Türk-İş Başkanlar Kurulu, Çayırhan’daki maden ocağı ve termik santralinde direniş çadırında nöbet tutan işçileri ziyaret etti.
Burada konuşan TES-İş Sendikası Genel Başkanı İrfan Kabaloğlu, “Belediyeler ve sivil halk buranın satışına karşılar. Biz buranın özelleştirilmesini istemiyoruz bir an önce vazgeçilmesi için eylemler artırılarak devam edilecek. Burada 65 gün nöbet tuttuk. Buranın ateşi hiç sönmedi” dedi.
Eylem 20 Kasım'dan bu yana sürüyor
Türk-İş Başkanlar Kurulu, toplantının ardından Çayırhan Termik Santrali ve maden ocağı önünde nöbetteki işçileri ziyaret etti. Burada TES-İş Sendikası Genel Başkanı İrfan Kabaloğlu ve Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar konuştu. İşçiler konuşmalar sırasında “Direne direne kazanacağız, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz” sloganlarını attı.
Türkiye'nin özelleşmeyen kamu kaynağının neredeyse hiç kalmadığını vurgulayan Kabaloğlu, şunları söyledi: "Bugün de Çayırhan’da 20 Kasım’dan beri eylemdeyiz. Bugüne kadar buranın halkı ve çalışanları ile çadır kurarak, çeşitli eylemler yaptık. Sonucunda ihaleyi bir kez daha düşünmek için ertelediler ancak hala bir gelişme olmadı ve burayı özelleştireceklerini söylüyorlar. Burada çalışan arkadaşlarımız daha önce 20 yıl özelde çalıştılar. 20 yıl boyunca burada hep kaygı yaşadık, tazminatlar verilmedi, davalar açtık. Biz bir daha aynı şeyi yaşamak istemiyoruz.
"Özelleştirilmeden vazgeçilmezse mücadeleye devam etme kararı aldık"
Belediyeler ve sivil halk buranın satışına karşılar. Biz buranın özelleştirilmesine istemiyoruz bir an önce vazgeçilmesi için eylemler artırılarak devam edilecek. Burada 65 gün nöbet tuttuk. Buranın ateşi hiç sönmedi. Bu santral normal çalıştığı zaman aylık 700 milyon TL geliri getiriyor. Bu gelirleri neden bir kişiye verelim, kamunun, devletin kullanacağı geliri. Biz ekmeğimize sahip çıkmakta kararlıyız. Özelleştirmeye hayır diyoruz. Bugün Türk-İŞ’e bağlı tüm kurumlar bizi destekliyor. Burada mücadeleyi sürdürmek o kadar kolay değil. Beypazarı’na kadar 24 km yürüdük. Bu özelleştirmeden vazgeçilmezse mücadeleye devam etme kararı aldık. Buranın halkıyla, çalışanlarla birlikte bu mücadeleyi vereceğiz."
"Zannetmeyin ki oturacağız, daha şiddetli şekilde eylemlerimize devam edeceğiz"
Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar da şunları söyledi: "Özelleştirme maalesef bu ülkede 80 darbesi sonucunda oldu. O günden bu güne neredeyse özelleştirilmeyen bir yer kalmadı. Kamu her geçen gün güç kaybetmekte, ekonomimizde zayıflamakta. 4 Mart’a ertelenmesi oyalamaktan başka bir şey değildir. Bu ülkede özelleştirilme her zaman ülkeyi geriye götürmüştür.
Biz bu ülkenin insanlarıyız. Bu ülkenin insanlarının rahat ve huzurlu yaşamasını isteriz. Sabır taşımız artık çatlamaya başladı. Çalışma hayatında bu kadar düzensizlik olamaz, maalesef ülkemizde her kurumda sıkıntı var. Bizi yönetenlere söylüyorum işçide, esnafta, emeklide, çiftçide sıkıntı var. Feryat edecek duruma geldik. Allah'tan sarılacak bir Türk-İş’imiz var. Eğer Türk-İş de elden giderse bugünleri arar hale geliriz. Eğer 4 Mart’ta burayı tekrar satmaya kalkarsanız zannetmeyin ki oturacağız, daha şiddetli şekilde eylemlerimize devam edeceğiz.”
Yabancı hakem olur da yabancı hâkim olamaz mı? 
Yorum Yazın