© Yeni Arayış

Çerçioğlu'nun transferi ya da siyasetin 'sıfır'lanması

Özetle CHP’li olanlar AKP’ye, AKP’li olanlar görevlerinden istifa edince başkanlara/siyasilere atfedilen suçlar otomatik olarak düşmüş oluyor.

Bu tartışmayı nereden tutsak elimizden kalıyor. Meseleyle Aziz İhsan Aktaş üzerinden mi baklamalı, Çerçioğlu’nun üzerinden mi yoksa onu transfer eden AKP üzerinden mi? Ama şu açık hangisi üzerinden bakarsak bakalım, elimizde kalan hiçbir şey yok. Bu aynı zamanda siyasetin de ‘sıfır’lanmasının bir örneği

Önceki akşamdan itibaren CHP’nin Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun AKP’ye katılacağı yönünde haberleri, kulis bilgilerini  izliyoruz.

Dün Silivri ziyareti sonrası CHP Lideri Özel, haberi doğrulayarak; Çerçioğlu’nun hukuki şantajla AKP’ye katılacağı haberini doğruladı. Çerçioğlu’nun başında sallandırılan hukuki şantajın temelinde ise İstanbul’da Beşiktaş, Esenyurt Belediyeleri başta olmak üzere aldığı işlerden dolayı tutuklanan sonrasında etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifadelerle tahliye edilen Aziz İhsan Aktaş ismi var.

***

İtiraf edelim ki, bu tartışmayı nereden tutsak elimizden kalıyor.

Meseleyle Aziz İhsan Aktaş üzerinden mi baklamalı, Çerçioğlu’nun üzerinden mi yoksa onu transfer eden AKP üzerinden mi?

Ama şu açık hangisi üzerinden bakarsak bakalım, elimizde kalan hiçbir şey yok. Her şey dökülüyor.

***

Aziz İhsan Aktaş bir iş insanı olarak sadece CHP’den değil, devlet kurumları dahil olmak üzere AKP’li belediyelerden ihale almış. Hatta AKP’li belediyelerden aldığı ihale sayısı ve bütçesi CHP’den aldıklarından çok daha fazla.

Bu gerçek ortada iken Aktaş’ın merkezinde olduğu AKP’li belediyelerle ilgili açılmış hiç bir soruşturma kamuoyuna yansımadı.

Açık ki, bu durum hayatın doğal akışına çok uygun değil.

Nasıl oluyorda bir iş insanı belediyelerden iş alırken CHP’li belediyelerle akçeli işlere girerken, AKP’li belediyelerle böyle bir ilişkiye girmemesini açıktır ki izaha muhtaçtır.

Birileri bunu izah etmek durumundadır.

Bu aşamada CHP’nin yapması gereken Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin Aziz İhsan Aktaş’a verdiği ihalelerle ilgili suç duyurusu yapması ve yargıyı göreve çağırmasıdır.

***

Peki Çerçioğlu’nun AKP’ye geçmesini bu koşullarda nasıl okumalıyız?

Görünen o ki, Çerçioğlu kendisine gelen yargı baskısı ile AKP’ye geçiyor. Haberlerin çıktığı gün eşinin ortak olduğu şirken Borsa İstanbul’da yükseliyor.

Çoğunlukla Aydın’daki CHP ve muhalefet partilerinin oyları ile seçilen Çerçioğlu, AKP’ye geçtiğinde sokağa çıkabilecek midir?

Çıkarsa nasıl rahat olacaktır?

Bunlar Çerçioğlu’nun cevaplaması gereken sorular. 

Çerçioğlu AKP’ye geçtiğinde hakkında var olduğu ifade edilen suçlamalar otomatik olarak yok mu sayılacak?

O zaman hukuka ne gerek var?

AKP’li olmak ya da değilsen AKP’ye geçmek hukuku bir zırh sağlıyor ise AKP’li olunca suç işleme özgürlüğüne mi sahip oluyor insanlar?

CHP’de iken “suç” olabilecek iş ve işlemler AKP’ye geçince bir anda yok sayılıyor anlaşılan.

Aslında bu durum çok yeni değil.

2017 Ekim başına gittiğimizde Erdoğan “metal yorgunluğu” gerekçesi ile aralarında dönemin Ankara, İstanbul, Bursa ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanları Melih Gökçek, Kadir Topbaş, Recep Altepe ve Ahmet Edip Uğur’un belediye başkanları istifa etmiş ve belediye başkanları kısa sürede istifa etmişlerdi.

Hatta bazı başkanlar istifa ederken ağlamışlardı.

Resmi gerekçe metal yorgunluğu idi ama kimse buna ikna olmadı. Takip eden süreçte bu başkanlara isnat edilen cemaat/hizmet/FETÖ ile ilişkileri ve akçeli işler, görevlerinden istifa edilince bir anda yok sayılmış oldu.

Özetle CHP’li olanlar AKP’ye, AKP’li olanlar görevlerinden istifa edince başkanlara/siyasilere atfedilen suçlar otomatik olarak düşmüş oluyor.

Bu yargının bağımsızlığı konusunda ciddi bir soru işareti sormamıza yol açıyor.

Dahası bu transfer, İBB ve İmamoğlu’na yönelik soruşturmaların da hukuki değil siyasi olduğu bir kez daha açığa çıkarıyor.

***

Peki bu gelişmeye AKP açısından nasıl bakacağız?

31 Mart 2024 yerel seçim sonuçlarında CHP adayı Çerçioğlu yüzde 50.52 oy alırken rakibi AKP adayı Mustafa Savaş yüzde 36.72 oy aldı. CHP Aydın’da 13 ilçe kazanırken, AKP sadece 4 ilçe kazandı.

Seçim sonuçlarının CHP lehine bu kadar açık olduğu bir ilde büyükşehir balediye başkanını bir anlamda yargı şantajı ile parti değiştirmeye zorlamanın siyasi anlamı ne olabilir ki?

Hakkında 30’a yakın soruşturma olan Çerçioğlu için bunlardan kurtulmak için AKP’ye geçmek bir seçenek olabilir.

Belli ki bu, AKP için ahlaki sorun yaratmamış.

Peki adında adalet olan bir partinin seçmenleri için ahlaki ve vicdani olarak hiç mi sorun değil Çerçioğlu’nun bu koşullarda AKP’ye geçmesi?

Şu çok açık, AKP bundan sonraki süreçte de siyasi iktidarını korumak için devlet kurum ve imkanlarını kullanmaya devam mı edecek?

Sonuç olarak şunu ekleyelim Çerçioğlu özelinde yaşanan tüm tartışmalar; siyasetin de ‘sıfır’lanması açısından da vahim bir örnektir.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER