MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Soljenitsin’den alıntı yapmak kimin hakkı?

Ana SayfaSi̇yasetSoljenitsin’den alıntı yapmak kimin hakkı?
Soljenitsin’den alıntı yapmak kimin hakkı?

Soljenitsin’i örnek alan ondan alıntı yapan bir rejimin meşruiyet araçlarının arkasına sığınarak siyasi amaçlarını gerçekleştirmekten vebadan kaçar gibi kaçması gerekir. Sizden çok daha iyi yapılmışı vardır çünkü.

27 Mart, 2025, Perşembe 07:50
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan

2025 Türkiye’sinde iktidar bloğunda yer alıp  Soljentisin’den alıntı yapmak 20. Yüzyıl tarihine dair önemli bir meydan okuma manasına geliyor.

Fahrettin Altun ilginç bir insan. O’nun Şehir Üniversitesi yıllarından kalan resimlerine baktığınızda bugünün kudretli İletişim Başkanına dair en küçük bir iz bulamazsınız. Şehir Üniversitesinin uzun saçlı akademisyeninin AKP ile beraber  giriştiği iş ve yüklendiği misyonu tek cümlede ifade edersek; “AKP’nin İstanbul’a diktiği kocaman gökdelenlerin rantını romantik bir gelecek tasavvuruna tahvil etmek” diyebiliriz.

Tayyip Erdoğan’ın grup konuşmasında Soljenitsin’den yaptığı alıntıyı Altun’un yazıya eklediğini kanıtlayamasam da bunun böyle olduğuna eminim.

Zaten İletişim Başkanının süzgecinden geçmeyen bir konuşmayı  öngörmek de saflık ve hiyerarşi cahilliği olurdu. Soljenitsin’den yapılan bu alıntının, karşı tarafı yalancılıkla suçlamaya dair olması ve bunu belagatla yapması nedeniyle seçildiğini düşünebiliriz.

Bununla beraber 2025 Türkiye’sinde iktidar blokunda yer alıp Soljentisin’den alıntı yapmak 20. Yüzyıl tarihine dair önemli bir meydan okuma manasına geliyor.

Tarihin görüp göreceği en uzun soluklu otoriter rejime ve onun ideolojik  aygıtlarına entelektüel savaş açmış bir yazar olan Soljenitsin’den yapılan alıntı bu sözlerin neye karşı söylendiğinin de hatırlanmasını zorunlu kılıyor.

Soljenitsin’in Twitter'ın (yada X’in) var olmadığı bir çağda arkadaşlarına yazdığı mektuplarda Stalin’i eleştirdiği için Gulag Takımadalarına sürgün edilmiş olması insanı ister istemez bugünlerle kıyaslamaya götürüyor.

Bugünün Rusya’sının Ukrayna’ya yaptıklarına bakarak kendilerini korumaya çalışan Baltık devletlerinden biri olan Estonya da uzun yıllar boyunca Sovyet Komünist Diktasının baskısı altında kalmıştı. Estonya’lı bir dostunun sakladığı el yazmaları olmasa onun en bilinen “Gulag Takımadaları” diye bir romanı da belki olamayacaktı.

Stalin’in ölümünden sonra Kruschev’in meşhur gizli konuşması ile gelişen “Destalinizasyon” döneminde biraz rahatlama bulan Soljenitsin için Kruschev şu cümleyi kurar: “Hepinizin içinde bir Stalinist var; hatta bende de var. Bu şeytani kötülükten kurtulmalıyız”  Bu kurtuluş için  Soljenitsin’in yazıları bir çıkış noktası olarak görülmektedir.

Soljenitsin’in hayatı soğuk savaşın boğduğu Sovyetler Birliği’nde hep uluslararası konjonktürden etkilenir. Sovyet rejiminin düşmanı olarak ilan edilen Soljenitsin’e dair “Alacağımız aksiyonlar hep bir uluslararası olaya denk gelir ve ertelenir” diye anlatır bir Sovyet Politbüro üyesi.

O zamanlarda da dış konjoktür muhaliflere nasıl davranılacağına dair kerteriz noktasıdır.  

Soljenitsin’in bir Soğuk Savaş figürü olarak üstlendiği rol üzerine çok fazla söz söylenebilir. Amerika ile Sovyetler arasındaki rekabetin hayatın en ince detayına kadar girdiği bir ortamda Soljenitsin’in din savunucusu kimliği de dahil olmak üzere pek çok özelliği bu dönem boyunca onu hep gündemde tutmuş ve Nobel kazanmasını sağlamıştır.

Sovyetler Birliği rejimi içinse kazanılan Nobel batı işbirlikçisi bir devlet düşmanının ihanetinin belgesinden başka bir şey değildir. Bu rejim düşmanını ülkesinde istemeyen Sovyet yönetimi en sonunda çareyi bu uslanmaz muhalifi sınır dışı etmekte bulur.

Soljenitsin’i bugünün Türkiye’sine taşıdığınızda yeriniz Soljenitsin’in yanı ise rejimin karşında konumlanırsınız. Soljenitsin’in  reel sosyalist sistem eleştirisine Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra gösterilen tepkiler ülke Amerika ile füze yarıştırırken gösterilemezdi. Soljenitsin ülkesine göre bir haindi . Onu dünya bir özgürlük savaşçısı olarak görürken kendi ülkesinin egemenleri için bir başbelası ve cezayı hak eden bir suçludan ötesi değildi. 

Zamanın ruhu ile araçların ve onların kullanım şeklinin değişmesi sizi daha demokrat yapmaz. Demokratlık özdedir ve bu  özün yıprandığını zarar gördüğünü düşünen herkes artık birer Soljenitsin’dir. 

Aynı anda 3 siyasi parti liderini birden hapse göndermiş, seçimle gelmiş iradeleri  atanmışlarla ikame edebilen bir rejim Soljenitsin’in hiç de hoşuna gitmezdi. 

2025’in dünyasında komünist rejimlerin cezalandırma metodları uygulanmıyor diye bayram edecek değiliz. 1918’de doğup 2008’de ölen Soljenitsin için 90 yıllık ömrü 19. yüzyılın hatıraları ile başlayıp milenyumdan birkaç yıl sonra sonlanan bir maceraydı.

Soljenitsin hayatının kış aylarını yaşarken doğan çocukların itiraz ettiği tepeden inmecilik siz aksini iddia etseniz de Soljenitsin’in itiraz ettiklerinden çok farklı değil.

Zamanın ruhu ile araçların ve onların kullanım şeklinin değişmesi sizi daha demokrat yapmaz. Demokratlık özdedir ve bu  özün yıprandığını zarar gördüğünü düşünen herkes artık birer Soljenitsin’dir.

Soljenitsin’i örnek alan ondan alıntı yapan bir rejimin meşruiyet araçlarının arkasına sığınarak siyasi amaçlarını gerçekleştirmekten vebadan kaçar gibi kaçması gerekir. Sizden çok daha iyi yapılmışı vardır çünkü.

HTŞ kayıtları ile insanları suçlamakla, arkasına muhbir yolladığınız Soljenitsin’i sorgulamak arasındaki fark niteliksel değildir. Bunu unutmayınız.

AKP’nin pek çok kurucusu gibi son olarak Hüseyin Kocabıyık’ın da partisiyle yollarını ayırmasına yol açan basit tarihsel bilgi Soljenitsin’in bir hain değil baskıcı rejimlere karşı duran bir vatansever olduğu gerçeğidir.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Fahrettin AltunSoljenitsinAKPCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Murat Aksoy
Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
Burak Can Çelik
Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
Tunay Şendal
Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
Mehmet Hasgüler
Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
Gülseren Aydın
Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
Ali Kılıç
Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
Hakan Şahin
Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
Bahar Akpınar
Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
Bekir Ağırsoy
Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
Buse Ayazma
Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
Betül Özdemir Güran
Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
Mesut Balcan
Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
SON GELİŞMELER
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
instagram gel gel
tanpınar haber altı
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı