ATO: "Her 4 hekimden 3’ü emekli olduktan sonra geçinebilmek için çalışma hayatında yer alıyor"

Ankara Tabip Odası, Türkiye’de emekliler ve emekli hekimlerin yaşam ve geçim koşullarına ilişkin açıklama yaptı.

Yeni Arayış

Ankara Tabip Odası (ATO), emekliler ve emekli hekimlerin yaşam ve geçim koşullarına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Ankara Tabip Odası, Türkiye’de emekliler ve emekli hekimlerin yaşam ve geçim koşullarının her geçen yıl daha da ağırlaştığı, 18 milyon emeklinin 1 milyon 943 bin 579’unun çalışmayı sürdürdüğüne dikkat çekerek “Yaptığımız bir araştırmaya göre yaklaşık her 4 hekimden 3’ü emekli olduktan sonra geçinebilmek için çalışma hayatında yer alıyor” açıklamasını yaptı. Açıklamada, “Farklı sosyal güvenlik kurumlarından emekli olan hekimler arasındaki gelir adaletsizliği giderilmeli ve bütün kurumlar için yoksulluk sınırının üstüne çıkarılmalıdır” denildi.

ATO'nun açıklaması şöyle: "Türkiye’de emeklilerin ve emekli hekimlerin yaşam ve geçim koşulları her geçen yıl daha da ağırlaşıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 2024 verilerine göre yaklaşık 18 milyon emeklinin 1 milyon 943 bin 579’u sosyal güvenlik destek primiyle çalışmayı sürdürüyor.

“Emekli nüfusun büyük bölümü düşük emekli aylıklarından ötürü çalışmak zorunda”

TÜİK’in bu yıl açıkladığı ‘İstatistiklerle Yaşlılar’ araştırmasına göre 2021 yılında yüzde 11,4 olan yaşlı nüfusun yoksulluk oranı, 2023 yılında yüzde 21,7’ye çıktı. Geçinmek zorunda kalan emekli nüfusun büyük bölümü düşük emekli aylıklarından ötürü çalışmak zorundadır. Bu kesimlerden birisi de emekli hekimlerdir.

Ankara Tabip Odası olarak yaptığımız bir araştırmaya göre yaklaşık her 4 hekimden 3’ü emekli olduktan sonra geçinebilmek için çalışma hayatında yer alıyor! Çalışmak zorunda kalan emekli hekimlerin önemli bölümü özel hastanelerde veya ortak sağlık güvenlik birimlerinde güvencesiz koşullarda istihdam ediliyor. Bu alanlarda yaşanan en önemli sorun ise düşük ücret ve uzun çalışma süreleridir.

"Türkiye’nin emekli yurttaşlara yönelik hak ve aylık karnesi zayıflarla dolu"

DİSK-AR’ın araştırmasına göre OECD ve ILO verileriyle kıyasladığımızda Türkiye’nin emekli yurttaşlara yönelik hak ve aylık karnesi zayıflarla doludur. ILO verilerine göre dünyada sağlık hizmetlerine erişim dâhil sosyal korumaya ortalama GSYH’nin yüzde 19,3’ü oranında kamu kaynağı ayrılırken Türkiye’de bu oran yüzde 10,5’tür. Dünyada emekliler için hükümet harcamalarının GSYH’ye oranı yüzde 7,9 iken Türkiye’de bu oran 4,3!”

"7200 ek gösterge bütün hekimlere yönelik olarak ayrımsız şekilde hayata geçirilmelidir"

Açıklamada, şu öneriler sıralandı: “Farklı sosyal güvenlik kurumlarından emekli olan hekimler arasındaki gelir adaletsizliği giderilmeli ve bütün kurumlar için yoksulluk sınırının üstüne çıkarılmalıdır. Emekli hekimlere ödenen ek ödemelerde çalışan-çalışmayan ayrımı gözetilmeden tüm emekli hekimleri kapsayacak düzenlemeler yapılmalıdır. SGK emeklisi hekimlerin çalışması durumunda maaşlarından yapılan yüksek kesintilere son verilmelidir. 7200 ek gösterge çalışan ve emekli bütün hekimlere yönelik olarak ayrımsız şekilde hayata geçirilmelidir."