MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

No Way Out (Çıkış Yok)

Ana SayfaEkonomi̇No Way Out (Çıkış Yok)
No Way Out (Çıkış Yok)
17 Kasım, 2024, Pazar 07:15
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu

Bazen 1987 yılında çevrilen bir filmin (No Way Out) bana hatırlattığı gibi buradan çıkış yok duygusuna kapılıyorum. Bu sarmaldan çıkmak için geçmişte yapılan hataları tekrarlamamak ve popülizmden kaçınmak gerekiyor. Bu hafta açıklanan Ekim ayı bütçe gerçekleşmelerine biraz da bu gözle baktım.

İnsanoğlu büyük acıları, sıkıntıları, zulümleri çabuk unutuyor. Belki de bu özelliğimiz hayata tutunmamızı sağlıyor. Yoksa umudu yürekte taşımak ve sorunları çözmek için mücadele gücünü bulmak mümkün olmazdı. Türkiye yüksek enflasyon, ödemeler dengesi, cari açık, gelir dağılımı ve kalkınma problemlerini hep yaşıyor.

Bazen 1987 yılında çevrilen bir filmin (No Way Out) bana hatırlattığı gibi buradan çıkış yok duygusuna kapılıyorum. Bu sarmaldan çıkmak için geçmişte yapılan hataları tekrarlamamak ve popülizmden kaçınmak gerekiyor. Bu hafta açıklanan Ekim ayı bütçe gerçekleşmelerine biraz da bu gözle baktım.

2024 yılına ait bütçe verileri, maliye politikasının etkinliği ve ekonomik yönetimin başarısı üzerine önemli soruları gündeme getiriyor. Ekim ayı itibarıyla merkezi yönetim bütçe açığı 1 trilyon 260 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Faiz harcamalarının 1 trilyon 48 milyar TL olduğu göz önüne alındığında, bütçe açığı üzerinde faiz ödemelerinin etkisini net bir şekilde görmek mümkün.

2024 yılının Ocak-Ekim döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 8,1 trilyon TL olarak gerçekleşmiş ve bunun 7 trilyon TL’lik kısmı faiz dışı giderlerden oluşmuş. Ancak faiz giderlerinin toplam bütçe içindeki payı %12,9 seviyesine ulaşmış durumda. Faiz dışı giderlerin artış oranı (%77,3), faiz harcamalarının artış oranının (%95,1) gerisinde kalırken, bu durum faiz ödemelerinin bütçe üzerindeki baskısını daha da artırmaktadır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) %48,58 seviyesinde. Aylık enflasyon oranı ise %2,88 olarak gerçekleşmiştir. Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon tahmini ise %44 olarak revize edildi. Ancak, bu hedefe ulaşılması ciddi bir şüphe uyandırıyor. Çünkü maliye politikası, enflasyonun kontrolüne yardımcı olmak yerine, daha çok talep yönlü baskıları artırıcı bir rol oynamış gibi görünüyor.

Bütçe harcamalarının kompozisyonu, maliye politikasının enflasyon kontrolüne katkıda bulunup bulunmadığını değerlendirmek açısından kritik öneme sahip. Cari transferler, personel harcamaları ve sermaye giderleri gibi kalemler bütçe harcamalarının büyük bir kısmını oluşturuyor. Ancak bu harcamalar arasında en dikkat çekici olanı, cari transferlerin toplam bütçedeki %36,7’lik payıdır. Bu harcamalar genellikle doğrudan tüketim talebini artırdığı için, enflasyonist baskıların artmasına neden olur.

Buna karşın, sermaye harcamalarının payı yalnızca %10,9 seviyesindedir ve bu oran, üretken yatırımların düşük düzeyde olduğunu göstermektedir. Yani, maliye politikası uzun vadeli büyümeyi desteklemek yerine, kısa vadeli tüketim ve transfer harcamalarına öncelik vermiş. Bu durum, talep yönlü enflasyonun kontrolünü zorlaştırıyor.

1 trilyon 48 milyar TL’ye ulaşan faiz ödemeleri, bütçenin kırılganlığını artıran bir diğer önemli unsurdur. Faiz giderlerinin toplam bütçe harcamaları içindeki yüksek payı, kamu kaynaklarının etkin bir şekilde kullanılmadığını gösteriyor. Daha da önemlisi, yüksek faiz oranları ekonomik aktiviteyi kısıtlayarak büyümeyi olumsuz etkileyebilir. Maliye politikasının faiz yükünü hafifletici reformlar yerine, bu yükü artıran harcamalarla devam etmesi, bütçe açıklarının kronik bir sorun haline gelmesine neden olabilir.

2024 yılı Ocak-Ekim dönemi vergi gelirleri ise 5,8 trilyon TL ile geçen yılın aynı dönemine göre %70,4 oranında artış göstermiştir. Bu, nominal olarak etkileyici bir büyüme gibi görünse de, gerçek değerler açısından değerlendirildiğinde enflasyonun temel nedenlerinden olduğu söylenebilir. Ancak, bu artışın dağılımı ve sürdürülebilirliği üzerine yapılan bir inceleme, gelirlerin yapısal sorunlarına işaret ediyor.

Vergi gelirlerinin büyük bir kısmı KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerden elde edilmektedir. Bu, vergi sisteminin gelir dağılımı üzerindeki olumsuz etkilerini artırmaktadır. Özellikle düşük gelirli haneler, tüketim üzerinden alınan bu vergilerden orantısız bir şekilde etkilenmektedir.

* Katma Değer Vergisi (Dahilde ve İthalde Toplam %32,7): KDV gelirleri toplamda yaklaşık 1,89 trilyon TL’ye ulaşmıştır. Tüketim vergilerindeki bu artış, enflasyonun fiyatlar üzerindeki etkisini açıkça yansıtmaktadır.

*  Özel Tüketim Vergisi (ÖTV, %19,7): 1,14 trilyon TL’ye ulaşmıştır. ÖTV artış oranının %81 olmasına, özellikle akaryakıt, alkol ve tütün gibi ürünlere yapılan zamlardan kaynaklanıyor.

* Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV, %4,8): 275 milyar TL ile tahsilat oranındaki %173,8’lik artış dikkat çekicidir. Bu artış, yüksek faiz ortamının etkilerini gösteriyor.

Türkiye’nin içinde bulunduğu bu sarmaldan çıkması için maliye politikasının tasarımında köklü bir değişiklik gereklidir. İlk olarak, üretken sermaye yatırımları artırılarak uzun vadeli büyümeye odaklanılmalıdır. İkinci olarak, cari transferlerin kontrol altına alınması ve harcama disiplininin sağlanması kritik öneme sahiptir.

ÜRETKEN SERMAYE YATIRIMLARI ARTIRILMALI

Vergi gelirlerindeki artış, ekonomik aktivitenin canlanması ya da vergi tabanının genişlemesi yerine, enflasyonist etkilerden kaynaklanmaktadır. Fiyat artışları vergi gelirlerini artırsa da, reel büyüme oranlarının düşük kalması, bu gelir artışlarının sürdürülebilir olmadığını gösteriyor.

Türkiye’nin içinde bulunduğu bu sarmaldan çıkması için maliye politikasının tasarımında köklü bir değişiklik gereklidir. İlk olarak, üretken sermaye yatırımları artırılarak uzun vadeli büyümeye odaklanılmalıdır. İkinci olarak, cari transferlerin kontrol altına alınması ve harcama disiplininin sağlanması kritik öneme sahiptir. Ayrıca, faiz ödemelerini azaltmak için daha düşük risk primi sağlayacak bir ekonomik güven ortamı oluşturulmalı.

Enflasyonun kontrol altına alınması için ise maliye politikası, Merkez Bankası’nın hedefleri ile uyumlu bir şekilde tasarlanmalı. Vergi gelirlerinin artırılması, daha verimli bir kamu harcama politikası ve borçlanma gereksiniminin azaltılması bu uyumun temel taşlarını oluşturabilir.

2024 yılı bütçe verileri, Türkiye’nin ekonomik yönetiminde ciddi bir yeniden yapılanma ihtiyacını ortaya koyuyor. Faiz ödemelerinin baskısı ve yüksek enflasyon, sürdürülebilir bir büyüme için tehdit oluşturmaktadır. Maliye politikası, enflasyonun kontrolüne katkı sağlayacak şekilde yeniden tasarlanmadıkça, bütçe açıkları ve ekonomik kırılganlıklar artarak devam edecektir. Bu koşullar altında, yapısal reformların aciliyeti her zamankinden daha fazladır.

Unutmayalım, "Çıkış Yok" demek, mücadeleden vazgeçmek demektir. Ancak biz, kararlı adımlarla bu ekonomik sarmaldan çıkabiliriz. Yapılması gereken, geçmişin hatalarından ders alarak, popülizmden uzak, akılcı ve kararlı politikalar izlemek. Türkiye'nin geleceği, bu kararları ne kadar hızlı ve etkin alacağımıza bağlı.

 

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorumlar

yorum avatar

Türkiye’nin içinde bulunduğu sarmaldan çıkması için köklü değişiklikler yanında Genel ve yerel Yöneticilerin, hatta bizlerin;HARCAMA DİSİPLİNİNİN SAĞLANMASI ÖNEMLİDİR!Çok teşekkürler, “Çıkış Yok”yazıdan etkilendim.

gülseren alçı

18-11-2024 21:47

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    Hakan Şahin
    Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
    Buse Ayazma
    Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
    Mesut Balcan
    Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı