MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

“İç cephe” toplumun yarısı düşmanlaştırılarak güçlendirilmez

Ana SayfaHukuk“İç cephe” toplumun yarısı düşmanlaştırılarak güçlendirilmez
“İç cephe” toplumun yarısı düşmanlaştırılarak güçlendirilmez
14 Kasım, 2024, Perşembe 07:20
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Günal Kurşun
Günal Kurşun

Böyle samimiyet sıkıntısı çekilen bir noktada, insanları “Düşman zulmü, sizin zulmünüzden iyidir” noktasına getirmeden, iktidarın hiç değilse “iç cephedeki” ipleri azıcık gevşetmesi beklenir. Ne mümkün! Gevşeme veya normalleşme bir yana, “etki ajanlığı” diyerek tüm sivil toplumu zapturapt altına alacak, hiçbir muhalif tonu kabullenmeyen, dikta yönetimini tahkim etmekten başka bir işe yaramayacak yasa tasarıları getirmenin ötesine geçilemiyor.

“Ne yiyeceklerse yesinler kardeşim, gitsinler ağaç kökü yesinler. Kimisi ayakkabı boyasın, kimisi yük taşısın, kimisi hamallık etsin, kusura bakmasınlar. Eğer sadece bununla kurtuluyorlarsa da dua etsinler. Defolup gitsinler…”

Yukarıdaki satırlar, AKP önceki Isparta İl Başkanı Osman Zabun’un sözleri. Zabun, halihazırda AKP Isparta milletvekili olarak görev yapıyor. Bu sözleri de aidiyetine mahallesine bakmadan tüm KHKlılar için bir televizyon kanalındaki mülakatında söylemişti.

KHK ile ihraç edilen ve sayısı tam olarak hiçbir zaman açıklanmayan, ancak devletin Avrupa Birliği Delegasyonu ile “152 bin” olarak paylaştığını bildiğimiz bir kitle için sarf edilen bu sözler, iktidarın ana politikası haline dönüştü. Aileleriyle ve yakın çevreleriyle birlikte bir milyondan fazla insanı doğrudan, toplumun geri kalanını da dolaylı olarak ilgilendiren KHK konusunda geçen 8 yılda insan hakları yönünde hiçbir pozitif gelişme sağlanmadığı gibi, iktidar propagandasıyla çoğu kişinin işlerine iade edildiği yalanı da pompalandı. Gerçekte, işine geçici bir süre iade edilenleri de istinaf mahkemeleri kararıyla tekrar ihraç ettikleri için, somut olarak çözülen hiçbir şey olmadığını söyleyebiliriz. Zabun gibi, tüm iktidar çevreleri de KHKlılara ayakkabı boyacılığını, hamallığı çok görüyordu, son 8 yıldır da bu görüşleri değişmedi.

İç cephede sağlam kalabilmeye önem veren bir iktidar bloğu, bir toplumun yarısını diğer yarısı aleyhinde bu kadar ötekileştirebilir mi? Şeytanlaştırmanın, damgalamanın ve aşağılamanın bu derece sistematik bir hal aldığı Türkiye’de iç cephe sağlam kalabilir mi?

ŞEYTANLAŞTIRMANIN SİSTEMATİK HAL ALDIĞI TÜRKİYE’DE İÇ CEPHE

Son iki haftadır yaşanan uluslararası gelişmeler doğrultusunda, önce MHP lideri Bahçeli, sonra AKP lideri Erdoğan ve diğer iktidar mensupları, olası bir savaş durumunda iç cephenin de dış cephe kadar, hatta daha önemli olacağını söylüyor, bu noktalarda güvenlik ihtiyacının değerine değiniyorlar. Buna karşın başta ana muhalefet ve DEM Parti belediyelerine kayyım atama, terör örgütü yargılamaları, etki ajanı yasa tasarıları ve KHKlıların durumlarına bakınca, zerrece samimiyet görünmediği gibi, izleyende “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” duygusundan başka bir şey uyanmıyor.

İç cephede sağlam kalabilmeye önem veren bir iktidar bloğu, bir toplumun yarısını diğer yarısı aleyhinde bu kadar ötekileştirebilir mi? Şeytanlaştırmanın, damgalamanın ve aşağılamanın bu derece yaygın ve sistematik bir hal aldığı Türkiye’de iç cephe sağlam kalabilir mi?

İç cepheyi sağlam tutmak isteyen bir iktidar, Türkiye içinde kendi gibi düşünmeyen tüm topluluklara zulmetmek bir yana, ifade ve örgütlenme özgürlüklerine imkân tanır, kendi gibi düşünmeyenlerin varlık hakkını tanır ve bir arada yaşama kültürünü genişletici eylem ve işlemlerde bulunur. Şu anki iktidarın iç cepheyi sağlam tutmaktan anladığı ise, ültimatom vererek, tehdit ederek, “ya benim gibi düşünür, arkamda temerküz eder, otoriteye biat edersiniz, ya da hepinizi yok ederim” demekten öteye gitmiyor.

Böyle samimiyet sıkıntısı çekilen bir noktada, insanları “Düşman zulmü, sizin zulmünüzden iyidir” noktasına getirmeden, iktidarın hiç değilse “iç cephedeki” ipleri azıcık gevşetmesi beklenir. Ne mümkün!

Gevşeme veya normalleşme bir yana, “etki ajanlığı” diyerek tüm sivil toplumu zapturapt altına alacak, hiçbir muhalif tonu kabullenmeyen, dikta yönetimini tahkim etmekten başka bir işe yaramayacak yasa tasarıları getirmenin ötesine geçilemiyor.

Ondan sonra sayın Bahçeli, “bazen beni en yakınımdaki bile anlamıyor” temalı paylaşımları daha çok yapar. Anlamaz efendim, anlayamaz.   Ülkücülük, yalnızca sizin döneminizde “tüm dünyayı karşısına almak” haline dönüştü zira… Tüm dünyayı karşınıza alınca, “iç dünyanın” en azından bir kısmının da dünyayla birlikte hareket edeceğini bilmek gerekir. Dünya belli bir taraf dönerken, siz aksi tarafa dönmek isteyince, çatışma kaçınılmaz hale gelir. “Hep benim dediğim doğrudur” ısrarını, “bir ben akıllıyım, herkes gerizekalı” inadını bu dünya çok gördü, sonu hep hüsran oldu. Çakılış büyük olur, söylemedi demesinler… 

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Günal Kurşunİç cephedüşmanlık

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Günal Kurşun
Günal Kurşun

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Murat Aksoy
Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
Bahattin Yücel
Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
Burak Can Çelik
Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
Tunay Şendal
Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
Mehmet Hasgüler
Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
Gülseren Aydın
Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
Ali Kılıç
Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
Hakan Şahin
Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
Korhan Gümüş
Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
Turgay Bozoğlu
Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
Bahar Akpınar
Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
Bekir Ağırsoy
Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
Burcu Ağca Karakaya
Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
Buse Ayazma
Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
Betül Özdemir Güran
Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
Mesut Balcan
Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
SON GELİŞMELER
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
instagram gel gel
tanpınar haber altı
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı