© Yeni Arayış

Şimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği

ÖTV’si artan arabalar arasında Türkiye’de eşdeğeri üretilmeyen motor hacimli ve piyasa değeri olan arabalar da mevcut, başka bir ifade ile de bu ÖTV artışının aynen Mehmet Şimşek’in de belirttiği gibi bu arabalar üzerinde gümrük birliği kararının yasağına rağmen ithalatı caydırıcı etki yapması kaçınılmaz.

Mehmet Şimşek “bu ÖTV artışlarını cari açıkla mücadele amaçlı yaptık” diyerek Avrupa Birliği ile aramızdaki temel antlaşmaları da boşladığımız anlaşılıyor. Eminim, altında devletimizin imzası olan uluslararası antlaşmayı deşsek karşımıza benzer bir manzara çıkacaktır. Kanuni’nin muhteşem yüzyılından bugünkü muhteşem çürümeye.   

Şimşek kendini uyanık, milleti de cahil zannediyor. Ne demek istediğimi açacağım.

24 Temmuz günkü Resmî Gazete maliyeciler için ilginçti. Otomobillere uygulanan ÖTV oranları hem kanunla hem de bir Cumhurbaşkanı kararı ile düzenlendi.

Bunun neden böyle olduğunu belki ileride öğreniriz, ilginç olabilir.

Bu ÖTV artışları karşısında aynı gün Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Bakanlığın sitesine koyduğu bir basın duyurusu ile de bu ÖTV artışının temel nedenini şöyle açıkladı (kopyala-yapıştır ile aktarıyorum):

“Bu adım, esas itibariyle cari açığın azaltılmasına katkı sağlamak amacıyla atılmıştır.”

Bu aktarımda “bold” yazılmış bölüm Şimşek’in kendi tercihi yani ben o 6 kelimeyi bold yapmadım.

Bu açıklamayı tanımlayacak en iyi eski tabir “özrü kabahatinden büyük” tabiri muhtemelen.

Şimşek’in bu incisi ile muradı, ÖTV artışıyla bazı binek otomobillerin ithalatını caydırıcı kılarak cari açığın bir alt kümesi olan dış ticaret açığını azaltmak.

Aynen bunu söylemiş Maliye Bakanı’mız, vergisel bir önlemle ithalatı, bu ithalata AB’den yapılan araba ithalatı da dahil, bir ölçüde azaltmak.

Oysa, elimizde 1/95 sayılı Avrupa Birliği ile birlikte alınan Ortaklık Konseyi Kararı var, bu Karar (gümrük birliği antlaşması diye bir antlaşma söz konu değildir) 1963 Ankara Antlaşmasının ve 1970 Katma Protokolün bir parçasıdır.

AB üyesi ülkelerle gerçekleştirdiğimiz ve kanımca da hayati önemi haiz bu çok önemli Kararın 4. Maddesini de hemen aşağıda yine kopyala-yapıştır yöntemi ile aktarıyorum:

“Topluluk ile Türkiye arasında ithalat ve ihracatta alınan gümrük vergileri ile eş etkili vergi ve resimler bu Karar'ın yürürlüğe girdiği tarihte tamamen uygulamadan kaldırılır. Topluluk ile Türkiye o tarihten itibaren yeni ithalat ve ihracat vergileri ile eş etkili vergi ve resimleri uygulamaya koymaktan kaçınırlar. Bu hükümler mali nitelikte gümrük vergilerini de kapsar.”

Yukarıdaki bold benim işaretlemem, bunu da belirteyim, Karar (1-95) çok sarih bir biçimde gümrük vergileri ile eş etki yaratacak mali yükümlülükleri yasaklıyor.

Hem kanunu hem de Cumhurbaşkanı kararını iyi inceledim diye düşünüyorum, ÖTV’si artan arabalar arasında Türkiye’de eşdeğeri üretilmeyen motor hacimli ve piyasa değeri olan arabalar da mevcut, başka bir ifade ile de bu ÖTV artışının aynen Mehmet Şimşek’in de belirttiği gibi bu arabalar üzerinde gümrük birliği kararının yasağına rağmen ithalatı caydırıcı etki yapması kaçınılmaz.

Bir devleti devlet yapan özellikler arasında uluslararası taahhütlerine MUTLAK uyum da vardır.

AİHM kararlarını anında uygulamayarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini (AİHS) ve Anayasanın 90.maddesinin son paragrafını uygulamıyoruz, işin ilginç yanı bu paragrafı Anayasamıza bizzat AKP ve Erdoğan ilave ettiler, kendi yaptıklarına uymuyorlar ama anlaşılan uyulmayan sadece bu AİHS de değil.

Mehmet Şimşek “bu ÖTV artışlarını cari açıkla mücadele amaçlı yaptık” diyerek Avrupa Birliği ile aramızdaki temel antlaşmaları da boşladığımız anlaşılıyor.

Eminim, altında devletimizin imzası olan uluslararası antlaşmayı deşsek karşımıza benzer bir manzara çıkacaktır.

Kanuni’nin muhteşem yüzyılından bugünkü muhteşem çürümeye.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER