MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi

ANA SAYFASİYASETDüyunu Umumiye ve Reji Deneyi
Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi

Osmanlı son döneminde yarı sömürge konumuna gelmeyi, hanedanın saltanatı sürdürmek adına kolaylıkla benimsedi. Kamu Gelirlerinin Denetim ve toplanması, rejiye devredildi. Tütünden alınan vergi ve gelirler doğrudan Reji tarafından toplandı. Kısaca kamu yönetimi devre dışı bırakıldı.

14 Eylül, 2025, Pazar 00:35
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel
yazı içi reklam

Türkiye’nin tek bir gündemi yok. İktidar ustalıklı bir kampanya yürüterek, muhalefetin gerçek gündeme eğilmesini başarıyla engelliyor.

Uzun yıllar sonra ilk kez yerel yönetimlerde iktidara gelen, CHP’nin başarısını genel seçimlere kadar sürdürmesi, önlenmek isteniyor. Seçilmiş Belediye Başkanları ve Belediye Meclisi üyeleri, bürokratlar peş peşe tutuklanıyorlar. AKP’ye geçmeyi ya da en azından CHP’den istifa etmeyi kabul edenlere ise dokunulmuyor. İleride yargının siyasallaşmasına ilişkin somut örnekler arandığında, bu dönemin literatüre geçeceğine hiç kuşku yok.

İstanbul Belediyesi'nde yıllar önce ortaya çıkarılan İSKİ skandalının güncellenmiş örneğini yaşıyor gibiyiz. AKP bu kez yandaş medyanın yardımıyla, 23 yıllık iktidarı boyunca kendisine yöneltilen yolsuzluk iddialarını, CHP’ye karşı koz olarak kullanıyor.

Kuşkusuz bu süreçte salt iktidar yandaşları değil, CHP içinde son kurultayın ardından başlayan iç hesaplaşma istekleri de körüklendi. Ancak İstanbul İl Örgütüne dönük başlatılan operasyon, bu aşamada partide safları sıkıştırmanın ötesinde sonuç vereceğe benzemiyor.

Büyük olasılıkla dananın kuyruğu 14 Eylül Ankara Tandoğan Meydanı'ndaki kalabalıkların tavrına ve 15 Eylül'de önceki Kurultay hakkında verilmesi istenilen, “mutlak butlana” ilişkin karara göre kopacak.

Bu arada önemli bir girişim kamuoyunun gündeminde yeterince tartışılamadı. İktidarın İstanbul Boğazı'ndaki iki köprü ile bazı otoyolların geçiş ücretlerini toplama yetkisinin, yurtdışındaki kuruluşlara devredilmesini amaçlayan arayışları, medyaya yansıdı, ancak yeterince karşılık bulduğu söylenemez.

Hazine ve Maliye Bakanlığının kaynak arayışı, Osmanlı’nın son döneminde ödenemeyen borçları karşılamak amacıyla çıkarılan, ”Muharrem Kararnamesini” anımsattı.[1] 

Köprü ve otoyolların geçiş ücretlerinin yabancı yatırımcılara devri, kuşkusuz 144 yıl önce yayınlanan bir kararnamenin, günümüzdeki gelişmelerle birebir örtüştüğünü göstermez. Ancak bir buçuk yüzyıl aradan sonra, ekonomide gözlenen ürpertici benzerlikler de inkar götürmez.  

Osmanlı’da gelirlerin, yabancılara devri Anadolu’da yaşayanların “Reji” adını verdikleri bu kuruma, özellikle tütün fiyatlarını ve üretim miktarını belirleme yetkisi veriyordu. Reji süreç içinde kendi silahlı gücünü oluşturarak, üretici köylüler üzerinde ağır baskılar uyguladı. Baskılardan söz eden türküler hala Ege’de söylenir.

Eğitim ve kadın-erkek eşitliğinde şaşırtıcı biçimde geri gidilmiş olsa da benzer olayların, bir kez daha yaşanmaları, günümüz koşullarında söz konusu değil. Ancak Köprü ve otoyol  geçiş ücretlerinin yurtdışı işletmecilere devrinin, önemli bir gelir kaynağının (ulaşım altyapısı gelirlerinin) yabancılara aktarılması anlamına geleceği de unutulmamalı.

Gelir kaynaklarının yabancı yatırımcıların eline geçmesi, Kurtuluş Savaşı’nın ardından Lozan’da, savaşı kaybeden işgalcilerin kaldırılmasına şiddetle karşı çıktıkları, “kapitülasyonların” benzerini günümüz koşullarında yeniden gündeme getirebilir.

Yaşadığımız ekonomik zorluklar, yüksek enflasyon, dış borç yükü ve bütçe açıkları, altyapı gelirlerinin devri arayışını tetiklemeye başlamış olabilir. Medyada yer alan haberler, bu tür bir özelleştirmenin borç yükünü hafifletmek veya nakit akışı sağlamak için düşünüldüğünü çağrıştırıyor.

Uzun süreli ayrıcalıkların uluslararası yargı aracılığıyla güvence altına alınması, geçmişte Osmanlı’nın son döneminde tütün tekelinin 30 yıllığına devredildiği “reji”yi anımsatıyor.

Günümüzde köprü ve otoyolların işletme haklarının uzun süreli sözleşmelerle devri, reji' nin uzun süreli imtiyazına benzer bir yapı yaratabilir.

Osmanlı son döneminde yarı sömürge konumuna gelmeyi, hanedanın saltanatı sürdürmek adına kolaylıkla benimsedi. Kamu Gelirlerinin Denetim ve toplanması, rejiye devredildi. Tütünden alınan vergi ve gelirler doğrudan Reji tarafından toplandı. Kısaca kamu yönetimi devre dışı bırakıldı.

Günümüzde köprü ve otoyol geçiş ücretlerinin yabancı işletmeciler tarafından toplanması, pratikte kamu gelirlerinin bir bölümünün kamunun kontrolünden çıkması. anlamına gelecektir.

 

 

 

 

 

 

[1]“II. Abdülhamit’in 15 Ekim 1881 tarihinde yayınladığı kararname, alacaklı devletlerin isteklerine göre hazırlanmıştı. Osmanlı vergi gelirlerinin önemli bölümünü toplamak ve alacaklılara dağıtmak amacıyla, “Düyun-u Umumiye” idaresi kuruldu. Alacaklılar adına; İngiltere, Fransa, Almanya, Avusturya, İtalya, Hollanda ile borçlu Osmanlı Devleti adına birer temsilciden oluşan kurul, Devlet-i Aliye’nin maliyesi  ve vergi gelirlerinin yönetimini yabancılara devretti. Böylece Osmanlı ‘nın egemenlik hakları da yabancıların ellerine geçti.”

 

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi
    Reha Çamuroğlu
    Reha Çamuroğlu Değişen savaşlar, değişen insanlar
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Özel'n atmadığı adım
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı  “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (3)
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Karşı-Devrimci hafızanın intikamcı tarih anlatısı
    Mustafa Ergen
    Mustafa Ergen Yeni Aracılar Çağı: Reklamdan akademiye, Agentic Web ve ArXiv’in yükselişi
    Herkül Millas
    Herkül Millas Milli açıklamaların yetersizliği
    Deniz Nas
    Deniz Nas Dönüşen CHP, sol popülizm ve Özgür Özel
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Hakimiyet saplantısı, hassasiyet değildir
    Semih Çoban
    Semih Çoban Bir öğle arası: Stephansplatz’da 20 dakika
    Aydan Bakan
    Aydan Bakan Pijamalı balon
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz İktidarın hukuksuz planları ve CHP’de derinleşen kriz
    İlter Turan
    İlter Turan Vakit kaybetmeden sosyal güvenlik reformu yapmamız gerekiyor
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Nas nasıl Riba’ya dönüştü?
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı