MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

DEM Parti Ekoloji Raporu: "İliç, Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur"

Ana SayfaGündemDEM Parti Ekoloji Raporu: "İliç, Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur"
DEM Parti Ekoloji Raporu: "İliç, Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur"

DEM Parti Ekoloji Raporu: "İliç, Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur"

16 Şubat, 2024, Cuma 15:13
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Emek ve Ekoloji Komisyonu Sözcüleri Sevtap Akdağ ve İbrahim Akın, Erzincan'ın İliç ilçesi Çöpler Madeni'nde yaşanan toprak kaymasına dair hazırladıkları raporu açıkladı. Rapor, partinin genel merkezinde düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.Altın madenindeki göçükle siyanür ve zehirli atıkların su, hava ve toprağa karıştığını, Fırat Havzasının büyük bir tehdit ile karşı karşıya olduğunu hazırladıkları raporla açıklayan DEM Parti Emek ve Ekoloji Komisyonu Sözcüsü Sevtap Akdağ, "İliç, Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur" dedi.

"Yaşanan bir Eko-kırımdır"

Toplantıda konuşan Akdağ, yaşanan durumun eko-kırım olduğunu söyledi. AKP-MHP’nin sermayenin ve çok uluslu şirketlerin çıkarları uğruna ülkeyi bir bütün olarak rant ve ucuz kaynak alanına dönüştürdüğünü ve yaşananın da bu nedenle olduğunu söyledi. Durumun suç olduğunu ifade eden Akdağ, "Siyanür dağının kopmasıyla meydana gelen facianın üzerinden 4 gün geçmesine karşın, milyonlarca ton siyanürlü çamurun altında kalan 9 maden emekçisine bugün halâ ulaşılamamış durumda. İliç’te gerçekleşen şey, işleneceğini herkesin bildiği ama önlemek için kimsenin hiç bir şey yapmadığı bir cinayet öyküsüdür. Toprağı, havayı, suyu kirleterek zehirli atıkları geniş bir coğrafyaya yayan bu facia, aynı zamanda göz göre göre işlenmiş bir iş cinayetidir" dedi.

"Topraklarından koparıldılar"

Yöre halkının adım adım ve sistematik bir biçimde topraklarından koparıldığını belirten Akdağ, "Bölgede tarımsal üretim durmuş ve tarımsal üretimin sona ermesiyle işsiz kalan bölge halkı da büyük şirketlerin ölüm saçan madenlerinde kölelik koşullarında çalışmak zorunda bırakılmıştır. İnsanların yaşadıkları alana yabancılaştırıldığı zincirleme bir sömürü ve cinayet sistemi ile karşı karşıyayız" diye kaydetti.

"24 saat doğa katliamı"

İliç topraklarının, meraların, orman bölgelerinin şirketler tarafından işgal edildiğinin altını çizen Akdağ, bu şirketlerin açtığı maden ocakların işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini hiçe saydığı ve 24 saat esasına göre üretim yaptığını belirtti. Akdağ, "Facianın meydana geldiği Çöpler Altın Madenindeki istihdamda taşeron sisteminin kullanıldığını, 2400 üzerinde işçinin 8’er saatlik 3 vardiya şeklinde çalıştırıldığını cinayeti işleyen şirket tarafından açıklanmıştır. Yani burada, 24 saat boyunca hiç durmadan devam eden, bir doğa katliamı ve sömürü düzeni kurulmuştur. Holdingler, üzerinde yaşadıkları toprak parçası dâhil her şeyini elinden aldıkları insanları hayati tehlike altında, kölelik ücreti ile çalıştırmakta ve işçilerin kanının bulaştığı tonlarca altından elde ettikleri paralarla servetlerine servet katmaktadırlar" ifadelerini kullandı.

"Halkın parasıyla finanse ediliyorlar"

Anagold Şirketinin bir kalemde silinen 7,2 milyon dolarlık vergi borcuna dikkati çeken Akdağ, "Bizden çaldıklarıyla kendilerine servet yaratıyorlar ve o serveti kullanarak hayatlarımızı yok ediyorlar. Devlet, halkın cebinden çıkan vergilerle büyük holdingleri finanse ediyor, bu holdingler yoksul insanların bulunduğu bölgelerdeki tarım topraklarına, meralara, ormanlık alanlara çörekleniyor ve o bölgeyi yaşanamaz hale getirdikten sonra kendi toprağına yabancılaşmış insanları madenlerde ücretli köle haline getiriyor" diye belirtti.

"Türkiye'nin Çernobili"

Tonlarca siyanür ve zehrin toprağa sızdığını söyleyen Akdağ, "Hem sulara hem de havaya karıştı. Şu an Erzincan çevresinden başlayıp, Basra Körfezine kadar devam eden Fırat Havzası, büyük bir eko-kırım cinayetinin yaşandığı yer haline gelmiştir. Siyanür çok zehirlidir ve çok kolay buharlaşır. Madenden yayılan zehir şu an bölgenin üzerindeki bulutlara kadar ulaşmış durumdadır. Uzun yıllar boyunca temizlenmesi mümkün olmayan bir hava, su ve toprak kirlenmesi ile karşı karşıyayız. İşte bu yüzden İliç, adeta Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur. Bunu yapan yerli ve yabancı şirketler bir ahtapot gibi hareket ediyor. Dışarıdan baktığınızda bunlar, birbirinden farklıymış gibi görünüyor ama aslında ortak bir gövdede birleşen bir ahtapotun değişik kolları bunlar" dedi.

"Büyük zararlar verecek"

AKP’nin iktidara geldiğinden beri Maden Yasası’nı 22 defa değiştirdiğini ve Liçik’te meydana gelen katliam esnasında bu yasanın Meclis’te tekrardan tartışıldığını anımsatan Akdağ, "Öte yandan, kimyasal atıkların biriktirildiği havuzların bulunduğu yerlerin çoğu aynı zamanda aktif fay hattı üzerinde bulunuyor. En küçük bir sarsıntıda bölgede yıkım olmasa bile bir deprem yıkımından daha büyük zararlar verecek kimyasal kirlenmeler meydana gelebilir. Çünkü böylesi bir kirlenme toprağı, suyu, havayı yani tüm ekosistemi zehirleyebilecek niteliktedir. Türkiye’de bugün yeni maden bölgeleri için verilen ya da verilmek üzere olan en az 560 bölge var. Bunların kaçında kimyasal madencilik yapılacak tam olarak belli değil. Ancak bazı bölgelerde bu olasılık yüksek. Şu an Türkiye’de, farklı bölgelerde olmak üzere ağır metal atıklarının biriktirildiği yaklaşık 20 adet havuz var. Yani, her an başka bir siyanür cinayeti veya ağır metal kirlenmesi ile yüz yüze gelebiliriz" diye kaydetti.

"Sorumlular hesap vermeli"

Akdağ, "Devlet elindeki olanakları sermayeye, şirketlere, holdinglere peşkeş çekmek yerine halkın sağlıklı ve güvenli bir ortamda yaşaması için kullanmalıdır. Madenlerde kölelik koşullarında çalıştırılan insanlar devlet olanakları ile adil ve güvenilir bir şekilde daha insani koşullarda çalışacak işlerde istihdam edilmelidir. Kırsal alanlardaki tarımsal üretim desteklenerek insanların ücretli köleliğe mahkûm edilmesinin önüne geçilmelidir. Yapılması gereken çok şey var ama İliç özelinde ilk olarak şunlardan işe başlanabilir: İliç’teki faciaya neden olan maden şirketinin ruhsatı iptal edilmelidir. İliç’teki maden derhal kapatılmalıdır. İliç eko-kırım cinayetinin tüm sıralı sorumluları sebep oldukları yıkımın hesabını vermelidir."Akdağ’ın raporu açıklaması ardından Akın da yaşananlara ve sorumlulara değindi.

Ekoloji ve Ekonomi komisyonlarımız İliç'te yaşanan maden faciasına ilişkin raporumuzu açıklıyor https://t.co/L3a6KANa7P

— DEM Parti (@DEMGenelMerkezi) February 16, 2024
https://yeniarayis.com/haber/dem-parti-ilicte-yasanacak-her-can-kaybinin-sorumlusu-iktidar/
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Siyasal dönüşüm ve muhalefet
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy CHP’nin CHP’lilerle sınavı
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Savaşın gölgesinde: Madenler, hafıza ve satranç
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Yenilikçi Sınıf Projesi: Vizyoner bir başlangıç mı, ileriye taşınması gereken bir deneme mi?
    Özgür Çoban
    Özgür Çoban Aşırı sağın gölgesinde Alman yargısı 
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Duvarların ardına saklanan siyaset
    Emir Berke Yaşar
    Emir Berke Yaşar İthal bir şey: Homofobi
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Toplumun dışına düşenler, buraya!
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Geliyor gelmekte olan 
    Onur Saatlı
    Onur Saatlı Aşırı değerli TL, yüksek enflasyon ve Türkiye Turizmi: Ekonomi politikalarının sektörel etkiler
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Görünmez olmak: Hiçleşmek mi, hükmetmek mi?
    Gökhan Bozkurt
    Gökhan Bozkurt David Hume ve Epikuros Türkiye Futbol Ligi’ni izleseydi…
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı