MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Ne Krizi?

Ana SayfaEkonomi̇Ne Krizi?
Ne Krizi?

Ne Krizi?

31 Mayıs, 2024, Cuma 08:34
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Türkiye’de de Arjantin’de de kimilerine göre kriz var, kimilerine göre önemli bir durum yok. Hangi grupta olduğunuza göre bakış açınız ve düşük gelirli grupta yer alanlara karşı duyarlılığınıza göre yargınız değişiyor.

Kriz deseniz bazıları hemen dikleniyor: “Ne krizi?” Size hemen lokantaları, kafeleri, trafikten tıkanmış yolları gösteriyorlar ve “kriz olsa buralar dolu olur mu?” diye soruyorlar. Sonra iki adım ötede geçinememekten yakınıyorlar.

Türk toplumu, her konuda olduğu gibi kriz konusunda da birkaç parçaya bölünmüş durumda. İçinde bulunduğumuz durumu bazıları kriz olarak nitelendiriyor. Gerçekten enflasyonda dünyanın en yüksek oranlarından birisine sahip olduğumuz ve gelir dağılımının da giderek bozulmakta olduğu gerçeğine bakarsak bu durumu kriz olarak tanımlamak mümkün. Bazıları ortada kriz falan olmadığını, enflasyonun yüksek olması dışında bir ekonomik sorun bulunmadığını ve bu durumun kriz olarak nitelendirilemeyeceğini iddia ediyor. Gerçekten restoranlara, kafelere, yollara baktığımızda her yerde para harcayan insanlarla karşılaşıyoruz ve o zaman kendimize şu soruyu soruyoruz: “Kriz varsa bu harcamaları bu kadar bol keseden yapanlar kimler?” Çünkü bunlar öyle üç beş kişi falan değil, beyaz yakalıların da aralarında bulunduğu çok sayıda insan. Bazıları da her iki duruma bakarak toplumun bir bölümünün krizde olduğunu, daha küçük bir bölümünün ise öteki grup için kriz olarak nitelenebilecek bu durumdan etkilenmediğini öne sürüyor. Hangi gözlem ve teşhis doğru? Bence üçüncü gruptakilerin gözlemi doğru görünüyor. Bunu biraz açalım.

Elimizdeki son gelir dağılımı verisi 2022 yılı verilerini kullanarak konuyu irdeleyen TÜİK’in 2023 Gelir Dağılımı İstatistikleri başlıklı raporunda yer alıyor (1). Bu rapordaki verilerden hareketle hazırladığım aşağıdaki tabloda nüfusun yüzde 20’lik bölümlerinin GSYH’den aldığı paylar yer alıyor:

Buna göre 2022 yılında 906 milyar dolar tutarındaki GSYH’nin yarısını (451 milyar dolar) nüfusun en yüksek gelir elde eden yüzde 20’si (17.055.991 kişi) paylaşıyor. Bu grupta kişi başına ortalama gelir 26.453 dolar. Nüfusun geri kalan yüzde 80’i de 454,8 milyar doları paylaşıyor. Bu grupta kişi başına gelir ise 6.668 dolar. Nüfusun en düşük gelirli yüzde 20’sinin geliri ise 3.134 dolar.

Nüfusun en yüksek gelir elde eden 17,1 milyon kişisi açısından ortada bir kriz yok. Sonraki yüzde 20’lik nüfusun durumu karışık ama genel olarak onların da daha üst gelirli olanları krizden çok fazla etkilenmiyor.

Bu durumda karşımıza ilginç bir durum çıkıyor. Yaklaşık 25 milyon kişi krizden geri kalan 60 milyon kişi kadar etkilenmiyor. O restoranlarda, kafelerde, yollarda arabalarda gördüğümüz kişiler onlar. Ötekilerin de bir bölümü bu durumu geçici olarak görüp borçlanarak onlar gibi yaşamaya çalışıyor. Ama geri kalanlar tam anlamıyla krizde.

Bizden biraz daha iyi durumda olsa da Arjantin’de de durum Türkiye’ye benziyor (2). 2022 verilerine göre Arjantin’de GSYH’nin (2022’de 631 milyar dolar) yüzde 47’si (297 milyar dolar) nüfusun (2022’de 46,2 milyon kişi) yüzde 20’si (9,2 milyon kişi) tarafından paylaşılıyor. Bu en zengin 9,2 milyon kişinin ortalama kişi başına geliri 32 bin dolar. Nüfusun geri kalan yüzde 80’i (37 milyon kişi) gelirin geri kalan 334 milyar dolarlık bölümünü paylaşıyor. Bunların kişi başına ortalama geliri de 9 bin dolar. Türkiye’de Gini katsayısı 0,43, Arjantin’de 0,42 (3.) Görüleceği gibi iki ülke gelir dağılımı açısından birbirine oldukça benziyor. Arjantin’de de üst gelir grubundakiler restoranları, kafeleri, yolları dolduruyor, alt gelir grupları da geçinememekten şikâyet ediyor.

Özetle şunu söyleyebiliriz: Türkiye’de de Arjantin’de de kimilerine göre kriz var, kimilerine göre önemli bir durum yok. Hangi grupta olduğunuza göre bakış açınız ve düşük gelirli grupta yer alanlara karşı duyarlılığınıza göre yargınız değişiyor.


(1) TÜİK, https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Gelir-Dagilimi-Istatistikleri-2023-53711

(2) Arjantin verileri için: https://tradingeconomics.com/countries

(3) Gini katsayısı gelir dağılımı eşitsizliğini ölçmekte kullanılan bir ölçü. Sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımı iyileşiyor, bire yaklaştıkça bozuluyor demektir.


Bu yazı, yazarın izni ile www.mahfiegilmez.com‘dan alınmıştır.
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk İsrail’le mücadelede paradigma değişikliği ihtiyacı
    Erdem Bağcı
    Erdem Bağcı İsrail - İran Savaşı’nın küresel ekonomiye etkileri
    Emir Yaşar
    Emir Yaşar Özgürlük için 'Liberalizm'e veda
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Ares’in kılıcı, Hades’in kapısı: Unutmanın kıyameti üzerine bir deneme
    Beril Esra Atahan
    Beril Esra Atahan Konfor alanının sessiz zincirleri ve yolculuğun çağrısı 
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Yeni milliyetçilik ve Öcalan
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Irak işgalinden sonra benzer oyun
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Dış Güçler: Sert adamlar, yumuşak hafızalar
    Sinem Arslan
    Sinem Arslan Barış süreçlerinde taraflar arası mutabakatlarda “Yapıcı Muğlaklık”: Neden tercih edilir? Gerçekten yapıcı mı, yıkıcı mı?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Demir Perde’nin çöküşü, İran’ın Ateşi: 1983’ün Mirası
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman 27 Mayıs 1960 Darbesine Yeni Bakışlar (1)
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Erdoğan’ın uğradığı en büyük hezimet
    Adnan Ekinci
    Adnan Ekinci Anayasa Günlüğü - İlk Gün
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Ey CHP: Titre ve Kendine Dön
    Tuğba Muslu
    Tuğba Muslu Düşünmeyen nesiller projesi
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beyaz Saray’da aşk başkadır!
    Osman Erden
    Osman Erden “Führer’e İtaat”
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı