MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Faiz Sebep...

Ana SayfaEkonomi̇Faiz Sebep...
Faiz Sebep...
30 Aralık, 2024, Pazartesi 10:00
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Mahfi Eğilmez
Mahfi Eğilmez

Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu’nun Aralık ayı toplantısından sonra enflasyonda düşüş eğilimi gördüğünden söz ederek politika faizini yüzde 50’den 47,5’e düşürdü.

Piyasadaki beklenti ağırlıklı olarak 1,5 ile 2 puan arasında bir faiz indirimi yapılacağı yönünde yoğunlaşmış olduğu için 2,5 puanlık indirim piyasayı az da olsa şaşırttı. Merkez Bankası aynı kararında gecelik borçlanma uygulamasını, borç alma ve verme faizleri arasında üç puanlık bir farkla yeniden öne çıkardı. Böylece uzun süre sadeleşme politikası diyerek ortaya koyduğu çabalar da rafa kaldırılmış oldu.  

Kurun sabitleşme eğilimini gören yabancı yatırımcıların carry trade işlemi yoluyla döviz getirip bozdurup ve döviz hesabı olan Türklerin bunları Türk Lirasına çevirip, kurun sabitleşme eğiliminden yararlanarak çok yüksek döviz faizi elde ettiklerini birçok kez anlattım. O nedenle enflasyonla mücadele edilen bir ortamda, eğer enflasyonda düşüş eğilimi başlamışsa faizlerin de yavaş yavaş indirilmesi ve Türk Lirası mevduattan döviz faizi elde edilmesi çekiciliğinin yok edilmesi gerektiğini vurguladım. Buna karşılık faiz politikasının aşağıya doğru olduğu kadar yukarıya doğru da esnek olması gerekliliğine de dikkat çektim.

İşin özü şudur: Faiz, enflasyon düşerken enflasyonu birkaç puan gerisinden izlemeli, enflasyon yükselirken öne geçip enflasyonun birkaç puan önünden gitmelidir.

Aşağıdaki grafik Türkiye’nin 2021 Ocak ayından bugüne kadar Merkez Bankası faizi ve enflasyon arasındaki ilişkiyi gösteriyor (grafik için kullandığım verileri TCMB ve TÜİK sitelerinden aldım.)

Grafikte 1 numaralı bölge 2021 Ocak – Eylül ayları arasındaki dönemdir. Bu dönemde Merkez Bankası politika faizi, enflasyon oranının hafifçe üstünde olduğu için enflasyon denetim altında görünse de enflasyonun yukarıya doğru hareketlenmeye başladığı fark edilebiliyor. 2021 yılı Eylül ayında enflasyon yüzde 19, Merkez Bankası politika faizi de yüzde 19 idi. Böyle bir durumda Merkez Bankasının faizi artırarak enflasyondaki çıkışı durdurması gerekirdi. Eğer Merkez Bankası Eylül toplantısında yüzde 19 olan politika faizini yüzde 22’ye çıkarmış olsaydı bugün enflasyon diye bir sorunumuz olmayacaktı.

Ne var ki Merkez Bankası, siyasetçilerin “faiz sebep enflasyon sonuçtur” söylemine uyarak politika faizini yüzde 18’e indirdi. Ve daha da kötüsü faizi, izleyen aylarda indirmeye devam ederek yüzde 8,5’e kadar düşürdü. Sonucu 2 numaralı bölgeden görebiliyoruz. Faiz indirilmeye devam edilirken enflasyon uçtu gitti. İnsanlar paralarını enflasyonun çok altında faizle bankaya yatıracak yerde dövize yöneldiler bu kez kur yükselmeye başlayınca faizi yeniden hızla yükseltmek yerine kur korumalı mevduat hesapları oluşturularak ikinci bir yanlış yapıldı. Böylece sebep sonuç ilişkisini karıştırmanın yanına “iki yanlış bir doğru etmez” atasözüne aykırı davranış da eklenmiş oldu. Faizi düşürme hatası enflasyonu uçururken kur korumalı mevduat hatası da Merkez Bankası’nda astronomik bir zarar oluşmasına yol açtı.

3 numaralı bölgenin ilk bölümü ilk bakışta yanıltıcıdır: Faiz düşerken enflasyon da düşer görünüyor. Bu aşamada bu yanıltıcı görünümün oluşmasının birkaç nedeni var: Bir önceki dönemde yanlış faiz politikası nedeniyle enflasyon hızla arttığı için izleyen dönemlerde baz etkisiyle düşüş ortaya çıktı. Kiralara ve okul ücretlerine tavan konulduğu için burada artışlar frenlendi. Kur korumalı mevduat uygulamasıyla kur sabitleştiği için ithal girdiler ucuz kaldı ve dolayısıyla üretim maliyetleri fazla artmadı. Bu etkilerle enflasyonda gerileme ortaya çıktı. 3 numaralı bölgenin ikinci bölümünde Merkez bankası politika faizini artırmaya başladı. Bu bölüm de ilk bakışta yanıltıcıdır. Çünkü faiz artırılmaya başlandığı halde enflasyon yükselişe geçmiş görünmektedir. Bunun da birkaç nedeni var: İlk olarak kiralar ve okul ücretlerine konulan tavanlar kaldırıldı. Bu gelişme sonrası kiralar ve okul ücretleri astronomik şekilde arttı ve enflasyonu yukarı itti. İkinci olarak ters baz etkisi enflasyonu yukarı itici etki yarattı.      

4 numaralı bölge Merkez Bankasının politika faizini yüzde 50’ye çıkardıktan sonraki dönemi gösteriyor. Bu bölgede enflasyon düşüşünde yine baz etkisi olsa da asıl olarak faizin yüksekliği ve kurun sabitleşme eğiliminde olması baskın oldu.  

3 yılı aşkın bir süreyi kapsayan bu gereksiz deneyim bize bir kez daha gösterdi ki Merkez Bankası, enflasyon düşerken politika faizini, enflasyonun birkaç puan üzerinde kalmaya devam edecek şekilde düşürebilir ama enflasyon yükselirken de politika faizini enflasyonun birkaç puan üzerinde olacak şekilde ve önceden yükseltebilmelidir.

Bugünlerde "enflasyonu düşürmek için faizi düşürmek gerekir" şeklindeki söylemler siyaset çevrelerinde yeniden gündeme gelince bunları bir kez daha yazmaktan kendimi alamadım. 

Bu yazı, yazarın izniyle mahfiegilmez.com adresinden alınmıştır.

  • Merkez Bankası faizlerinde son durum Merkez Bankası faizlerinde son durum
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Merkez BankasıPara Politikası KuruluFaizEnflasyonTÜİK

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Mahfi Eğilmez
    Mahfi Eğilmez

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman 27 Mayıs 1960 Darbesine Yeni Bakışlar (1)
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Erdoğan’ın uğradığı en büyük hezimet
    Adnan Ekinci
    Adnan Ekinci Anayasa Günlüğü - İlk Gün
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Ey CHP: Titre ve Kendine Dön
    Tuğba Muslu
    Tuğba Muslu Düşünmeyen nesiller projesi
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beyaz Saray’da aşk başkadır!
    Osman Erden
    Osman Erden “Führer’e İtaat”
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    Hakan Şahin
    Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı