MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Toplum vesayete hayır dedi

Ana SayfaGenelToplum vesayete hayır dedi
Toplum vesayete hayır dedi
01 Nisan, 2024, Pazartesi 19:08
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Murat Aksoy
Murat Aksoy

Halk sandığa gitti ve üzerine kurulmak istenen vesayete de, kendisinden kopan iktidara da, kendisini tehlikeli bulanlara da dur dedi. Devletler otoriter oldukça güçlenmezler, tam tersine kırılgan ve bu yönü ile zayıf olurlar. Güçlü devlet ancak toplumuyla barışık, toplumun denetime açık olduğunda gerçekleşir. 

Bir hafta önceki “AK Parti’den AKP’ye: Devletin AKP’sine karşı toplumun 31 Mart’ı” yazımı şöyle bitirmiştim.“Özetle karşımızda toplumdan, toplumsal sorunlardan kopmuş bir iktidar ile topluma güvenmeyen, toplumsal talepleri tehlikeli kabul eden bütünlükçü bir yapı var. 14/28 Mayıs 2023 seçimleri bu dönüşüme itiraz için bir fırsattı ama muhalefet kazanamadı. Aradan geçen 10 ayda Türkiye hiçbir alanda iyiye gitmedi. Sadece ideolojik değil ekonomik ve sosyal kutuplaşmada da, dış politikada da bir iyileşme olmadı. Mevcut sistemle bunların olması mümkün görünmüyor. 31 Mart seçimleri, hem seçim sonrasında bu gidişe dur demek için hem de bir toplumsal morali canlı tutmak için bir imkan. Ve bu muhalefetteki tüm seçmenler için bulunmaktadır. Sandığa giderek bu umuda destek vermek hepimizin sorumluluğudur.”

Seçim günü çıkan yazım da;“1 Nisan sabahına umutla uyanmak istiyoruz.Demokratik, özgür ve adaletli bir Türkiye için yeniden umutlandığımız bir güne uyanmak istiyoruz.Bu toplumun yüzde 50’den fazlası iktidar blokunun üretmek istediği rızaya itiraz ediyoruz ve başka bir Türkiye istiyoruz.Bu ülkeyi kurmak için sandığa gidip oyumuzu kullanacak ve 1 Nisan’a umutla uyanacağız.Sonuçta yaşıyorsak umut hep vardır.Ve o umudu tutmak için haydi sandığa…” şeklinde idi.

Halk sandığa gitti ve üzerine kurulmak istenen vesayete de, kendisinden kopan iktidara da, kendisini tehlikeli bulanlara da dur dedi.Sonuçta dün daha güzel bir güne uyandık; hem de her açıdan.

CHP uzun bir aradan sonra Türkiye’nin 1. Partisi oldu. Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarından çıkarak Anadolu içinde pek çok ili kazandı. Bazı illerde 70 yıl aradan sonra ilk defa iktidar oldu. Toplum ülkenin içinde olduğu ortamda -İmamoğlu ve- CHP’yi umut gördü ve onu laikçi kimlik partisinden çıkararak, merkez partisi görevinin verdi

CHP ARTIK 1. PARTİ, AKP DE 2.

Bu seçimin kuşkusuz tek galibi CHP. CHP uzun bir aradan sonra Türkiye’nin 1. Partisi oldu. Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarından çıkarak Anadolu içinde pek çok ili kazandı. Bazı illerde 70 yıl aradan sonra ilk defa iktidar oldu.

Toplum ülkenin içinde olduğu ortamda -İmamoğlu ve- CHP’yi umut gördü ve onu laikçi kimlik partisinden çıkararak, merkez partisi görevinin verdi.Şimdi CHP’ye düşen bu kimliği ete kemiğe büründürerek kurumsallaştırmasıdır.Bu da öncelikle partiye ideolojik kimlik kazandırmak ve yeni bir Türkiye vizyonu sunacak entelektüel kapasiteyi devreye sokarak olacaktır.

CHP’nin bu süreçten güçlenerek çıkmasının yolu parti içi diyalog kanallarını açık tutmak, gelecek tartışmalarından uzak bir zihinsel dönüşümünü gerçekleştirerek toplumun önüne 2028 ve sonrası için demokratik ve güçlü bir Türkiye vizyonu koymak olmalıdır.Kuşkusuz bu seçimi CHP kazandı ama esas olarak kaybeden AKP ile birlikte Cumhur İttifakı oldu.

Bu ülkede kaynak sorunu yoktur, mesele kaynakları kimim için nasıl kullandığınız konusundaki tercihtedir. Ve bu noktada siyasi iktidar blokun tercihi, halktan yana değil kendi meşruiyetini sağlamak üzere imtiyaz tanıdığı şirketlerden vakıflara, derneklerden yoksul bıraktığı aileler olmuştur.

DEVLETİN GÜCÜ TOPLUMDAN GELİRSE ANLAMLI

Şaibeli bir referandum ile hayata geçen Türk Tipi Alaturka Başkanlık Sistemi, Türkiye’de keyfiliği kurumsallaştırırken ülkeyi, devlet merkezli bir tek adamlığa mahkum etti.Hukukun yerini keyfiliğin aldığı, demokrasinin ve siyasetin alanının daraldığı ülkede ekonomik kriz kaçınılmaz olarak bir sonuç olarak karşımıza çıktı.

Bu açıdan ekonomik kriz, esas olarak ekonomik değil siyasi bir krizidir ve bu krizin sona ermesi ancak bu yönetim sisteminin yeninden hukuk zemine dönmesi ile mümkündür.Sonuç olarak seçimin kaybedilmesinde etkili olduğu söylenen emeklilere +10 bin TL ödenmesini bütçe gerekçesi ile kabul etmeyen iktidar, bu maliyetten daha fazlasından imtiyazlı şirketlere tanıdığı muafiyetlerle, vergi aflarıyla vazgeçmektedir.

Sonuçta bu ülkede kaynak sorunu yoktur, mesele kaynakları kimim için nasıl kullandığınız konusundaki tercihtedir. Ve bu noktada siyasi iktidar blokun tercihi, halktan yana değil kendi meşruiyetini sağlamak üzere imtiyaz tanıdığı şirketlerden vakıflara, derneklerden yoksul bıraktığı aileler olmuştur. İktidara en yakın olanın en çok en uzak olanın en az kaynak transferi sistemi ile iktidar ayakta durmaya çalışmaktadır.Ve siyasi iktidar bunu ise devlet/çiliğin yarattığı rant ile gerçekleştirmektedir.

Evet, devletlerin tümü özünde otoriterdir. Tek gerçeğe inanmış tek kimlikli homojen bir toplum hayali kurarak toplumu daima denetim altında tutmaya çalışırlar.Oysa devletler otoriter oldukça güçlenmezler, tam tersine kırılgan ve bu yönü ile zayıf olurlar.

Güçlü devlet ancak toplumuyla barışık, toplumun denetime açık olduğunda gerçekleşir. Bunun yolu ise devleti sürekli denetim altında turan güçlü bir siyaset ve sivil toplum hareketi ile mümkündür.31 Mart’ta bu yolda büyük bir adım atıldı.

Şimdi doğan umudu canlı tutmak esas görevimiz.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Murat Aksoy
Murat Aksoy

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Murat Aksoy
Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
Burak Can Çelik
Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
Tunay Şendal
Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
Mehmet Hasgüler
Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
Gülseren Aydın
Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
Ali Kılıç
Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
Hakan Şahin
Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
Bahar Akpınar
Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
Bekir Ağırsoy
Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
Buse Ayazma
Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
Betül Özdemir Güran
Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
Mesut Balcan
Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
SON GELİŞMELER
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
instagram gel gel
tanpınar haber altı
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı