MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Kaplumbağa Terbiyecisinin psikolojik derinliği: Sanat ve kültürün Sisyphosçu mücadelesi

ANA SAYFAGENELKaplumbağa Terbiyecisinin psikolojik derinliği: Sanat ve kültürün Sisyphosçu mücadelesi
Kaplumbağa Terbiyecisinin psikolojik derinliği: Sanat ve kültürün Sisyphosçu mücadelesi
04 Eylül, 2024, Çarşamba 07:30
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan
yazı içi reklam

Tıpkı Osman Hamdi Bey’in "Kaplumbağa Terbiyecisi" adlı eserinde olduğu gibi, sanatçıların ve kültürel önderlerin karşılaştığı zorluklar, Sisyphos’un sonsuz mücadelesini andırır. Ancak burada, taşın tepeye tekrar tekrar yuvarlanmasından farklı olarak, sanatçıların çabaları her seferinde daha derin bir anlama ulaşır.

Sanat ve kültür dünyası, insan ruhunun derinliklerine inen ve orada kalıcı izler bırakmayı amaçlayan bir varoluş mücadelesidir. Tıpkı Osman Hamdi Bey’in "Kaplumbağa Terbiyecisi" adlı eserinde olduğu gibi, sanatçıların ve kültürel önderlerin karşılaştığı zorluklar, Sisyphos’un sonsuz mücadelesini andırır. Ancak burada, taşın tepeye tekrar tekrar yuvarlanmasından farklı olarak, sanatçıların çabaları her seferinde daha derin bir anlama ulaşır. Bu anlam, sabır ve içsel bir dirençle yoğrulur, tıpkı bir kaplumbağa terbiyecisinin sürekli tekrarlanan ama nihayetinde sonuç veren çabaları gibi.

Psikanalist Carl Jung, yaratıcı sürecin bireyin bilinçaltıyla sürekli bir diyalog halinde olduğunu öne sürer. Jung’a göre, sanatçıların karşılaştığı zorluklar, aslında içsel çatışmaların bir yansımasıdır. Bu çatışmalar, her yeni eserde daha derin bir bilinç düzeyine ulaşarak çözülür. "Sanat, insan ruhunun derinliklerinden doğan bir ifadedir," der Jung. Kaplumbağa terbiyecisinin sabırlı çabası, bu içsel çatışmaların yavaş ama kararlı bir şekilde yüzeye çıkmasını ve sonunda sanatsal bir ifade bulmasını simgeler.

Sigmund Freud ise sanatı, bilinçaltının bir dışavurumu olarak değerlendirir. Freud’a göre, sanatçılar içsel dürtülerini, arzularını ve bastırılmış duygularını eserlerine yansıtarak bir tür psikolojik rahatlama sağlarlar. Ancak bu süreç, genellikle zorlu ve sancılıdır. "Sanatçı, bilinçaltının labirentlerinde bir rehberdir," diye yazar Freud. Tıpkı kaplumbağa terbiyecisi gibi, sanatçı da bu labirentte sabırla ilerler, her adımda bilinçaltının karanlık köşelerine ışık tutar. Bu süreçte, her yeni eserin yaratımı, bir öncekinin üzerine inşa edilen psikolojik bir yapıdır. 

Ancak sanatçı olmanın zorluğu, sadece bilinçaltının karanlık dehlizlerinde değil, aynı zamanda bu içsel yolculuğun dış dünyada karşılık bulmasını beklemede de yatar. Sanatçılar, eserlerini tamamladıklarında bile, onların toplumda nasıl yankı bulacağını, nasıl anlamlandırılacağını tam olarak bilemezler. Bu belirsizlik, sanatçıyı çoğu zaman bir sabır ve inanç sınavına tabi tutar. Sanatçı, tıpkı kaplumbağa terbiyecisi gibi, eserlerinin zamanla, yavaş yavaş değer kazanacağına inanmak zorundadır.

Sanat, tıpkı kaplumbağa terbiyecisinin zorlu ama azimli dansı gibi, bir direniş, sabır ve özveri sürecidir. Sanatçılar, eserlerini ortaya koyarken, toplumu yavaş yavaş, fakat kararlı bir şekilde değiştirirler. Bu süreçte, kaplumbağa terbiyecisi gibi sabırlı olmalı, eserlerinin değerini zamanla bulacağına inanmalıdırlar.

KAPLUMBAĞA TERBİYECİSİ GİBİ SABIRLI OLMALI

Sanat, bir anda parlayan bir ışık değildir; aksine, yavaş yavaş yayılan, zamanla güçlenen bir ışıktır. Her büyük sanatçı, eserlerini yaratırken, bir gün bu ışığın kalıcı bir iz bırakacağını umar. Ancak bu umudu canlı tutmak, sanatçının en büyük psikolojik sınavıdır. Eserlerini anında anlaşılmak ya da takdir görmek için değil, zamanla anlam kazanacak bir değer yaratmak için yapan sanatçılar, kaplumbağa terbiyecisinin sabırlı adımlarını takip ederler.

Sanat, tıpkı kaplumbağa terbiyecisinin zorlu ama azimli dansı gibi, bir direniş, sabır ve özveri sürecidir. Sanatçılar, eserlerini ortaya koyarken, toplumu yavaş yavaş, fakat kararlı bir şekilde değiştirirler. Bu süreçte, kaplumbağa terbiyecisi gibi sabırlı olmalı, eserlerinin değerini zamanla bulacağına inanmalıdırlar.

Bu nedenle, sanat ve kültür dünyasında "Kaplumbağa Terbiyecisi" metaforu, sabır ve dirençle, zamanın ötesinde anlam bulan bir yaratım sürecini en iyi şekilde yansıtır. Bu yavaş ve kararlı süreç, sanatçının eserlerini tarihin akışında kalıcı bir yere oturtmasını sağlar; çünkü gerçek sanat, zamanın sınavını geçen sanattır.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz CHP’nin direniş maratonu ve Türkiye’nin yol ayrımı
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu Parti değiştiren başkan, başkanlığı da bırakmalıdır!
Murat Aksoy
Murat Aksoy CHP yönetiminin hiç mi suçu yok?
Hasan Çetin
Hasan Çetin Bunsen Komite Raporu: David Koridoru ve Suriye’de Adem-i Merkeziyet
Sema Erder
Sema Erder Yolsuzluktan isyana: Devlet-Toplum ilişkilerinde meşruiyetin sorgulanması*
Eser Karakaş
Eser Karakaş Voleybol, basketbol, futbol, Ali Koç, liyakat, rekabet
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş 6-7 Eylül Sergisi’ne yapılan saldırı kendisini nasıl deşifre etti?
Akın Özçer
Akın Özçer Yanlışta ısrar
Yüksel Işık
Yüksel Işık 12 Eylül’ü yenersek, geleceği kazanırız
Murat Kartalkaya
Murat Kartalkaya Beleş darının güvercini çok olur!
Çağhan Uyar
Çağhan Uyar Kemal Bey’e açık mektup
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi
Reha Çamuroğlu
Reha Çamuroğlu Değişen savaşlar, değişen insanlar
Fahri Bakırcı
Fahri Bakırcı  “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (3)
Tunay Şendal
Tunay Şendal Karşı-Devrimci hafızanın intikamcı tarih anlatısı
Mustafa Ergen
Mustafa Ergen Yeni Aracılar Çağı: Reklamdan akademiye, Agentic Web ve ArXiv’in yükselişi
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı