiye’nin içe dönük politikalara yoğunlaşan, güvenlik bürokrasisi de süreç içinde Bölgede Anglo-Sakson tasarımı gelişmelere direnmek yerine, uzlaşmaktan yana olduğu izlenimi verdi.

CHP 2024 Yerel Seçimlerinin ardından, kamuoyunda yükselen desteği sürdürülebilir kılacak, bir orta vadeli programı hazırlayarak seçmenleriyle paylaşamadı. Yönetim; kurultay delegeleri üzerindeki etkisi parti içinde tartışılan, İBB Başkanı İmamoğlu’nun genel seçimlerden 4 yıl önce kendi başlattığı, Cumhurbaşkanı Adaylığı kampanyasına odaklandı. Seçimlerden bu kadar yıl önce başlatılan böyle bir çalışmaya, CHP’nin  uzun geçmişinde rastlandığı söylenemez.

İmamoğlu İBB Yönetimini elinde tutarken, iktidarın başlattığı soruşturmalara karşı denge sağlamak amacıyla, CB adaylığına giden yolu hazırladı. Kuşkusuz iktidar bu gelişmeleri yakından izliyordu. İmamoğlu göz altına alındı ve tutuklandı. Bu kez  19 Mart 2025 günü gözaltına alınmasıyla başlatılan süreçte, CHP’nin tüzel kişiliğinden ayrı yeni bir siyasal odak ortaya çıktı; 

“Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi”.

Siyasal tarihimizde pek rastlanmayan bu yapılanma, İTP-İttihat ve Terakki Partisi-iktidar döneminde, partinin Meclis-i Mebusan ’daki grubu ile Merkez-i Umumisi -Merkez Yönetim Kurulu- arasındaki rekabeti anımsatıyor.

Tek aday çevresinde şekillenen bu son yapılanma modeli, iktidarın kamuoyuna onaylamadığı hiçbir seçim sonucunun, kabul edilmeyeceği mesajının verilmesini engelleyemedi. Tam tersine objektif hukuk kurallarına aykırı uygulamalar yapıldı. CHP’nin seçimlerde kazandığı belediyeler elinden alındı.

Oysa İmamoğlu CB Adaylığına erken soyunmak yerine, İstanbul’da İBB Başkanlığı’nı yürütse, CHP‘li seçilmiş başkanlar görevlerini özgürce sürdürebilirlerdi. Her geçen gün azalan halk desteği, AKP’nin  yanlış politikalarla çıkmaza soktuğu ekonomideki kriz yüzünden, iktidar koltuğunu ateşen gömleğe çevirirdi.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Paker
    Murat Paker Psikoterapi nedir?
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Dezenflasyon masalı, yoksulluk gerçeği
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Siyasette etik omurga
    Deniz Nas
    Deniz Nas Machiavelli'ye göre bir ‘Prens’ hangi özelliklere sahip olmalıdır?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Sistemin enkazı altında kalan hafızayı kurtarmak
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Üniversite bina değildir, üniversite hümanizimdir!
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Kamuoyu desteğinin süresi var mıdır?
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy İnan Güney ya da nöbetleşe mağduriyet
    Herkül Millas
    Herkül Millas Batı ile Doğu’nun farkları
    Gülşah Eker
    Gülşah Eker Şehirleri dinlemek: Yerel karar alma süreçlerinde veri neden önemli?
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Alaska satranç tahtası
    Bilgehan Uçak
    Bilgehan Uçak Simi’nin plajları
    Aydan Bakan
    Aydan Bakan Sevgili küçüğüm
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Ne kadar iyi olabilirsin ki!
    Beril Esra Atahan
    Beril Esra Atahan Hiçbir yer evin değilse, her yer evin oluyor
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Yargının siyaset kıskacı ve Yeni Çözüm Süreci dengeleri
    Yavuz Saltık
    Yavuz Saltık Kültür ve sanat yoksunluğu: Görünmeyen uçurum
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Görünüşün gücü ve hakikatin çürüme ile imtihanı
    Ahmet Ziya Gökalp
    Ahmet Ziya Gökalp Gerçek, Anlatının Gölgesinde Kayboluyor
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Finans Alla Turca
    Fatih Öztürk
    Fatih Öztürk Türkiye Cumhuriyeti Demokrasisi’ni kurtarmak (3): Temsilcilerin azli
    İlter Turan
    İlter Turan Önceliklerimizi yeniden gözden geçirmek gerekiyor
    Sema Erder
    Sema Erder Dost/Düşman siyaseti ve yer değiştiren kimlikler
    Erdem Bağcı
    Erdem Bağcı Türkiye'nin makroekonomik görünümü
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı