MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Doğal zeka mı, yapay zeka mı?

Ana SayfaTeknoloji̇Doğal zeka mı, yapay zeka mı?
Doğal zeka mı, yapay zeka mı?

ChatGPT’nin ürettiği metinler, özellikle yabancı dilde, öğrencide yüksek kalite algısı yaratıyor. Çünkü dil kullanımı akıcı ve rafine. Ancak YZ birden bire ellerinden alınsa, üretilecek metinlerin kalitesi düşebilir.

22 Haziran, 2025, Pazar 06:20
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Ayça Tekin-Koru
Ayça Tekin-Koru

Öğrencilerimizin yoğun, soyut ve yaratıcı düşünmeyi gerektiren sorularla ve kısıtlı süreyle karşılaştığı durumlarda, ChatGPT’ye yönelmeleri neredeyse kaçınılmaz. Ancak bu süreçte gerçekten düşünmüş ve öğrenmiş mi oluyorlar, yoksa yankı odalarına mı sıkışıyorlar?

Bugün kendi kendime yaptığım ufak bir deneyin sonuçlarını sizinle paylaşacağım. Bu deney olabilecek en küçük örneklem (ben ve ChatGPT) zaafını taşıyor. Bilimsel asla değil. Aslına bakarsanız deney de değil, bilişsel bir kısa alıştırma. 

Bugün günlerden 20 Haziran 2025. Sabahın çok erken saatlerinde, sosyal medyada, MIT Medya Laboratuvarı ağırlıklı araştırmacılar tarafından yapılmış bir araştırma hakkında sivri bir dille yazılmış bir paylaşıma rastladım. On binlerce kere paylaşılmış. 

O çalışma ile ilgili düşüncelerimi 500 kelime ile bir ben yazacağım bir de ChatGPT. Ben web araması, kütüphanemde arama, sözlük dahil hiçbir yardım almayacağım. Bakalım ne olacak?

Doğal zekama ve yapay zekaya vereceğim görev şu: 

“Makaleyi oku. Bununla ilgili günlük gazete okuyucularına bilgi veren ama aynı zamanda da kritik düşünce içeren 500 kelimelik bir yazı yaz.” 

BENİM YAZIM

Bu sabah, sosyal medyada sekiz araştırmacı tarafından yazılmış, “ChatGPT Kullanan Beyniniz: Yazı Yazarken YZ Asistanı Kullanmanın Oluşturduğu Bilişsel Borç Birikimi” başlıklı 206 sayfalık bir araştırma hakkında ileri geri bir yığın paylaşım ve yoruma denk geldim. 

Araştırmanın temel amacı yapay zeka (YZ) kullanımının bilişsel maliyetini keşfetmek. Dört ay süreyle dört oturum yapılıyor. 54 öğrenci katılımcı var. İlk üç oturum sırasıyla YZ kullananlar, geleneksel web arama motoru kullananlar ve sadece kendi beynini kullananlar olarak ayrılıyor. Her grup 18’er kişi. Öğrencilerden, önden tasarlanmış bir menüden seçtikleri bir konu hakkında 20 dakikada bir yazı yazmaları isteniyor. Gönüllü olarak katılım sağlanan dördüncü oturumda ise, aynı yazılar tekrar yazılıyor ama gruplar değişiyor: Baştan sadece-beyin ile yazdıysanız şimdi YZ ile yazıyorsunuz veya tam tersi gibi…

Sonra, katılımcılar deneyimlerini sekiz soruluk bir anketle değerlendiriyorlar. Akabinde, iki tür analiz yapılıyor: Birisi yazıları çok boyutlu değerlendirme amacı ile kullanılan doğal dil işleme analizi (burada hem bir YZ hakem hem de insan bir öğretmenden bu yazıları notlandırmaları isteniyor), diğeri ise beyin aktivitesini fiziksel olarak ölçmek için EEG çekimi. 

Pek çok sonuç var. Çarpıcı olanlarından söz etmek gerekirse: 1) YZ kullananlar yazılarında daha fazla sayısal kanıt sunuyor. 2) Arama motoru grubu ile YZ grubu pek çok metrikte daha korele, sadece-beyin grubu bunlardan önemli ölçüde farklı. 3) YZ hakemin notu bol, insan öğretmen daha kritik notlandırıyor. İlaveten, insan öğretmenler YZ ile yazılmış yazıları hızlıca ayırt edebiliyor. 4) EEG sonuçlarına göre en güçlü beyin bağlantı ağları sadece-beyin grubunda izleniyor. Bunlara kıyasla, web arama grubu %34-48, YZ grubu ise %55 daha az beyin bağlantısı kuruyor. 5) Sadece-beyin grubu, beynin yaratıcı fikir geliştirme, kendini izleme ve semantik entegrasyondan sorumlu bölümlerini ağırlıklı olarak kullanırken, dışarıdan yardım alan (web arama ya da YZ) gruplar daha ziyade görsel korteksi aktive ediyorlar. 

Kısacası dıştan alınan yardım sadece görev performansının verimliliğini etkilemekle kalmıyor, beynin bilişsel mimarisini de yeniden yapılandırıyor. Bunun davranışsal izdüşümleri de var: 1) YZ kullanan grubun %83’ü kendi yazısından alıntı söyleyemiyor, diğer iki grupta böyle bir sorun yok. 2) YZ ile yazanlar yazının kendilerine ait olduğunu hissetmiyor; bunların %50-90’ı “yazı benim” diyor. Web arama grubunda bu oran %70-90. Sadece-beyin grubunda %100. 

Dördüncü oturumun sonuçları hayli ilginç: YZ Ò sadece-beyin geçişini yapanlarda beyin bağlantı aktivitesinde ciddi düşüş gözlemlenirken, sadece-beyin Ò YZ geçişini yapanlarda bunu tam tersi mevcut. Yani YZ kullanımının doğal zeka öncesi mi sonrası mı gerçekleştiği önemli!

Çalışmanın elbette pek çok sınırlılığı var. Yazarlar bunları anlatmış. Üzerinde daha fazla araştırma ve geliştirme yapılması gereken bir mesele. Ama şu anda elimizdeki bu. 

Teknolojik bir yol ayrımında durduğumuz şu günlerde tüm bunlar ne demek? Ömrünün tamamını okulda geçirmiş, öğrenmeye ve öğretmeye devam eden biri olarak bu okuduklarıma ilk tepkilerim neler? Öyle bilimsel ya da bilim-kurgu tespitler falan değil bunlar. Bir eğitimcinin kaygıları esasında. Eğer bu sonuçlar ilerideki çalışmalar ile de doğrulanırsa, 

1) Korktuğumuz başımıza gelebilir. YZ doğru kullanılmadığı takdirde yaratıcı düşünce azalır, ürettiğimizle kurduğumuz aidiyet bağı kopar ve hafızamız zayıflar. Dahası, kullanılan algoritmaların ve kullanıcı demografisinin bir sonucu olarak, yankı odalarında hapsoluruz. 

2) Önlem alabiliriz. Nasıl? YZ’yi yok edebiliriz. İmkansız. YZ ile yaşamayı öğreniriz. Öğrenme ve öğretme pratiklerimizi yeniden inşa ederiz. El birliğiyle. Farklı disiplinler bir araya gelip bu konunun akademik ciddiyetini en üst sıraya koyarak, siyasi irade ve politika yapıcıyı bu konuda doğru aksiyon almaya iterek, toplumu bilinçlendirerek.   

Evrimsel bir perspektiften bakıldığında neyi seçmemiz gerektiği açık ve net!

ChatGPT’nin YAZISI

Son yıllarda yapay zekâ hayatımızın her alanına nüfuz etti. Özellikle OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT gibi büyük dil modelleri (LLM), eğitimden iş hayatına kadar birçok alanda pratik çözümler sunuyor. Peki ya bu kolaylıklar, beynimizin çalışma şeklini değiştiriyor olabilir mi?

MIT Media Lab öncülüğünde yürütülen kapsamlı bir deney, tam da bu sorunun peşine düşüyor. Araştırmada, üniversite öğrencileri üç farklı gruba ayrılarak bir deneye tabi tutuldu: Sadece beyinlerini kullananlar (Brain-only), klasik internet araması yapanlar (Search Engine), ve sadece ChatGPT'den faydalananlar (LLM). Her grup, aynı türde yazı yazma görevlerini yerine getirdi. Ancak fark, sadece yazıların içeriğinde değil, yazma süreci boyunca ölçülen beyin aktivitelerinde de kendini gösterdi.

Elektroensefalografi (EEG) cihazlarıyla kaydedilen beyin sinyalleri, çarpıcı bir tablo ortaya koydu: Dış destek azaldıkça, beynin bağlantı ağı daha aktif çalışıyor. Yani sadece kendi bilgileriyle yazı yazan öğrencilerin beyinleri daha çok çalışırken, ChatGPT kullananlar çok daha az bilişsel çaba gösterdi. Bu durum, “bilişsel borç birikimi” olarak adlandırılan bir olguyu doğuruyor: Zekice yazılmış gibi görünen bir metin ortaya çıksa bile, zihinsel gelişim geride kalabiliyor.

Bu araştırmanın en kritik bulgularından biri de “özgünlük” ve “sahiplenme” hissi. ChatGPT kullanan katılımcılar, yazdıkları metinlerin içeriğini kısa süre sonra hatırlamakta zorlandı. Hatta kendi yazılarına dair alıntı yapmaları istendiğinde, büyük çoğunluğu başarısız oldu. Oysa yalnızca beyinlerini kullananlar, hem yazılarını hatırladı hem de kendilerini metnin “sahibi” olarak tanımladı.

Elbette bu çalışma, ChatGPT'yi şeytanlaştırmıyor. Araştırmacılar da, LLM'lerin hızlı bilgiye ulaşma ve dil kullanımı gibi konularda avantaj sunduğunu kabul ediyor. Ancak asıl mesele, bu araçların bilinçsizce ve tek başına kullanılmasının uzun vadeli öğrenme becerilerini köreltebileceği uyarısı.

Özellikle eğitimde yapay zekâ destekli sistemlerin giderek yaygınlaştığı bu dönemde, araştırma önemli bir dengeyi hatırlatıyor: Araçlar zekâmızın yerine geçmemeli, onu desteklemeli. Öğrencilerin bilgiye ulaşma sürecinde aktif kalması, araştırma yapması, sorgulaması hâlâ vazgeçilmez. Aksi takdirde, öğrenme yerini sadece metin üretimine bırakabilir.

Bu çalışma, ChatGPT gibi araçların günlük hayatımıza sağladığı kolaylıkların yanı sıra, kullanıldıkça ne tür bedeller ödediğimizi de düşünmemiz gerektiğini gösteriyor. Yapay zekâ bir fırsat olabilir, ama onu nasıl kullandığımız kaderimizi belirleyecek.

Benim deneyimime göre YZ en faydalı haliyle bir asistan. Sorgulamak, birlikte düşünmek, fikirleri şekillendirmede yönlendirme almak, alternatifleri görmek, hatta kendi önyargılarımı test etmek için ideal. Ama bu asistan asla yazıyı sahiplenmemeli. YZ ile konuşmak, öğrenme sürecini destekleyebilir ama öğretmenin, öğrencinin ya da araştırmacının yerini tutamaz.

İTİRAFLAR ve DEĞERLENDİRME

Kendi alanım olmadığından ve bu yazı için kendime mümkün olan en kısa sürede tamamlama kısıtını koyduğumdan dolayı, yazarların da tavsiye ettiği gibi “Çok Uzun; Okumadım” stratejisini temel alarak, sadece sayfa 133’ten 143’e kadar süren tartışma ve sonuç kısımlarını (10 sayfa) okuma hedefi koydum ama dayanamayıp deney tasarımının da şöyle bir üzerinden gittim. Meslek arızası. 

45 dakikada araştırmanın bu bölümlerini okudum. 45 dakikada yazıyı yazdım. 538 kelime. Tekrar düşünüp, rafine etmedim. Sadece imla hatası vs. olmasın diye son bir kere okudum. 

ChatGPT’nin 206 sayfanın tamamını okuması ve yazıyı yazması 17,18 saniye aldı. Kronometre tuttum. 318 kelime. Hiç düzeltmedim. Olduğu gibi buraya kopyaladım. 

Temel Farklar:

1) Benim yazım daha bilgi yoğun; onunki ise daha çok fikir yazısı tadında.

2) Ben sadece metnin sınırlı bir bölümünü okudum, o tamamını. Buna rağmen benim yazım daha uzun, onunki daha kısa.

3) Ben daha keskin yargılarda bulunmuşum, kaygı seviyem yüksek; nesnel değilim. Oysa ChatGPT daha yumuşak, temkinli ve nispeten objektif bir dille yazmış.

Çıkarımlar:

1) Eğer araştırmanın tamamını okumuş olsam, üzerinde uzunca düşünmüş olsam ve yine 500 kelime sınırıyla yazsaydım, bilgi kısmı daha özlü, değerlendirme kısmı daha özgün ve derinlikli olurdu. ChatGPT ise tüm metni okuduğu halde yalnızca genel çıkarımlarla yetinmiş. Bu gözlemim öznel elbette; kanıt sunmuyorum.

2) Zaman kısıtlaması beni sınırladı, streslendirdi. Daha yaratıcı bir şey çıkarmak için gereken alandan mahrumdum. Hızlıydım ama potansiyelimin altındaydım. Yani? Öğrencilerimizin yoğun, soyut ve yaratıcı düşünmeyi gerektiren sorularla ve kısıtlı süreyle karşılaştığı durumlarda, ChatGPT’ye yönelmeleri neredeyse kaçınılmaz. Ancak bu süreçte gerçekten düşünmüş ve öğrenmiş mi oluyorlar, yoksa yankı odalarına mı sıkışıyorlar?

3) ChatGPT’nin ürettiği metinler, özellikle yabancı dilde, öğrencide yüksek kalite algısı yaratıyor. Çünkü dil kullanımı akıcı ve rafine. Ancak YZ birden bire ellerinden alınsa, üretilecek metinlerin kalitesi düşebilir. Peki, daha fazla süre verilse daha yaratıcı işler çıkar mı? Muhtemelen evet. Ama günümüz hız çağında öyle bir zaman gerçekten var mı?

4) Öğretmenler de zaman baskısı nedeniyle değerlendirme sürecini YZ’ye bırakıyor. Ben de denedim ama çok kısa sürede vazgeçtim. Çünkü yüzeyde samimi gibi görünen ama altında nasıl tanımlayacağımı bilemediğim soğuk bir “cam” var gibi hissettiriyor. Notlar cömert ama içi boş; bir tür yapay sahicilik. YZ kullanılabilir ama değerlendirme ona bırakılamaz.

5) ChatGPT’nin bilinçsiz kullanımı uzun vadede olumsuz etkiler yaratabilir. Özellikle gençlerde sinaptik bağlantıların güçlendiği öğrenme döneminde, “hazır bilgi”yle çalışan bir sistem, zihinsel gelişimi zayıflatabilir. Öğrenci, evet, iyi cümleler kurar ama kendi sesini, dilini, düşünce üslubunu kaybedebilir.

Peki doğru kullanım nasıl olur? 

Benim deneyimime göre YZ en faydalı haliyle bir asistan. Sorgulamak, birlikte düşünmek, fikirleri şekillendirmede yönlendirme almak, alternatifleri görmek, hatta kendi önyargılarımı test etmek için ideal. Ama bu asistan asla yazıyı sahiplenmemeli. YZ ile konuşmak, öğrenme sürecini destekleyebilir ama öğretmenin, öğrencinin ya da araştırmacının yerini tutamaz. Dil düzeltmeleri için kullanılması iyi olur. Gölge yazarlık için değil, fikir üretmek ve onları geliştirmek için kullanılabilir. Ama ne olursa olsun, çapraz kontrol yapılmalı, kaynaklara dönülmeli. YZ’ye körü körüne güvenilmemeli, zira o zaten kendine herkese yetecek kadar çok güveniyor.

  • Trump’ın Kurtuluş Günü Tarifeleri: Ticaretten intikama Trump’ın Kurtuluş Günü Tarifeleri: Ticaretten intikama
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Yapay ZekaChatGPTMIT Medya Laboratuvarı

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Ayça Tekin-Koru
    Ayça Tekin-Koru

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman 27 Mayıs 1960 Darbesine Yeni Bakışlar (2)
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Zihinsel prangalardan kurtulmak…
    İlter Turan
    İlter Turan Daha gidilecek çok yol var 
    Fatih Öztürk
    Fatih Öztürk Yeni anayasa için yol haritası: Kanada
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Savaş bir yandan,  faiz bir yandan!
    Ersin Kalaycıoğlu
    Ersin Kalaycıoğlu Bir muhafazakâr fantezi: Devleti şirket gibi yönetmek
    Hâluk Sunat
    Hâluk Sunat Biraz da demokrasi cephesini tahkim etsek
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İç cephenin tahkiminde muhalefetin önemi
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Hayali bir tehdit üzerinden dokunulmazlık arayışı mı?
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İran-İsrail Savaşı gölgesinde Şii ekseni ve yeni Sünni ittifak arayışları
    Ayça Tekin-Koru
    Ayça Tekin-Koru Doğal zeka mı, yapay zeka mı?
    Reha Çamuroğlu
    Reha Çamuroğlu Batı ve onun değerleri
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Kırık ayna
    Herkül Millas
    Herkül Millas Bölgesel temelde Doğu-Batı ilişkileri
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Savaş teolojisinden barış felsefesine
    Mustafa Ergen
    Mustafa Ergen İnovasyonun paradoksu: Tekel mi, rekabet mi?
    Rabia Karakaya Polat
    Rabia Karakaya Polat Belgrad Gözlemleri: Milliyetçilik, hafıza, göç ve çok katmanlı Osmanlı Mirası
    M. Cem Özmen
    M. Cem Özmen Nasıl mutlu olacağımızı biliyor muyuz?
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy Beşiktaş'ta Yarım Asır: Süleyman Seba
    Burcu Saltık
    Burcu Saltık A Milli Kadın Voleybol Takımının yaz macerası 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı