MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Özgür Özel: "10 yıl geriye kimin teröristlerle telefonlaştığına gidersek, AK Parti’de FETÖ terör örgütüne mensup olmayan 10 kişi kalmaz"

Ana SayfaGündemÖzgür Özel: "10 yıl geriye kimin teröristlerle telefonlaştığına gidersek, AK Parti’de FETÖ terör örgütüne mensup olmayan 10 kişi kalmaz"
Özgür Özel: "10 yıl geriye kimin teröristlerle telefonlaştığına gidersek, AK Parti’de FETÖ terör örgütüne mensup olmayan 10 kişi kalmaz"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul'da olağanüstü MYK'yı topladı ve Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'nda miting çağrısı yaptı.

31 Ekim, 2024, Perşembe 18:46
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'nda mitingde konuştu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'nda, "Devlet dairesinin, devletin belediyesinin kapısını balyozla kırdılar. İçeri girdiler. Kapıda avukatlar yetişip, belediye meclis üyesi avukatlarımız yetişip, aramaya hakları olduğu için tanıklık etmek istediler, içeri alınmadılar. Ne evde avukat vardı ne belediyede. Ahmet Başkan'ı tutuklarken bu hukuksuzca temin edilen bazı evrakları, kitapları, dergileri kimin oraya koyduğunu bilmediğimiz, Ahmet Başkan'ın ilk kez gördüğü bir kitap taslağını bile tutuklanırken gerekçe diye gösterdiler. Ve tutuklama sırasında, 'Onunla görüşmüş, bununla görüşmüş. 10 yıldır dinliyorduk' diyor. '10 yıldır terörle irtibatlı' diyor. 10 yıl geriye kimin teröristlerle telefonlaştığına gidersek, AK Parti’de FETÖ terör örgütüne mensup olmayan 10 kişi kalmaz" dedi.

"Terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla dün sabah saatlerinde evinden gözaltına alınan ve akşam saatlerinde emniyetten İstanbul Adliyesi'ne götürülen Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, gece yarısı Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı. Tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Özer görevden uzaklaştırılarak yerine İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy kayyum olarak atandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sabah saatlerinde İstanbul'a gelerek İstanbul'da olağanüstü MYK'yı topladı ve Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'nda miting çağrısı yaptı. Mitinge DEM Parti, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi, Türkiye İşçi Partisi (TİP), SOL Parti, EMEP, Emek ve Demokrasi Platformu ve Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) da katıldı.

Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'ndaki mitingde CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu da konuştu.

"Esenyurt'un tüm renkleri omuz omuza"

Ardından konuşan Özel, şunları söyledi: "Bugün burada, Esenyurt Meydanı’nda Esenyurt’un tüm renkleri, Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkes’iyle hangi etnik kökenden olursa olsun, Alevisi, Sünnisi hepsi omuz omuza. Esenyurt’un seçilmiş, iki kişiden birinin oyunu alarak seçilmiş belediye başkanına ve onun şahsında kendilerinin seçme hakkına sahip çıkan bütün Esenyurtluları yürekten kutluyorum. Bugün dün yaşanan büyük hukuksuzluklardan sonra Esenyurt Belediyesi'nin önüne bir çağrı yaptık. Ancak dün Esenyurt'un seçme hakkına el koyanlar kayyum eliyle belediye binasına binanın önündeki özgürlük alanına el koymaya kalktılar. Devletimizin polisini kanunsuz emirlerle o alanı küçültmeye sizi, bizi irademize sahip çıkarken güçsüz göstermeye kalktılar. Onlara verilecek cevap şuydu; geldik, il başkanımızla, diğer partilerin yöneticileriyle görüştük ve sordum. Dedim ki; Esenyurt'un en büyük alanı, meydanı neresi dedim. Burasını söylediler. Orayı dolduracağız dedim.

Burada bir ilk gerçekleşiyor. Meydanda bir siyasi partinin belediye başkanına yapılan bir haksızlık var ama meydanda biraz önce isimleri ayrı ayrı sayılan tüm siyasi partilerin bayrakları var, dayanışma duyguları var. Biraz önce DEM Parti'nin Sayın Eş Genel Başkanının dayanışma söylemlerini işittik. Kendisine eşlik eden grup başkanvekillerine, TİP milletvekillerine, EMEP milletvekillerine, Saadet, DEVA, Gelecek ve SOL Parti'nin il başkanlarına, yöneticilerine ilçe başkanlarına bu büyük dayanışma için yürekten teşekkür ediyoruz. Ayrıca yayınlamış oldukları açıklamalar beni arayarak bildirdikleri dayanışma duyguları ve yaptıkları, takındıkları kurumsal tutumlarla DEVA Partisi'nin Sayın Genel Başkanı Ali Babacan'a, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal'a, TİP Genel Başkanı Sayın Erkan Baş'a, EMEP'in Sayın Genel Başkanı Seyit Aslan'a, Gelecek Partisi Genel Başkanı Sayın Ahmet Davutoğlu'na ve kurumsal açıklamalarıyla güç veren Saadet Partisi'ne ve SOL Parti'ye yürekten teşekkür ediyorum.

"Bu darbeye karşı dimdik ayaktayız"

Cumhuriyetimiz iki gün önce 101’inci yaşını kutladı. 101 yılda nice badireler atlattık. Darbeler, darbe girişimleri, terör saldırıları, demokrasimizi hedef alan nice olay yaşadık. Ama yıkılmadık. Karşımıza her türlü kötülüğü diktiler. Sinmedik, eğilmedik, teslim olmadık. Bugün de millet iradesine bir saygısızlık, bir hürmetsizlik eden iktidarın, onun büyük küçük, görünür görünmez ortaklarının hepimize karşı giriştikleri bu darbeye karşı dimdik ayaktayız. Biriz, birlikteyiz, hep beraberiz. Ahmet Özer bir akademisyen, profesör, bir kanaat önderi, bir bilim insanı, bir kamu görevlisi. Yıllardır bu görevleri yapıyor. Esenyurt’ta aday belirlenirken elbette bir siyasi parti o kentin sosyolojisini, o kentteki seçmenlerin tercihlerini dikkate alarak en doğru adayı belirlemek durumdadır. Böyle yaptık. Konuşarak, görüşerek, istişareyle ölçerek, biçerek yaptık. En sonunda Ahmet Özer’i sizlere arz ettik. İki kişiden birinin oyuyla, rekor oyla, Türkiye’nin en büyük ilçesini sizlerin oylarınızla Ahmet Hoca kazandı. Şimdi buradan ona Silivri’ye bir dayanışma alkışı yolluyoruz. Duymasını istiyorum; Ahmet Başkan Esenyurt Meydanı, on binler hep bir ağızdan haykırıyor, 'Ahmet Başkan yalnız değildir' diyorlar.

"10 yıl geriye kimin teröristlerle telefonlaştığına gidersek, AK Parti’de FETÖ terör örgütüne mensup olmayan 10 kişi kalmaz"

Dün yaşanan süreç tamamen hukuksuzluk, usulsüzlük, bir kumpasın tüm işaretlerini barındırmaktadır. Ahmet Başkan her sabah 08.30'da gittiği belediyeye, 08.30'da davet edilse ifade vermeye gidebilecekken sabah 05.00'te çilingirle kırarak evinin kapısına dayandılar. Eşi telaşla, korkuyla kapıyı açtı. Durumu izah etmek yerine ittirip geçtiler. 'Müsaade edin, uyandırayım gelsin' dedi. 'Hayır' dediler. Ahmet Özer'in yatak odasına gidip polisler kendisini bizzat uyandırdılar. Bunu bilerek yaptılar. Oradaki muamele, kötü, ahlaksız, kanunsuz muamele eninde sonunda bir kez daha bu milletin vicdanından dönecektir. Bunu bir kenara yazın. Yanında belediyeye aynı zamanda, eş zamanlı gittiler. Devlet dairesinin, devletin belediyesinin kapısını balyozla kırdılar. İçeri girdiler. Kapıda avukatlar yetişip, belediye meclis üyesi avukatlarımız yetişip, aramaya hakları olduğu için tanıklık etmek istediler, içeri alınmadılar. Ne evde avukat vardı ne belediyede. Ahmet Başkan'ı tutuklarken bu hukuksuzca temin edilen bazı evrakları, kitapları, dergileri kimin oraya koyduğunu bilmediğimiz, Ahmet Başkan'ın ilk kez gördüğü bir kitap taslağını bile tutuklanırken gerekçe diye gösterdiler. Ve tutuklama sırasında, 'Onunla görüşmüş, bununla görüşmüş. 10 yıldır dinliyorduk' diyor. '10 yıldır terörle irtibatlı' diyor. 10 yıl geriye kimin teröristlerle telefonlaştığına gidersek, AK Parti’de FETÖ terör örgütüne mensup olmayan 10 kişi kalmaz.

"Ahmet Özer’in özelinde önce Esenyurt’un, sonra İstanbul’un, sonra Türkiye’nin iradesine ipotek koymaktır"

Diyor ki; 'Sen Remzi Kartal ile belli sayıda telefon görüşmesi yapmışsın.' Bir bakıyorsunuz, 2015 yılında Remzi Kartal ile o dönemin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, meclis başkanvekili, her ikisi de milletvekili, oturmuşlar yemek yemişler. Ya da geçtiğimiz seçim o zamanlar Munzur Üniversitesinden getirdikleri sosyolog gidip de adadan mesaj getirince onu okuyan öğretim görevlisi, Remzi Kartal ile sekiz buçuk saat görüşmüş. Remzi Kartal ile görüştü diye içeri atmaya kalkarsanız AK Parti’de de kimse kalmaz, yöneticiniz de kalmaz sizin. Bu meydanda, Esenyurt’ta konser verilmiş, şarkıcı gelmiş, konser vermiş. Bu şarkıcıyı getirmek 'terör örgütüyle ilişkiymiş.' Eğer o şarkıcının yaptığı iş terörse onu dinleyen Esenyurt Kaymakamı'nı ne yapacağız? Ne sanat ne siyaset ne yakınının ölümünde açılan taziye telefonu ne 10 yıl önceki telefon görüşmesi terörle ilişkilendirilemez. Ancak yapılan iş Ahmet Özer’in özelinde önce Esenyurt’un, sonra İstanbul’un, sonra Türkiye’nin iradesine ipotek koymaktır.

Çıkmışlar bilindik numaralarla, şafak operasyonlarıyla, FETÖ’den kalma kumpaslardan medet umarak Ahmet Özer’i görevinden uzaklaştırıyorlar. Bunlar dönüp diyorlar ki 'Terör sorununu biz çözeceğiz ama Türkiye’de Kürt sorunu yoktur' diyorlar. Buradan açıkça söylüyorum; bir ülkede bir sorun varsa sorunun sahibine sorulur. Eğer bir sorunun olup olmadığına o ülkede yaşayanlar değil de yönetenler karar veriyorsa o ülkede diktatörlük var demektir. Açıkça söylüyoruz, bir ülkede bir sorunu yaşayanlar sorunu söylüyor ve bu sorun tartışılıp çözülüyorsa orası demokrasi diye anılır. Ülkeyi yönetenler buna karar veriyorsa orası otokrasidir, orada otoriterler vardır ve o ülke demokrasi değildir. Bugün 'Kürt sorunu yok' diyenler, Esenyurt'ta yaptıklarıyla, kayyum politikalarıyla Kürt sorununun var olduğunu kendileri sadece Türkiye'ye değil bütün dünyaya ilan etmişlerdir.

"Sen Recep Tayyip Erdoğan’ın Zekeriya Öz’üsün Akın Gürlek"

Ahmet Hoca'nın tutuklanacağını dün öğle saatlerinde Erdoğan açık açık söyledi. Yani kararı vermişler, talimatı vermişler. Şekil, şartı tamamlıyorlar. Biliyorsunuz Canan Kaftancıoğlu, Selahattin Demirtaş, Sözcü Gazetesi, Hrant Dink davasında as dediklerini asan, kes dediklerini kesen, sarayın talimatlarını yerine getiren biri vardı. Onun adı; seyyar giyotindi. Mahkeme mahkeme gezdirip adaleti katletirmişlerdi. Onun adı; adaletin celladıydı. Son görevi bakan yardımcılığıydı, siyasiydi. Bir telefonla 'Bana İstanbul’da lazımsın' diye devletin en tepesidekinden aldığı emirle koştu geldi ve dünkü operasyonu yönetti. Buradan sesleniyorum; Sayın Erdoğan’ın talimatıyla gelip de bu operasyonlara girişen Akın Gürlek, Zekeriya Öz'ü hatırlıyor musun?’ Ona da talimatı FETÖ veriyordu. Kumpas yapıyordu. Bıçağının iki tarafı da kesiyordu. Kibrinden yanına yanaşılmıyordu. Sonra günü gelince sıçan gibi kaçtı. Sen Recep Tayyip Erdoğan’ın Zekeriya Öz’üsün Akın Gürlek. Akın Gürlek, savcı değildir. Akın Gürlek, hukukçu değildir. Akın Gürlek vicdanı olmayan, aklı olmayan, hastane hastane sürünen mahkumları bile cezaya boğan ama Akın Gürlek, adliye adliye adalet katledilsin diye gezdirilen bir cellattır. Bu vicdansız, bu millete hesap verecektir. Söz veriyorum."

Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'ndayız. #SahipÇıkıyoruzhttps://t.co/lGbnvWiUtd

— CHP ?? (@herkesicinCHP) October 31, 2024
  • Plan işliyor… Plan işliyor…
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Cumhuriyet Halk PartisiCHPÖzgür Özelİstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet ÖzerKayyum

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Yeni milliyetçilik ve Öcalan
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Irak işgalinden sonra benzer oyun
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Dış Güçler: Sert adamlar, yumuşak hafızalar
    Sinem Arslan
    Sinem Arslan Barış süreçlerinde taraflar arası mutabakatlarda “Yapıcı Muğlaklık”: Neden tercih edilir? Gerçekten yapıcı mı, yıkıcı mı?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Demir Perde’nin çöküşü, İran’ın Ateşi: 1983’ün Mirası
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman 27 Mayıs 1960 Darbesine Yeni Bakışlar (1)
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Erdoğan’ın uğradığı en büyük hezimet
    Adnan Ekinci
    Adnan Ekinci Anayasa Günlüğü - İlk Gün
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Ey CHP: Titre ve Kendine Dön
    Tuğba Muslu
    Tuğba Muslu Düşünmeyen nesiller projesi
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beyaz Saray’da aşk başkadır!
    Osman Erden
    Osman Erden “Führer’e İtaat”
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı