MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Otizm ve Sosyal Devlet (1)

ANA SAYFASAĞLIKOtizm ve Sosyal Devlet (1)
Otizm ve Sosyal Devlet (1)
15 Temmuz, 2024, Pazartesi 14:23
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Sedef Erken
Sedef Erken

Anayasa’da demokratik, laik bir sosyal devlettir yazmasına rağmen yeni tanı alan otizmli bir çocuk için bugün devletin sağladığı eğitim haftada iki seans. O seansların da başlaması bitmesi derken eğitim süresi yarım saati geçmez. Yani siz çocuğu yeni tanı almış bir aile olarak haftada toplam bir saatte otizmli bir çocuğa gereken eğitim desteğinin verilebileceği varsayımıyla yola çıkmış bir kamu yaklaşımıyla karşı karşıyasınız. Böyle olunca da iş size düşüyor, özel merkezleri dolaşmak ve geri kalan her eğitimin bedelini siz karşılamak durumundasınız.

Uzun zamandır haberleşmediğim biri ne zaman bana “sana ulaşmam lazım” diye acil bir not bıraksa bunun ya yeni tanı almış otizmli bir çocukla ya da ilerlemiş yaşına rağmen ihtiyacı olan desteği alamayan yetişkin bir otizmlinin ağır sorunlarıyla ilgili olduğunu bilirim. Çünkü bunu son on beş yıl içinde çok yaşadım.

Bugün ülkenin içinde bulunduğu durum önceki yıllara göre daha da ağırlaştı. Artık bunu hiç kimse inkar da edemiyor. Toplumun önemli bir kesimi geçim sıkıntısını aşmış derin bir yoksulluk krizi içinde. Mevcut ekonomik tablo pek çok kişiyi etkiliyor, üstelik sonbahardan itibaren işlerin daha da zorlaşacağı söyleniyor. Çoğu zaman engelliler ve aileleri bu ekonomik kaos içinde kaybolup gidiyor, görünmüyorlar bile.

Ekonomistlerin yaptığı çalışmalara göre engelli bir bireyin yaşam maliyetleri sıradan bir hayata göre % 30-40 civarı daha pahalı. Bu genel ve ortalama bir hesaplama. Bugün dünyada otizmli bir çocuğun alması gereken nitelikli eğitimin ülkemizdeki maliyeti aylık 50 ile 100 bin tl arasında değişiyor. Hatta bizim ülkemizde bu bedelleri ödeseniz bile niteliğe ulaşmanız mümkün olmayabiliyor. Çünkü konunun altyapısı yok ve mesele özel işletmelerde artık bir “otizm sektörü”ne dönüşmüş durumda.

Anayasa’da demokratik, laik bir sosyal devlettir yazmasına rağmen yeni tanı alan otizmli bir çocuk için bugün devletin sağladığı eğitim haftada iki seans. O seansların da başlaması bitmesi derken eğitim süresi yarım saati geçmez. Yani siz çocuğu yeni tanı almış bir aile olarak haftada toplam bir saatte otizmli bir çocuğa gereken eğitim desteğinin verilebileceği varsayımıyla yola çıkmış bir kamu yaklaşımıyla karşı karşıyasınız. Böyle olunca da iş size düşüyor, özel merkezleri dolaşmak ve geri kalan her eğitimin bedelini siz karşılamak durumundasınız.

Lütfen sizler önce gidip o bakım merkezlerindeki kesif idrar kokusunu ciğerlerinize bir çekin. Orada yaşayan çocukların hayatını 24 saat yaşayın. Bir an için kendinizi ailelerinin yerine koyun. Bütün bunları ondan sonra konuşalım…

Eğitimin gerisi okulda veriliyor diye düşünebilirsiniz, buna karşılık size üç yaşındaki çocuğunuzla bir kreşe gidip çocuğum otizmli kayıt ettirmeye geldim demenizi öneriyorum. Alacağınız cevaplara şaşırmayın, sizi kabul etmek istemeyecekler. Hatta sadece devlete ait olanlar değil bugün muhalefet belediyelerinin kreşlerinde bile otizmli çocuklar kabul sorunlarını dibine kadar yaşıyor.Bunun üstüne sizin aile olarak konuşma terapisi, duyu bütünleme, spor, müzik terapisi, ergoterapi, mümkünse bir danışmanlık almanız gerekiyor. Bunların her biri için seans ücretleri bin beş yüz iki bin civarlarında. Özet olarak yarın çocuğunuz otizm tanısı alırsa ödemeniz gereken aylık eğitim bedeli asgari ücretin beş katından az değil.Bu anlattığım tablo yaşananların sadece başlangıcı, ilk tanı aldığınızda karşılaşacağınız ilk fotoğraf. Devamını ilerleyen yazılarda anlatacağım. Bugün sadece ÖTV meselesine gelmek için anlatıyorum bunları.Geçtiğimiz günlerde bir söylenti ortaya çıktı. Engellilerin son derece sınırlı kriterlerle elde edebildiği ÖTV istisnası bunca kaosun içinde büyük bir meseleye dönüştürüldü. Üstelik ilgili bakan çıkıp “ bu hak istismar ediliyor, izin veremeyiz” dedi.Engellilik oranı yüzde 40-69 arası olanlara 2797, yüzde 70 ve üzeri olanlara 4196 lira maaş ödenen, o da ancak açlık sınırının bile altındaysan alabildiğin bir ülkenin bakanı kendisi. Üstelik de engelli sayısı 10 milyonlara dayanmış, maaş alabilenlerin sayısı 500 bin, engellilerin yüzde 80’i işsiz.Şimdi bakanlık bunun peşine düşmüş. Otizmli çocuğuna artık bakamayacak duruma gelmiş ve zorunlu olarak bakım merkezine veren aile ÖTV uygulamasından yararlanmasın denmiş. Engelliye doğrudan faydası yokmuş.Bu konunun devamını sonraki yazıda getireceğim. Bunlar üstüne söylenecek çok şey var ama şu an tek isteğim var bu yetkililerden.Lütfen sizler önce gidip o bakım merkezlerindeki kesif idrar kokusunu ciğerlerinize bir çekin. Orada yaşayan çocukların hayatını 24 saat yaşayın. Bir an için kendinizi ailelerinin yerine koyun. Bütün bunları ondan sonra konuşalım…

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Otizm

Yorum Yazın

Sedef Erken
    Sedef Erken

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Özgür Çoban
    Özgür Çoban Almanya’nın kâbusu: Neofaşist bir başbakan mümkün mü?
    Erdem Bağcı
    Erdem Bağcı Türkiye’nin Turizm Ekonomisi
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Suriye’de sandık oyunu: Barış mı, yeni kaos mu?
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Çin’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne, Amerika’dan Suudi Arabistan’a yapay zekada küresel yarış
    M. Coşkun Cangöz
    M. Coşkun Cangöz Gizemli borçlu kim?
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Arzular, beklentiler ve Erdoğan’ın liderliği
    İlter Turan
    İlter Turan Araştırmaya önem vermek gerekiyor
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Müstemleke Defteri
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Rojava çözüm sürecini zorluyor mu?
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu AKP+MHP  ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu?
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy İçerdekilere iyi haberim var...
    Ayşe Övür
    Ayşe Övür Beyoğlu Apartmanları: Botter Apartmanı (1)
    Bumin Yağız Avcı
    Bumin Yağız Avcı Türkiye'nin yoksulluk çıkmazı: Rakamların ardındaki gerçek
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı