MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

(Finansal) Muhalefet olamamak

Ana SayfaEkonomi̇(Finansal) Muhalefet olamamak
(Finansal) Muhalefet olamamak
13 Ocak, 2025, Pazartesi 07:00
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan

Zamanın ruhu futbolda önemli. Siyasette ise ölüm kalım işi.  Türkiye’de muhalif bloğun ana omurgasını CHP oluşturuyor ama CHP’nin ana omurgasında zamanın ruhunu içselleştirme sorunu var. CHP iktidara gerçek bir alternatif olmak istiyorsa parayı takip etmenin yolunu bulmalı.

Türkiye’de 4’ü sahada 5’i kamera başında 9 hakemin ve 18 kameranın takip ettiği bir süper lig maçında verilen bir kırmızı kartın üzerine saatlerce konuşulur yine de mutabakata varmak mümkün olmaz.

Özgür Özel’in iktidara göstermek istediği Kırmızı Kart ne kadar haklı olursa olsun, VAR’a bile gitmez. VAR’a gitse geri döner. Hadi verilse iktidarın 20 TV kanalı 10 gazete ve milyonlarca sosyal medya hesabından müteşekkil iletişim gücünde mahkum olur.

Özgür Özel’in ya da onun danıştığı aklın Türkiye’yi 1980’lerin başında zannettiğini tahmin ediyorum. 1980’lerin iddiası olan Spor Toto’da ikramiye kazanmak için en az 13 maçın skorunu bilmek gerekiyordu. Bugünün iddiasında 13 maçı aynı kupona yazmak akla bile gelmez. Artık tek maçı bilmek bile para kazanmak için kafi.

Zamanın ruhu futbolda önemli. Siyasette ise ölüm kalım işi.  Türkiye’de muhalif bloğun ana omurgasını CHP oluşturuyor ama CHP’nin ana omurgasında zamanın ruhunu içselleştirme sorunu var.

Türkiye’de ya da dünyanın herhangi bir ülkesinde muhalefeti dış politika üzerinden yapmak mayınlı arazide sabah sporu yapmaktan farksızdır. Muhalefet; devletlerin dostu düşmanı değil çıkarı olur denilen dış ilişkilerde üfleyerek yoğurt yeme tadında yapılır.

Aralık’ta dünya Esad’la vedalaşırken hala onunla diyalog aranması CHP’nin merkezindeki aklın sorgulanması gereğini ortaya koyuyor.

CHP Genel Başkanı’nın bu konudaki savunmasını hatırlayalım. Dış Politikada bilgi sahibi olamadığından yakınmıştı. Özel’in Esad’da muhataplık arayışını mazur göstermese de şikayetinde haklılık payını teslim etmek gerek. Dış politikada görülenle görülmeyen, zahir ile zevahir arasında her zaman bir mesafe olur. Dış politikada kapalı kapılar ardında ne konuşulduğunu kimse bilemez. 1 almış görünen arkada 10 verir. Ancak siyaset sahnesine giren herkes bu gerçeği kabul etmelidir Özgür Özel “benim bilgi düzeyime göre 7 Aralık’ta Esad’dan hayır beklemek olasıydı” diyerek hatayı perdelemeye çalıştı. Yapması gereken uluslararası yayınları takip eden danışmanlar istihdam etmek ve onlara sormadan bu konularda kelam etmemekti. Ondan sonra eksik bir şey kalırsa danışmanı kapının önüne koymak için gerekçesi olacaktı.

Türkiye’de ya da dünyanın herhangi bir ülkesinde muhalefeti dış politika üzerinden yapmak mayınlı arazide sabah sporu yapmaktan farksızdır. Muhalefet; devletlerin dostu düşmanı değil çıkarı olur denilen dış ilişkilerde üfleyerek yoğurt yeme tadında yapılır. Yine futbol terimiyle söylersek orta alanda top çevirmek gerekir.

2015’te “seni başkan yaptırmayacağız” çıkışına karşı bugün “yaptırabiliriz neden olmasın” noktasına gelinmesi sadece birilerinin kafasına gökten saksı düşmesi ile mi açıklanacak.

Türkiye’de adını koyamadığınız Barış sürecinin ekonomik krizden çıkmak için en yoğun çaba gösterilen döneme denk gelmiş olması bile sizi bu iki gerçeklik arasında bağ kurmaya yöneltmiyorsa durumunuz umutsuz demektir.

Peki muhalefette atağa nerede kalkılır? Muhalefetin hücum oyununda takip edilmesi gereken paradır. Gerçekten iktidar peşinde olan bir ana muhalefet için oyun alanı finans kapitaldir.

Peki Türkiye’de muhalefet bu konuda ne kadar başarılı?

Türkiye’yi finansal açıdan yeterince tanıyor mu? Parayı takip etmeyi beceriyor mu? Dış politikada kapılar kapatılır; arkada anlaşılır ama ekonomide kim ne yerse yesin fatura mutlak surette ödenir. Faturayı kimin ödediğine bakılıyor mu?

Türkiye’nin bölüşüm krizi içinde asgari ücret bırakın 22 bini; 32 bin ya da 42 bin olsa ne fark edecek? Ortalama ev fiyatının 3 milyona geldiği bir ekonomide 0 faizle bu evin 10 yıllık taksiti 25 bin lira ise sizce barınma krizinin faturasını kim ödemektedir?

Bırakın %0’ı falan %40’la “sözde” konut kredisi kullanımı hangi iktisadi gerçekle izah edilir.

Çok evi olandan vergi almayı hayal eden iktidara bu evleri bu insanlar alırken neredeydiniz sorusunu Beyaz Futbol’da Ahmet Çakar mı soracak.  Şehir rantlarının bu kadar kolay dağıldığı bir dönemin hesabını garibim nöbetçi teknik direktör Serdar Topraktepe mi verecek?

Kamu Bankalarının görev zararları, Sayıştay raporlarına yansıyan batıkları, her Allah’ın günü kayıt dışılıkla yani gelir kaybı ile mücadele ettiğini haykıran Mehmet Şimşek’e “asıl gelir kaybı bunlar değil mi” denilerek anımsatılabiliyor mu?

Türk Lirasının en pahalı kupürünün Yunanistan’ın en ucuz kupüründen daha değersiz olması üzerine yeterince eleştiri duyuyor muyuz?

Mehmet Şimşek’in beğenmediği irrasyonel ekonominin selefi olduğunu ona Güntekin Onay mı hatırlatacak?

Türkiye’de adını henüz koyamadığınız barış sürecinin ekonomik krizden çıkmak için en yoğun çaba gösterilen döneme denk gelmiş olması bile sizi bu iki gerçeklik arasında bağ kurmaya yöneltmiyorsa durumunuz umutsuz demektir.

2015’te seni başkan yaptırmayacağız çıkışına karşı bugün “yaptırabiliriz neden olmasın” noktasına gelinmesi sadece birilerinin kafasına gökten saksı düşmesi ile mi açıklanacak?

Bugüne dek kimsenin aklına gelmeyen “örgüt kendini lağvetsin önerisi” sizce Newton’un yerçekimini keşfedişi misali bir elma ağacının altında kestirirken mi geldi?

CHP iktidara gerçek bir alternatif olmak istiyorsa parayı takip etmenin yolunu bulmalı.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

Çağatay Arslan
Çağatay Arslan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Hasan Bülent Kahraman
Hasan Bülent Kahraman Taşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Silahsızlanma döneminde, “Türk-Kürt-Arap İttifakı” tarihi kavşağı kaçırma riski
Akın Özçer
Akın Özçer Terörün gecikmiş sonuna doğru
Çağhan Uyar
Çağhan Uyar Karikatür
Murat Aksoy
Murat Aksoy Şimdi ‘taşıyıcı koalisyonlar’ inşa zamanı
M. Coşkun Cangöz
M. Coşkun Cangöz Yaz Sıcakları Hazine’yi de Vurdu: Borçlanma Yakıyor!
Oğuz Demir
Oğuz Demir Sakin sular, gergin bekleyiş: Ekonomi iki kritik virajın eşiğinde
Eser Karakaş
Eser Karakaş Sıfır ilke, sonsuz eyyamcılık… 
Yüksel Işık
Yüksel Işık Tarlakuşu Olmak
Başak Yağmur Eray
Başak Yağmur Eray Küçük dozlarla gelen felaket: Siyasi zehir
Murat Kartalkaya
Murat Kartalkaya Kalpler Trump, Trump diye atıyor
Emir Berke Yaşar
Emir Berke Yaşar Taner Akçam’a ve Post Kemalizm’e cevap
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu Erdoğan’ın Yeni Osmanlısı
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel Terörsüz Türkiye
İbrahim Özden Kaboğlu
İbrahim Özden Kaboğlu Suçsuz sayılma hakkı (Savaşta bile korunan sert çekirdek)
Mustafa Ergen
Mustafa Ergen Emirden niyete: Yazılımda soyutlama yolculuğu
Tunay Şendal
Tunay Şendal Siyasal İslam ve Post-Kemalizm’in hedefi: 1923
Ali Kılıç
Ali Kılıç İki kapının arasında kalan ülke 
Bilgehan Uçak
Bilgehan Uçak Yunan resmi (2)
SON GELİŞMELER
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı