MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Evren boşluk sevmez: Gitmeden gelinmez, kapanmadan açılmaz

ANA SAYFAPSİKOLOJİEvren boşluk sevmez: Gitmeden gelinmez, kapanmadan açılmaz
Evren boşluk sevmez: Gitmeden gelinmez, kapanmadan açılmaz

Çünkü kırıklar sadece kapanmaz, içlerinde yankılanır. O yankıyı susturmanın tek yolu, ona kulak vermektir. Bir hikâye bittiğinde o boşluğa bakmak, kaçmadan durabilmek cesaret ister.

06 Ağustos, 2025, Çarşamba 08:15
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan
yazı içi reklam

Bazen eski bir sevgili gitmez, bazen gidenin ardından içimizden bir parça eksik kalır. Hemen yeni biri gelsin isteriz. Yeni biri, yenilemesin diye değil, tamamlasın diye çağrılır. Ama eksik olan tamamlanamaz; ancak görülüp yas tutulduğunda, dönüştürülebilir.

Bir şeyin sonunu getirmeden yeniye başlamaya çalışmak… Tıpkı yarısı kazınmış bir duvarın üzerine yeni boya sürmek gibi. Tutmaz. Tutar gibi yapar ama ilk yağmurda kabarır, dökülür. Çünkü evren boşluk sevmez. O boşlukları ya biz bilinçle doldururuz ya da evren, kendince bir yol bulur; kimi zaman rastlantı, kimi zaman krizle.

Kuantum fiziğinde bir ilke vardır: “Doğa boşluğu sevmez.” Atom altı düzeyde bile hiçbir alan tam anlamıyla boş değildir; her zaman bir potansiyel titreşim, bir enerji hareketi vardır. O boşlukta olasılıklar titreşir. Bir şey yerini terk ettiğinde, evren yeni bir şeyi oraya çekmeye başlar. Fakat bu çekim, bizim ne istediğimizden çok, neye hazır olduğumuzla ilgilidir.

Psikolog Carl Jung’un dediği gibi: “Bilinçdışı, farkında olunana dek kaderiniz olur.” Eski bitmeden yeniyi çekmeye çalışmak, farkında olunmayan duygusal kalıntılarla dolu bir evi yeni misafirle paylaşmak gibidir. Oysa kapanmamış hikâyeler, sadece bizi değil, geleni de tüketir. Bu yüzden travmanın değil, boşluğun kabulüyle başlar iyileşme.

2022’de Yale Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, duygusal olarak tam anlamıyla bitirilmemiş ilişkilerin, bireyin dikkat, hafıza ve karar verme süreçlerinde tıpkı bir arka plan uygulaması gibi enerji harcadığını gösterdi. Kapanmayan hikâyeler, zihinsel RAM’i tüketir. Oysa o RAM, yeni bir hayatı işlemeye yetecek kapasitede olmalı.

Bazen eski bir sevgili gitmez, bazen gidenin ardından içimizden bir parça eksik kalır. Hemen yeni biri gelsin isteriz. Yeni biri, yenilemesin diye değil, tamamlasın diye çağrılır. Ama eksik olan tamamlanamaz; ancak görülüp yas tutulduğunda, dönüştürülebilir.

Didem Madak bir şiirinde şöyle der:

“Kırılmış bir şeyin acısını, bir başka şey tamir edemez.”

Çünkü kırıklar sadece kapanmaz, içlerinde yankılanır. O yankıyı susturmanın tek yolu, ona kulak vermektir. Bir hikâye bittiğinde o boşluğa bakmak, kaçmadan durabilmek cesaret ister. Ama işte tam orada, evren nefes alır.

Ve biz o boşluğa göz göze geldiğimizde, birden o bildik titreşim başlar:

Yeni bir şey geliyor.

Hazırsan, boşluk dolacak.

Ama önce…

Gerçekten gitmene izin ver.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

yazı altı ebülten
Beril Esra Atahan
    Beril Esra Atahan

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Süreç neden ağırdan ilerliyor?
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Güce duyulan saygı mı, onun karşısında ezilip ona öykünme mi?
    Bilgehan Uçak
    Bilgehan Uçak OAKA bir çılgınlıktır
    Alican Uludağ
    Alican Uludağ Son bir yılda yaşananlar: Saray rejimini tahkim etmek
    Erdem Bağcı
    Erdem Bağcı Türkiye'nin önünde duran ekonomik fırsatlar
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Çocuklardan çok mu şey istiyoruz?
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Taşkent: Tarihle modernitenin avlusu
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Türk-Amerikan ilişkilerinde son durum
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Hiper-gerçekliğin gösterge oyunları: Baudrillard ve Saussure’ü bugüne taşımak
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı