MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Hissedilen Enflasyon, Hissedilmeyen Büyüme

ANA SAYFAEKONOMİHissedilen Enflasyon, Hissedilmeyen Büyüme
Hissedilen Enflasyon, Hissedilmeyen Büyüme

Hissedilen Enflasyon, Hissedilmeyen Büyüme

02 Mart, 2024, Cumartesi 21:39
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış

Son günlerde ekonomi sözlüğüne “inflation perception” olarak giren ve bizde TÜİK tarafından önce hissedilen enflasyon olarak kullanılan sonra medyada eleştiri ve hatta espri konusu olduğu için algılanan enflasyon olarak değiştirilen enflasyon ölçüsünü kısaca insanların algıladığı enflasyon oranı olarak tanımlamak mümkün. Ülkenin istatistik kurumu tarafından tüketicilere uygulanan anketlerle belirlenen enflasyon oranı dünyanın birçok ülkesinde açıklanan enflasyon oranına göre daha yüksek çıkıyor. Bir başka ifadeyle sokaktaki insan, yaşadığı enflasyonun, istatistik kurumunun açıkladığından daha yüksek olduğuna inanıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ölçülen enflasyonun yüzde 64,8 olduğu 2023 yılı için hissedilen enflasyon oranını yüzde 96 olarak açıkladı. Hissedilen enflasyon olarak açıklanan yüzde 96’lık enflasyon oranı aslında 2022 yılı için hesaplanan GSYH zımni deflatöründen başka bir şey değil.

TÜİK’in açıklamalarına göre 2023 yılında yüzde 4,5 oranında büyümüş olan Türkiye’nin GSYH’si 26,3 trilyon TL’ye (1.119 milyar Dolara), kişi başına geliri de 307.950 TL’ye (13.110 Dolara) yükselmiş görünüyor. 2022 yılında Türkiye’nin GSYH’si 906 milyar dolardı. 2023 yılında GSYH 1.119 milyar dolara yükseldiğine göre bir yılda dolar bazında yüzde 23,5 oranında bir artış gerçekleşmiş demektir. 2022 yılında Türkiye’de kişi başına gelir 10.655 dolardı. Buna göre kişi başına gelirimiz de bir yılda dolar bazında yüzde 23 oranında artış göstermiş oluyor. Kimse böyle inanılmaz bir gelir artışını hissetmediğine göre bu artışlar gerçek mi yoksa ortada artık çok alıştığımız türden bir illüzyon mu söz konusu?

Bu soruyu yanıtlamak için önce GSYH’nin nasıl hesaplandığına bir bakalım. Bir ekonomide üretim yoluyla GSYH, önce cari fiyatlarla yani piyasada geçerli olan fiyatlarla hesaplanır. Bir yıl içinde ekonomide üretilen bütün malların ve sunulan bütün hizmetlerin miktarlarıyla satış fiyatları çarpılır çıkan değerler toplanır ve Cari Fiyatlarla GSYH elde edilir (buna cari piyasa fiyatlarıyla GSYH deniyor.)

Sadece ekmek ve peynir üretilen ve 100 kişilik nüfusu olan bir ekonomi düşünelim. Bu ekonomide ortalama Dolar / Lira kuru da 2022 yılında 3 olarak geçekleşmiş olsun. Bu durumda bu ekonomide 2022 yılı cari fiyatlarla GSYH ve kişi başına gelir lira ve dolar cinsinden şöyle hesaplanır: Buna göre 2022 yılının cari fiyatlarla GSYH’si 50.000 USD ve kişi başına geliri de 500 USD’dir.

2023 yılında ülkeye 10 sığınmacının geldiğini, bunların ekmek ve peynir üretiminde çalıştırıldığını ve onların da katkısıyla ekmek ve peynirin hem üretim miktarında hem de fiyatlarında artışlar olduğunu, ortalama dolar kurunun aslında 3,5 olması gerekirken baskı altında tutularak 3,3’de tutulduğunu, bu sığınmacıların nüfusa dâhil edilmediğini düşünelim. Bu durumda tablomuz şöyle olacaktır:

Buna göre bu ekonominin GSYH’si 2023 yılında 2022 yılına göre cari fiyatlarla [(195.000 – 150.000) / (150.000)] yüzde 30 oranında artmıştır. Bu artış üretimdeki artışı da fiyatlardaki artışı da kapsamaktadır. Yani fiyat artışlarından arındırılmamıştır. Ayrıca GSYH, sığınmacılar hariç tutularak 100 kişilik nüfusa bölündüğü için de kişi başına gelir 500 dolardan 591 dolara yükselmiş görünmektedir.

Şimdi de 2023 yılında dolar kurunun baskılanmadığını ve piyasadaki hareketlere göre 3,5 olarak gerçekleştiğini ve 10 sığınmacının da kişisel gelir hesabında nüfusa dâhil edildiğini varsayalım. Bu durumda 2023 tablomuz şöyle değişecektir:

Buna göre baskı altında tutulmayan dolar kuru olması gereken yere gelmiş ve sığınmacılar da hesaba katılarak GSYH ve kişi başına gelir gerçeklere uygun olarak hesaplanmış olur. Gerçeklere uygun hesaplama bize cari fiyatlarla GSYH’nin yüzde 30 oranında artmasına karşılık, kişi başına gelirin yalnızca yüzde 1,2 arttığını gösterir.

Enflasyonun çok yüksek olduğu ve kurun baskılandığı ekonomilerde GSYH ve kişi başına gelir artışlarının gerçeği yansıtmadığını, bu yüksek artışların bir illüzyondan ibaret olduğunu geçmişte birkaç kez anlattım (https://www.mahfiegilmez.com/2013/04/gercekte-ne-kadar-buyuduk.html.) Ekonomiyi olduğundan iyi göstermeye yönelik bu durumu elde etmek için kuru baskılamak 2004 – 2014 arasında ülkede sahte bir cennet yaratmıştı. Ne var ki yaşanan bu sahte cennet sonradan cehenneme dönüşmüştü. Bu sorunu birçok kez yaşadık ama ders çıkaramadık ve yaşamı olduğundan iyi gösteren bu illüzyonlardan vazgeçemedik.


Bu yazı, yazarın izni ile www.mahfiegilmez.com‘dan alınmıştır.
https://yeniarayis.com/mahfiegilmez/enflasyon-nedir/
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Yeni çözüm süreci komisyonuna dair
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Şakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye
    Seda Aktaş
    Seda Aktaş Kapitalizmin “Gaslighting” Stratejisi: Yapısal eşitsizliklerin görünmez kılınması
    Zeynep Gizem Özpınar
    Zeynep Gizem Özpınar Batı Trakya Türk Azınlık Okulları neden kapatılıyor?
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Şimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği
    Çağhan Uyar
    Çağhan Uyar Gerçek diplomalar, sahte akademi
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Sevr’den dersler çıkartmak
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Çok yaşa Kralım!
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı “Yeter söz milletindir” sloganı üzerine (1)
    Mehmet Akif Koç
    Mehmet Akif Koç Zengezur Koridoru ya da “Turan Yolu”ndan “Trump Yolu”na
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu De te fabula narratur!
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Yol haritasını kim belirleyecek?
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Atı alan bir kez daha Üsküdar’ı geçer mi?
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Tarikatlar ve İktidar
    Deniz Nas
    Deniz Nas Yeni Sol: Bireyin kimliğinin politiğe taşınması
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Ahlaki ve yapısal krizlerin aşındırdığı toplumsal güven
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı