MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu'ndan 'Can Atalay' çağrısı

Ana SayfaGündemİstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu'ndan 'Can Atalay' çağrısı
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu'ndan 'Can Atalay' çağrısı

İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu: "Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kuruluşlarının sorumlularını, Anayasa Mahkemesi kararını uygulamaya davet ediyoruz"

26 Kasım, 2024, Salı 16:50
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış

İstanbul Barosu, Can Atalay için İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaptı.

Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu, "Adalet mahkemelerde cereyan eder ve Anayasa Mahkemesi kararı ile adaletin ne o nedenle bütün Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kuruluşlarının sorumlularını, Anayasa Mahkemesi kararını uygulamaya davet ediyoruz. 27 Ekim 2023'te başlayan ve 16 Ağustos 2024'te Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kavga ile noktalanan bu tablo, eylemler, olaylar ve işlemler zinciri asla unutulmamalı, asla kanıksanmamalı, asla kabullenilmemeli ve meşrulaştırılmamalı" dedi.

Geçen hafta Can Atalay, Ahmet Özer, Osman Kavala, Tayfun Kahraman'ın da aralarında bulunduğu isimleri cezaevinde ziyaret eden İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, İstanbul Adliyesi önünde Can Atalay için "Anayasa ihlaline son verilmesi" çağrısında bulundu. Kaboğlu, şunları söyledi:

"Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bu kararı uygulamaya çağırdıktan başka, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu, Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayan yargıçlara, yaptırım uygulamaya çağırıyoruz" diyen İbrahim Kaboğlu, şunları söyledi:

"Can Atalay konusunda ne söylenmesi gerektiği biraz önce sevgili meslektaşımız tarafından aktarıldı. Hukukun özü ortaya konuldu. Gerçekten ben de daha önce gittiğim üzere Baro Başkanı seçildikten sonra da önce Bakırköy hapishanesini, daha sonra Silivri'ye gittim. Bakırköy'de Mine Özer'den Çiğdem Mater ve meslektaşımız avukat Dilek Ekmekçi'yi ziyaret ettikten sonra Silivri'ye giderek sevgili Can Atalay, Tayfun Kahraman, Osman Kavala, avukat Oya Arslan, avukat Behiç Aşçı, avukat Bekir Kaya, Prof. Dr. Ahmet Özer ve Nasuh Mahruki'ye kadar on tutukluyu, on hükümlüyü ve özgürlüğünden alıkonulmuş, hiçbir biçimde elinde silah görülmeyen, herhangi bir suç aracı görülmeyen bu kişiler, on üç kişi gerek Silivri'de gerekse Bakırköy'de bulunan bu meslektaşlarımızın, hak savunucularının orada olması aslında adil yargılanma hakkının gereklerine uyulmamış olması hepsi için ortak paydayı oluşturmaktadır. Adil yargılanma hakkı, tarafsız ve bağımsız mahkeme, savunma hakları, silahların eşitliği ilkesi, çabukluk ve aleniyet ilkesi, gerekçeli karar hakkı ve bu kararların uygulanması, uygulanmasına ilişkin hükümlülük. Bekleyenler iddianameyi bir an önce bekliyorlar. Ama kararları kesinleşmiş olanlar Can Atalay gibi kararlarının uygulanmasını bekliyorlar.

"Dünya anayasa yargısına kara sayfa oluşturan bu süreç 27 Ekim günü başladı"

Türkiye Cumhuriyeti anayasa ile doğdu. 1921 Anayasası ve 1924 Anayasası’ndan bu yana anayasa ile yaşamaktadır. Anayasanın, Cumhuriyet anayasasının yüzüncü yılını bu yıl kutladık, kutluyoruz. Cumhuriyet anayasasının yüzüncü yılında adil yargılanma hakkının gerekleri anayasamızca açıkça güvence altına alınmış olduğu halde, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler tarafından güvencelenmiş bulunduğu halde, adil yargılanma hakkının sistematik bir biçimde ihlal edilmesine, tam da Cumhuriyetin yüzüncü yılında tanık olmaya başladık. Somut bir biçimde ve 24 Anayasası’nın yüzüncü yılında devam etmektedir. 27 Ekim 2023 günü Anayasa Mahkemesi, avukat, milletvekili, Can Atalay kararını verdi. O karardan sonra Anayasa Mahkemesi üç karar daha verdi. Bu kararların muhatabı olan yargı organı, yasama organı ve yürütme organı. Bu kararların gereklerini karşılamak yerine, getirmek yerine tam tersini yaptı. Hukuken geçerli olmayan, olmayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını Meclis’te okutmaya teşebbüs etti. İşte bu süreç dünya anayasa yargısının kara sayfa oluşturan bu süreç 27 Ekim günü başladı.

"27 Ekim 2023'ten, 16 Ağustos 2024'e kadar devam eden anayasa dışı, hukuk dışı, demokrasi dışı olaylar zinciri tarihimizde bir kara sayfadır"

16 Ağustos 2024 günü yani tam 9 ay 20 gün sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde vekillerin kanının hatta kadın vekillerin kanının akıtılmasına dek süren anayasa dışı, hukuk dışı, akıl dışı olaylarla devam etti. Bu dönem çok önemli bir dönem. 27 Ekim 2023'te başlayan ve 16 Ağustos 2024 Meclis’teki kavga ile biten bu dönem neden önemlidir? Birçok bakımdan önemlidir. Yalnızca anayasanın ihlali nedeniyle değil, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin anayasanın ihlal edildiği bir mekana dönüştürülmesi, anayasanın ihlal edildiği bir mekana dönüştürmekle yetinmeyip aynı zamanda bir kavga alanına kavga kan dökücü bir arenaya dönüştürülmesi esasen konunun demokratik açıdan ne denli vahim bir eşiğe getirildiğinin bir göstergesidir. Bu itibarla 27 Ekim 2023'ten, 16 Ağustos 2024'e kadar devam eden anayasa dışı, hukuk dışı, demokrasi dışı olaylar zinciri tarihimizde bir kara sayfadır.

"Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni bu kararı Anayasa Mahkemesi kararını uygulamaya çağırıyorum"

Cumhuriyet tarihimizde bir kara sayfadır. Ve bunu aşmak hepimizin görevidir. Bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarından beklentisidir. Bu bakımdan anayasanın açık hükmün uygulanmasını başta Anayasa madde 153, Anayasa Mahkemesi kararları, yasama, yürütme ve yargı organlarını bağlar biçimindeki anayasanın amir hükmünün ilk muhatabı Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Bunun muhatabı yargıdır. Bunun muhatabı yürütmedir. Bu bakımdan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni, Anayasa Mahkemesi kararını uygulamaya çağırıyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bu kararı uygulamaya çağırdıktan başka, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu, Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayan yargıçlara, yaptırım uygulamaya çağırıyoruz. Bu açıdan aslında Cumhuriyet’in temel organları olan yasama, yürütme, yargıyı ve diğer makamları anayasaya uymaya davet ediyoruz. Anayasamızın ikinci maddesi adalet anlayışı temelinde yazılan bir maddedir. İkinci madde değişmez maddedir. Cumhuriyet niteliklerini sayan değişmez maddedir.

"Anayasa Mahkemesi kararı ile adaletin ne olduğunu ortaya koymuştur"

Ve Cumhuriyet, Türkiye Cumhuriyeti adalet anlayışına dayanır. Adalet mahkemelerde cereyan eder ve Anayasa Mahkemesi kararı ile adaletin ne olduğunu ortaya koymuştur. Bu açıdan bu kararı bulamamak aslında Anayasa madde ikiyi de ihlal etmek anlamına geliyor. Bu nedenle bütün Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kuruluşlarının sorumlularına Anayasa Mahkemesi kararını uygulamaya davet ediyoruz. Bu tablo 27 Ekim 2023'te başlayan ve 16 Ağustos 2024'te Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kavga ile noktalanan bu tablo, eylemler, olaylar ve işlemler zinciri asla unutulmamalı. Asla kanıksanmamalı, asla kabullenilmemeli ve meşrulaştırılmamalı. Bu açıdan bu kararın uygulanmasına kadar, Anayasa Mahkemesi'nin kararın uygulanmasına ve Hatay halkının milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gönderdiği sevgili avukat, Can Atalay'ın özgürlüğüne kavuşmasına kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne ulaşmasına dek bu mücadelemizi, bu hukuk mücadelemizi anayasa mücadelemizi ve hak mücadelemizi sürdüreceğiz."

  • Yasama dokunulmazlığı üzerine (Ayrıcalık üzerine 3) Yasama dokunulmazlığı üzerine (Ayrıcalık üzerine 3)
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim KaboğluCan AtalayAnayasa Mahkemesi

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk İsrail’le mücadelede paradigma değişikliği ihtiyacı
    Erdem Bağcı
    Erdem Bağcı İsrail - İran Savaşı’nın küresel ekonomiye etkileri
    Emir Yaşar
    Emir Yaşar Özgürlük için 'Liberalizm'e veda
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Ares’in kılıcı, Hades’in kapısı: Unutmanın kıyameti üzerine bir deneme
    Beril Esra Atahan
    Beril Esra Atahan Konfor alanının sessiz zincirleri ve yolculuğun çağrısı 
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Yeni milliyetçilik ve Öcalan
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Irak işgalinden sonra benzer oyun
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Dış Güçler: Sert adamlar, yumuşak hafızalar
    Sinem Arslan
    Sinem Arslan Barış süreçlerinde taraflar arası mutabakatlarda “Yapıcı Muğlaklık”: Neden tercih edilir? Gerçekten yapıcı mı, yıkıcı mı?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Demir Perde’nin çöküşü, İran’ın Ateşi: 1983’ün Mirası
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman 27 Mayıs 1960 Darbesine Yeni Bakışlar (1)
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Erdoğan’ın uğradığı en büyük hezimet
    Adnan Ekinci
    Adnan Ekinci Anayasa Günlüğü - İlk Gün
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Ey CHP: Titre ve Kendine Dön
    Tuğba Muslu
    Tuğba Muslu Düşünmeyen nesiller projesi
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beyaz Saray’da aşk başkadır!
    Osman Erden
    Osman Erden “Führer’e İtaat”
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı