MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Suriye\'de barış, Kürt barışına giden yol

ANA SAYFAGENELSuriye\'de barış, Kürt barışına giden yol
Suriye\'de barış, Kürt barışına giden yol
19 Temmuz, 2024, Cuma 16:51
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz

Cumhurbaşkanın Suriye’de "ihtilafların müzakere masasında ve karşılıklı diyalogla çözülmesini samimiyetle temenni ediyoruz" sözünün gerçekleşmesi ve sürdürülebilir olması için, Türkiye’nin Kürt hakları karşıtı politikalarını değiştirme yoluna girmesi şart.

İktidarın en önemli gündemlerinden biri de Suriye devlet başkanı Beşar Esad ile ilişkilerin normalleştirilmesi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son iki aydır bulduğu her fırsatta gündeme getiriyor. İlk defa Mayıs 2023 seçimlerinden önce dile getirmişti. Esad oralı olmadı. Son dönemde yine Suriye söz konusu olduğunda Cumhurbaşkanın ağzından adeta bal damlıyor. NATO toplantısından dönüş yolunda uçakta gazetecilere ‘ihtilafların müzakere masasında ve karşılıklı diyalogla çözülmesini temenni ediyoruz’ ve ‘sıkılan yumrukların açılmasında fayda olduğuna inanıyoruz’ gibi sözlerle açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı, Suriye ile normalleşmenin yol haritasını muhataplarıyla birlikte belirlemek ve gerekli hazırlıkları yapmak için Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ı görevlendirdiğini de açıkladı. Konuşmasında yakın zamanda önemli gelişmeler olacağına dair beklentisini ifade ederken, “barışın yanında olan herkesi bu tarihi çağrımıza desteğe bekliyoruz” biçiminde çağrı da yaptı. Şimdi merakla beklenen, daha fazla zaman geçmeden, Suriye lideri Beşar Esad ile görüşmenin ne zaman ve nerede yapılacağının netleşmesi. Tabi ki, Suriye ile barışın muhtevası.  Salı günü kabine toplantısı sonrasında "Büyük güçler arasında paylaşım kavgasının hızlandığı bir dönemde, dış siyasette yeni denklemler kurmamız Türkiye için bir tercihten öte ihtiyaçtır. Bu açılımlara komşularımızla birlikte diğer ülkelerin de muhtaç olduğunu görüyoruz. Sıkılı yumrukların açılmasında fayda olduğuna inanıyoruz. İhtilafların müzakere masasında ve karşılıklı diyalogla çözülmesini samimiyetle temenni ediyoruz" biçiminde açıklama yaptı. NATO toplantısından dönüş yolunda uçakta yaptığı "Biz Suriye’de barış istiyoruz" ifadesinin siyasi bir tercih değil, zorunluluk olduğunu ifade etti.

Büyük güçler arasındaki paylaşım kavgasının hızlandığına dikkat çekmesi ve bölgesel gelişmelerin bir tür zorunluluğu olduğunu ifade etmesi, 11 yıldır sürdürülen dış politikanın ve Bölge politikasının yeni bir düzleme geçme mecburiyetinin ifadesi olsa gerek. 

MECBURİYETİN İFADESİ

Ankara’nın izlediği politikanın sürdürülemez olduğunu ve yıkım getirdiğini anlatanları, itiraz edenleri düşman, hain ilan edenlerin, “ne oldu da geç de olsa Esad ile masaya oturmaya, sorunları müzakere etmeye ve barışmaya karar verdiler” sorusunun yanıtı, yine Cumhurbaşkanının yukarıdaki açıklamasında gizli.  Büyük güçler arasındaki paylaşım kavgasının hızlandığına dikkat çekmesi ve bölgesel gelişmelerin bir tür zorunluluğu olduğunu ifade etmesi, 11 yıldır sürdürülen dış politikanın ve Bölge politikasının yeni bir düzleme geçme mecburiyetinin ifadesi olsa gerek. Bir anlamda Türkiye’yi barışa zorlayan, yanlış politikalardan dönüşe zorlayanın, dış dinamiklerdeki değişim ve gelişmelerle, bölgesel dengeler ve dinamikler olduğunu itiraf ediyor. Ancak sorunun çözümünde kilit role sahip konulara ilişkin Türkiye’nin, AK Parti’nin bir geçmiş muhasebesi yaptığına dair ortada belirgin emare yok.

İktidarın, Ankara’nın Suriye politikasını belirleyen iki temel sorun ve bir de bunlara bağlı konu var. 

Bunlar Ankara’nın Kürt sorununa yaklaşımı ve politikası, Suriye’deki cihatçı silahlı muhaliflere/örgütlere kol kanat germesinin yarattığı siyasal sorunlar ve Suriyeli mültecilerkonusu. Siyasal iktidar bugüne kadar her üçüne de kendi siyasal bekası için araçsal ve palyatif çözümlerle, toplumsal algı yaratmak hedefli yaklaştı. Bu nedenle de sorunlar karmaşıklaştı. 

Artık bunlar miadını doldurdu.Her üçüyle ilgili müzakere masasında birlikte bir tür ortak noktada buluşulabilir. Ancak sürdürülebilir politikalar üretilmesinin çok fazla zorluklarının olduğuna, bunların ciddi bir zaman alacağına hiç kuşku yok. Türkiye’yi Suriye ve barış arayışlarında etkin hale getirebilecek, Bölgesel ve küresel güçler karşısında güçlü kılacak olan birinci konu, Ankara’nın Kürt sorununa yaklaşımı ve politikalarında ne derece açılım yapacağı ile doğrudan bağlantılı. Son 8 yıldır her türden Kürt kazanımlarına karşı çıkan ve mesafeli duran politikalarda ısrar etmek, Cumhurbaşkanın sözünü ettiği adil barışın gerçekleşmesini engelleyecektir. Kürt hakları söz konusu olduğunda bölgesel ve küresel dengelerin ve dinamiklerin kaygan, kaypak ve ilkesiz olmasına güvenerek veya umarak elinin güçlü olduğunu sanmak, tek başına sonuçsuz kalan Astana görüşmeleri bile yeni müzakere sürecini ve Türkiye’yi ne türden ciddi riskler beklediğini gösterecektir.

2013-2015 çözüm sürecinin akamete uğramasında etkin rol oynayan Suriye sorunu, bugün Suriye’de kurulacak barış masasında Türkiye’nin Kürt sorununun çözümünde yeni bir yola girilmesine vesile olabilir. İstenirse barışın kapısını aralar.

TÜRKİYE’NİN KÜRT SORUNUNDA YENİ BİR YOLA VESİLE OLABİLİR

Bu anlamda Cumhurbaşkanın Suriye’de "ihtilafların müzakere masasında ve karşılıklı diyalogla çözülmesini samimiyetle temenni ediyoruz" sözünün gerçekleşmesi ve sürdürülebilir olması için, Türkiye’nin Kürt hakları karşıtı politikalarını değiştirme yoluna girmesi şart. Bir anlamda Suriye barışının kilidini açacak olan bu olsa gerek. 2013-2015 çözüm sürecinin akamete uğramasında etkin rol oynayan Suriye sorunu, bugün Suriye’de kurulacak barış masasında Türkiye’nin Kürt sorununun çözümünde yeni bir yola girilmesine vesile olabilir. İstenirse barışın kapısını aralar.  Tabi ki çözüm süreci sonrasında her şey değişti, toplumsal ve siyasal dinamikler çok farklılaştı. Bu anlamda eskisinin tekrarı olamaz ama yeni bir yol açmadan yeni yarınlar inşa edilemez.Yani yeni bir yol, yeni bir tarzla ve yeni bir çerçevede. İmkânsız ve zor gibi görünenler her zaman barışın yolunu açar. Mesele siyasal, toplumsal aktörlerin buna hacimleri, takatleri ve cesaretleri olup olmadığında düğümleniyor. Barışı daha fazla geciktirmemek için, tecrübelerimiz ışığında imkânsızın peşine düşmeye, zorlukları aşmaya çabalamak gerekiyor. 

 

https://www.yeniarayis.com/makale/suriyede-baris-kurt-barisina-giden-yol-2-589

 

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Herkül Millas
    Herkül Millas Milli açıklamaların yetersizliği
    Deniz Nas
    Deniz Nas Dönüşen CHP, sol popülizm ve Özgür Özel
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Hakimiyet saplantısı, hassasiyet değildir
    Semih Çoban
    Semih Çoban Bir öğle arası: Stephansplatz’da 20 dakika
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz İktidarın hukuksuz planları ve CHP’de derinleşen kriz
    Fahri Bakırcı
    Fahri Bakırcı “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (2)
    İlter Turan
    İlter Turan Vakit kaybetmeden sosyal güvenlik reformu yapmamız gerekiyor
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Nas nasıl Riba’ya dönüştü?
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Siyasetin kırılgan zemini: Mazlumluk ve güç ikilemi
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Türkiye’nin Avrupa anahtarı: Erdoğan ile Özel’in buluşma noktası
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Çocukları sevgiyle şımartmak
    Erdem Bağcı
    Erdem Bağcı Türkiye ekonomisi SWOT analizi
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı