MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Çözümde yeni aşama: Kayyum

Ana SayfaSi̇yasetÇözümde yeni aşama: Kayyum
Çözümde yeni aşama: Kayyum
05 Kasım, 2024, Salı 07:35
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Murat Aksoy
Murat Aksoy

Devlet/iktidar bloku gerçekçi olmayan bir dış tehdit varlığı üzerinden iç cepheyi konsolide etmek istedi. Ve bu konsolidasyonun ana hedefi muhalefeti DEM Parti başta olmak üzere CHP’yi de yanına çekmek idi. Yani hedef bir biçimde muhalefetteki iki partiyi yani DEM ve CHP’yi bölmek oldu. Bu başarılı olmadığı için kayyum politikası devreye sokuldu.

Kayyum makinası işlemeye başladı. Esenyurt ile başlayan süreç bu sabah Mardin Büyükşehir,  Batman ve Şanlıurfa Halfeti Belediyesi ile devam etti.

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalarda temel gerekçe ise geçmişte alınmış cezalar ve sürmekte olan terörle ilgili soruşturmalar.

Çok değil 31 Mart 2019’da yapılan seçimlerden sonra 20 Ağustos 2019’da İçişleri Bakanlığı tarafından kayyum politikası devreye sokulmuş ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ve Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bedia Özgökçe görevlerinden alınmıştır.

Devamında iktidarın kayyum politikası neredeyse tüm seçilmiş belediye başkanlarına uygulanmıştı.

Seçilmiş belediye başkanları için açıklanan gerekçe de yine haklarında süren soruşturmalar olmuştur. Bir daha ifade edelim “sürmekte olan soruşturmalar”. Ortada henüz kesinleşmiş bir hukuk kararı olmadan, soruşturmanın varlığı, tek başına görevden almaya yetecek.

Elbette, hukuki gerekçe arandığında, gerektiğinde bırakın yasayı bir yönetmelik bile kullanılabilir. Olan bundan farklı değildir.

Tıpkı bugünkü gibi.

Hukuki gerekçeler ne kadar tatmin edici bilmiyoruz ama bu kayyum politikasının siyasi olduğu çok açıktır.

Düşünün ki, 31 Mart yerel seçimleri öncesi görevden alınan tüm bu isimler hukuki olarak YSK’ndan temiz kağıdı almış ve seçimlere katılabilmişlerdir. Belli ki, bu soruşturmalar YSK gibi hukuki kurumlardan gizli yürütülmüş olmalı ki, bu isimler seçime sorun olmadan katılabilmişler.

Çok açık ki, yaşadığımız süreç hukuki değil, siyasidir.

KAYYUMLAR ÇÖZÜM SÜRECİNİN PARÇASI MI?

Kayyum sürecini ilginç kılan ise her şeyin, Erdoğan’ın iç cepheyi güçlendirme, Bahçeli’nin Öcalan’a terör örgütüne silah bırak çağrısı yaptığı dönemde olması.

Gerçekten de, özellikle Bahçeli’nin Öcalan’a çağrısı, sonrasında DEM Parti Urfa Milletvekili Ömer Öcalan’a İmralı görüşme izni verilmesi sonrasında ülke çapında iyimser bir hava esmiş ve silahların susmasının demokratikleşmenin önünü açacağı varsayılmıştı.

Peki ne oldu da birden kayyum politikası devreye sokuldu?

İtiraf edelim ki, başladığı denilen süreç için ihtiyatlı bir iyimserlikten çok iyimser bir hava oluşturuldu. Ve Öcalan’ın çağrısına tüm tarafların uyacağı ve ülkenin terör sorununu çözeceği varsayıldı.

Bu gerçekçi bir varsayım mıydı?

Açıkçası değil.

Değil, çünkü değişen koşullardan ve siyasi konjonktürden bağımsız olarak terör bir sonuç. Ülke içinde yaşanan Kürt sorununun sonucu. Sorunun yok sayıldığı bir siyasi iklimde o sorunun sonu olan PKK’nın silah bırakması mümkün mü?

Kaldı ki, Suriye’nin kuzeyinde otonom bölge sahibi olmuşken.

Yeni süreç tartışması başladığı günden itibaren hep ifade etmeye çalıştığımız şu oldu: Bu ülkede var olan sistemin değişmesini öncelemeyen, demokrasiye dönüşü, siyasi alanının genişlemesini öncelemeyen hiçbir girişimin devlet/iktidar bloku karşısında şansı yoktur.

BU ANLAYIŞLA ZOR

Bir kez daha ifade edelim; iktidarın siyaset yapma tarzı, bu tarza meşruiyet sağlayan otoriter zihniyet değişmeden Türkiye’nin demokrasiye, normalleşmeye dönüşü zordur.

Otoriter zihniyetin tüm pratikleri gündelik hayatımızı belirlediği iklimde iktidar bloku, ancak kendi gücünü konsolide edecek adımları atacaktır. Onun dışında bir adım atmasını beklemek de hayalcilik olur.

Devlet/iktidar bloku gerçekçi olmayan bir dış tehdit varlığı üzerinden iç cepheyi konsolide etmek istedi. Ve bu konsolidasyonun ana hedefi muhalefeti DEM Parti başta olmak üzere CHP’yi de yanına çekmek idi. Yani hedef bir biçimde muhalefetteki iki partiyi DEM ve CHP’yi bölmek oldu.

Bu başarılı olmadığı için kayyum politikası devreye sokuldu.

Sonuçta, yeni süreç tartışması başladığı günden itibaren hep ifade etmeye çalıştığımız şu oldu: Bu ülkede var olan sistemin değişmesini öncelemeyen, demokrasiye dönüşü, siyasi alanının genişlemesini öncelemeyen hiçbir girişimin devlet/iktidar bloku karşısında şansı yoktur.

O yüzden demokrasi, adalet ve özgürlük ortak ekseninde tüm muhalefetin buluşması Türkiye’nin normale dönüşü için temel çıkış yoludur.

Bunu sağlayacak olan siyasi ve sivil alandaki muhalefetin Türkiye koalisyonunda buluşması olacaktır.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Murat AksoyKayyumDEM Parti

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Murat Aksoy
Murat Aksoy

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Murat Aksoy
Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
Burak Can Çelik
Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
Tunay Şendal
Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
Mehmet Hasgüler
Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
Gülseren Aydın
Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
Ali Kılıç
Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
Hakan Şahin
Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
Bahar Akpınar
Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
Bekir Ağırsoy
Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
Buse Ayazma
Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
Betül Özdemir Güran
Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
Mesut Balcan
Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
SON GELİŞMELER
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
instagram gel gel
tanpınar haber altı
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı