MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Fal

ANA SAYFAGENELFal
Fal
14 Temmuz, 2024, Pazar 16:55
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu
yazı içi reklam

Küresel ekonomi, 2024'ün ikinci yarısında istikrar kazanma eğiliminde olacak, ancak büyüme oranları COVID-19 öncesi döneme kıyasla düşük kalacak. Gelişmekte olan ülkeler, küresel faiz oranlarındaki düşüşten fayda sağlayabilir, ancak bu ülkelerin kendi iç ekonomik sorunlarını çözmeleri de önemli olacaktır. Türkiye gibi ülkeler, küresel finansal koşullardan olumlu etkilenebilir, ancak yerel enflasyonist baskılar ve yapısal ekonomik sorunlar bu faydaları sınırlayabilir​.

Küresel ısınmanın sıkıntılarını yaşadığımız yazın şu sıcak günlerinde, ülke ekonomisinin gidişatı hepimizin ortak konusu. Tünelin ucunda görünen ışık, gelecek güzel günlerin müjdecisi mi, yoksa üzerimize doğru gelen trenin habercisi mi? Tünelin ucundaki ışık güneş ışığı ise bu güneş hepimize mi doğacak, yoksa bazılarımız karanlıkta kalmaya devam edecek mi? Bu soruların yanıtını ararken kendimiz dünyadan soyutlanmış olarak kabul ederek değerlendirme yapmamız doğru olmaz.

Günümüzün dünyasında ekonomiler o kadar iç içe ki, dünyanın öbür ucundaki bir fırtına sizde kasırgaya dönüşebiliyor. Jeopolitik riskler cebimizi doğrudan ilgilendiriyor. Yılın yarısına geldik, resmin yarısı tamamlandı. Geriye kalan yarısını da ülkemiz ve dünya için tahmin etmeye çalışalım. Her yılın başında gelecek günlerin falına bakılır ben de yılın yarısında fal bakmaya karar verdim.

Küresel ekonominin, 2024'ün ikinci yarısında birkaç yıllık dalgalanmanın ardından istikrar kazanması bekleniyor. Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası  2024 yılı için büyüme oranını %2,6 olarak tahmin ederken, 2025-2026 yıllarında ise %2,7'ye doğru  hafif bir artış öngörüyor. Ancak bu büyüme, COVID-19 öncesi ortalama %3,1'in  halen altında kalmakta. Gelişmiş ekonomilerde mütevazı bir büyüme beklenirken, gelişmekte olan piyasalarda hafif bir yavaşlama görülebilir. Genel ekonomik görünüm, ihtiyatlı bir iyimserlik ile birlikte jeopolitik ve iç siyasi gelişmelere bağlı belirsizliklerle şekilleniyor. ABD ekonomisi dünya için en önemli yön vericilerden biri.

ABD ekonomisinin yumuşak bir iniş yapması beklenirken, büyümenin 2023'teki %2,8'den 2024'te yaklaşık %0,7'ye yavaşlaması öngörülmekte.. Bu yavaşlamaya katkıda bulunan faktörler arasında pandemiden sonraki olumlu etkilerin azalması ve önceki para politikalarının geniş kapsamlı etkisi var. ABD'deki enflasyonun düşüş eğilimini sürdürmesi beklenmekte olup, bu durum 2024 ortasından itibaren faiz oranlarının indirilmesine yol açabilir. Federal Rezerv'in federal fon oranını kademeli olarak düşürerek, 2024 sonunda %4,00-%4,25 aralığına çekmesi ortak bir beklenti haline geldi.

Özellikle Türkiye için, küresel ekonomik ortam büyük bir rol oynayacak. Daha düşük küresel faiz oranları bazı rahatlamalar sağlayabilirken, Türkiye'nin bu daha elverişli küresel finansal ortamdan tam anlamıyla faydalanabilmesi için kendi ekonomik sorunlarını, özellikle enflasyon ve mali dengesizlikleri, ele alması gerekecek.

ABD'de Haziran ayı tüketici enflasyonu yüzde 3 geldi, bu beklentilerden daha iyi bir oran. Ancak hedef enflasyon olan yüzde 2 için hala gidilecek yol var. Enflasyonun düşmeye devam etmesi, manşet enflasyonunun ise 2025'te %2,6'ya gerilemesi öngörülüyor. Bu dezenflasyon eğiliminin, arz tarafındaki sorunların çözülmesiyle ve uygulanan sıkı para politikalarıyla desteklendiği görülüyor. Bir resesyon yaşamadan enflasyon sarmalından çıkılacağını söylemek mümkün.

Gelişmekte olan ekonomiler, Türkiye de dahil olmak üzere, küresel finansal koşullardan ve yerel politikalardan etkilenir. Küresel faiz oranlarının düşürülmesi, finansal koşulları hafifleterek sermaye akışlarını iyileştirebilir ve borçlanma maliyetlerini düşürür. Ancak, bu faydalar, yerel enflasyonist baskılar ve yapısal ekonomik sorunlar gibi zorluklar tarafından dengelenebilir.Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yapılan açıklamaya göre, geçtiğimiz yıl, Çin hariç gelişmekte olan piyasalara brüt sermaye girişleri 110 milyar dolara veya ekonomik çıktıların %0,6'sına yükseldi. Bu, 2018'den bu yana en yüksek seviyeyi temsil ediyor. Biz bu sermaye girişlerinden payımızı alamamış görünüyoruz. Türkiye hala sıcak paranın kucağında. Bir başka deyişle ülkemizden yarattığımız değerleri dışarıya transfer ediyoruz, bir de yüreğimiz yaşanabilecek bir istikrarsızlık ortamında ani çıkış olabilir korkusuyla güm güm atıyor. Baz etkisiyle yaşanacak enflasyon artış hızındaki düşüşün ardından özellikle Merkez Bankası’nın  duruşu önemli olacak.

Faiz indirimlerinin şimdiden tartışılıyor olması bence büyük risk. Bu süreç içinde ekonominin mutlaka yapısal reformlarla desteklenmesi ve bir başarı hikayesi yazılması şart. Küresel ekonomik ortam iyileşirken buradan payı alamazsak bu yapıyı sürdürmemiz kolay değil.

Özellikle Türkiye için, küresel ekonomik ortam büyük bir rol oynayacak. Daha düşük küresel faiz oranları bazı rahatlamalar sağlayabilirken, Türkiye'nin bu daha elverişli küresel finansal ortamdan tam anlamıyla faydalanabilmesi için kendi ekonomik sorunlarını, özellikle enflasyon ve mali dengesizlikleri, ele alması gerekecek.

Genel olarak, 2024'ün ikinci yarısı, küresel ekonomi ve ABD için ihtiyatlı bir iyimserlik sunarken, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler, daha geniş ekonomik ortam ve yerel politikalara bağlı olarak hem fırsatlar hem de zorluklarla karşılaşabilir.Küresel ekonomi, 2024'ün ikinci yarısında istikrar kazanma eğiliminde olacak, ancak büyüme oranları COVID-19 öncesi döneme kıyasla düşük kalacak.

Gelişmekte olan ülkeler, küresel faiz oranlarındaki düşüşten fayda sağlayabilir, ancak bu ülkelerin kendi iç ekonomik sorunlarını çözmeleri de önemli olacaktır. Türkiye gibi ülkeler, küresel finansal koşullardan olumlu etkilenebilir, ancak yerel enflasyonist baskılar ve yapısal ekonomik sorunlar bu faydaları sınırlayabilir​.

Ağaçlan uzun kısa

O da biter kese kese

Geniş değildir herkese

Adaletsiz yalan dünya

Fil de canlı karınca da

Kimi yerde kimi dalda

İyi kötü bu dünya da

Adaletsiz zalim dünya.

Toprakların altın bakır

O da bizde yoktur şükür

Kimi zengin kimi fakir

Adaletsiz fani dünya.

Mahzuni de senden uçar

Belki yıldızlara geçer

Seni eken bir gün biçer

Adaletsiz yalan dünya.

Mahzuni Şerif

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Terörist İsrail Türkiye’ye saldırabilir mi?
    Murat Paker
    Murat Paker CHP üzerinden narsisizm, haset ve politik liderlik
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Biz ne yaşıyoruz, biz ne yapıyoruz?
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Gösteri toplumu: Yaşamı geri alabilir miyiz?
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz CHP’nin direniş maratonu ve Türkiye’nin yol ayrımı
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu Parti değiştiren başkan, başkanlığı da bırakmalıdır!
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy CHP yönetiminin hiç mi suçu yok?
    Hasan Çetin
    Hasan Çetin Bunsen Komite Raporu: David Koridoru ve Suriye’de Adem-i Merkeziyet
    Sema Erder
    Sema Erder Yolsuzluktan isyana: Devlet-Toplum ilişkilerinde meşruiyetin sorgulanması*
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Voleybol, basketbol, futbol, Ali Koç, liyakat, rekabet
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş 6-7 Eylül Sergisi’ne yapılan saldırı kendisini nasıl deşifre etti?
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık 12 Eylül’ü yenersek, geleceği kazanırız
    Akın Özçer
    Akın Özçer Yanlışta ısrar
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Beleş darının güvercini çok olur!
    Çağhan Uyar
    Çağhan Uyar Kemal Bey’e açık mektup
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı