MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Meçhul dost

Ana SayfaPsi̇koloji̇Meçhul dost
Meçhul dost

Meçhul dost

14 Temmuz, 2024, Pazar 04:58
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Hatice Karakuş Öztürk
Hatice Karakuş Öztürk

Ünlü sosyolog Simmel’in deyişiyle kent insanı zorunlu bir şekilde kalabalıklar içinde yalnızdır. Peki, bu yalnızlık halinin bir çözümü var mıdır? “Meçhul Dost” sosyal psikologlar tarafından kentteki insanların sanıldığı gibi yalnız olmadıkları düşüncesinden yola çıkarak olgunlaştırılmış bir metafordur. Kavramın mucidi olan Milgram, kentlerde sık gördüğümüz ancak yakın ilişkide bulunmadığımız ekmekçi, çiçekçi, anahtarcı gibi meslek gruplarına atıfla bu metaforu şekillendirmiştir. 

Evimizden çıktığımız andan itibaren sayısız insanla karşılaşırız. Bu karşılaşmalar bazen soğuk bir selam, bazen de küçük bir tebessümle geçiştirilir. Hatta bazı durumlarda insanlara yokmuş gibi davranır, yola devam ederiz. Birçoğumuz belki de etkileşim kurmadan günlük rutinimizi aynı döngüde devam ettiririz. İlişki kurmanın zorluğu ya da sorumluluğu bu etkileşimi yok sayar. Bu kaçış küçük ölçekli yerlerde elbette ki mümkün değildir. Yüz yüze ilişkilerin doğasına alışkın insanlar için, evin önünden geçenlerin giyiminden konuştuğu dile, mahalleye kimin ne amaçla geldiğine kadar bütün sorular değerlidir. Bu tavır güvenlik, merak gibi türlü gerekçelerle açıklanabilir. Kent insanının psikolojik tavrı ise uyarıcıların sayısı ölçüsünde değişkenlik göstermektedir. Küçük yer insanı gibi her gelene bakmak ya da her gideni uğurlamak mümkün değildir. Ünlü sosyolog Simmel’in deyişiyle kent insanı zorunlu bir şekilde kalabalıklar içinde yalnızdır. 

Peki, bu yalnızlık halinin bir çözümü var mıdır?

“Meçhul Dost” sosyal psikologlar tarafından kentteki insanların sanıldığı gibi yalnız olmadıkları düşüncesinden yola çıkarak olgunlaştırılmış bir metafordur. Kavramın mucidi olan Milgram, kentlerde sık gördüğümüz ancak yakın ilişkide bulunmadığımız ekmekçi, çiçekçi, anahtarcı gibi meslek gruplarına atıfla bu metaforu şekillendirmiştir. Milgram’a göre bahsi geçen meslek gruplarının varlığı sayesinde bizler için kent yaşamı karmaşık olmaktan çıkar. İnsanlar meçhul dostlarıyla konuşmasalar da tanıdıkları kişilerle birlikte olmanın yarattığı benzerlik duygusuyla, kendilerini güvende hissederler. Her gün aynı simitçiden alınan simitler, aynı gişe memuruna kestirilen biletler, aynı üç harfli marketlerden yapılan alışverişlerde, gerimizde bizi tanıyan birilerini bırakırız. Bilmediğimiz ama tanıdığımız insanlar bizler için meçhul de olsa dosttur. Bu dostun varlığı bizim günlüğümüze de işlemiştir. Öyle ki her gün ekmek aldığımız amcanın yokluğunda “ne oldu acaba” sorusu istemsizce dilimizden düşer. Çünkü Milgram’a göre bu ilişki her iki taraf için de güven temellidir. Bireyler birbirini tamamlar, birbirlerinin teminatıdır. Ekmek satan amca için müdavimini bilmek önemlidir. Dostluğun diğer tarafında bulunan için de evden çıkınca tanıdık bir yüz görmek veya iyi ekmek nerede satılır bilgisine sahip olmak meçhul dostluk inşa etmenin avantajları arasındadır. 

Bindiğiniz arabanın modelinden çocuğunuzla nasıl ilgilendiğinize dair türlü gözlemler meçhul dostların hafıza defterine kayıtlıdır. Meçhul dost kendi algılarını oluşturduktan sonra bir gün bir yerde sizi bulur ve sizinle sohbet etmekten çekinmez.

MEÇHUL DOST SİZİNLE SOHBET ETMEKTEN ÇEKİNMEZ

Meçhul dost, bazı durumlarında tek taraflı olarak da işleyen bir süreçtir. Sizi bilen ama sizin bilmediğiniz insanların radarına yakalanabilirsiniz çoğu kez. Bindiğiniz arabanın modelinden çocuğunuzla nasıl ilgilendiğinize dair türlü gözlemler meçhul dostların hafıza defterine kayıtlıdır. Meçhul dost kendi algılarını oluşturduktan sonra bir gün bir yerde sizi bulur ve sizinle sohbet etmekten çekinmez. Çünkü uzun zamandır kendi dostunu izlemiş, kendince düşüncelerini olgunlaştırmıştır. Tanımadığınız başka bir insanın güvenlik çemberine, farkında olmadan giriş yapmışsınızdır. 

Kişilerin bu dostluğa ihtiyaç duymasının türlü nedenleri var: İnsan her ne kadar kompleks bir varlık olarak tanımlansa da beklentileri açısından basit bir mekanizmaya sahiptir. Etrafında olup bitenlerin asgari bilgisine sahip olmak bazen kalabalıklar içinde hayata tutunmanın en makul yoluna karşılık gelir. Bu tutunma isteği yabancıya atfedilen anlamların belirsizliğinden kurtulup, dertsiz başım kaygısız aşıma ulaşma isteğidir aynı zamanda. Yabancı, kalabalıklar içinde bizler için başka olandır. Niyetini bilmediğimiz, değişkenlik gösteren, düşüncelerine hâkim olmadığımızdır. Yabancı, dost ve düşman arasında arafta olandır. Kısaca yabancı bir meçhuldür. İçinde türlü belirsizlikleri barındırır. Yol üzerinde her gün gördüğümüz, belleğimize gizil bir şekilde işlediğimiz insanlar, kentin aşırılıklarından kurtulmanın da bir yoludur.

Bu dostlar yalnızlığa izin vermez, kopukluğu başka türlü onarır. Böylece meçhul dostlar ile kendimizi hafifletir, ortamı steril hale getiririz. Bir temizlik gibidir meçhul dostların varlığı. Ve bizim aşinalıklarımızdır. Öte yandan meçhul dost ihtiyatlılığın da bir sembolüdür. Yarattığımız meçhul dostlar ile yabancıyı tehlikeliler listesinden çıkarır, daha korunaklı bir alana yerleştiririz. Simmel haklı. Hepimiz çok yalnızız. Ama yabancılar o kadar da uzak değilse bize, yalnızlık hafifliyor ister istemez.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Hatice Karakuş Öztürk
    Hatice Karakuş Öztürk

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hâluk Sunat
    Hâluk Sunat Biraz da demokrasi cephesini tahkim etsek
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İç cephenin tahkiminde muhalefetin önemi
    Ersin Kalaycıoğlu
    Ersin Kalaycıoğlu Bir muhafazakâr fantezi: Devleti şirket gibi yönetmek
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Hayali bir tehdit üzerinden dokunulmazlık arayışı mı?
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İran-İsrail Savaşı gölgesinde Şii ekseni ve yeni Sünni ittifak arayışları
    Ayça Tekin-Koru
    Ayça Tekin-Koru Doğal zeka mı, yapay zeka mı?
    Reha Çamuroğlu
    Reha Çamuroğlu Batı ve onun değerleri
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Kırık ayna
    Herkül Millas
    Herkül Millas Bölgesel temelde Doğu-Batı ilişkileri
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Savaş teolojisinden barış felsefesine
    Mustafa Ergen
    Mustafa Ergen İnovasyonun paradoksu: Tekel mi, rekabet mi?
    Rabia Karakaya Polat
    Rabia Karakaya Polat Belgrad Gözlemleri: Milliyetçilik, hafıza, göç ve çok katmanlı Osmanlı Mirası
    M. Cem Özmen
    M. Cem Özmen Nasıl mutlu olacağımızı biliyor muyuz?
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy Beşiktaş'ta Yarım Asır: Süleyman Seba
    Burcu Saltık
    Burcu Saltık A Milli Kadın Voleybol Takımının yaz macerası 
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz İsrail'in saldırıları karşısında CHP'siz iç cepheyi güçlendirmek
    Ali Arslan
    Ali Arslan Akademisyen gettolarından kurtulmak için acilen öğretim üyesi dolaşım sistemin kurulmalıdır
    Başak Yağmur Eray
    Başak Yağmur Eray Gökten üç elma düştü, ‘Adalet’ yere çakıldı
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç İran’da çöken devlet, dağılan toplum ve gelmekte olan fırtına
    Mehmet Şafak Sarı
    Mehmet Şafak Sarı Çıkış Yolu Diyalogda
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Yayımlanmayacak bir gazetede yazar olmak
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı