Hemen herkes ya ifade veriyor ya tutuklanıyor. Buna rağmen ekonomik göstergeler düzeliyor. Cumhurbaşkanı ve ekonomi kurmayları acaip mutlu. Yüksek kar yüzünden vur kaçcı portföyler Türkiye’ye gelmeye devam ediyor. Ekonomi kurmaylarının neşesi her gün artıyor. TÜİK, ülkenin “mennuniyet endeksini” yayınladı geçen hafta. 2024 yılında kendini mutlu hissedenler %49,6 oldu. Endeks tarihinin en düşük oranı. Mutsuz cumhurun, mutlu başkanının olduğu ilginç bir ülke.
Dünyada gündem; Piyasaların, Trump’ın tarife söylemlerindeki gecikmeler ile ticaret savaşları konusunda beklenildiği kadar cezalandırıcı olunmayacağı inancının ağır bastığı, daha iyimser olmayı tercih ettiği bir haftayı geride bıraktık. Trump’ın otomobil, yarı iletken ve ilaç ithalatına Nisan ayıyla beraber yaklaşık %25 oranında gümrük vergisi koyacağını belirtmesi hatta, kereste ithalatına vergi koyacağını söylemesi bile iyimserliği çok bozamadı. Trump bir yandan AB ne karşı sertleşirken diğer yandan Çin’e “yeni bir ticaret anlaşmasının mümkün olduğunu” söyleyerek zeytin dalı uzattı. Trump sayesinde Rusya –Ukrayna savaşının sonuna her gün biraz daha yaklaşılıyor. Üstelik barış sağlandığında Rusya’ya uygulanan yaptırımların hafifletileceği beklentisi artıyor.
Siz bu yazıları okurken Almanya’da genel seçimler tamamlanmış olacak. Piyasalar güçlü bir iktidar kurulacağına ve gerekli olan reformları yapıp Almanya ekonomisinin yeniden canlanacağına inanıyor. Bu hafta piyasalar Almanya seçim sonuçlarına göre ilginç tepkiler verebilir. İkitdar çoğunluğunun sağlanamaması ciddi dalgalanmalar yaratabilir.
Küresel piyasalar geçen haftayı biraz fazla iyimser geçirdi bence. Bu yıl boyunca ne fazla iyimser ne fazla kötümser olmadan günlük ya da haftalık değil yıllık olarak söylemlere, kararlara, piyasalara bakmak çok daha sağlıklı olacaktır.
TÜSİAD Başkanına yapılan gözaltı en ateşli AKP seçmeninin bile eleştirisine yol açtı. Gözaltına alınmasına bir şey demiyor ama “Çağırsalardı, giderdi. Niye polisle götürdüler” diyorlar.
Türkiye’de gündem; Siyasi dedikodular, siyasi tutuklamalar, siyasi küfürlerle dolu bir haftayı daha geride bıraktık. TÜSİAD Başkanına yapılan gözaltı en ateşli AKP seçmeninin bile eleştirisine yol açtı. Gözaltına alınmasına bir şey demiyor ama “Çağırsalardı, giderdi. Niye polisle götürdüler” diyorlar. “Adam ne dedi de ifadeye çağrıldı” demiyorlar yine de. İşçi, köylü, sendikacı, siyasetçi, siyasi parti genel başkanı, gazeteci, ev hanımı, iş insanı, belediye başkanı, memur, asker. Çoğunluk mutsuz ve muhalif söylemlerde bulunuyor. Hemen herkes ya ifade veriyor ya tutuklanıyor. Buna rağmen ekonomik göstergeler düzeliyor. Cumhurbaşkanı ve ekonomi kurmayları acaip mutlu. Yüksek kar yüzünden vur kaçcı portföyler Türkiye’ye gelmeye devam ediyor. Ekonomi kurmaylarının neşesi her gün artıyor. Tüik, ülkenin “mennuniyet endeksini” yayınladı geçen hafta. 2024 yılında kendini mutlu hissedenler %49,6 oldu. Endeks tarihinin en düşük oranı. Mutsuz cumhurun, mutlu başkanının olduğu ilginç bir ülke.
14.02.2025 TCMB ve BDDK verilerine göre;
Yabancı porföy; ilgili hafta yabancılar 108 milyon TL hisse senedi ve 1,9 milyar dolarlık tahvil alımı yaptılar. Böylece tahville bir önceki hafta yaptıkları satışı fazlasıyla yerine koydular. Ayrıca 2 milyar dolar civarında ihaleden Eurobond aldılar.
MB ve DTH; MB’nın her üç rezervi de ilgili hafta artmaya devam etti. Brüt rezerv 173 milyar dolar, net rezerv 78 milyar dolar, swapsız rezerv 71 milyar dolar ile tarihi zirve kırdı. Nisan 2024 ayından 2024 yılı sonuna kadar 130 milyar dolar giriş oldu ülkeye. 2025 başından bu yana 15 milyar dolar civarında yeni giriş olmuş gibi.
Tüzeller ve vatandaşlar ilgili hafta döviz mevduatlarını artırmaya devam ettiler. İki haftada toplam artış 6 milyar doları buldu.
Krediler; ilgili hafta tüm krediler sakin seyrine geri döndü. Üç aylık ortalama mevduat ve ortalama ticari kredi faizleri %50 üstünde, bireysel ortalama kredi faizleri %60 üstünde seyir etmeye devam ediyor.
Dünya emtia endeksi; İki hafta önce; “bir müddet 103 puan ile 107 puan arasında oyalanacaktır. Sonraki hedefi 110 puan olacaktır sanırım” tahmininde bulunmuştum. Geçen hafta 108 puanın üstünü görüp haftayı 106 puan üstünde haftayı kapadı.
Dolar/TL; Geçen hafta sonu Cuma günü akşamı yukarı doğru hareker yaşadıysa da haftayı bant içinde bitirdi. 36,10 lira, 36,60 lira arasında bu hafta sıkışma devam edecek gibi. Dar bir bantta yukarı doğru tırmanıyor. 2025 Ocak ayı başında ufaktan döviz alma zamanı, ocak ayı sonunda ise Şubat ayının ikinci yarısından sonra dövizde heran için kıpırdanma olabileceğini yazmıştım. Geçen hafta sonu yukarı doğru bir hamleyi izledik.
Nisan 2024 ayından beri ülkeye döviz geliyor. 2024 yılını 130 milyar dolar civarında döviz girişi ile bitirmiştik, 2025 yılınında da 15 milyar dolara ulaştık. Normalde doların 33 lira seviyelerine filan gelmesi şaşırtıcı olmazdı. Yiğidin hakkını verelim ekonomi yönetimi buna izin vermeyip MB kasasını döviz doldurdu. Fortföy yatırımcısı faiz getirisini alacak ama en azından kur kazancı da olmayacak. MB gelen dövizi kasaya attı. Döviz almak için piyasaya TL verdi. Bu durum aşırı eflasyonist etki yaratmasın diye de likitide fazlasını ters swap ve benzeri ürünlerle piyasadan çekti.
Sonuçta on ayda giren ve ciddi kazanç sağlayan yabancı portföy yatırımcısı her an çıkabilir. Üç ay içinde de çıkabilir, bir yıl içinde de çıkabilir. Merkez bankasının kasası dolu, çıkışa müdahale edebilir ama bir yere kadar. Çıkan yabancı porföy yerine, yeni yabancı portföy sokamazsan bir yerde tıkanırsın. Yabancının da birden çıkması akıllıca olmaz. Kur hızlı yükselirse faiz kazancının bir kısmını kur kaybı olarak yazabilir. Ama nasılsa TCMB müdahale eder diye çıkışı daha kısa süreye yayabilirler. Geçen Cuma 17.00 den sonra çıkışa MB müadahale etti mesela. MB sanki MB kasasını, cary tradeçilere güven vermek için dolu tutuyor. “Faiz kazanmaya devam edeceksiniz gitmeyin. Ben kurun yükselmesine izin vermeyeceğim” diyor. Umarım bir çuval inciri berbat etmezler.
ABD 10 yr tahvil; Üç hafta önce % 4,35 seviyesine kadar gevşeyebileceğini ama, o seviyede bir müddet kalacağını tahmin ettiğimi yazmıştım. %4,40 ve 4,30 destekleri. %4,30 seviyesini aşağı kırması şimdilik zor görünüyor. %4,52 direnç haline gelmek üzere.
Eur/Usd; 1.0470 üstünde kalmaya çalışıyor, euro güçleniyor gibi duruyor ama bana çok inandırıcı gelmiyor doğrusu. Bu hafta 1,0530 ve 1,0630 direnç. 1,0610 üstünde iki hafta kalması euro nun gerçekten güçlendiğinin ilk işareti olabilir. 1.04 ise destek.
Bist100; Geçen haftanın son günü sıkı satış yedi ama günü 9600 puanın üstünde kapamayı başardı; aşağı kırılırsa soluğu 8600 puanda alırız. Dolar bazında 2,63 dolar seviyesine geldi.
TR 10 yr ve 2 yr tahvil; Cuma günü satış yediler. İki yıllıkların faizi %38 üstüne, 10 yıllık tahvil faizleri de %28 üstüne zıpladı.
Altın; 2980 dolar hedefine çok yaklaştı. Uzun vadeli yükselen kanalda. 2030 yılları civarında onsunun 10 bin dolar olacağı görüşüne katılıyorum. Tabi ki zaman zaman düşüşler, yatay seyirler yaşayacaktır. Kısa ve orta vadede ise 3000 dolar ciddi direnç. Onu kırıp bir hafta üzerinde kalırsa yukarı doğru bir bant içinde ufak adımlarla devam etme olasılığı bence yüksek.
Yorum Yazın