MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

31 Mart sonrası siyaset

Ana SayfaGenel31 Mart sonrası siyaset
31 Mart sonrası siyaset
29 Mart, 2024, Cuma 19:16
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Tunay Şendal
Tunay Şendal

İktidar yerel seçimler sonrasında Türkiye’nin gerçek gündemi olan ekonomik tablonun ağır faturasıyla karşı karşıya kalacaktır. Faturanın kesileceği esas kesim, halkın kendisini olacaktır. Dolayısıyla her seçim öncesinde “üretilen” derealizasyon siyaseti yerini, ekonomik gerçekliğe bırakmış olacaktır. Dolayısıyla iktidarın asıl sınavı, 31 Mart sonrasında başlayacaktır.

2023 Mayıs Genel seçimlerinin ardından 2024 Mart Yerel seçimlerinin de geride kalmasıyla birlikte Türkiye gündemi, seçimlerden uzak yeni bir iklime merhaba diyecektir. Gündemin erken seçim söylentileriyle ne kadar meşgul olup olmayacağı seçim sonuçlarının yansımasıyla şekillense de bu ihtimalden öte iktidar ve muhalefeti bekleyen esas gündemin muhteviyatı başka mahiyettedir.

İktidar yerel seçimler sonrasında kazandığı ya da kaybettiği belediyelerin muhasebesini yaptıktan hemen sonra Türkiye’nin gerçek gündemi olan ekonomik tablonun ağır faturasıyla karşı karşıya kalacaktır. Keza bu gerçekliğin peşinde; faturanın kesileceği esas kesim, halkın kendisini olacaktır. İktidarın uzun zamandan beri “ertelediği” ekonominin toparlanacağı ve enflasyonun düşeceği beklentisi, artık bir seçim daha bekleyecek sabrı tüketmiş bir boyuttadır. Ayrıca her seçim gündeme getirilen devletin bekası tartışmalarının alevi düşerken gerçek bekanın; ekonomik açıdan gittikçe kötüye giden bir tabloda yaşanacak olan toplumsal çöküntün taşıdığı gerçeklik olduğu hissedilecektir. Dolayısıyla her seçim öncesinde “üretilen” derealizasyon siyaseti yerini, ekonomik gerçekliğe bırakmış olacaktır. Dolayısıyla iktidarın asıl sınavı, 31 Mart öncesinden ziyade 31 Mart sonrasında başlayacaktır.

Türkiye’de bir erken seçim gündemi uzun vadede yeniden alevlenebilir. Ancak bu olasılık ortamında; başta CHP olmak üzere muhalefetin toplumu ikna edecek bir “değişimin” vücut bulduğunu topluma ispatlaması gerekmektedir.

ERKEN SEÇİM GÜNDEMİ UZUN VADEDE YENİDEN ALEVLENEBİLİR

Bu kuvvetle muhtemel ihtimaller dahilinde Türkiye’de bir erken seçim gündemi uzun vadede yeniden alevlenebilir. Ancak bu olasılık ortamında; başta CHP olmak üzere muhalefetin toplumu ikna edecek bir “değişimin” vücut bulduğunu topluma ispatlaması gerekmektedir. CHP, kendi içerisinde başlattığı değişim dinamiğini parti kanallarının tüm alanlarında aktifleştirdiği gibi bu dinamiği toplumun geniş kesimlerinde ikna edici bir enerjiye dönüştürmelidir. Bilhassa parti içerisindeki yeni yüzlere, yeni aktörlere daha fazla alan açılması gereken bu süreç, Türkiye siyasi atmosferini şekillendirecek yeni dönemin kadrolarına gebe bir devreyi temsil etmektedir.

Siyaset, toplumların düzenini belirleyen, karar alma mekanizmalarını yönlendiren ve toplumsal yapıyı etkileyen önemli bir alan olarak kabul edilmektedir. Halkın beklentileri, teknolojik gelişmeler, küresel zorluklar ve çevresel tehditler gibi faktörler, siyasi süreçlerin yeniden gözden geçirilmesi ve değiştirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Siyasetteki değişim ihtiyacı, halkın beklentilerindeki gerçekliğin karşılığıdır. Zira siyasi süreçlere katılım talebi artık sadece seçim dönemlerinde değil, İnternet ve sosyal medya gibi teknolojik araçlarla halkın siyasi kararlara daha fazla katılmasını ve yönlendirmesini sağlamaktadır. Dolayısıyla, siyasetin daha açık, şeffaf ve katılımcı olması gerekmektedir.

Ayrıca küresel ve çevresel etkenler siyaseti değişime zorlamaktadır. İklim değişikliği, göç, terörizm gibi küresel sorunlar, ulusal sınırların ötesinde etkiler yaratmaktadır. Bu nedenle, uluslararası işbirliği ve çok taraflı çözümler gerekmektedir. Geleneksel siyasi yapılar, bu tür sorunlarla başa çıkmak için yeterli olmayabilir ve esneklik ve yenilik gerektiren yeni politikacılara, yeni bakış açılarına ihtiyaç duyulmaktadır. Siyasetteki değişim ihtiyacını tetikleyen bir diğer faktör, toplumsal eşitsizlik ve adaletsizliktir. Gelir dağılımındaki uçurumlar, fırsat eşitliği eksikliği ve toplumsal ayrımcılık gibi sorunlar, siyasi sistemlerin meşruiyetini zayıflatmaktadır.

Bu nedenle, adalet ve eşitlik prensiplerine dayalı politikaların geliştirilmesi ve uygulanması gerekmektedir. Yeniden yapılanma sürecinde, demokratik değerlerin güçlendirilmesi, katılımcı karar alma süreçlerinin teşvik edilmesi ve çeşitliliğin ve kapsayıcılığın arttırılması gerekmektedir. Ayrıca, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine odaklanan yeni politikaların benimsenmesi, çevresel ve ekonomik sürdürülebilirliği sağlayacaktır. 

31 Mart seçimleri sonrasında Türkiye siyasi atmosferinde tezahür edecek olan yeni dönem, geleneksel siyasi aktörlerin yanı sıra, yeni ve dinamik siyasi güçlerin ortaya çıkmasıyla siyasi sahneyi renklendireceği gibi Türkiye'nin siyasi arenasında çeşitliliğin artmasına ve vatandaşların alternatifleri değerlendirmesine olanak sağlayacaktır.

SİYASİ ARENADA ÇEŞİTLİLİK ARTACAK

31 Mart seçimleri sonrasında Türkiye siyasi atmosferinde tezahür edecek olan yeni dönem, geleneksel siyasi aktörlerin yanı sıra, yeni ve dinamik siyasi güçlerin ortaya çıkmasıyla siyasi sahneyi renklendireceği gibi Türkiye'nin siyasi arenasında çeşitliliğin artmasına ve vatandaşların alternatifleri değerlendirmesine olanak sağlayacaktır. Bununla birlikte, 31 Mart seçimlerinin Türkiye siyasetine getireceği bir diğer siyasi kazanım, yerel yönetimlerin merkezi siyasete doğrudan etki eden yeni lider kadrosu odaklı güç dengeleri olacaktır.

31 Mart seçimleri, yerel düzeyde daha fazla çeşitliliğe ve katılımcılığa işaret ettiği gibi yerel yönetimlerin daha etkili bir şekilde hizmet sunması ve yerel ihtiyaçlara daha duyarlı olması, demokratik süreçlerin uzun vadede güçlenmesine katkı sağlayacaktır.

Türkiye siyasetinde 31 Mart sonrası beklenen değişim dinamiğini muhalefet şekillendirirken bu değişim rüzgârı, yalnızca CHP odaklı değil diğer muhalefet partilerince de üstlenilmesi gereken bir mahiyete sahip olmalıdır. Zira muhalif seçmenin uzun zamandan beri var olan iktidar özlemi, 2023 genel seçimleri sonrasında yaşanan hayal kırıklığıyla sekteye uğramış uzun zamandan sonra uyanan zafer heyecanı ciddi bir sönümlemeyle sonuçlanmıştır. Dolayısıyla siyasete küsen umutsuz muhalif seçmeni yeniden konsolide ederek yeniden heyecanlandırmanın yolu yeni aktörlerin siyaset sahnesine çıkışı ve muhalefette başlayan değişim ile mümkün olacaktır.

Esasında dinamik bir yapıya sahip olan Türkiye muhalefetinin CHP ile başlayan değişiminde; genç liderler, değişen toplumsal talepler ve dijital medyanın etkisi oldukça önemli bir güce sahiptir. Toplumsal taleplerdeki değişimin içeriğinde başta ekonomi, emek sömürüsü, gittikçe pahalanan yaşam standartları ve onun karşısında eriyip giden alım gücü, insan hakları ihlalleri, sığınmacı sorunu gibi konular gelirken tüm muhalefet partilerinin bu taleplere cevap vermek adına yeni politikalarla alternatif çözümler geliştirmeleri gerekmektedir.  

Bu durumun hayat bulabilmesi için CHP’nin başlattığı değişimin diğer muhalefet partilerine de sirayet etmesi, kaçınılmaz bir gerçeklik barındırmaktadır.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Tunay Şendal
    Tunay Şendal

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Ersin Kalaycıoğlu
    Ersin Kalaycıoğlu Terörsüz Türkiye, Demokrasi ve Hukuk Devleti
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Turbun büyüğü: Yerine getirilmeyen 6 maddede
    İlter Turan
    İlter Turan Vergi gelirlerini arttırmak muhtemelen mümkün olmayacaktır 
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Hakikat bir gizli sırdır
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Sopadan havuca geçer miyiz?
    Hasan Bülent Kahraman
    Hasan Bülent Kahraman ‘Radikal şıklar’, Kürtler ve Sırrı Süreyya ‘gerçeği’
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Ekonomide Pollyanna etkisi: Gözlüklerimi taktım, her şey güzel!
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy ‘Terörsüz Türkiye’nin temeli iç barıştır
    Mustafa Ergen
    Mustafa Ergen Apple nasıl savaş başlattı: Hindistan’ın stratejik sabrı yaralandı! 
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel 21.Yüzyılın ilk çeyreği geride kalırken, nasıl bir Dünya’da yaşıyoruz? 
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal Demokratik gerileme bağlamında Türkiye-AB ilişkilerinin seyri 
    Bilgehan Uçak
    Bilgehan Uçak ​Bir ressam, bir şato, merhaba Romantik Yol 
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç Anneler ağlıyorsa, barışın sahibi kim?
    Herkül Millas
    Herkül Millas Sol, Çağdaşlaşma ve Batılılaşmaya nasıl baktı? 
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Yeni Süreç ilerlerken sorumluluklar
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu PKK neden kurulmuştu? 
    Gönen Orhan
    Gönen Orhan Belediye Meclis Üyelerine şeffaflık çağrısı: Kesin hesap denetimi
    Bilal Sambur
    Bilal Sambur Bireysel bir tercih olarak ‘Din’
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy Fatih Sultan Mehmet'in Hikayesi (5)
    Seda Aktaş
    Seda Aktaş Gündelik Hayatın Sanatı: Woolf’un Bayan Dalloway’i ve ‘Zaman’ 
    Eda Aygan
    Eda Aygan Regl döngünüzde iştihanızı yönetin 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı