© Yeni Arayış

Yapay zekanın doğal zekâ üzerindeki etkisi

Sonuç olarak,  yapay zekânın doğal zekâ üzerindeki etkilerini yönetebilmek için teknoloji pasif tüketim aracı olarak değil, aktif öğrenme ve üretim aracı olarak kullanılmalıdır. Bireylerin eleştirel düşünme, problem çözme ve yaratıcılık gibi insan zekâsının temel bileşenlerini geliştiren faaliyetlere yönelmesi; yapay zekâdan ise bu süreçleri destekleyen bir “bilişsel ortak” olarak yararlanması gerekir.

Yapay zekânın kullanımının doğal zekâ — insan zekâsı— üzerindeki etkisi çok yönlüdür ve hem olumlu hem de olumsuz sonuçlar yaratabilmektedir. Bu konuyu

1. Olumlu Etkiler

a) Bilişsel Kapasiteyi Geliştirme

Yapay zekâ, özellikle bilgiye hızlı erişim, analiz yapma ve problem çözme süreçlerini kolaylaştırdığı için insan zihninin verimliliğini artırabilir. Karmaşık verileri saniyeler içinde işlediği için insanların karar alma süreçlerini desteklemektedir. Eğitimde kullanılan yapay zekâ araçları, kişiye özgü öğretim sağlayarak öğrenme hızını ve kalitesini artırmaktadır.

b) Yaratıcı Düşünceyi Tetikleme

Yapay Zekâ, insanların daha önce fark etmediği ilişkileri, örüntüleri ortaya koyarak yaratıcılığı beslemektedir. Müzik, sanat ve tasarım alanlarında AI destekli araçlar insan yaratıcılığına ilham vermektedir. Yeni fikir üretme süreçlerinde beyin fırtınası partneri gibi çalışmaktadır.

c) Ezber Bilgi Yerine Üst Düzey Düşünmeye Odaklanma

Yapay Zekâ sayesinde insanlar, Tekrarlayan, mekanik işleri makinelere bırakarak, eleştirel düşünme, analiz, strateji gibi üst düzey zihinsel faaliyetlere odaklanabilme imkânı bulabilmekteler.

2. Olumsuz Etkiler

a) Bilişsel Tembellik ve Dikkat Dağınıklığı

Araştırmalar, teknolojinin yoğun kullanımının; dikkat süresini kısalttığını, İnsan beyninde hazır bilgiye aşırı bağımlılık yarattığını, Zihnin problem çözme kapasitesini pasif hâle getirebildiğini göstermektedir.

b) Hafıza Kullanımının Azalması

Yapay Zekâ araçlarına aşırı güven, Kısa süreli hafızanın bilgiyi hatırlama becerisinin zayıflamasına yol açabilir. “Google etkisi” olarak bilinen fenomen, kişinin bilgiyi öğrenmek yerine internette nerede bulacağını öğrenmeyi tercih ettiğini göstermiştir.

c) Eleştirel Düşünmenin Zayıflaması

Yapay zekâ doğru gibi görünen ancak hatalı bilgiler üretebilir. İnsanlar Yapay Zekâya aşırı güvenirse: Sorgulama eğilimi azalabilir, Eleştirel düşünme zayıflayabilir. Bu durum özellikle gençlerde daha belirgin görülmektedir.

d) Psikolojik Etkiler

Yapay Zekâ tabanlı sosyal medya ve dijital etkileşim araçları: Bağımlılık, Sosyal izolasyon, Kaygı artışı gibi psikolojik sorunlara yol açabilir.

3. Nörolojik Etkiler

Sürekli yapay zekâ destekli cihazlarla etkileşim, beynin dikkat, bellek ve karar verme bölgelerini yeniden şekillendirebilir. Öğrenme süreçlerinde Yapay Zekânın yoğun kullanımı, beynin bilişsel yükünü azaltarak bazı alanlarda gelişimi hızlandırırken bazı alanlarda zayıflatabilir.

4. Toplumsal Zekâ ve Sosyal Etkileşim Üzerindeki Etkisi

Yapay zekâ ile daha çok vakit geçirilmesi insanlar arası empati, iletişim ve sosyal zekâ gelişimini zayıflatabilir. Dijitalleşme, yüz yüze iletişimi azaltarak sosyal becerilerin dönüşümüne ve beceri kaybına neden olabilir.

Sonuç olarak,  yapay zekânın doğal zekâ üzerindeki etkilerini yönetebilmek için teknoloji pasif tüketim aracı olarak değil, aktif öğrenme ve üretim aracı olarak kullanılmalıdır. Bireylerin eleştirel düşünme, problem çözme ve yaratıcılık gibi insan zekâsının temel bileşenlerini geliştiren faaliyetlere yönelmesi; yapay zekâdan ise bu süreçleri destekleyen bir “bilişsel ortak” olarak yararlanması gerekir.

Ayrıca yapay zekâ araçlarına aşırı bağımlılığı önlemek için dijital detoks uygulamaları, yüz yüze sosyal etkileşimlerin artırılması ve hafıza, dikkat, analiz gibi bilişsel becerileri güçlendiren eğitim yöntemleri tercih edilmelidir. Kısacası, yapay zekânın olumsuz etkilerini azaltmak ve doğal zekâyı güçlendirmek için dengeyi koruyan, bilinçli ve kontrollü bir kullanım şarttır. Aksi taktirde yapay zekanın temel girdisi olan doğal zekayı korumak güçleşir.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER