MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu AK Parti'ye enflasyon için tepki gösterdi

ANA SAYFAGÜNDEMDİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu AK Parti'ye enflasyon için tepki gösterdi
DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu AK Parti'ye enflasyon için tepki gösterdi

Arzu Çerkezoğlu: "Ücretleri baskılayarak ya da ücretleri enflasyonun sebebi olarak göstererek enflasyon düşmez"

19 Eylül, 2024, Perşembe 09:25
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, iktidarın enflasyon tahminlerinin ve buna odaklı zam politikasının emekçiyi aç bıraktığına dikkat çekti. 

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, AK Parti iktidarının ekonomi politikalarını eleştirerek; "'Enflasyonun nedeni ücretler' dediler, yıl ortasında asgari ücreti artırmadılar ama ne oldu? Milyonlar açlıkla yüz yüze kalırken enflasyon düşmedi. Dolayısıyla enflasyonla, üretime dayalı gerçek bir mücadele şart. Ücretleri baskılayarak enflasyon düşmez, ücretleri enflasyonun sebebi olarak göstermekle de enflasyon düşmez. Ücretleri bu şekilde düşürerek en fazla alım gücünü düşürüp milyonları açlıkla yüz yüze bırakırsınız" dedi.

Merkez Bankası, geçtiğimiz günlerde eylül ayı Piyasa Katılımcıları Anketi yayınlandı. Piyasa katılımcılarının yıl sonu tüketici fiyat enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 43,31'den yüzde 43,14'e geriledi. 

Başkan Arzu Çerkezoğlu, iktidarın enflasyon tahminlerinin ve buna odaklı zam politikasının emekçiyi aç bıraktığına dikkat çekerek AKP'nin ekonomi yönetimini eleştirdi. Çerkezoğlu'nun yaptığı açıklamalar şöyle:   

"TÜİK'in açıkladığı resmi enflasyonun da yine tahmin edilenin üzerinde olduğu bir süreci yaşıyoruz"

"Türkiye çok yüksek enflasyonlu bir sürece girdi ve bu yüksek enflasyonlu süreç Türkiye'de milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin, kamu çalışanlarının çok ciddi yoksullaşmasına sebep oluyor. Bunun aslında esas olarak iki tane nedeni var. Birincisi, Türkiye'de bütün emek gelirleri TÜİK tarafından açıklanan resmi enflasyona göre belirleniyor. İkincisi de, gerçeğin çok altında baskılanmış enflasyon rakamları nedeniyle bütün ücretler de resmi enflasyon rakamı üzerinden belirlendiği için gerçek enflasyon karşısında her gün daha fazla yoksullaşan, her gün alım gücü gerileyen emekçiler olarak hayatımız sürdürmeye çalışıyoruz. Hükümetin enflasyon tahminleri de aynı zamanda ücretleri belirleyen önemli bir gösterge haline geldi. Hem OVP'de hem 12. Kalkınma Planı'nda hükümet sürekli birtakım enflasyon tahminlerinde bulunuyor ama daha sonra bunu revize etmek zorunda kalıyor ama hiçbir zaman tutmayan ve her zaman gerçek enflasyonun bu rakamın çok çok üstünde olduğu, TÜİK'in açıkladığı resmi enflasyonun da yine tahmin edilenin üzerinde olduğu bir süreci yaşıyoruz.

Bu, ücretlerin daha da fazla düşmesine, alım gücünün daha da fazla gerilemesine sebep oluyor. Üstelik özellikle geçtiğimiz hafta açıklanan OVP'de hükümet, önümüzdeki yıl için belirlenecek asgari ücret konusunda hedeflenen enflasyon üzerinden belirleneceğini ifade ediyor. 2025 yılı için de hükümetin hedeflediği enflasyon beklentisi yüzde 17-18 civarında. Diyorlar ki, '2025 asgari ücretini yüzde 17-18 beklenen enflasyon üzerinden yapacağız.' Hani onun üzerine 2-3 puan da kendileri eklerler ama bu bütün emekçilerin -asgari ücretle çalışanlar başta olmak üzere bütün işçilerin- çok ciddi bir biçimde yoksullaşması demek. Bu politikadan vazgeçilmesi şart. Enflasyon doğru ölçülmeli, 'enflasyon düştü' demekle düşmüyor çünkü. İkincisi de, bütün emek gelirlerinin sadece resmi enflasyon rakamı üzerinden belirlenmesi, beklenen enflasyon üzerinden belirlenmesi bu yoksullaşmayı çok ciddi bir biçimde artırıyor.

"Ücretleri bu şekilde düşürerek en fazla alım gücünü düşürüp milyonları açlıkla yüz yüze bırakırsınız"

Enflasyonun nedeni ücretler olarak gösteriliyor. Bu kocaman bir yalan. Türkiye'de enflasyonun nedeni ücretler asla değil. Bütün ekonomik veriler, bütün bilim insanlarının ifadelerinde çok açık bir biçimde görüyoruz ki enflasyonun nedeni ücretler değil. Ücretler çok küçük bir etken. Türkiye'de bu yüksek enflasyonun nedeni her şeyden önce dolarizasyondur, bazı arz problemleridir ve esas olarak şirketlerin, bankaların aşırı karlarıdır. Eğer enflasyonla gerçek anlamda bir mücadele verilmesi düşünülüyorsa enflasyonun nedeninin doğru teşhis edilmesi lazım. 'Enflasyonun nedeni ücretler' dediler, yıl ortasında asgari ücreti artırmadılar ama ne oldu? Milyonlar açlıkla yüz yüze kalırken enflasyon düşmedi. Dolayısıyla enflasyonla gerçek bir mücadele, üretime dayalı, kalıcı, güvenceli istihdam yaratacak bir ekonomik politika ve enflasyonu yaratan gerçek sebeplerle etkin bir mücadele şart. Ücretleri baskılayarak enflasyon düşmez, ücretleri enflasyonun sebebi olarak göstermekle de enflasyon düşmez. Ücretleri bu şekilde düşürerek en fazla alım gücünü düşürüp milyonları açlıkla yüz yüze bırakırsınız.

"Kara tablonun nedeni ülkeyi 22 yıldır yöneten iktidarın politikaları"

Kim nereye giderse gitsin. İster Bakan, ister Cumhurbaşkanı, ister Merkez Bankası Başkanı nereye giderse gitsin, bu ülkede yaşayan 85 milyon insanla temas ettiğiniz anda en önemli sorunun geçim derdi olduğunu herkes görür. Çünkü gerçekten ürettiğimiz değerin bölüşümü anlamında 100 yılını geride bıraktığımız Cumhuriyet tarihimizin en kötü dönemini yaşıyoruz. Hepimiz çalışıyoruz, hepimiz üretiyoruz ama emeğin, emekçilerin çalışanların ürettiğimiz değerden aldığı Cumhuriyet tarihinin en düşük düzeylerinde, yüzde 25-26'lara düştü. Öyle bir düzen kurdular ki Türkiye'de bu düzenin bütün çarkları vergi politikasından ücret politikasına kadar bu düzenin bütün çarkları zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak üzere dönüyor. Bu da milyonların yoksullaştığı çok küçük bir azınlığın da hızla zenginleştiği gelir ve servet dağılımında olağanüstü bir adaletsizliğin yaşandığı bir dönemi ortaya koydu. Bu kara tablonun nedeni ülkeyi 22 yıldır yöneten iktidarın politikaları, onların sınıfsal ve siyasal tercihleri. Bu iktidarın sözcüsü olan kişilerin bu gerçeklikle yüz yüze kalması da son derece doğal ama burada ülkeyi yönetenler açısından yapılması gereken şey, bunu değiştirecek adımlar atmaktır. Bunu değiştirecek adım da çok açıktır. Hepimizin çalışarak ürettiği toplam değer, 85 milyon insanı insanca yaşatmaya yeter de artar bile, yeter ki tercihler değişsin."

"Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet" için İzmir'de buluşuyoruz! #ArtıkYeter#Geçinemiyoruz
?20 Eylül Cuma
?13:30 (Basmane'de Toplanma)
?14:00 Cumhuriyet Meydanı pic.twitter.com/nNu0twqzpp

— Arzu A. Çerkezoğlu (@ArzuCerkezoglu) September 17, 2024
  • Arzu Çerkezoğlu yeniden DİSK Genel Başkanı seçildi Arzu Çerkezoğlu yeniden DİSK Genel Başkanı seçildi
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

İlgili Makale

İslam Özkan
İslam Özkan

İsrail’in çağrı cihazı saldırıları ya da sinyallerle gelen katliam

Devrimci İşçi Sendikaları KonfederasyonuDİSKArzu ÇerkezoğluAK PartiEnflasyon

Yorum Yazın

Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Yol haritasını kim belirleyecek?
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı “Yeter söz milletindir” sloganı üzerine (1)
    Mehmet Akif Koç
    Mehmet Akif Koç Zengezur Koridoru ya da “Turan Yolu”ndan “Trump Yolu”na
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Tarikatlar ve İktidar
    Deniz Nas
    Deniz Nas Yeni Sol: Bireyin kimliğinin politiğe taşınması
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu De te fabula narratur!
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel Atı alan bir kez daha Üsküdar’ı geçer mi?
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Ahlaki ve yapısal krizlerin aşındırdığı toplumsal güven
    Ekrem İmamoğlu
    Ekrem İmamoğlu Türkiye’de iç barış ve dış itibar nasıl sağlanır?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş İstanbul’da ilk rasathane nasıl kuruldu?
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Homo Criminalis: Suçun Kurduğu Düzen
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Sahte diploma, sahte insandır
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Jane Austen hayatımı mahvetti: Aşkın ve anlamın yolculuğu
    Emir Berke Yaşar
    Emir Berke Yaşar Hayat Hanım’ı yeniden okumak
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Yeni çözüm sürecinde Meclis’te ilk güçlü adım
    Ahmet Öztopkara
    Ahmet Öztopkara Arendt ve fikri mülkiyet: Yaratıcı eylemin sınırları
    Gönen Orhan
    Gönen Orhan Tüketiyorum, o halde VARIM!
    Bora Şahin
    Bora Şahin Makyajla yazılan manifesto
    Bilgehan Uçak
    Bilgehan Uçak Simi’den
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı