MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Çok zor bir süreç ama en zoru toplum olabilir

Ana SayfaSi̇yasetÇok zor bir süreç ama en zoru toplum olabilir
Çok zor bir süreç ama en zoru toplum olabilir
27 Ekim, 2024, Pazar 07:27
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Ahmet Erdi Öztürk
Ahmet Erdi Öztürk

Sürecin iç politik gerekliliklerle mi yoksa Türkiye’nin bölgesinde olan gelişmeler nedeniyle mi başladığını bilmek çok zor. Ancak benim tahminim dış politikanın bu süreçte ana etken olduğu ancak süreç başarı ile tamamlanırsa iç politikadaki olası kazançların ise ana paranın faizi olacağı yönünde.

​Geçtiğimiz haftalarda Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş çekişmeleri arasında erken seçim olur ise acaba hangisi Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında daha güçlü bir rakip olur tartışmalarını yaşarken birdenbire kendimizi çok farklı bir gündemin içerisinde bulduk. Kuşkusuz, kimileri böyle bir sürecin arkada mutfakta pişirildiğini biliyorlardı ama bizler MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları ile kendimizi yepyeni bir sürecin içerisinde bulduk.

Adı ile özdeşleşmiş şekilde devleti temsil ettiği büyük bir kabul gören Bahçeli mecliste önce DEM partililer ile tokalaştı ardından da Abdullah Öcalan’ın meclis çatısı altında konuşma yapmasının bile mümkün olacağını açıkça söyleyerek bütün gündemi belirledi. Hatta şu anki gündemi değil geleceği de belirlemiş oldu. Ardından CHP lideri Özgür Özel’den, DEM Parti’den, Abdullah Öcalan’dan ve de Kandil’in bir kanadından süreci olumlayan ve de destekleyen açıklamalar geldi. Her ne kadar TUSAŞ’a yapılan terör saldırısı sürece bir darbe vurmuş olsa da şu ana kadar sürecin ilerleyişini durdurmuşa benzemiyor. 

​Sürecin iç politik gerekliliklerle mi yoksa Türkiye’nin bölgesinde olan gelişmeler nedeniyle mi başladığını bilmek çok zor. Ancak benim tahminim dış politikanın bu süreçte ana etken olduğu ancak süreç başarı ile tamamlanırsa iç politikadaki olası kazançların ise ana paranın faizi olacağı yönünde. 7 Ekim saldırıları sonrasında Ortadoğu coğrafyasında uluslararası çatışma ve de güvenlik hattının Tahran’ı çeperine alacak şekilde güneye doğru inme durumu aniden hızlandı. ABD’nin Irak’tan 2026’da çekileceği ve de 5 Kasım seçimlerinde ibrenin de Trump’tan yana olduğunu düşünürsek bölgede kimi büyük boşlukların doğacağını kestirmek hiç de zor değil. Dahası Irak, İran ve de Suriye Kürtleri bu süreçte bölgede yeniden önemli aktörlerden birisi konumuna da yükselebilir. Hal böyleyken Türkiye kendi iç sorununu çözmek durumunda. Ancak bu sanıyorum aktörlerin çokluğu nedeniyle çok kolay değil.

TÜRKİYE, KENDİ İÇ SORUNUNU ÇÖZMEK DURUMUNDA

​Öncelikle Türkiye devlet yapısının her ne kadar ortak paydada buluşma kabiliyeti çok yüksek olsa da tek parçalı bir yapı olmadığını hatırlamamız lazım. Kuşkusuz Türkiye’nin devlet yapısı gibi Kürtler de tek parçalı bir yapıya sahip değiller. Hala tartışmasız lider olan Abdullah Öcalan çok etkili olsa da hem Kandil’de hem de Türkiye’nin dışında farklı durumlara kimi farklı tepkiler veren gruplar da var.

Sanıyorum sürecin gelişini çok tecrübeli kimi DEM partililer rahatlıkla gördüler ama süreçten yeni haberi olmuş kimi partililerin de ne tepki vereceğini kestirmek kolay değil. Benzer şekilde ABD bölgeden çekilse bile bölgedeki silahları kalacak ve de bu etkisinin de süreceğini gösteriyor. İsrail’in kimi farklı Kürt grupları ile çıkar odaklı iş birlikleri yapması, Rusya’nın bölge nüfusunu arttırması için Suriye’de daha da farklı iş birliklerine girmesi ise asla yabana atılmaması gereken durumlar. 

​Kısacası içeride çok parçalı ve uyuşmaları zor olan yapılar varken artık uluslararası bir mesele olan Kürt meselesinin hem bölgede hem de dünyada çok fazla aktörü var. Hal böyle olunca da bütün bu aktörleri aynı düzleme koymanın zor olacağını düşünüyorum. Ancak sanıyorum sürecin başat aktörlerinden olduğunu bildiğimiz Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve ekibi bütün bunları hesaba katmışlardır. En azından ben hesaba kattıklarını ummak istiyorum.

​Ancak süreç içerisinde devletlerin, yapıların, grupların, örgütlerin ve de siyasal elitlerin kalabalıklığı ve de oydaşmalarından daha da zor olan bir gerçeklik ile karşı karşıyayız. O da Türkiye toplumu. Her ne kadar elimde şu an için hiçbir araştırma sonucu olmasa da şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Özellikle 2015 sonrasında milliyetçilik nosyonu ile bir arada tutulmaya çalışılan Türkiye toplumu hazırlanmadan kendisini ortasında bulduğu bu duruma çok da kolay uyum sağlayamayabilir. Her ne kadar Devlet Bahçeli bunu sağlayabilecek çok doğru ve de önemli bir aktör olsa da. 

​On yıla yaklaşan bir süredir bu toplum hem yukarıdan aşağıya hem de aşağıdan yukarıya doğru milliyetçilik tutkalı ile birbirine yapıştırılmaya çalışılıyor ki bu kendi içerisinde meşru bir siyasal-sosyal proje de olabilir. Yerli ve milli sıfatına sahip savunma sanayisi, dış politikası ve de yatırım araçları ile bu politikalar yukarıdan topluma serpiştirilirken aynı zamanda da aşağıdan diziler, söylemler ve de gündelik hayata etki eden uygulamalar ile kendini gösteriyor.

Payitaht Abdülhamit dizisinde ağlayan, Ertuğrul dizisinde kılıç kuşanan, Hollanda’ya kızınca portakalları ekranların karşısında eli sıkan bir topluma Öcalan’ın mecliste konuşacağını anlatmak hiç de kolay bir iş değil. Dahası bu yapılırken ellerini ovuşturarak kopacak milliyetçilik oylarını bekleyen Ümit Özdağ ve Yavuz Ağıralioğlu gibi isimleri de unutmamak lazım. Kısacası devletin gerçek yüzü Devlet Bahçeli söyledi, Kürtlerin büyük çoğunluğu da buna olur verdi diye iç siyasetin tamamlandığını düşünmek yanıltıcı olacaktır. 

​Belki de işte bu yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan her zamankinden daha sessizdir ya da her konuda fırsat yaratıp konuşmayı başaran Ekrem İmamoğlu olanları şimdilik izlemek ile yetiniyordur, kim bilir…

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
TUSAŞDEM PartiAbdullah ÖcalanÖzgür ÖzelEkrem İmamoğluMansur YavaşDevlet Bahçeli

Yorum Yazın

Ahmet Erdi Öztürk
    Ahmet Erdi Öztürk

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    İlter Turan
    İlter Turan Türkiye’yi Lübnanlaştırma hevesleri yersizdir
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Alevi Açılımı
    Osman Erden
    Osman Erden Almanya- İsrail ilişkileri ve kültür sanat alanında ifade özgürlüğü (1)
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Unutmanın teolojisi: Kronos, Antigone ve küller arasında zamanın bedenini aramak
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Komisyon oturumları canlı yayınlansın
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Komisyon kuruluyor sorular çoğalıyor
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy İktidarın Kürtlerle sınavı
    Özgür Öğütcen
    Özgür Öğütcen Gündelik Hayattaki Şiddet Üzerine
    Çağhan Uyar
    Çağhan Uyar Kılıç, kalkan ve ümmet: Türkiye'yi geçmiş nostaljisiyle yönetmek
    M. Coşkun Cangöz
    M. Coşkun Cangöz Yaz sıcakları Hazine’yi de vurdu: Borçlanma yakıyor!
    Murat Paker
    Murat Paker “Süreçte” üç farklı kimlik vizyonu
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş İdari soruşturmalar komedyası ve Devlet-i âlimiz
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Kimlik değil, liyakat
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Türkiye ekonomisi neden durmuyor?
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı