MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Dünyanın en toksik konut kredisi

Ana SayfaEkonomi̇Dünyanın en toksik konut kredisi
Dünyanın en toksik konut kredisi

Varlık fiyatlarını regüle edecek Makro İhtiyati altyapıyı kurması gerekirken o bunların yerine para ve maliye politikasını ikame eden politikaları Makro İhtiyati diyerek sisteme enjekte etmiştir.

21 Mart, 2025, Cuma 06:00
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan

Enver Hoca’nın 40 sene ezdiği Arnavutluk’ta 0,37 ile konut kredisi alabiliyorsunuz. Bizi kıskanan Almanya’da 0,30, Rusya ile savaşan Ukrayna’da 0,78 Ukrayna’yla savaşan Rusya’da 0,76, afedersin Ermenistan’da 1,05.  Türkiye ise şampiyon Arjantin’in ardından 2. sırada.  

“Ev aldım abi” dedi uzun zamandır görmediğim arkadaşım.  Ne denir? 

“Hayırlı olsun, nerede kaça, nasıl bir ev?”

44 m2 1+1 evi 3.5 milyona almış. Yarısını kendi finanse etmiş  1.700.000 TL’sine de kredi kullanmış.

Kredi deyince radarlarım açıldı.

Malum konut kredisi yok oldu diye yazı kaleme almış biri olarak konut kredisi kullanan birisini görünce bir nevi hortlak görmüş gibi oluyorum.

2.83 aylık orandan kullanılan bu kredinin 120 ayda aylık taksit tutarı  49.861 TL imiş. Hemen 1.700.000’İ 2,83’le çarptım. 48.110 yapıyor. Bu şu demek kredinin ilk taksitinde ödenen 49.861 TL’nin 48.110 TL’si faiz . Yani ilk ay arkadaşımın konut kredisi borcu 1.700.000 TL’den 1.698.250 TL’ye düşecek. Kredinin 120 aylık ödeme planında kredi ana para geri ödeme miktarının 100.000 TL’ye ulaşması için tam 3 yıl beklemek gerekecek. 3 yılda 1.800.000 TL yani kullandığın kredinden 100.000 TL daha fazla ödeme yapıyorsun ama borcun sadece 100.000 TL eriyor.

Arkadaşımın  hayali tabii ki faizler düşünce refinansman yapmak. Refinansman konut kredisinin başka bir bankaya devredilerek yada aynı bankada yenilenen faiz oranları ile tekrar ödeme planına bağlanması demek. O zamana kadar ödediğiniz anaparayı düşüp kalan anaparayı yeni faiz oranından tekrar kredilendirmiş oluyorsunuz.

Bazı Bankalar kesinlikle refinansman yapmıyorlar.  Bazıları da uygulama olarak tercih etmiyorlar. Bu durumda krediyi başka Bankaya taşımak için tekrar ekspertiz yaptırmak gerekiyor. Bunlar Türkiye’de konut kredisinin var olduğu dönemlerde tatlı telaşlardı. Bu tatlı telaşlara Türkiye ne zaman döner Allah biliyor.

Ancak mevcutta önümüzdeki konut kredisi ödeme planı bize açık ve net olarak bu konutun  3 yıl sonra kullanılan kredi tutarı kadar ilave bir maliyeti olacağını söylüyor. Diğer yandan öz kaynak olarak ödenen 1.800.000 TL’nin de 3 yıl içinde bir zaman  ve alternatif değeri olacak. 3 yıl sonra hala 1.600.000 TL borcunuz 3 yılda ödediğiniz 1.800.000 TL ve başta ödediğiniz peşinat olan 1.800.000 TL ve onun alternatif getirisi ile beraber bu evin size maliyeti 7 milyon liranın üzerine çıkmış olacak.

İlk evini alan bir insana uygulanan aylık 2,83 faizi herhangi bir ülkede  telaffuz etseniz size beyaz bir gömlek giydirip teskin edici ilaçlar verirler. Aşağıda bunun detaylarını aktaracağım. Türkiye’de bunlar standart vatandaş kıyafetine dönüştüğü için bize garip gelmiyor.

Arkadaşım tabii ki salak değil. Bütün bu hesapları benden de iyi yapar. Sonuçta o da evin bugünkü kirasını, kiranın artışını hesaplıyor. Yaklaşık 3 yılda 1 milyon TL kira almayı hedefliyor. Bunun yanında faizler düşünce insanların eve olan taleplerinin artacağını ve ev fiyatlarının yukarıda hesaplanan maliyeti de aşacak şekilde yükseleceğini umuyor. Ayrıca bir ev sahibi olmak iyi bir şeydir.

Sosyal medyada çokça tekrar edilen “Neyi Kaybettiğinin Farkında mısın” ifadesinin altını dolduracak cümle Türkiye’de birebir konut piyasası ve konut kredileri olarak kayda geçmeli.

2010’larda 100 bin liraya Ankara’da ev alan asgari ücretilerden bugünlere geldik. Faiz hormonsuz olarak 0,65’ye düşmüştü. Ben şahidim. 

Dünyanın kronik ülkesi Arjantin’i su misal misal değildir deyip dışarıda bırakalım ve biraz normal dünyada oranlar neymiş ona bakalım

Enver Hoca’nın 40 sene ezdiği Arnavutluk’ta 0,37 ile konut kredisi alabiliyorsunuz. Bizi kıskanan Almanya’da 0,30, Rusya ile savaşan Ukrayna’da 0,78 Ukrayna’yla savaşan Rusya’da 0,76, afedersin Ermenistan’da 1,05,  Türkiye’nin şampiyon Arjantin’in 2. Olduğu dünya faiz şampiyonası 3.sü Surinam’a ise tur bindirmişiz. Surinamlı asgari ücretliler 1,18’den konut kredisi çekebiliyor. Surinam nerede mi? Ben nereden bileyim yav?

Bu arada bu 1.18 oranı Türkiye’nin makro dengelerini düzelttiği dönemdeki tavan faiz oranıydı. Faizler bu oranın üstüne çıktığında kredi talebi duruyordu. Neyi kaybettiğimizi tekrar anımsatmak istedim.

Listenin linkini merak eden buradan incelesin.

Varlık fiyatlarını regüle edecek Makro İhtiyati altyapıyı kurması gerekirken o bunların yerine para ve maliye politikasını ikame eden politikaları Makro İhtiyati diyerek sisteme enjekte etmiştir.

Görüldüğü üzere faiz sebep diye başlanan yolun sonu faiz olmuş.

Diğer taraftan faizler düşünce de fiyatların gazına basmak için kurt gibi bekleyen konut sahipleri de faizin inmesinin de o kadar hayırlı olmayacağını haber veriyor.

Salıncağın faiz tarafı aşağı gelince artacak talebin, fiyatlarda yapacağı etkinin düşüşün faydasını izole edeceğini görmek için ekonomist olmak gerekmiyor.   Sıradan bir konut geliştiricisini ya da emlak gurusunu dinleseniz kafidir.

Bütün bunlar neden oldu? Dünyanın en toksik kredisiyle zehirlenen konut piyasamız nasıl bu hale geldi. Faiz sebep enflasyon sonuç algoritmasının para birimimizi yok etmesi Erdoğan’ın 2. 10 yılında yapılan en fahiş hata olarak öne çıkıyor.

Ama akılda tutalım gömlek baştan kötü iliklenmiştir. Erdoğan’ın ilk 10 yılının prensi Ali Babacan bu gömleğin ilk düğmesini yanlış iliğe geçiren kişi olarak yerini almıştır.

Varlık fiyatlarını regüle edecek Makro İhtiyati altyapıyı kurması gerekirken o bunların yerine para ve maliye politikasını ikame eden politikaları Makro İhtiyati diyerek sisteme enjekte etmiştir.

Kredileri baskılamaktan, vadelerini kısmaktan, taksiti yasaklamaktan geçen sistem para ve maliye politikasını tembelliğe alıştırırken, üstüne asıl fonksiyonunu yani varlık fiyatlarındaki rolünü yerine getirmemiştir.

Nebati Madalyonun yazısı ise Babacan da hiç tereddütsüz öteki yüzü: Turasıdır.

Not: Bu yazı 17 Mart tarihinde yazılmış olup son politik gelişmelerin kısa ve orta vadeli olası etkilerini içermemektedir. Kur artışı ile beraber yaşanacak ekonomik alt üst oluşun faizlerin geri gelmesini daha da ileri vadeye atacağına kuşku yoktur.

 

  • Diploma üzerine erken düşünceler Diploma üzerine erken düşünceler
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Konut KredisiArnavutlukArjantinAlmanyaRusyaUkraynaFaiz

Yorum Yazın

Çağatay Arslan
Çağatay Arslan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Murat Aksoy
Murat Aksoy Top şimdi iktidarın sahasında
İlter Turan
İlter Turan Aşırı seçkin üretimi sorun yaratabilir
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz PKK’nın silah bırakması ve feshi: Siyasetin gerekleri, toplumsal beklentiler
Fatih Öztürk
Fatih Öztürk Yargısal Aktivizm: Yargı eliyle siyaseti şekillendirirken Robert Justin Lipkin’i okumak ve Ran Hirschl’i dinlemek
Serap Mumcu
Serap Mumcu Yunan Sanatı’na giriş
Nazlı Akyüz
Nazlı Akyüz Bir koridordan fazlası: Zengezur hattında Rusya-Azerbaycan gerilimi
Erdem Bağcı
Erdem Bağcı 2025 yıl sonu için beklenen riskler
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya PISA 2025 ile Eğitimin yeni rotası: İklim okuryazarlığı ve geleceğin sorumlu vatandaşları
Betül Özdemir Güran
Betül Özdemir Güran Büyüyünce ne olacaktın
Mehmet Akif Koç
Mehmet Akif Koç Modern İran nesrinin sosyalist-Türk öncüsü: Gulam-Hüseyin Sâedî
Buğra Gökçe
Buğra Gökçe Serenad
Armağan Öztürk
Armağan Öztürk CHP’nin AKP ile müzakere yapma zorunluluğu
Kübra Evliyaoğlu
Kübra Evliyaoğlu Aynı nehrin kuyusu: Sonsuz döngüler
Başak Yağmur Eray
Başak Yağmur Eray Duvarlarda Mualla, küpürde direniş
Bilgehan Uçak
Bilgehan Uçak Economist Konferansı’ndan 
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan Bazen cennet, bazen cehennem: Bipolar biriyle ilişki yaşamak 
SON GELİŞMELER
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı