MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Bazı şeyler 2024’te kalmalı

ANA SAYFAPSİKOLOJİBazı şeyler 2024’te kalmalı
Bazı şeyler 2024’te kalmalı
25 Aralık, 2024, Çarşamba 07:00
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan
yazı içi reklam

Bak, kimse “yeni yıl” dediğimiz şeyi sihirli bir dönüşüm zannetmesin. Gece yarısı havai fişekler patladığında, ne geçmiş silinecek ne de geleceğin tüm sorunları çözülmüş olacak. Ama bir fark var: 2025, yanına ne alacağına ve neyi geride bırakacağına karar vereceğin bir sınır çizgisi.

Bazı yıllar vardır, gelir ve gider. Biz de ardından el sallayıp yeni yıla bir umut çakısı gibi tutunuruz. Ama bazen bazı yıllar, tam da gitmeden önce omzumuza bir ağırlık bırakır. Sanki “Bunu da taşır mısın?” der. 2024, böyle bir yıl olduysa, sana şunu hatırlatmam gerek: Bırakmayı öğrenmeden taşımanın da bir anlamı yok.

Bak, kimse “yeni yıl” dediğimiz şeyi sihirli bir dönüşüm zannetmesin. Gece yarısı havai fişekler patladığında, ne geçmiş silinecek ne de geleceğin tüm sorunları çözülmüş olacak. Ama bir fark var: 2025, yanına ne alacağına ve neyi geride bırakacağına karar vereceğin bir sınır çizgisi.

Artık bırakabiliriz, değil mi? Seni bir yıl boyunca sabaha karşı uykusuz bırakan o soruları. İçten içe kemiren o keşkeleri. Sana bir dostmuş gibi görünüp zehrini yavaşça içiren insanları. Zaten bırakmıyorsak, neden hâlâ nefes alıyoruz? Bırak ki bir şeyler yeniden filizlenebilsin.

Ama önce kabul et: İnsan, kendi acısını büyütmeyi de sever. Hele ki geçmişe tutunmayı… Bitmiş bir ilişkiyi, eksilmiş bir dostluğu, yitip gitmiş bir ihtimali sanki hâlâ yaşanabilir bir şeymiş gibi saklamayı bir marifet sanırız. Oysa bazı şeyler, bittiği için güzeldir. Ve bittiği için bize bir şey öğretmiştir. 2025, sana bunu hatırlatmak için burada: Öğrendiysen devam et. Öğrenmediysen, artık öğren.

Belki bu yıl, “Ne olacağım?” sorusunun yerine “Kim olmak istiyorum?” diye sormayı denersin. Hayatın sana sundukları yerine, senin hayata sunabileceklerini düşünmeyi… Kendi hikâyeni baştan yazmayı.

KİM OLMAK İSTİYORUM?

Bu yıl, kendine karşı daha acımasız olman gerekmiyor. Tam tersine, biraz daha nazik ol. Aynaya baktığında kusurlarını değil, hayatta kalmış yüzünü gör. O yüz, geçmişin tüm karanlık günlerinde taşıdığın ışığı hâlâ saklıyor. Ve evet, başkaları için değil, sadece kendin için sev onu.

Belki bu yıl, “Ne olacağım?” sorusunun yerine “Kim olmak istiyorum?” diye sormayı denersin. Hayatın sana sundukları yerine, senin hayata sunabileceklerini düşünmeyi… Kendi hikâyeni baştan yazmayı.

Ve elbette, unutma: Bazı şeyler sadece ağır olduğu için değil, artık hiç bir yere ait olmadıkları için taşınmaz. Bazen en büyük iyilik, kendine dönüp “Tamam, bu kadar” diyebilmektir.

Şimdi, 2025’in kapısında dururken, Benjamin Button’un sözlerini de yanımıza alalım:

“Umarım, seni şaşırtacak şeyler yaşarsın. Umarım, daha önce hiç hissetmediğin şeyler hissedersin. Umarım, farklı bakış açıları olan insanlarla tanışırsın. Umarım, gurur duyacağın bir hayatın olur. Ama öyle olmadığını anlarsan… umarım, en baştan başlayacak gücü bulursun.”

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Yeni Yıl

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz CHP’nin direniş maratonu ve Türkiye’nin yol ayrımı
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu Parti değiştiren başkan, başkanlığı da bırakmalıdır!
Murat Aksoy
Murat Aksoy CHP yönetiminin hiç mi suçu yok?
Hasan Çetin
Hasan Çetin Bunsen Komite Raporu: David Koridoru ve Suriye’de Adem-i Merkeziyet
Sema Erder
Sema Erder Yolsuzluktan isyana: Devlet-Toplum ilişkilerinde meşruiyetin sorgulanması*
Eser Karakaş
Eser Karakaş Voleybol, basketbol, futbol, Ali Koç, liyakat, rekabet
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş 6-7 Eylül Sergisi’ne yapılan saldırı kendisini nasıl deşifre etti?
Akın Özçer
Akın Özçer Yanlışta ısrar
Yüksel Işık
Yüksel Işık 12 Eylül’ü yenersek, geleceği kazanırız
Murat Kartalkaya
Murat Kartalkaya Beleş darının güvercini çok olur!
Çağhan Uyar
Çağhan Uyar Kemal Bey’e açık mektup
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel Düyunu Umumiye ve Reji Deneyi
Reha Çamuroğlu
Reha Çamuroğlu Değişen savaşlar, değişen insanlar
Fahri Bakırcı
Fahri Bakırcı  “Bilimci” ve “Yiyimci” Makyavelizm üzerine (3)
Tunay Şendal
Tunay Şendal Karşı-Devrimci hafızanın intikamcı tarih anlatısı
Mustafa Ergen
Mustafa Ergen Yeni Aracılar Çağı: Reklamdan akademiye, Agentic Web ve ArXiv’in yükselişi
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı