MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Ben CHP'li miyim?

ANA SAYFASİYASETBen CHP'li miyim?
Ben CHP'li miyim?

Doğruyu kim söylüyorsa onun yanında durabilirim, haksızlığa uğrayan kim olursa olsun onun hakkını savunabilirim. Çünkü bu benim için siyaset üstü bir sorumluluk!

20 Nisan, 2025, Pazar 08:56
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Evrim Rızvanoğlu
Evrim Rızvanoğlu

Deva Partisi İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, sosyal medya hesabından son günlerde yaşanan gelişmeler üzerinden görüşlerini takipçileri ile paylaşmıştı. İlgili görüşlerini sizlerle paylaşıyoruz.

Bir milletvekili, bir siyasetçi olarak değil bugün önce bir insan, bir vatandaş olarak yazmak istiyorum.

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla birlikte İçimde yıllardır taşıdığım bir umudun şalteri tümden kapandı! 

Bu kararın taraflı, hukuksuz ve siyasi olduğu çok açıktı. Gerçekdışı kanıtlar, şaibeli tanıklar ve kuralsız bir yargı süreciyle, İstanbul gibi bir metropole hizmet eden bir belediye başkanının cezaevine konulması, artık bu iktidarın gidebileceği sınırların kalmadığını, hukuku tamamen yok sayabileceğini hepimize gösterdi.  

Bu olay benim için sadece bir siyasi kriz değil, kişisel bir travmaydı.  

Umudum şuydu: Ben yıllar boyunca, AK Parti’nin tüm yanlışlarına rağmen bir gün hatalarından dönebileceğini, demokratik bir çizgiye yeniden gelebileceğini umutla bekledim. Belki de fazla naiftim. Ama artık biliyorum: Bu iktidarın geri dönüşü yok. Bu düzen, sadece muhalifleri değil, en temel değerlerimizi de tehdit ediyor.  

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanma ihtimali konuşuluyordu. Bunu düşünmek bile bir demokraside insana ağır geliyor. 

Ama umut verici olan bir şey oldu: bu hukuksuzluk karşısında artık sadece bir parti değil, toplumun her kesiminden gençler sokağa çıktı. 

CHP’liler kadar, AK Parti’ye yıllarca oy vermiş yurttaşlar da adalet talebiyle bu gösterilerde buluştu. Bu da ülkenin hala çok güçlü bir vicdanı olduğunu gösterdi.  

Ve bugün... Yozgat’ta, traktörleriyle yollara dökülen çiftçilerin sesi, benim için bir başka dönüm noktası oldu. Yıllardır “iktidarın kalesi” sayılan bir şehirde köylülerin hükümeti protesto etmesi, artık bu düzenin yalnızca şehirlerde değil, köylerde de sorgulanmaya başlandığını kanıtladı.  

Bu eylemi CHP organize etti, evet. Ama ben sosyal medyada destekledim, savundum, heyecanımı paylaştım. Çünkü ben şuna inanıyorum: Doğruyu kim söylüyorsa onun yanında durabilirim, haksızlığa uğrayan kim olursa olsun onun hakkını savunabilirim. Çünkü bu benim için siyaset üstü bir sorumluluk!

Ben DEVA Partisi milletvekiliyim. Ama bu benim, mağdurun yanında durmamı, zulme karşı ses çıkarmamı engellemez. Bugün CHP’ye yapılan yarın başka bir partiye yapılabilir. Bugün sustuğumuz bir haksızlık, yarın hepimizi içine çeken bir çöküş olabilir.  

Ben “eski usul” bir siyasetçi değilim. Katı çizgilerle düşünmüyorum. Partilerimiz farklı olabilir, politikalarımız zaman zaman ayrışabilir. Ama doğruya birlikte sahip çıkabilir, yanlışa birlikte karşı koyabiliriz.  

Eleştiriliyorum. “CHP’nin peşine mi takıldın?” diyorlar. Ama ben sadece bir partiyi değil, adaleti savunuyorum.  Ve adaletsizliğe karşı verilen mücadelenin yanında duruyorum. 

Benim partim belli, durduğum yer belli. Ama vicdanım, insani ve siyasi prensiplerim ve cesaretim bana bunları yaptırtıyor. 

Bu ülkeyi gerçekten seven, daha adil bir gelecek isteyen herkesle yan yanayım. İster çiftçi olsun, ister öğrenci, ister işçi, ister belediye başkanı. Haksızlığa uğrayan kimse, onun yanında olmayı hem insanlık hem de siyaset ahlakı gereği bir görev biliyorum.  

Ben 24 saat çalışan, inanan, mücadele eden bir siyasetçiyim. Bu ülkenin umudu olduğuna yürekten inandığım gençliğin içinden geliyorum.

Ve inanıyorum ki bu karanlık gidecek. Çünkü bunu hep birlikte, doğrunun izinde yürüyerek değiştireceğiz.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Ekrem İmamoğluCHPCumhuriyet Halk Partisi

Yorum Yazın

Evrim Rızvanoğlu
Evrim Rızvanoğlu

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya Disiplinli ailelerin çocukları neden daha başarılı oluyor?
Erdem Bağcı
Erdem Bağcı Türkiye ekonomisi büyüme verilerinin analizi
Ali Kılıç
Ali Kılıç Tianjin Zirvesi: Xi’nin sahne kurgusu ve Erdoğan’ın stratejik hamleleri
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan Çayboyu Ahrazlarına Açık Mektup
Armağan Öztürk & Hasan Karademir
Armağan Öztürk & Hasan Karademir PKK’nın kendini feshi, toplumsal ve politik dönüşüm
Kübra Evliyaoğlu
Kübra Evliyaoğlu İfşa, dayanışma ve içimizdeki çelişkiler: Sosyalist feminist bir tartışma
Murat Aksoy
Murat Aksoy CHP’lilerde bitmeyen ‘küçük iktidar hastalığı’
Ersin Kalaycıoğlu
Ersin Kalaycıoğlu La-Ahlaki bireyselliğin yaygın olduğu toplumda siyaset
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz 1 Eylül Dünya Barış Günü ve toplumsal sorumluluk
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu Merkeziyetçilik bütün kötülüklerin anasıdır!
Akın Özçer
Akın Özçer Geri Çağırma Hakkı
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı