Sustainomy: Geleceğin ekonomisi Türkiye’de neden başlamalı?
EKONOMİ“Sustainomy”, “sustainability” (sürdürülebilirlik) ile “economy” (ekonomi) kelimelerinin birleşiminden doğuyor ama klasik “yeşil ekonomi” tanımlarını aşan, daha sistemsel bir yaklaşımı temsil ediyor.
Türkiye’nin geleceği, sadece büyümek değil; nasıl, kimle ve ne pahasına büyüdüğümüzü sorgulamaktan geçiyor. Sustainomy, bu sorulara geç kalmadan yanıt arayanlar için bir pusula. Siyaset üstü, kuşaklar arası ve dünyayla uyumlu bir kalkınma vizyonu… Bugün değilse ne zaman?
İklim krizi, gelir eşitsizliği, dijital dönüşüm… İçinde yaşadığımız çağda artık eski ekonomi reçeteleri işe yaramıyor. Ne sadece büyüme oranı ne de ihracat rakamı bir ülkenin refah seviyesini anlatmaya yetiyor.
Dünya gündeminde, ekonomi alanında öne çıkan pek çok yeni yaklaşım var; ancak Türkiye'de henüz yeterince tartışılmayan bazı kavramlar da bulunuyor. Bugün dünyanın önde gelen düşünce kuruluşları ve lider ekonomistleri yeni bir kavramı tartışıyor: Sustainomy.
Konseptin popülerleşmesi Time dergisinin Nisan 2025 tarihli “Achieving Sustainable Growth Requires Rethinking the Economy” analiziyle oldu Peki nedir bu kavram? Türkiye'de neden bir çıkış kapısı olabilir?
Sustainomy Nedir?
“Sustainomy”, “sustainability” (sürdürülebilirlik) ile “economy” (ekonomi) kelimelerinin birleşiminden doğuyor ama klasik “yeşil ekonomi” tanımlarını aşan, daha sistemsel bir yaklaşımı temsil ediyor.
Bu model, üç temel ekseni birlikte ele alıyor:
Bunun ötesinde, Sustainomy “piyasa” yerine “ekosistem” kavramını savunur. Bu ne demek? Şirketler sadece kendi kârlarına değil, tedarikçisine, çalışanına, doğaya ve topluma katkısına göre değerlenmelidir. Ayrıca model, "authentic intelligence" adı verilen bir anlayışla yapay zekâyı insanı tamamlayan bir güç olarak konumlandırır—yerine geçen değil, güçlendiren.
Türkiye İçin Neden Kritik?
Türkiye ekonomisi özellikle son yıllarda döviz kısıtı, yüksek enflasyon ve üretim-tüketim dengesizliği gibi yapısal sorunlarla boğuşuyor. Kısa vadeli teşviklerle büyüyen ama orta sınıfı zayıflayan bir ekonomik yapı oluştu. İşte Sustainomy, bu kısır döngüye karşı uzun vadeli ve kapsayıcı bir çıkış öneriyor.
KOBİ’ler üzerinden güçlenen bir ekonomi: Türkiye'de her 10 işletmeden 9'u KOBİ. Sustainomy, bu işletmeleri düşük faizli yeşil dönüşüm kredileri, dijitalleşme hibeleri ve bölgesel ekosistem destekleriyle merkeze alıyor. Yeşil enerji yatırımları: Türkiye rüzgar ve güneşte potansiyele sahip ama kömür gibi sektörlere bağımlı. Sustainomy, bu geçişi planlı ve adil şekilde yaparak iş gücünü korumayı da öneriyor. Genç nüfusun beceri dönüşümü: Eğitim sisteminde yapay zekâ okuryazarlığı, veri analizi, sürdürülebilirlik odaklı girişimcilik gibi alanlar yaygınlaştırılırsa, Türkiye genç nüfusunu gerçek bir rekabet avantajına çevirebilir.Peki Türkiye’de bu model uygulanabilir mi?
Kesinlikle evet. Çünkü Sustainomy, "herkese refah" gibi kulağa ütopik gelen bir hedefi, çok gerçekçi adımlarla tarif ediyor. Türkiye ekonomisinin belkemiğini oluşturan KOBİ’ler bu modelin merkezinde. Zira sadece büyük şirketlere değil, orta sınıfa ve yerel girişimciliğe dayanan bir büyüme öneriyor. Bu da hem işsizliği azaltmak hem de gelir dağılımını iyileştirmek için güçlü bir araç olabilir.
Öte yandan, Türkiye son yıllarda ciddi enerji yatırımları yaptı; rüzgar, güneş ve yeşil hidrojen alanında adımlar attı. Ancak bunların stratejik bir çerçeveye oturması gerek. Sustainomy, klasik teşvik mekanizmaları yerine, sektörel dönüşümleri uzun vadeli planlarla birleştiren bir “geleceğe hazırlık portföyü” öneriyor. Bu sayede kömürden çıkarken iş gücünü mağdur etmeden, temiz teknolojilere geçişi mümkün kılıyor.
Modelin en heyecan verici yanıysa iş dünyasına yaptığı çağrı: Sadece “pazar”a değil, “ekosistem”e odaklanın diyor. Yani bir şirket sadece kendi kârına değil; tedarikçisine, müşterisine, çevresine katkı sağladığı ölçüde güçlüdür. Bu düşünce, Türkiye'de büyüyen aile şirketlerinin uzun ömürlü hale gelmesi için de bir reçete olabilir.
Vatandaşın Hayatına Etkisi Ne Olur?
Bugünün Türkiye’sinde sıradan bir vatandaş, çoğu zaman ya işsiz kalma korkusuyla ya da artan yaşam maliyetleriyle boğuşuyor. Sustainomy’nin sağladığı dönüşüm:
KOBİ’lerin desteklenmesiyle yerel istihdamı artırır. Yeşil enerjiye geçişle faturaların orta vadede düşmesini sağlar. Kamu yatırımlarının sosyal refahı öncelemesiyle eğitim, sağlık, ulaşım gibi alanlarda daha nitelikli hizmet sunar. Gençler için dijital ve sürdürülebilir becerilerle donanmış bir iş gücü piyasası yaratır.Sonuç
Türkiye’nin geleceği, sadece büyümek değil; nasıl, kimle ve ne pahasına büyüdüğümüzü sorgulamaktan geçiyor. Sustainomy, bu sorulara geç kalmadan yanıt arayanlar için bir pusula. Siyaset üstü, kuşaklar arası ve dünyayla uyumlu bir kalkınma vizyonu… Bugün değilse ne zaman?
İlginizi Çekebilir