© Yeni Arayış

Genç siyaset: Mamdani, ABD ve Türkiye

Hem ABD hem de Türkiye’de siyaset, yaşlılar tarafından domine edilmiş durumda ve gençler bu durumdan giderek daha fazla rahatsızlık duyuyor.

ABD’deki bu siyasi tablo, Türkiye’deki gelişmeleri de andırıyor. Erdoğan’ın, Kemal Kılıçdaroğlu’nu yeniden CHP’nin başında görmek istemesi, Trump’ın Adams’ın belediye başkanlığını tekrar kazanması tercihiyle benzerlik taşıyor. Ancak her iki durumda da gençlerin tepkisi belirleyici olacak.

Demokrat Parti’nin New York belediye başkan adaylığı için 24 Haziran’da yapılan önseçimi, 430 bin oy alarak Zohran Mamdani kazandı. Mamdani, Kasım ayındaki seçimlerde Demokratların adayı olarak yarışacak ve favori gösteriliyor. Dört yıl önceki seçimi, Demokrat aday Eric Adams 750 bin oyla kazanmış; Cumhuriyetçi rakibi ise yalnızca 310 bin oy almıştı.

Aynı gün yaşanan bir diğer gelişme ise NATO zirvesinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirdiği görüşmeydi. Trump, ikinci kez başkan seçilmesinin ardından Erdoğan’la ilk kez yüz yüze görüşse de son aylarda ona olan sevgisini defalarca dile getirmişti. Bazı yorumculara göre, ABD’nin Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve ana muhalefet partisi CHP’ye yönelik operasyonlar karşısında sessiz kalmasının arkasında bu yakınlık yatıyor.

Peki bu iki gelişme arasında bir bağ kurulabilir mi?

Mamdani: ABD siyasetinde gençleşme

Mamdani’nin adaylığı, ABD siyasetinde güçlü bir dönüşümün işareti. Birincisi, Mamdani Müslüman kimliğiyle ve Gazze’de yaşananları soykırım olarak nitelemesiyle dikkat çekiyor. Hatta İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun New York’a gelmesi durumunda onu tutuklatmaya çalışacağını da açıkladı. Yahudi seçmenlerin etkili olduğu New York gibi bir şehirde, bu söylemlerle önseçimi kazanması ve Yahudi aday Brad Lander’dan destek alması, önemli bir değişimin habercisi.

İkincisi, Mamdani sosyalist bir kimliğe sahip ve New York’u ekonomik olarak yaşanabilir kılma vaadiyle öne çıkıyor. Bu da Elon Musk gibi milyarderlerin etkisindeki Amerikan siyasetinde, özellikle Demokrat Parti içinde, güçlü bir değişim talebini yansıtıyor.

Çok önemli bir diğer faktör ise Mamdani’nin 33 yaşında olması. Gençliği ve genç seçmenleri harekete geçirme gücü, Bill Clinton gibi eski liderlerden destek alan 67 yaşındaki eski New York Eyalet Valisi Andrew Cuomo’yu yenmesinde belirleyici oldu.

Demokrat Parti, yaşlı siyasetçilerden çok çekti. Joe Biden’ın, başkanlık yapamayacak durumda olmasına rağmen son ana kadar adaylıkta ısrar etmesi, seçim kaybının ana nedenlerinden biriydi. Bugün de Senato’da Demokratların lideri olan Chuck Schumer, yaşlı kuşağın temsilcisi olarak silik bir muhalefet profili çiziyor. Parti içindeki dönüşümde, Mamdani ve ona destek veren Alexandria Ocasio-Cortez gibi genç isimlerin rolü kritik olacak.

Hem ABD hem de Türkiye’de siyaset, yaşlılar tarafından domine edilmiş durumda ve gençler bu durumdan giderek daha fazla rahatsızlık duyuyor. Türkiye’de Erdoğan, Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli ve Abdullah Öcalan gibi siyaset sahnesinde belirleyici olan dört figür de 70 yaşın üzerinde. ABD’de Joe Biden 82 yaşında başkanlıktan ayrıldı; yerine gelen Trump ise 79 yaşında. Bu tablo, her iki ülkede de siyasal tıkanmayı gösteriyor. Bu tıkanıklığın aşılmasında gençlerin oynayacağı rol, her geçen gün daha görünür ve kritik hale geliyor.

Trump: Eski jenerasyon

Trump’a dönersek: Şu an gücünün zirvesinde ve Erdoğan için onunla yakın olmak hâlâ avantaj sağlıyor. Ancak Trump, yalnızca yaşıyla değil, zihniyetiyle de eski jenerasyonun temsilcisi. Gazze’deki trajediye karşı gençlerin yükselen tepkilerine kulağını tıkıyor; hatta bu protestolara katılan yabancı öğrencileri sınır dışı ediyor. 

Dahası, siyasette sonuç almanın yolunun yolsuz ilişkilerden geçtiğine inanıyor. Bu durumun en çarpıcı örneği, Türkiye’den rüşvet almakla suçlanan New York Belediye Başkanı Eric Adams. Trump’la yaptığı siyasi pazarlık sayesinde dava sürecinden kurtulan Adams, muhalif partiden olmasına rağmen, Trump tarafından adeta New York’a atanmış bir “kayyum” gibi devşirildi. Bu süreç, Adams’ın Demokrat Parti’den dışlanmasına yol açtı; Kasım seçimlerine bağımsız aday olarak katılacak.

Siyasette yaşlı egemenliği

ABD’deki bu siyasi tablo, Türkiye’deki gelişmeleri de andırıyor. Erdoğan’ın, Kemal Kılıçdaroğlu’nu yeniden CHP’nin başında görmek istemesi, Trump’ın Adams’ın belediye başkanlığını tekrar kazanması tercihiyle benzerlik taşıyor. Ancak her iki durumda da gençlerin tepkisi belirleyici olacak.

“Gençliğimiz var!” çıkışıyla Türkiye’nin en büyük şehrinin belediye başkanı olan Ekrem İmamoğlu şu anda cezaevinde. ABD’nin en büyük şehri New York’un belediye başkanlığına yürüyen Mamdani ise gençliğiyle ulusal siyaseti dönüştürme potansiyeli taşıyor. Her iki figürün de uzun vadeli etkileri şu an için belirsiz.

Ancak belirli olan şu: Hem ABD hem de Türkiye’de siyaset, yaşlılar tarafından domine edilmiş durumda ve gençler bu durumdan giderek daha fazla rahatsızlık duyuyor. Türkiye’de Erdoğan, Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli ve Abdullah Öcalan gibi siyaset sahnesinde belirleyici olan dört figür de 70 yaşın üzerinde. ABD’de Joe Biden 82 yaşında başkanlıktan ayrıldı; yerine gelen Trump ise 79 yaşında.

Bu tablo, her iki ülkede de siyasal tıkanmayı gösteriyor. Bu tıkanıklığın aşılmasında gençlerin oynayacağı rol, her geçen gün daha görünür ve kritik hale geliyor.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER